Dış KöşeUncategorized

Atlas Okyanusu’ndan Türkiye’deki kuraklık: Atmosferde olanlar (2) – Hülya Çeşmeci

0

Kuraklık ile ilgili yine düşündürücü rakam ve analizleri konuştuğumuz, yağmur duasına çıkan çiftçileri okuduğumuz şu günlerde hikayenin aslının buradan çok uzaklarda başladığını öğreniyoruz. Hülya Çeşmeci, merak edenler için sadeleştirilmiş 2012-2014 kuraklığını yazdı. İlk olarak yeryuzuylediyaloglar.wordpress.com ‘da yayınlayan yazıyı iki bölüm halinde sizlerle paylaşıyoruz. 

1. Bölüm: Atlas Okyanusu’nun Türkiye’deki kuraklığa etkisi ve Kuzey Atlantik Salınım Sistemi

***

2. Bölüm: Türkiye’de kuraklığın etkileri ve iklim değişikliğinin kuraklığa etkisi

Türkiye tarihinin önemli kuraklıklarından biri ile baş başa kalmış gibi duruyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre 2013 yılında yağışlar Türkiye genelinde ortalamanın %13, geçen yılın %24 altında gerçekleşti. Kendi ortalamasına göre en kurak yer İç Anadolu Bölgesi oldu. [5]

Türkiye su havzalarında ise yağış 2013 Aralık ayına göre ortalama %70 azaldı. Kuzey Ege, Gediz, Meriç ve Küçük Menderes Menderes Havzaları’nda yağışlardaki azalış %90’un üstünde oldu.[6]

Kuraklık analizlerine göre (SPI) İstanbul’un bir bölümü, Kütahya, Kırşehir, Yozgat, Karaman, Mersin Adana, Sivas, Elazığ ve Erzurum çevresi 2013 olağanüstü kuraklık derecesinde geçirdi (Şekil 3)[7]

2013 yılı kuraklık haritası

2013 yılı kuraklık haritası[8]

Tüm bunlarla birlikte kuraklık yaşamın her alanını olumsuz etkiledi:

• Türkiye’nin birçok noktasında barajlarda su seviyesi ortalamalarının altına düştü. İçme suyu barajlarında 2013’e göre % 9.3 daha az su bulunurken, İstanbul’da % 33, Ankara’da % 24 İzmir’de % 57 ve Bursa’da % 44 doluluk oranı gözlendi. [9]

• Türkiye’nin birçok noktasında ürünler kış yağışından mahrum kaldı. Burhaniye, Şarköy, Yalova, İskenderun, Antalya, Burdur, Bolu, Bursa ve Ordu çiftçiler yağmur duasına çıktı. Çiftçiler DSİ’nin gölet ve sulama kanalları ile su ihtiyacı karşılanmaya çalıştı.[10] Kuraklığın ekonomik etkileri kaygıları arttırdı.

• Bursa Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Türkiye’yi bekleyen buğday ve yem krizine vurgu yaptı. “Ekinlerin yağmur olmadığı için büyümemesi, sap sıkıntısı da beraberinde getirecektir. Sap olmazsa da saman sıkıntısı da yaşanacak. Bu durum hayvan üreticilerini de etkileyecektir” diye konuştu.

Bu mevsimde buğdayların boyunun 15 santime ulaşması gerektiğini kaydeden Aktaş sözlerini şöyle sürdürdü: “Erken ekilenler şu an 20 santimin üzerinde olması gerekirdi. Ama şu an geçmiş yıllara göre boyları onda 2’si civarında, Yağmura ihtiyaç var. Eğer yağmazsa buğday üreticisini zor günler bekliyor”.

• Erzurum’un Oltu ilçesinde kuraklık çiftçiyi zor durumda bırakıyor. Aşırı sıcaklardan ötürü su kaynaklarının da kurumasıyla zor duruma düştüklerini dile getiren çiftçiler, tarım ve hayvancılığın perişan hale düştüğünü ifade ettiler.

• İğdeli Köyü sakinlerinden Yusuf Başar, yılda dört kez biçtikleri yoncayı, bu yıl kuraklık nedeniyle ancak bir defa biçebildiklerini aktarırken, çoğu çiftçinin hayvancılığı bırakmak zorunda kaldığını söyledi.

• Oltulu hayvan üreticisi İ.Hakkı Ekinci de, hayvanlarının kışlık kaba yem ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını belirterek yaşanan kuraklık sorununa dikkati çekti.[11]

• Radikal gazetesi haberine göre “2013 yılında patates fiyatı 86 kuruştan 1.8 liraya çıkarken, kuru fasulye yüzde 58.9, biber yüzde 40, patlıcan yüzde 37 zamlandı. Merkez Bankası yıla başlarken gıda fiyatlarının yüzde 7 artmasını öngörmüştü. Yüzde 9,67’lik artış tüm hesapları altüst etti”.[12]

• Türkiye’nin önemli sulak alanlarından Sapanca, Akşehir kurudu. [13] [14]

Peki tüm bu yaşananlar iklim değişikliğinin neresinde?

Bir Akdeniz Havzası ülkesi olan Türkiye iklim değişikliğine bağlı küresel ısınmanın olumsuz etkilerinden en çok etkilen ve etkilenecek alanlardan biri.[15] Bilimsel çalışmalara göre iklim değişikliği nedeniyle 21. yüzyılın sonuna kadar küresel ortalama sıcaklıklarda 1.5-2°C artış, yağışlarda belirgin azalışlar bekleniyor. İklim değişikliği elbette sadece sıcaklık ve yağışı değil ekstrem hava koşullarını etkiliyor. Örneğin son IPCC raporlarına göre Avrupa, Asya ve Avustralya’da sıcak hava dalgalarının görülme sıklığı %60-100 arttı.[15]

Türkiye’ye yönelik iklim değişikliği etkilerini ortaya koyan birçok bilimsel çalışma var. Bu çalışmalara göre son 42 yıldır Türkiye’de her noktasında sıcaklık arttı. Sıcak dönem araları uzadı.[15] 63 yıllık analizlerde özellikle İç Anadolu’da kuraklık indisleri artma eğilimi gösterdi. [16]

Yani zaten Türkiye çoktan risk alanına girdi. İklim değişikliği ile mücadelede harekete geçmek için barajlardaki su oranındaki büyük azalışların, ekonomik sıkıntıların işaretini beklemeye gerek yok. Bunlarla birlikte tüm sinyaller Türkiye’nin ekstrem kurak bir dönem geçirdiğine işaret etse de 2012, 2013 hatta 2014 yıllarının iklim değişikliğindeki yerini bu konuda yapılan analizler sonrasında görebileceğiz çünkü bu analizler bizim sadece değişikliği değil değişkenlik üzerine de bir çok ipucu veriyor olacak. Bu bölümse başka bir yazının konusu.

Ne yapacağız bölümüne gelince kişisel hayatımızdaki birçok düzenleme ilk adımı oluşturabilir ama Türkiye’nin atacağı kritik adımlar kuraklık izleme ve erken uyarı sisteminin kurulması, havza temelli su yönetimine geçişin hızlandırılması ve iklim değişikliği adaptasyon çalışmaları yönünde olmalı. Tabii ekosistemlerden, sosyo-ekonomik yaşama, bugünü ve geleceği ortaya koyarak bütüncül bir yaklaşımla.

Daha fazla bilgi almak isteyenler için mutlaka bakınız listesi:

İklim Değişikliğinde Son Gelişmeler Raporu

Türkiye’de Kuzey Atlantik Salınımı ile Bağlantılı Yağış Değişikliklerinin 500 hPa Seviyesindeki Dolaşımla Açıklanması

Türkiye Yağışların Periyodiklik ve 500 hPa Jeopotansiyel Yükseklik Değişimleri İle Bağlantısı

Türkiye’nin Yağış Toplamı ve Yoğunluğu Dizilerindeki Değişikliklerin ve Eğilimlerin Zamansal ve Alansal Çözümlemesi

Precipitation Changes and Variability in Turkey Linked to The North Atlantic Oscillation During The Period 1930-2000

 

1. Bölüm: Atlas Okyanusu’nun Türkiye’deki kuraklığa etkisi ve Kuzey Atlantik Salınım Sistemi

 Kaynaklar:

[5] Meteoroloji Genel Müdürlüğü

[6] http://www.mgm.gov.tr/veridegerlendirme/havzalara-gore-yagis.aspx?y=a

[7] http://www.mgm.gov.tr/veridegerlendirme/kuraklik-analizi.aspx#sfU

[8] http://www.mgm.gov.tr/veridegerlendirme/kuraklik-analizi.aspx#sfU

[9] http://www.haberler.com/barajlarda-ki-su-oranlari-gecen-seneye-gore-yuzde-5509571-haberi/

[10] http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/tarim/25284523.asp

[11] http://www.memurlar.net/haber/397125/

[12] http://www.radikal.com.tr/ekonomi/simdiden_2014_tehlikede-1169203

[13] http://www.haberdar.com/sapanca-golu-kurudu-3958349-haberi

[14] http://www.hurriyet.com.tr/gundem/25257850.asp

[15] http://ipc.sabanciuniv.edu/wp-content/uploads/2014/01/13672_IPCCRapor.web_.02.01.14.pdf

[16] Türkeş, M. 1998. İklimsel değişebilirlik açısından Türkiye’de çölleşmeye eğilimli alanlar. DMİ/İTÜ II. Hidrometeoroloji Sempozyumu Bildiri Kitabı, 45-57, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü, Ankara

Hülya Çeşmeci

Bu yazının tamamı ilk olarak yeryuzuylediyaloglar.wordpress.com da yayınlanmıştır.

More in Dış Köşe

You may also like

Comments

Comments are closed.