Ana Sayfa Blog Sayfa 839

Meteorolojiden sağanak ve fırtına uyarısı

Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yapılan son değerlendirmelere göre; yurdun kuzey kesimlerinin parçalı ve yer yer çok bulutlu; Batı Karadeniz‘in iç kesimleri, Orta ve Doğu Karadeniz kıyıları, Kastamonu‘nun kıyı kesimleri, Amasya’nın kuzey çevreleri, Tokat, Artvin, Erzurum‘un kuzey ve doğusu ile Kars ve Ardahan çevrelerinin yerel olmak üzere sağanak ve yer yer gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerlerin az bulutlu ve açık geçeceği tahmin ediliyor.

Hava sıcaklığının kuzey ve iç kesimlerde mevsim normallerinin altında, Akdeniz kıyıları ile Doğu kesimlerde mevsim normalleri üzerinde, diğer yerlerde mevsim normalleri civarında seyretmesi bekleniyor.

Kuvvetli rüzgar uyarısı

Kuvvetli rüzgârın Marmara, Kuzey ve Kıyı Ege, Akdeniz’in iç kesimleri ile İç Anadolu’nun güney ve doğusunda kuzeyli yönlerden yer yer kuvvetli olarak (40-60 km/sa) esmesi beklendiğinden ulaşımda aksamalar, çatı uçması, ağaç devrilmesi gibi yaşanabilecek olumsuz şartlara karşı vatandaşların dikkatli ve tedbirli olunması gerektiği yönünde uyarı yapıldı.

Ege’de fırtına…

Ege Denizi’nde fırtına beklenirken Marmara ve Batı Akdeniz’de fırtınamsı rüzgar bekleniyor.

Karadeniz’de gök gürültülü sağanak

Batı Karadeniz’in parçalı ve yer yer çok bulutlu, bölgenin iç kesimleri ile Kastamonu kıyılarının yerel olmak üzere sağanak ve yer yer gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.

Orta ve Doğu Karadeniz’in ise parçalı ve yer yer çok bulutlu, bölgenin kıyı kesimleri, Tokat ve Artvin çevreleri ile Amasya’nın kuzey kesimlerinin yerel olmak üzere sağanak ve yer yer gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.

Doğu Anadolu’nun ise az bulutlu ve açık, kuzeydoğu kesimlerinin parçalı, yer yer çok bulutlu, öğle saatlerinden sonra Erzurum’un kuzey ve doğusu ile Kars ve Ardahan çevrelerinin yerel olmak üzere sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.

 

TTB İliç’teki siyanür sızıntısıyla ilgili suç duyurusunda bulundu

Türk Tabipleri Birliği (TTB), Erzincan’ın İliç ilçesinde siyanür liçi yöntemi kullanılan altın madeninde  21 Haziran’da  yaşanan siyanür sızıntısı ile ilgili Anagold Madencilik ve yetkili kamu görevlileri hakkında 11 Temmuz’da suç duyurusunda bulundu.

Suç duyurusunda Erzincan Valiliği’nin açıklamasının aksine siyanür içerikli solüsyonun toprakta hapsolmadığı, önemli bir kısmının gaz fazına geçerek havaya dağıldığı ve sorunun çözüldüğü algısının gerçeği yansıtmadığı belirtildi.

Bölgede tüm canlılar için yaşanabilecek risklerin bilimsel veriler ışığında sunulduğunun belirtildiği suç duyurusu metninde Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporlarına, resmi tutanaklara, numune analizlerine, bilirkişi incelemelerine ve uzman görüşlerine de yer verildi.

Suç duyurusunun sonuç ve istem bölümünde ise şöyle denildi:

“Yukarıda açıklanan nedenlerle Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret AŞ yöneticileri ile gereken idari önlemleri almayan, denetim yapmayan olaya yol açan izin ve ruhsatları veren kamu görevlilerinin tespit edilmesini, yapılacak soruşturma sonucunda, tespit edilen şüpheliler ile şirketin atılı suçlardan cezalandırılmalarına ve TCK madde 60 gereğince şüpheli şirkete verilen tüm izinlerin iptaline karar verilmesi için haklarında kamu davası açılmasını talep ederiz.”

Erzincan halkı siyanür soluyor
Erzincan halkının siyanür soluduğu İliç’te bilirkişi keşfi
TMMOB: İliç’te sağlığı yok sayan sömürge altın madenleri derhal kapatılsın
Bakanlık İliç’te Mart’ta yaptığı denetime işaret edip ‘siyanür yok’ dedi

Peki bugüne kadar Çöpler Altın Madeni’nde neler yapıldı?

Madene ilişkin olarak 2008’de ve 2014’te Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporları çıkarılmış, 2008’de maden için ÇED Olumlu kararı verilmişti.

Maden için 2008’de verilen ÇED Raporu kapsamında 18 yıl sürdürülmesi planlanan faaliyetlerde 100 milyon ton kaya (pasa) ve 52 milyon ton cevher çıkarılacağı belirtiliyordu. Ancak rakamlar zaman içerisinde arttı.

2014’teki ÇED raporunda pasa 173 milyon tona çıkarıldı. 2021’de ise rakamlar dört kata kadar arttı; pasa 420 milyon tona, cevher 85,3 milyon tona çıkarıldı.

Madene verilen ÇED Raporu’nda çıkarılacak kimyasallar bir bir yazılmış, tehlikeli olanlar ayrıca sıralanmıştı.

Madende kapasite artırımı yapılarak 2019’da sodyum siyanür 11 bin tona, sülfürik asit üretimi 122 bin tona çıkarıldı.

2021’de yayınlanan raporda ise 18 adet tehlikeli maddeye yer verildi. Bunlar arasında solunum yollarına, sudaki organizmalara, ciddi yanıklara, aşındırıcı etkilere, cilt ve gözde aşırı tahrişlere neden olan sodyum siyanürnitrik asitbakır sülfatsodyum hidrosülfit gibi tehlikeli maddeler de bulunuyor. Raporda belirten kimyasal maddeleri aşağıdaki tablodan inceleyebilirsiniz:

Çöpler altın madeni doğayı nasıl zehirliyor?

Konunun yıllardır takipçisi olan ve maden sahasının yakınlarındaki bölgede yaşayan Sedat Cezayirlioğlu, Yeşil Gazete’ye şirketin altın madeni için birden çok Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu çıkarıldığını, Erzincan Belediyesi dahil bölgede sorumlu kamu kuruluşlarının siyanür üretilen madene şirketin CEO’sundan daha özenle yaklaştığını, şirketin bölgede yaşayan vatandaşlara ‘sus payı’ olarak milyonlarca lira verdiğini, kendisine sırf mücadele ettiği için “Emekliliğini yakarız” diye tehditler yağdırıldığını anlatmıştı.

Sedat Cezayirlioğlu

Türk Toraks Derneği tarafından 24 Temmuz 2017’de madene ilişkin olarak bildirilen görüşte tesiste kullanılacak maddelerin hemen hepsinin insan sağlığı ve ekolojik yaşam açısından riskli olduğunun altı çizildi.

Türk Toraks Derneği tarafından verilen görüşte “Bazıları (örneğin kuvars içeren kum) sadece çalışan sağlığı açısından risk oluşturmakta iken (silik, silikozise yol açmaktadır, kanserojen olduğu bilinmektedir); çoğu madde başta çalışan sağlığı olmak üzere, çevredeki insanlar, ekolojik yaşam üzerinde olumsuz etki potansiyeline sahiptirler” denilmişti.

TTB’den 25 Mayıs 2021’de konuya ilişkin paylaşılan görüşte “Siyanürlü madencilik faaliyeti dört ana aşamadan oluşur: Arama, sıyırma ve patlatma, öğütme ve siyanürleme, atıkların depolanması. Madenciliğin tüm bu aşamaları doğa ve insan sağlığı için farklı tehditler içerir. Biyolojik çeşitlilik, tatlı su varlığı ve insan sağlığını tehdit edecek derecede toksik bir kimyasal olan ‘siyanürlü liçleme kesinlikle yasaklanmalıdır” ifadelerine yer verilmişti.

Şirketin bölgede yaşayan vatandaşlara verdiği milyonlarca liralık desteğe ilişkin imzalattığı belirtilen taahhüt metni.

Ancak tüm uyarılara rağmen faaliyetler devam etti. Geçen ay Çöpler Altın Madeni’nde siyanür solüsyon borusu yırtıldı. Bunun sonucunda 20 ton civarında siyanür solüsyon çevreye saçıldı. Bakanlık siyanür sızıntısının ardından şirketin bölgedeki maden faaliyetlerini durdurdu.

Erzincan Valiliği, olayın üzerinden üç geçtikten sonra açıklama yaparak sızıntıyı duyurmuştu.

Çevre, Şehircilik veİklim Değişikliği Bakanlığı tarafından ise olaydan dört gün sonra açıklama yapılmış, denetim ekiplerinin bölgeye gönderildiği ve firmaya en üst sınırdan ceza kesildiğini belirtilmişti.

Anagold Madencilik’in maden tesisindeki faaliyetleri olaydan altı gün sonra ancak durdurulmuştu.

2020’de siyanürlü atık barajı çevresinde gerçekleşen toplu kuş ölümlerinden sahibi şirket sorumlu tutulmuştu. Tesiste artırımın olması halinde Fırat Nehri’ni öldüreceği söylenmiş, çevre aktivistleri tarafından tepki gösterilmişti.

Konya’da içi asit dolu varilleri boş arazilere bırakan üç kişi tutuklandı

Konya’nın Selçuklu ilçesi Kayacık Mahallesi ve Karatay ilçesindeki Tatlıcak Mahallesi‘nde bulunan boş arazilere içerisinde yanıcı madde olan çok sayıda varil bırakıldı.

Varillerden sızan atıklar yüzünden onlarca hayvanın ağır yaralandığı tespit edildi.

AFAD, varillerde yapılan incelemede içindeki kimyasal maddelerin, sülfürik asit, reçine solüsyonu ve çeşitli atık yağlar olduğunu belirlediğini açıkladı:

”Dün akşam saatlerinde 112 acil çağrı merkezimize gelen ihbarda Kayacık Mahallesi Aliya İzzet Begoviç Caddesi yakınlarında boş bir tarlada çok sayıda kimyasal varil bulunduğu variller içerinden dökülen kimyasal maddenin 20 kadar küçükbaş hayvanın ayağının asitle temas etmesi sonucu ağır şekilde yaralandığı bilgisi verilmiştir. KBRN(Kimyasal, Biyolojik, Radyolojik, Nükleer)  kimyasal varillerde yapmış olduğu inceleme ve ölçümler sonucun da sülfürik asit, reçine solüsyonu ve çeşitli atık yağlar tespit edilmiştir. AFAD koordinasyonunda kimyasalların bertaraf edilmesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekipleri bilgilendirilmiş ve kimyasallar bertaraf edilene kadar Konya Emniyet Müdürlüğü ekiplerince çevre güvenliği alınması sağlanmıştır. Gelişmeleri yakından takip etmekteyiz.”

Polisin başlattığı inceleme sonucunda yakalanan üç kişi, varilleri altı kamyon halinde farklı bölgelere bıraktıklarını itiraf etti. Gözaltındaki kşiler, ‘çevreyi kasten kirletme’ ve ‘mala zarar verme’ suçlarından sevk edildikleri mahkemece tutuklandı.

Erdoğan: KYK borcunda faiz yok, anapara ödenecek

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısının ardından Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) kredi borçlarına ilişkin açıklamada bulundu.

Türkiye’nin ekonomik durumunu öven Erdoğan, KYK kredilerine ilişkin olarak “Kredi geri ödemelerinin herhangi bir enflasyon farkı veya faiz uygulaması olmaksızın sadece alınan kredi rakamı üzerinden yapılmasını kararlaştırdık” dedi. 2002’den bu yana KYK tutarlarına artış yaptıklarını söyleyen Recep Tayyip Erdoğan gençlerin üzerine yüklenen 26 milyar liraya da şöyle değindi:

“Aldığımız kararla, kredi geri ödemelerinde toplam 26 milyar liranın üzerinde bir yükü gençlerimizin üzerinden kaldırmış oluyoruz. Böylece 3 milyon 157 bin gencimizin öğrenim kredisi sorununu kökten çözmüş oluyoruz”

‣Haziran ayı enflasyonu: TÜİK’e göre yıllık yüzde 78, ENAG’a göre yüzde 175
‣İTO: İstanbul enflasyonu yüzde 94’ü aştı
‣İşsizlik, bir ayda 65 bin kişi arttı
‣Tüketici güveni en düşük seviyede
‣DİSK-AR’dan başkanlık rejiminin bilançosu: Enflasyon işsizlik arttı, emeğin milli gelirde payı azaldı

Yaklaşık beş milyon gencin KYK’ya borçlu olduğu belirtilirken bunlardan 400 bininin ise icralık olduğu ifade ediliyor.

Erdoğan’ın KYK borçlarına ilişkin açıklamasından satır başları:

  • “Öğrencilerimiz lisansta 850 lira alıyor, biz göreve geldiğimizde 45 liracıktı. Yılbaşında bu rakamları tekrar revize edeceğiz, düzelteceğiz.
  • Öğrenim kredisi başvuran her öğrencimize veriliyor. Kredilerin geri ödemeleri mezuniyetten 2 yıl sonra başlıyor. Bu sürede mezun öğrenci sigorta girişi olan bir işe başlayamamışsa ödemeyi erteleyebiliyor.
  • Kredi ödemelerinin yıllık güncellemesi belirli bir faiz oranı üzerinden yapılmıyordu. Hiçbir zaman bir faiz uygulaması yapmadık ama Bay Kemal‘de yalan bol. Utanmadan sıkılmadan faizden bahsediyor. Sıkıyorsa bunu ispatla. Gel bunu ispatla.
  • Hiçbir öğrenci faiz uygulamasına tabi tutulmadı.
  • Enflasyon beklenmedik rakamların ortaya çıkmasına yol açtı.
  • Gençlerimizi böyle bir yükün altında bırakamayız. Çalışmaları başlattık. Kredi geri ödemelerinin herhangi bir enflasyon farkı ve faiz farkı olmaksızın sadece alınan kredi tutarı üzerinden yapılmasını kararlaştırdık. Yani ana para.”

‘Faizli KYK borçlarını ödemeyin!’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise  KYK borçlarıyla ilgili gençlere seslenmiş Erdoğan’ın açıkladığı kararı gençlere önermişti. Kılıçdaroğlu, KYK borcuna eklenen faizi sosyal medyadan paylaşan bir gence şu sözlerle yanıt vermişti:

 “Gençlere sesleniyorum: Faizli KYK borçlarını ödemeyin! Bir sene içinde iktidara geliyoruz; sözünü verdiğim gibi, sizden sadece ana para talep edilecek, o da iş bulduğunuzda.”

‘Enflasyona kurban etmeyiz’

Erdoğan, İstanbul Saraçhane Meydanı’nda 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Programı’nda gençlere KYK borçlarıyla ilgili açıklamada bulunacağını söylemiş, “Bay Kemal çıkmış, üniversiteli gençlerimizi, aldıkları burslarla ilgili onlara faiz yükü bindiriyormuşuz. Faizin en büyük düşmanı biziz. Allah nasip ederse ilk kabine toplantımızda bu konuyla ilgili açıklamayı toplantı sonrası yapacağız. Gençlerimizi faize kurban etmeyiz. Enflasyona da kurban etmeyiz” demişti.

‣Tarımsal girdi maliyetlerinde rekor üstüne rekor: Yüzde 117, 31

Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu ise “KYK borçları konusunda gençlerimizi mağdur etmeyeceğiz. Konu ilk kabine toplantısında ele alınacak, sonrasında Cumhurbaşkanımız etraflıca konuyu gençlerle paylaşacak” ifadesini kullanmıştı.

‘KYK borçlarının, sosyal sorumluluk projeleriyle geri ödenmesine de çok az kaldı!’

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ise “Alınan paranın kat kat fazlasıyla borçlanmanın bitmesine de, KYK borçlarının, sosyal sorumluluk projeleriyle geri ödenmesine de çok az kaldı!”  açıklamasında bulunmuştu.

‣TÜİK: Tarımda üretici enflasyonu haziranda binde altı düştü, yıllık yüzde 150
‣TÜİK’in altı aylık enflasyonu yaklaşık yüzde 40’a varıyor ama asgari ücrete yüzde 30 zam

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati “KYK vasıtasıyla 2002’de lisans öğrencilerine 45 TL, yüksek lisans öğrencilerine 90 TL, doktora öğrencilerine 135 TL aylık öğrenim kredisi verilirken; 2022’de lisans öğrencilerine 850 TL, yüksek lisans öğrencilerine 1.700 TL ve doktora öğrencilerine 2.550 TL burs veriyoruz” demişti.

Türkiye’de son 50 yılın en sıcak altıncı haziranı yaşandı

Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre, 2022 Haziran ayı sıcaklıkları, son 30 yılın ortalamasının üzerinde seyretti. Haziran ayında en düşük sıcaklık 2,5 derece ile Erzurum’da yaşanırken, en yüksek sıcaklık Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde 45,9 derece olarak kayıtlara geçti.

2022 Haziran ayı da bir önceki haziran ayına göre de ortalama 0,6 derece sıcak geçti.  1971 yılından bu yana en sıcak haziran ayı 2019 yılında yaşanmıştı. 

Haziranda üç kentte de yeni sıcaklık rekorları kaydedildi. Buna göre Yozgat‘ta haziran ayında görülen en yüksek sıcaklık değeri 33,4,  Şırnak‘ta 38,2, Cizre’deyse 45,8 derece oldu.

Yağışlar da arttı

Meteoroloji verilerine  göre, 2022 Haziran ayında Türkiye genelinde normalin yüzde 60 üzerinde yağış görüldü. Alansal ortalama yağış 53,7 mm ile 1991-2020 dönemi ortalaması olan 33,6 mm’nin yüzde 59,8 üzerinde gerçekleşti.

Son haziran ayında en fazla yağış 232,8 mm ile Bartın‘da, en düşük yağış ise 0,5 mm ile Mardin’de ölçüldü. 2021 yılında haziran ayı ortalama yağışları 37,1 mm olarak ölçülmüştü.

Meteolojik afetlerde yükseliş

2022 Haziran ayında ekstrem meteorolojik olayların sayısı bir önceki yıla göre arttı. Ülkede 2021 yılı Haziran ayında 159 kuvvetli meteorolojik hadise gerçekleşirken bu sayı 2022 yılı Haziran ayında 1024’e çıktı.

Türkiye genelinde iklim değişikliğine bağlı ekstrem meteorolojik olay sayısı son 20 yıldır artış gösteriyor. 2021’de en çok yaşanan ekstrem olaylar yüzde 40 ile fırtına/hortum, yüzde 28 ile şiddetli yağış/sel, yüzde 13 ile dolu ve yüzde 7 ile şiddetli kar oldu. 

Dünya Meteoroloji Örgütü’nün (WMO)  dünya genelinde de 1970-2019 yıllarında hava, iklim ve su kaynaklı afetlerin son 50 yılda beş kart arttığını, 11 bin 072 doğal afet meydana geldiğini açıklamıştı. 

 

Danıştay Çeşme Projesi’nde yürütmeyi durdurma talebini reddetti

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Yatırım İşletmeleri Genel Müdürlüğü tarafından yapılması planlanan İzmir, Çeşme Turizm Projesi‘ne karşı açılan dava sonucunda Danıştay 6. Dairesi, yürütmeyi durdurma talebinin reddine oy çokluğuyla karar verdi. Bilirkişi raporunda, projenin kamu yararına uygun olmadığı belirtilmişti.

BirGün‘den Aycan Karadağ‘ın aktardığına göre; davanın avukatlarından Şehrazat Mercan konuya ilişkin olarak “Rapor ortada. Proje için ‘kamu yararı’ yok, denmiş. Projenin doğaya vereceği zarar bilirkişi raporunda detaylı açıklandı. Danıştay’ın aldığı bu kararı anlamak mümkün değil. 6. Daire’nin kararına karşı Danıştay İdari Davalar Genel Kurulu‘na itiraz ettik. Proje ile ilgili son kararı Genel Kurul verecek. Bu projeye karşı mücadelemiz sürecek. Tüm kent birleştik. İzmir’de bu projeyi yaptırmayacağız” dedi.

TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Dönem Sekreteri Aykut Akdemir ise, “Hukuki süreç devam ediyor. Hukuk artık bilimi ve teknik tanımıyor. Bilirkişi raporunu yok saymaları kabul edilmez. Yargı iktidarın sopasını gösteriyor. Kamu yararı olmayan ve doğaya zarar verecek bu projeye karşı mücadelemizi sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.

Ne olmuştu?

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hayata geçirilmek istenen Çeşme Projesi, 16 bin hektarlık alanı kapsıyor. Alan içinde bulunan doğal sit alanları, zeytinlikler dâhil tarım ve mera alanlarının vasfı projeye göre değiştirildi.

Resmi Gazete’de 25 Ocak’ta yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile İzmir’in en tanınmış ve turistik bölgeleri olan Urla- Zeytineli Mahallesi‘nde toplam 333 adet parsel, Çeşme Alaçatı bölgesinde ise toplam 178 adet parsel, ‘acele’ kamulaştırma kararı alınmıştı.

TMMOB, İzmir Barosu, İzmir Tabip Odası, Ege Çevre ve Kültür Platformu ve 100 yurttaş Çeşme Projesi’nin 2020’de duyurulan planları için dava açmıştı. Bilirkişiler 27 Ekim 2021’de Çeşme’ye keşfe gelmişti.

Bilirkişi incelemesinin ardından 28 Mart 2022 tarihinde rapor yayınlandı.
Bilirkişi raporunda, projenin kamu yararı taşımadığı belirtilmişti.

Japonya’da en az 30 deniz kaplumbağasını boyunlarından bıçakladılar

Japonya‘ya bağlı Kumejima Adası açıklarında en az 30 yeşil deniz kaplumbağası ölü bulundu. Kaplumbağalarının çoğunun boyunlarından bıçaklandığı tespit edildi. Polis, “hayvanlara eziyet suçlamasıyla” soruşturma başlattı.

BBC’nin yerel kaynaklara dayandırdığına göre, en az bir balıkçılık şirketi, kaplumbağaların balık ağlarından uzaklaştırılırken yaralandığını kabul etti. Mainiçi adlı haber sitesine konuşan bir balıkçı “Bazı kaplumbağaları ağdan kurtarıp, denize saldım. Ama ağır olanları kurtaramadım. Ben de onlardan kurtulmak için kaplumbağaları bıçakladım” dedi.

Kumejima’daki Deniz Kaplumbağası Müzesi‘nde çalışan deniz biyologları ve görevliler, kaplumbağaları kurtarmak için harekete geçti. Ancak olay yerine vardıklarında kaplumbağaların çoğu ölmüştü.

Kaplumbağaların bazılarının boynunda bıçak yaraları bulunuyordu, bazılarının ise yüzgeçleri kesilmişti.

‘Sindirmesi çok zor’

Müze çalışanlarından biri Asahi Şimbun gazetesine yaptığı açıklamada “Hiç böyle bir şey görmemiştim. Sindirmesi çok zor bir şey” dedi.

Yeşil deniz kaplumbağaları hem Japonya’da hem de dünya genelinde soyları tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan hayvanlardan biri olarak tanımlanıyor.

Bu hayvanlar, Japonya anakarasına 2 bin kilometre uzaklıktaki Kumejima adası açıklarında bulunan yosunlarla besleniyor. Ada ve çevresinde kaplumbağaları koruma faaliyetleri yürütülüyor.

BM Genel Sekreteri: İklim krizine karşı ya topluca harekete geçecek ya da topluca intihar edeceğiz

Berlin‘de başlayan ve iki gün sürecek Petersberg İklim Diyaloğu Konferansı‘na katılan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Dünyanın yarısı sel, kuraklık, olağanüstü fırtınalar ve orman yangınlarının yaşanabileceği tehlike bölgelerinde bulunuyor. Buna rağmen fosil yakıt bağımlılığımızı desteklemeye devam ediyoruz” dedi.

Son iki haftadır Avrupa‘yı etkisi altına alan sıcak dalgası ve orman yangınlarının sürdüğü; sıcaklıkların yer yer 50 dereceye yaklaştığı bir ortamda konuşan Guterres, konferansa katılan 40’dan fazla çevre ve iklim değişikliği bakanına hitap etti: “Bir seçimimiz var. Topluca harekete geçmek veya toplu intihar. Geleceğimiz bizim elimizde”

Avrupa sıcak dalgasıyla boğuşuyor: Yüzlerce ölüm, dört bir yanda orman yangını

Guardian‘ın aktardığına göre, Guterres, gelişmekte olan ülkelere iklim hedeflerini uygulamak için mali destek sağlaması gereken gelişmiş ülkeleri ve bu ülkelerin kalkınma bankalarını da eleştirdi; bu kurumların amaçlarına uygun şekilde hareket etmediklerini ve bir an önce iyileştirilmeleri gerektiğini söyledi.

COP27’ye hazırlık

Konferans, kasım ayında Mısır’da yapılacak COP27’ye hazırlık olarak gerçekleştiriliyor.

COP27’ye ev sahipliği yapacak Mısır, iklim riski altında
Mısır COP27’de gündemin ilk maddesinin ‘iklim finansmanı’ olmasını istiyor

Geçen yıl İskoçya‘nın Glasgow kentinde gerçekleştirilen COP26 İklim Değişikliği Konferansı’nda dünya liderleri küresel sıcaklıkların 1,5C’yi aşmaması konusunda anlaşmaya varmıştı, ancak uzmanlar bunun için ülkelerin taahhüt ettiği adımların yetersiz olduğuna dikkat çekmişti.

Tüm katılımcı ülkelerin bu yıl sera gazı salımlarını azaltmak ve “net sıfır emisyona” yönelik yol haritalarını çizecek planlarını açıklaması bekleniyor. Ev sahibi Mısır ise özellikle gelişmekte olan ve iklim değişikliğinin sonuçlarından en ağır etkilenen ülkelere mali yardım paketi açılmasını istiyor.

Bonn İklim Konferansı başladı: COP27’de kabul edilecek kararların ön hazırlığı

Guardian’a konuşan AB’nin iklim değişikliğiyle mücadeleden sorumlu yetkilisi; Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Frans Timmermans ise Berlin’de “Bu yönde ülkelerden herhangi yeni bir plan göremiyoruz” dedi.

 

Şırnak’ta ağaçlarla dolu kamyon konvoyu: Ağaç katliamı devam ediyor

Şırnak Barosu, ildeki orman tahribatı ve ağaç katliamını gözler önüne serdi. Baro, Çevre ve Kent Komisyonu üyesi avukatlar tarafından çekilen kesilmiş ağaçlarla dolu kamyon konvoyunu paylaştı.

Dün paylaşılan görüntülerde kamyonların kasalarından taşan kesilmiş ağaçlar görünüyor. Baro tarafından yapılan konuya ilişkin açıklamada şu ifadelere yer veriliyor:

“Baromuzun hazırladığı raporlar, suç duyuruları ve diğer başvurulara rağmen kamuoyunda yeterli duyarlılık yaratılamadığından Şırnak’taki orman tahribatı ve ağaç katliamı devam etmektedir”

Açıklamada ayrıca “Kısa bir süre içerisinde baromuzca yeni yasal başvurular ve eylem planı açıklanacaktır. Doğaya değer veren tüm kesimleri acil bir şekilde konuya ilişkin duyarlılık göstermeleri çağrımızı yineliyoruz” çağrısı yapıldı.

Ne olmuştu?

Şırnak Barosu Çevre Komisyonu, kentte ‘güvenlik’ gerekçesiyle yıllardır sürdürülen ağaç kıyımına karşı iki kez suç duyurusunda bulunmasının ardından, geçen hafta da Kamu Denetçiliği Kurumu‘na şikayet başvurusu yapmıştı.

Çevre ve Kent Komisyonu Eş Sözcüsü Avukat Fadıl Tay, büyük bir doğa katliamı yaşandığını belirterek, “Bütün kamuoyu bu durumu sahada incelemeli ve tahribatı bizzat görmeli” çağrısında bulunmuştu.

Askerlerin gözetiminde korucular tarafından yaklaşık beş yıldır büyük miktarda kesilen ağaçlar Haziran sonunda bir kez daha Meclis gündemine getirilmişti.

HDP Şırnak Milletvekili Hasan Özgüneş, ağaç kıyımlarının ardından hangi faaliyetlerin gerçekleştirildiğinin ve bu yıkımlardan kimlerin sorumlu olduğunun aydınlatılması için TBMM’ye araştırma önergesi vermişti.

Şırnak’ın Merkez, Cizre, Uludere, İdil, Beytüşşebap ve Silopi  ilçelerindeki 22 ayrı bölgede ise geçen yıl Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporuna gerek görülmeden maden arama izni verilmişti.

Bodrumlulardan yapılaşmaya açılan Cennet Koyu için destek çağrısı

Bodrum Cennet Koyu‘nda SİT ve koruma alanı içerisinde kalan araziyi, Danıştay tarafından iki kez iptal edilmesine rağmen Özelleştirme İdaresi‘nden satın alan Cengiz İnşaat, villa ve otel inşaatına başlıyor.

Bodrum’da kalan son yeşil alanlardan olan koyun imara açılmasına ve bunun da hukuka aykırı bir şekilde yapılmasına yönelik tepkiler ise her geçen gün büyüyor. Muğlu Çevre Platformu (MUÇEP) aktivistleri ve yöre halkı, yarın  “Cennet Koyu’nun sesi olmak için buluşuyoruz” başlığıyla bir çağrı yayınladı.

Platform yarın herkesi saat 10.30’da Cennet Koyu’na davet etti.

Artan tepkiler üzerine açıklama yapan Cengiz İnşaat, söz konusu ‘parselde’ ağaç kesimi yapmayacaklarını öne sürmüş; ayrıca 50 bin ağaç dikileceğini duyurmuştu.

Ne olmuştu?

Cengiz İnşaat’ın, daha önce de girişimlerde bulunduğu Bodrum Cennet Koyu’nda otel ve villa inşa etmek için dünyaca ünlü lüks marka Bulgari ile anlaştığı iddia ediliyor. Cengiz Holding bünyesindeki şirket, kamu arazisini 2012 yılında satın almış; Danıştay, arazinin özelleştirme kararını iki kez iptal etmişti.

Cengiz Holding, Cennet Koyu’ndan vazgeçmiyor: Otel ve villa projesi için anlaştı

Araziyi satın almak için Ziraat Bankası’ndan çekilen 277 milyon TL krediye usulsüz krediye dair suç duyurusu başlatılmış, fakat takipsizlikle sonuçlanmıştı. Geçen yıl Haziran ayında, projenin diğer ortağı Fettah Tamince’nin şirketi Bodrum bir Turizm Yatırım A.Ş, ayrılmış, şirket Eylül 2021’de Cengiz İnşaat ile birleşti.

Cennet Koyu, Üçüncü Derece Arkeolojik Sit Alanı ve koruma alanı içerisinde bulunuyor. Bölge ayrıca Akdeniz foku, çizgili yunus ve deniz kaplumbağalarının da yaşam alanı.

Şirket Ocak 2021 yılında Cennet Koyu’nda dört adet mendirek yapısıyla iki adet plaj yapmak için ÇED başvurusunda bulunmuş, çevre aktivistleri inşaatın yapılmaması için imza kampanyası başlatmıştı.

Cennet Koyu’nda yapılacak projeye karşı imza kampanyası başlatıldı