Ana Sayfa Blog Sayfa 603

Amasya’dan 50 madenci Malatya’da arama kurtarma çalışmalarına katılacak

Türkiye Maden İşçileri Sendikası Merzifon Yeni Anadolu Madencilik Şube Başkanı Cemil Güven, deprem dolayısıyla büyük üzüntü yaşadıklarını söyledi.

Madende çalışan iki mühendis ve 48 maden işçisinin yer aldığı 50 kişilik ekibin Malatya‘daki arama kurtarma çalışmalarına gönüllü olarak katılacaklarını belirten Güven, “Madenciler, işleri gereği kaza ve doğal afetlerle sık karşılaşıyor. Bu nedenle depremzedelerin yanında olmamız gerektiğine karar verdik.” dedi.

Vatana borçları bulunduğunu vurgulayan Güven, “Bugün de o günlerden biridir. Bizim de elimizden bu geliyor karınca kararınca. İnşallah devlet olarak, millet olarak, fertler olarak bu acı ve elim yarayı bir an önce sararız.” ifadesini kullandı.

Çantalarını hazırlayıp aileleriyle vedalaşarak işletmeye gelen madenciler, deprem bölgesindeki arama kurtarma çalışmalarına katılmak için gönüllü olarak isimlerini yazdırdı.

Madenciler, daha sonra Malatya’ya gitmek üzere yola çıktı.

Prof. Dr. Murat Türkeş: Deprem bölgesinde üç gün soğuk ve kar olacak

Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu üyesi ve Fizik Bölümü Öğretim Üyesi, yazarımız Prof. Dr. Murat Türkeş, çeşitli hava tahmin merkezlerinin ve Meteoroloji Genel Müdürlüğü‘nün (MGM) sinoptik meteorolojik harita ve öngörülerinden de yararlanarak Yeşil Gazete‘ye deprem bölgelerine dair hava durumu tahmininde bulundu.

Arama ve kurtarma çalışmalarına ve bu çabaların ne kadar yaşamsal olduğunun ve ivedilik taşıdığının daha iyi anlaşılmasına bir faydası olur düşüncesiyle söz konusu tahmini yapan Prof. Dr. Murat Türkeş, depremin etkili olduğu illerde ve genel olarak deprem yörelerinde bu geceden başlayarak üç günlük hava tahminini paylaştı:

7 Şubat 2023 – Salı (bu gece ve yarın):

Deprem illerinde bu gece en düşük hava sıcaklıkları genel olarak + 5 ila eksi (-) 6 santigrat derece (oC) arasında olabilecektir (yüksek yerleşmelerde gece en düşük hava sıcaklıkları daha düşük olacaktır). Hava Doğu Akdeniz dışında çoğunlukla kar, kuvvetli kar ve karla karışık yağmurlu.

Daha ayrıntılı olarak bazı illerde beklediğimiz gece en düşük hava sıcaklıkları:

  • Malatya yöresinde: -4 ila – 6oC dolayında,
  • Kahramanmaraş yöresinde: -1 ila -3 oC dolayında,
  • Adıyaman yöresinde: 1 ila 3 oC dolayında,
  • Gaziantep yöresinde: 0 ila -2 oC dolayında,
  • Adana yöresinde: 3 ila 5 oC dolayında,
  • Hatay yöresinde: 3 ila 4 oC dolayında.
8 Şubat 2023 – Çarşamba:

Deprem illerinde gece en düşük hava sıcaklıkları genel olarak 0 ila eksi (-) 8 santigrat derece (oC) arasında olabilecektir (yüksek yerleşmelerde gece en düşük hava sıcaklıkları daha düşük olacaktır). Hava genel olarak çok bulutlu-kapalı; Adıyaman ve Elazığ yörelerinde çok bulutlu-kapalı ve kar yağışlı. Daha ayrıntılı olarak bazı illerde beklenen gece en düşük hava sıcaklıkları:

  • Malatya yöresinde: -5 ila – 8 oC dolayında,
  • Kahramanmaraş yöresinde: -3 ila -5 oC dolayında,
  • Adıyaman yöresinde: -2 ila -4 oC dolayında,
  • Gaziantep yöresinde: 0 ila -3 oC dolayında,
  • Adana yöresinde: 0 ila 2 oC dolayında,
  • Hatay yöresinde: 0 ila -1 oC dolayında.
9 Şubat 2023 – Perşembe:

Deprem illerinde gece en düşük hava sıcaklıkları genel olarak 0 ila eksi (-) 11 santigrat derece (oC) arasında olabilecektir (yüksek yerleşmelerde gece en düşük hava sıcaklıkları daha düşük olacaktır). Yağışlı havanın yerini yüksek basınç koşullarının almaya başlaması nedeniyle, hava sıcaklıkları biraz daha düşebilecek ve yağış çoğu merkezde kesilecek.

Daha ayrıntılı olarak bazı illerde beklediğimiz gece en düşük hava sıcaklıkları:

  • Malatya yöresinde: -10 ila – 12 oC dolayında,
  • Kahramanmaraş yöresinde: -5 ila -7 oC dolayında,
  • Adıyaman yöresinde: -3 ila -5 oC dolayında,
  • Gaziantep yöresinde: -2 ila -4 oC dolayında,
  • Adana yöresinde: 0 ila -1 oC dolayında,
  • Hatay yöresinde: -1 ila -2 oC dolayında.

Depremin bilançosu ağırlaşıyor: Ölü sayısı 3 bin 381, yaralı sayısı 20 binin üzerinde

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve çok sayıda kentte yaşanan 7,7’lik depreme ilişkin açıklamada bulundu.

Buna göre, can kaybı 3 bin 381’e yükselirken, yaralı sayısı 20 bin 426’ya ulaştığını bildirdi.

AFAD, 11 bin 203 binanın yıkıldığına dair ihbar alırken, bunlardan 5 bin 775 tanesinin yıkıldığı teyit edildi.

Tatar, hava şartları nedeniyle bölgeye yardım ve arama kurtarma ekiplerinin ulaştırılmasının zaman zaman zor olabildiğini, ancak koordinasyonun sağlanmış durumda olduğunu söyledi.

Yaklaşık olarak 110 bin kilometre karelik bir alan depremden etkilendi; bu Türkiye’nin yedide birine tekabül ediyor.

An itibarıyla 24 bin 443 personelin bu alanda görev yaptığını aktardı. Ayrıca bin 322 personel de psiko-sosyal destek sağlamak için bölgede çalışıyor.

Bölgede 10 tane gemi hastaları nakletmek için kullanılıyor ve 54 helikopter de bu çalışmalara katılıyor. Helikopterler an itibarıyla bölgede 154 sorti yaptı.

Yollar açılıyor

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum bölgedeki çalışmalara yönelik basın açıklamasında bulunarak gelişmeleri aktardı.

Kurum’un aktardığına göre, depremden etkilenen Nizip, Nurdağı ve Islahiye ilçelerinde görevlendirilen valilikler yardım ekipleri, arama kurtarma timleri, barınma olanakları ile birlikte bölgeye geldi.

Otoyolda meydana gelen kısmi çökmeler nedeniyle ulaşım D-400 karayolundan kontrollü bir şekilde sağlanırken, kaya düşmesi nedeniyle kapalı olan yol trafiğe açıldı. Yol, hem acil yardım ulaştırılması hem de vatandaşların tahliyesi için kullanıldı.

D-400 karayolu, öğle saatlerinden önce sadece yardım hizmetleri için tahsis edilecek. Tahliye çalışmalarının farklı yollara sevk edilerek afete yönelik çalışmalara bu şekilde hız kazandırılması amaçlanıyor.

Malatya’da arama kurtarma çalışmaları sürüyor: 74 kişinin olduğu binadan altı kişi sağ çıkarıldı

Video haber: Metin YOKSU

*

Merkez üssü Kahramanmaraş‘ın Pazarcık ilçesi olan 7,7 büyüklüğündeki depremde etkilenen on ilde son açıklamalara göre; can kaybı 2316’ya yükseldi. Depremin ardından artçılar yaşanmaya devam ediyordu ancak artçıların ardından Kahramanmaraş merkezli yeni bir deprem daha meydana geldi. Son deprem 7,6 şiddetinde yaşandı. Sarsıntı birçok ilden hissedildi. Depremin en çok hissedildiği şehirlerden biri de Malatya oldu. Malatya aynı zamanda yoğun kar yağışı nedeniyle oldukça zorlu saatler geçiriyor.

Malatya, depremden bu yana arama kurtarma çalışmaları devam ediyor. Malatya’nın Battalgazi ilçesine bağlı Çöşnük Mahallesi Muhtarlığı‘nın yanında bulunan Hakimbey Apartmanı’nda da çalışmalar sürüyor. Mehmet Buyruk Caddesi’nde yer alan apartmanda 28 daire bulunuyor ve içeride 74 kişi olduğu belirtiliyor.

Apartmandan şu ana kadar altı kişi sağ çıkarıldı. Ancak enkazdan vatandaşların cansız bedenleri de çıkarıldı. Bölgede bekleyiş sürüyor. Bir yandan artçılar meydana geliyor ve artçılar sırasında arama kurtarma ekipleri çalışmalara ara veriyor.

Öte yandan verilen araların ardından mahalleli gönüllü olarak arama kurtarma çalışmalarına katılıyor. Bir yandan da özel harekat polisleri enkazda arama kurtarma çalışmaları sürdürüyor. Ancak polislerin enkaz kaldırma çalışmalarına dair bilgileri olmadığı için çalışmalarda aksamalar yaşanıyor. Enkazdaki kolonların kaldırılması bölgedeki bir inşaat teknikerinin verdiği teknik bilgiler sayesinde sağlanabildi.

Malatya - Fotoğraf: Metin Yoksu
Malatya – Fotoğraf: Metin Yoksu

Yaklaşık bir saat önce bölgeye kalabalık bir arama kurtarma ekibi geldi ve sismik sinyaller almak için çalışmalar sürdürülüyor.

Ayrıca bölgede vatandaşların bekleyişleri de devam ediyor. Yurttaşlar enkazdan gelecek haberleri yıkılan binaların kenarlarından izliyor. Kimi torununu kimi kardeşini. bekliyor.

Bölgede dağıtılan AFAD çadırlarının ise yetersiz olduğu görülüyor. Karlarla kaplı ilçede vatandaşlar yaktıkları ateşlerle ısınmaya çalışıyor.

Malatya - Fotoğraf: Metin Yoksu
Malatya – Fotoğraf: Metin Yoksu

Hakimbey Apartmanı önünde enkazdan bir haber bekleyen vatandaşlardan biri de Şabattin Apo:

“Torunum, eniştem enkazın altında. Saat 4.30’ta oldu. 06.00’da buraya yetiştim. Altıdan beri buradayım. Çalışmaya devam ediyorlar. Herkes el atıyor. Kurtarma çalışmaları çok hızlı ilerlemiyor. AFAD ekibinde zayıflık var. İkinci sallanmada yan binaların hasar almasından dolayı can güvenliklerinden dolayı ara verdiler. Bu binada 28 daire vardı. Tahminimce [Enkaz altında] 75-80 kişi vardır.”

Malatya’da AFAD çadırları kuruluyor

Video-haber: Metin YOKSU

*

Merkez üssü Kahramanmaraş‘ın Pazarcık ilçesi olan 7,7 büyüklüğündeki depremde etkilenen on ilde son açıklamalara göre; can kaybı 1651’e yükseldi. Depremin ardından artçılar yaşanmaya devam ediyordu ancak artçıların ardından Kahramanmaraş merkezli yeni bir deprem daha meydana geldi. Son deprem 7,6 şiddetinde yaşandı. Sarsıntı birçok ilden hissedildi. Depremin en çok hissedildiği şehirlerden biri de Malatya oldu. Malatya aynı zamanda yoğun kar yağışı nedeniyle oldukça zorlu saatler geçiriyor. AFAD ekipleri bölgede çadırlar kurmaya başladı.

Malatya- Fotoğraf: Metin Yoksu

Battalgazi Belediyesi’nin yanında AFAD ekipleri çadır kurmaya başladı. Bölgede vatandaşlar bir yandan da enkazdan yakınlarının çıkarılmasını bekliyor.

Malatya
Fotoğraf: Metin Yoksu, Malatya

Vatandaşlar sabahtan bu yana dışarıda bekleyişlerini sürdürüyor. Hem barınma hem de ısınma ihtiyaçlarını dile getiriyordu. Depremden saatlerce sonra ancak çadırlar kurulmaya başlandı.

Deprem: Malatya’da vatandaşlar sokakta yaktıkları ateşle ısınıyor, bekleyiş sürüyor

Video haber: Metin YOKSU
*

Malatya Battalgazi ilçesinde bulunan Sivas Caddesi‘nde ilk depremin ardından arama kurtarma çalışmaları yapılırken yurttaşlar ikinci deprem ile birlikte saat 15.00 sularında sokaklarda yaktıkları ateşlerle ısınmaya çalışıyor.

Görüntüler Malatya’nın Battalgazi sokaklarında evsiz kalan yurttaşları gösteriyor. Malatya’da, meydana gelen artçı depremler nedeniyle kimi zaman aram kurtarma çalışmalarına ara veriliyor.

Yurttaşlar kendi imkanları ile akrabalarını arıyor. Kimi yurttaşlar sabahtan bu yana ateş başında ısınmaya çalışıyor.

Malatyalı yurttaşlardan biri karlar üzerinde ateşle ellerini ısıtmaya çalışan çocuklarını göstererek şu ifadeleri kullandı:

“Evlerimiz yıkıldı. Yolda kaldık. Ne yapacağımızı şaşırdık. Ne çadır kuruldu ne bir şey yapıldı. Kimse hiçbir şey söylemedi. Karların üzerindeyiz… Çocuklar… Ölecekler. Dondular. 4.00’dan beri buradayız. Gece de burada oturacağız. Yapacak bir şey yok.”

Kardeşi enkazın altında kalan bir başka yurttaş ise şöyle isyan etti:

İki saat önce olan depremde bu bina yıkıldı. İçeride olan kişi benim kendi kardeşim. 22 yayında gencecik bir çocuk. Şu an kimse yok mağdur durumdayız. Ekip yok. Ne sağlık ne polis ne UMKE hiçbir şey yok. Burada sağlık ekipleri, polisler bilgi geçti UMKE’ye. Ondan sonra herkes ortadan kayboldu. “

Depremde ölü sayısı bin 651’e yükseldi: Yedi günlük milli yas ilan edildi

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Kahramanmaraş‘ın Pazarcık ilçesinde meydana gelerek çevre illerde de yıkıma yok açan 7,7 büyüklüğündeki depreme ilişkin son gelişmeleri aktardı.

Koca’nın yaptığı açıklamaya göre, depremde yaşanan can kaybı bin 651’e ulaştı.

Yaralı sayısı 11 bin 119’a yükselirken, üç bin 471 binanın yıkıldığı kaydedildi.

Koca, yaptığı açıklamada bölgenin büyüklüğü ve hava muhalefeti nedeniyle kurtarma ve yardım ekiplerinin ulaştırılmasında aksaklıklar yaşandığını belirtti.

Yedi gün milli yas

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, depremin yol açtığı trajedi nedeniyle tüm Türkiye‘de yedi gün milli yas ilan edildiğini duyurdu.

Buna göre, 12 Şubat Pazar günü güneşin batışına kadar bayrakların yarıya indirileceği aktarıldı.

Deprem öncesinde, sırasında ve sonrasında neler yapılmalı?

Yeşil Gazete, deprem öncesi alınması gereken tedbirlerin yanı sıra, deprem sırasında farklı senaryolarda ne yapılması gerektiğine ve deprem sonrasında atılması gereken adımlara dair Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD)’ın önerilerini bir araya getirdi.

Deprem öncesinde neler yapılmalı?

Deprem öncesinde alınacak önlemlerin ilk adımı olarak yerleşim bölgesi ve bina yapılacak yerlerin seçimlerinde hassas davranılması geliyor.

  • Yerleşim bölgeleri titizlikle belirlenmelidir. Kaygan ve ovalık bölgeler iskana açılmamalı, konutlar gevşek toprağa sahip meyilli arazilere yapılmamalıdır,
  • Yapılar deprem etkilerine karşı dayanıklı inşa edilmeli (Yapı Tekniğine ve İnşaat Yönetmeliğine uygun olarak),
  • İmar planında konuta ayrılmış yerler dışındaki yerlere ev ve bina yapılmamalı,
  • Dik yarların yakınına, dik boğaz ve vadilerin içine bina yapılmamalı,
  • Çok kar yağan ve çığ gelen yamaçlarda bina yapılmamalı,
  • Mevcut binaların dayanıklılıkları artırılmalı,
  • Konutlara deprem sigortası yaptırılmalı.

Bunlar dışında yapısal olamayan, yani binadan değil de eşyalardan kaynaklanacak hasarlardan korunmak için günlük kullanılan eşyaların ev içerisine yerleştirilmesinde de bazı önlemler alınması gerekiyor:

  • Dolap üzerine konulan eşya ve büro malzemeleri kayarak düşmelerini önlemek için plastik tutucu malzeme veya yapıştırıcılarla sabitlenmeli,
  • Soba ve diğer ısıtıcılar sağlam malzemelerle duvara veya yere sabitlenmeli,
  • Dolaplar ve devrilebilecek benzeri eşyalar birbirine ve duvara sabitlenmeli, eğer sabitlenen eşya ve duvar arasında boşluk kalıyorsa, çarpma etkisini düşürmek için araya bir dolgu malzemesi konulmalı,
  • Tavan ve duvara asılan avize, klima vb. cihazlar bulundukları yere ağırlıklarını taşıyacak şekilde, duvar ve pencerelerden yeterince uzağa ve kanca ile asılmalı,
  • İçinde ağır eşyalar bulunan dolap kapakları mekanik kilitler takılarak sıkıca kapalı kalmaları sağlanmalı,
  • Tezgah üzerindeki kayabilecek beyaz eşyaların altına metal profil koyarak bunların kayması önlenmeli,
  • Zehirli, patlayıcı, yanıcı maddeler düşmeyecek bir konumda sabitlenmeli ve kırılmayacak bir şekilde depolanmalı, bu maddelerin üzerlerine fosforlu, belirleyici etiketler konulmalı,
  • Rafların önüne elastik bant ya da tel eklenebilir, küçük nesneler ve şişeler, birbirlerine çarpmayacak ve devrilmeyecek şekilde, kutuların içine yerleştirilmeli,
  • Gaz kaçağı ve yangına karşı, gaz vanası ve elektrik sigortaları otomatik hale getirilmeli,
  • Binadan acilen çıkmak için kullanılacak yollardaki tehlikeler ortadan kaldırılmalı, bu yollar işaretlenmeli, çıkışı engelleyebilecek eşyalar çıkış yolu üzerinden kaldırılmalı,
  • Geniş çıkış yolları oluşturulmalı, dışa doğru açılan kapılar kullanılmalı, acil çıkış kapıları kilitli olmamalı, acil çıkışlar aydınlatılmalı,
  • Karyolalar pencerenin ve üzerine devrilebilecek ağır dolapların yanına konulmamalı, karyolanın üzerinde ağır eşya olan raf bulundurulmamalı,
  • Tüm bireylerin katılımı ile (evde, iş yerinde, apartmanda, okulda) “Afete hazırlık planları” yapılmalı, her altı ayda bir bu plan gözden geçirilmeli, zaman zaman bu plana göre nasıl davranılması gerektiğinin tatbikatları yapılmalı,
  • Bir afet ve acil durumda eve ulaşılamayacak durumlar için aile bireyleri ile iletişimin nasıl sağlanacağı, alternatif buluşma yerleri ve bireylerin ulaşabileceği bölge dışı bağlantı kişisi (ev, işyeri, okul içinde, dışında veya mahalle dışında) belirlenmeli,
  • Önemli evraklar (kimlik kartları, tapu, sigorta belgeleri, sağlık karnesi, diplomalar, pasaport, banka cüzdanı vb.) kopyaları hazırlanarak su geçirmeyecek bir şekilde saklanmalı, ayrıca bu evrakların bir örneği de bölge dışı bağlantı kişisinde bulunmalı,
  • Bina yönetimince önceden belirlenen, mesken veya iş yerinin özelliği ve büyüklüğüne göre uygun yangın söndürme cihazı mutlaka bulundurulmalı ve periyodik bakımları da yaptırılmalı. Ayrıca bu cihazlar,
    • Kolayca ulaşılabilecek bir yerde tutulmalı,
    • Yeri herkes tarafından bilinmeli,
    • Duvara sıkıca sabitlenmeli,
    • Her yıl ilgili firma tarafından bakımı yapılmalı,
    • Bir kez kullanıldıktan sonra mutlaka tekrar doldurulmalı,
    • Binalarda asansörlerin kapı yanlarına “Deprem Sırasında Kullanılmaz” levhası asılmalı.

Deprem anında neler yapılmalı?

AFAD, deprem sırasında kesinlikle panik yapılmaması gerektiğinin altını çiziyor.

Deprem anında bina içerisinde bulunan kişilerin, panik yapmadan izlemesi gereken bazı adımlar bulunuyor:

  • Sabitlenmemiş dolap, raf, pencere vb. eşyalardan uzak durulmalı,
  • Varsa sağlam sandalyelerle desteklenmiş masa altına veya dolgun ve hacimli koltuk, kanepe, içi dolu sandık gibi koruma sağlayabilecek eşya yanına çömelerek hayat üçgeni oluşturulmalı,
  • Baş iki el arasına alınarak veya bir koruyucu (yastık, kitap vb) malzeme ile korunmalı, sarsıntı geçene kadar bu pozisyonda beklenmeli,
  • Güvenli bir yer bulup, diz üstü çökerek, baş ve ense korunacak şekilde kapanılmalı ve düşmemek için sabit bir yere tutunulmalı,
  • Merdivenlere ya da çıkışlara doğru koşulmamalı,
  • Balkona çıkılmamalı,
  • Balkonlardan ya da pencerelerden aşağıya atlanmamalı,
  • Kesinlikle asansör kullanılmamalı,
  • Telefonlar acil durum ve yangınları bildirmek dışında kullanılmamalı,
  • Kibrit, çakmak yakılmamalı, elektrik düğmelerine dokunulmamalı,
  • Tekerlekli sandalyede isek tekerlekler kilitlenerek baş ve boyun korumaya alınmalı,
  • Mutfak, imalathane, laboratuvar gibi iş aletlerinin bulunduğu yerlerde; ocak, fırın ve bu gibi cihazlar kapatılmalı, dökülebilecek malzeme ve maddelerden uzaklaşılmalı,
  • Sarsıntı geçtikten sonra elektrik, gaz ve su vanalarını kapatılmalı, soba ve ısıtıcılar söndürülmeli,
  • Diğer güvenlik önlemleri alınarak gerekli olan eşya ve malzemeler alınarak bina daha önce tespit edilen yoldan derhal terk edilip toplanma bölgesine gidilmeli,
  • Okulda sınıfta ya da büroda ise sağlam sıra, masa altlarında veya yanında; koridorda ise duvarın yanına hayat üçgeni oluşturacak şekilde ÇÖK-KAPAN-TUTUN hareketi ile baş ve boyun korunmalı,
  • Pencerelerden ve camdan yapılmış eşyalardan uzak durulmalı.

Deprem anında açık alanda bulunan kişilerin de izlemesi gereken bazı adımlar yer alıyor:

  • Enerji hatları ve direklerinden, ağaçlardan, diğer binalardan ve duvar diplerinden uzaklaşılmalı, açık arazide çömelerek etraftan gelen tehlikelere karşı hazırlıklı olunmalı,
  • Toprak kayması olabilecek, taş veya kaya düşebilecek yamaç altlarında bulunulmamalı, böyle bir ortamda bulunuluyorsa seri şekilde güvenli bir ortama geçilmeli,
  • Binalardan düşebilecek baca, cam kırıkları ve sıvalara karşı tedbirli olunmalı,
  • Toprak altındaki kanalizasyon, elektrik ve gaz hatlarından gelecek tehlikelere karşı dikkatli olunmalı,
  • Deniz kıyısından uzaklaşılmalı.

Deprem anında araç kullanan kişilerin de izlemesi gereken bazı adımlar bulunuyor. Sarsıntı sırasında karayolunda seyir halindeyse olan kişilerin şunları yapması tavsiye ediliyor:

  • Bulunduğunuz yer güvenli ise; yolu kapatmadan sağa yanaşıp durulmalı, kontak anahtarı yerinde bırakılıp, pencereler kapalı olarak araç içerisinde beklenmeli. Sarsıntı durduktan sonra açık alanlara gidilmeli.
  • Araç meskun mahallerde ya da güvenli bir yerde değilse (ağaç ya da enerji hatları veya direklerinin yanında, köprü üstünde vb.); durdurulmalı, kontak anahtarı üzerinde bırakılarak terk edilmeli ve trafikten uzak açık alanlara gidilmeli,
  • Sarsıntı sırasında bir tünelin içinde ve çıkışa yakın olmayan kişilerin aracı durdurulup aşağıya inmeleri ve aracın yanına yan yatarak ayakları karına çekerek, ellerle baş ve boyun korunmalı,
  • Kapalı bir otoparkta bulunan kişiler araç dışına çıkarak yanına yan yatarak, ellerle baş ve boynu korumalı. Yukarıdan düşebilecek tavan, tünel gibi büyük kitleler aracı ezecek dahi olsa yok edemeyeceğinden, araç içerisinde değil dışarısında depremin geçmesi beklenmeli.

Metroda veya diğer toplu taşıma araçlarında depreme yakalananların ise şunlara dikkat etmesi gerekiyor:

  • Elektriğe kapılma veya diğer hattan gelen başka bir metro yada trenin çarpma ihtimaline karşı, gerekmedikçe kesinlikle metro ve trenden inilmemeli,
  • Sarsıntı bitinceye kadar metro ya da trenin içinde, sıkıca tutturulmuş askı, korkuluk veya herhangi bir yere tutunulmalı, metro veya tren personeli tarafından verilen talimatlara uyulmalı.

Deprem sonrasında neler yapılmalı?

Kapalı alanda olan kişilerin yapması gerekenler arasında şunlar yer alıyor:

  • Önce bireysel olarak güvende olunduğundan emin olunmalı,
  • Sonra çevrede yardım edilebilecek kimse olup olmadığı kontrol edilmeli,
  • Depremlerden sonra çıkan yangınlar oldukça sık görülen ikincil afetler olması nedeniyle gaz kokusu alınırsa, gaz vanası kapatılmalı, camlar ve kapılar açılarak derhal bina terk edilmeli,
  • Dökülen tehlikeli maddeler temizlenmeli,
  • Yerinden oynayan telefon ahizeleri telefonun üstüne koyulmalı,
  • Acil durum çantası alınarak, mahalle buluşma noktasına doğru harekete geçilmeli,
  • Radyo ve televizyon gibi kitle iletişim araçlarıyla yapılacak uyarılar dinlenmeli,
  • Cadde ve sokaklar, acil yardım araçları için boş bırakılmalı,
  • Her büyük depremden sonra mutlaka artçı depremler olur. Artçı depremler zaman içerisinde seyrekleşir ve büyüklükleri azalır. Artçı depremler hasarlı binalarda zarara yol açabilir. Bu nedenle sarsıntılar tamamen bitene kadar hasarlı binalara girilmemeli, artçı depremler sırasında da ana depremde yapılması gerekenler yapılmalı.

Açık alanlarda olanların ise dikkat etmesi gerekenler arasında aşağıdakiler bulunuyor:

  • Çevredeki hasara dikkat ederek bunlar not edilmeli,
  • Hasarlı binalardan ve enerji nakil hatlarından uzak durulmalı,
  • Önce yakın çevrede acil yardıma gerek duyanlara yardım edilmeli,
  • Sonra mahalle toplanma noktasına gidilmeli,
  • Yardım çalışmalarına katılım gösterilmeli, -yaşlılar, bebekler, hamileler, engelliler- gibi özel ilgiye ihtiyacı olan afetzedelere yardımcı olunmalı.

Yıkıntı altında mahsur kalanların ise öncelikli olarak enerjilerini korumaları gerekiyor:

  • Paniklemeden durum kontrol edilmeli,
  • Hareket kabiliyeti kısıtlanmışsa çıkış için hayatı riske atacak hareketlere kalkışılmamalı, kurtarma ekipleri beklenmeli,
  • Enerji en tasarruflu şekilde kullanılmalı, bu yüzden kontrollü hareket edilmeli,
  • Kişi el ve ayaklarını kullanılabiliyorsa su, kalorifer, gaz tesisatlarına, zemine vurmak suretiyle varlığını duyurmaya çalışmalı,
  • Kişi sesini kullanabiliyorsa kurtarma ekiplerinin seslerini duymaya ve onlara seslenmeye çalışılmalı, ancak enerjini kontrollü kullanılmalı.

Deprem bölgesinde bir de Akkuyu NGS tehdidi: Faaliyete geçmemiş olması bir şans

Mersin‘deki Akkuyu Nükleer Güç Santrali, Kahramanmaraş‘ta meydana gelen 7,7 ve 7,6 şiddetindeki iki büyük depremin ardından vereceği zararların boyutunun tahayyül dahi edilemiyor olması nedeniyle ilk akıllara gelen noktalardan biri oldu.

Bölgeden ulaştığımız bilgilere göre santralde çalışan ve aileleri büyük oranda Malatya ve Hatay gibi şehirlerde yaşayan vatandaşlar deprem bölgelerinde bulunan evlerine doğru yola çıktı.

Çalışanlardan makine kullanımında kalifiyeli olanlar ise arama kurtarma çalışmalarında iş makinelerini kullanarak görev almaları üzere çeşitli enkaz bölgelerine gönderildi. Santralde şu anda oldukça az sayıda işçi bulunuyor.

‣Akdeniz Depremi hatırlattı: Akkuyu’ya doğru gelen büyük bir depremin habercisi 

Rus nükleer enerji şirketi Rosatom‘un gün içerisinde açıkladığı bilgiye göre Akkuyu NGS’de herhangi bir hasar oluşmadı. Depremin Akkuyu NGS sahasının bulunduğu bölgede yaklaşık 3 şiddetinde hissedildiğini aktaran Rosatom’dan Anastasia Zoteeva, inşaat ve kurulum faaliyetlerinin güvenli biçimde sürebileceğinden emin olmak için kapsamlı inceleme yürüttüklerini bildirdi. Ayrıca inşaat ve montaj çalışmalarının sürdüğü aktarıldı.

‣Erdoğan Putin’le görüştü: Akkuyu, Sinop, üçüncüyü de farklı bir merkezde yapacağız
‣Türkiye’ye küçük nükleer santral hevesinin maliyeti: Daha fazla atık, daha yüksek maliyet

‘Kendimizi şanslı hissedebiliriz’

Yeşil Gazete Nükleer Editörü ve nükleersiz.org Koordinatörü araştırmacı Pınar Demircan, Akkuyu NGS için yakıt çubuklarının ülkeye getirilmemiş olmasının bir şans olarak değerlendirilmesi gerektiğini aktardı:

“Meydana geldikçe anımsadığımız deprem olgusu bu ülkenin gerçeği fakat, dere yatağına inşaat yapmaya olanak veren yasal zemin deprem faktörünü de yaşamın dışında bir yerde tutmaya devam ediyor. Sonuç olarak dayanıksız binalar, yollar başımıza yıkılırken deprem toplanma alanlarının olmaması gibi sorunlar da yardım ve kurtarma süreçlerine engel teşkil ediyor. Bir bu kadar üzücü olan ise 19 Ocak’tan itibaren deprem uzmanlarının, bilim insanlarımızın Türkiye-İran arasındaki bölgede depremsel bir hareketliliğe yönelik uyarılarının dikkate alınmamış olmaması. Bu şartlar altında Akkuyu NGS’nin henüz faaliyete geçmemiş olması nedeniyle kendimizi şanslı bile hissedebiliriz. Akkuyu NGS’den yapılan açıklamanın depremin 3,8 büyüklüğünde hissedildiği yönünde olması ise savunma gibi.”

Demircan ayrıca Akkuyu NGS’nin deprem bölgesinde yer almasına ilişlin olarak da “Akkuyu NGS’nin depremselliğin gözardı edilmemesi gereken bir bölgede inşa edildiği siyasi kararla verilen ÇED onayına karşı açılan bilirkişi incelemeli davalarda defalarca altı çizilmiştir ve bilim insanlarının altını çizdiği Kıbrıs’a uzanan dalma-batma çukuru olarak adlandırılan hat bir başka yıkım ihtimalinin ta kendisidir” dedi.

Kahramamaraş’ta meydana gelen depremin yaklaşan seçim ortamında Akkuyu NGS projesinin gerçekleştirilmemek üzere iptal edilmesi için bir uyarı olarak algılanabilmesi durumunda daha büyük bir felaketin önlenebileceğinin altını çizen Demircan, “Yani mevcut siyasal iktidarın karşısında yükselen Altılı Masa’nın Akkuyu NGS projesinin ülkeyi hatta sınırları aşarak coğrafyayı ne hale getirebileceğini öngörmesi tek şansımız olabilir. Nitekim AKP’nin iktidara gelmesinden önce Başbakan Ecevit liderliğindeki DSP-MHP-ANAP koalisyon hükümeti tarafından Akkuyu NGS projesinin 25 Temmuz 2000 yılında iptal edilmesinde etkili olan faktörlerden biri de 1999 yılında meydana gelen Gölcük ve Düzce depremlerinin yarattığı toplumsal baskı olmuştur” şeklinde konuştu.

‣Akkuyu NGS’nin soğutma suyu için ÇED davası
‣CHP’li Akın’ın Akkuyu açıklamasına nükleer karşıtı aktivistler ve Yeşiller’den tepki: İzin vermeyeceğiz!
‣[CHP’de Akkuyu krizi] Başarır: Santrali yıkacağız, Akın: İktidarımızda devam edecek

Deprem bölgesinde can kaybı bin 541’e yükseldi

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay yaptığı açıklamada Kahramanmaraş, Gaziantep, HatayOsmaniye, Adıyaman, Diyarbakır, Urfa, Kilis, Adana ve Malatya illerinde toplamda bin 541 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Oktay, an itibarıyla yaralı sayısının dokuz bin 733 olduğunu ve yıkıldığı tespit edilen bina sayısının üç bin 471’e yükseldiğini belirtti.

Açıklamaya göre ölü sayısı, Kahramanmaraş’ta 234, Gaziantep’te 309, Hatay’da 520, Osmaniye’de 205, Adıyaman’da 20, Diyarbakır’da 46, Şanlıurfa’da 30, Kilis’te 13, Adana’da 58 ve Malatya’da 106 olmak üzere toplamda bin 541’e yükseldi.

An itibarıyla Kahramanmaraş’ta 1700, Gaziantep’te bin 597, Hatay’da 700, Osmaniye’de bin üç, Adıyaman’da 200, Diyarbakır’da 557, Şanlıurfa’da bin 71, Kilis’te 244, Adana’da 720 ve Malatya’da bin 941 olmak üzere dokuz bin 733 yaralı olduğu belirtildi.

Bunun yanı sıra Kahramanmaraş’ta 310, Gaziantep’te 581, Hatay’da bin 278, Osmaniye’de 101, Adıyaman’da 600, Diyarbakır’da 20, Şanlıurfa’da 201, Kilis’te 50, Adana’da 24, Malatya’da 300 ve Elazığ‘da altı olmak üzere toplamda bin üç bin 471 binanın yıkıldığı açıklandı.

Ülke genelinde eğitime 13 Şubata kadar ara verildi

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman ve Malatya’da iki, Diyarbakır, Gaziantep, Şanlıurfa, Adana, Osmaniye ve Kilis’te bir hafta eğitim öğretime ara verileceğine dair açıklamaları anımsatan Özer, şunları kaydetti:

“Tüm Türkiye’de şu andaki iklim şartlarını göz önüne alarak ve deprem bölgelerindeki çalışmaların çok daha suhuletle olması bağlamında sadece deprem bölgesindeki illerde değil, çevresindeki illerin de suhuletli bir şekilde süreçleri yönetmesi için bugünden itibaren tüm Türkiye’de tüm okullarımızı 13 Şubat’a kadar bir hafta tatil ediyoruz. Böylece millet olarak, devlet olarak hem süreçleri daha rahat bir şekilde yürütme hem de özellikle bu 10 ilde akrabaları olan diğer illerdeki vatandaşlarımızın erişimini kolaylaştırmak anlamında da bu kararı almış bulunuyoruz. Ama bu kararı alırken tüm illerimizdeki, özellikle 10 ilimizdeki okullarımızın tamamı, vatandaşlarımızın hizmeti için açık tutulacak. Konaklama, yemek ikramıyla ilgili her türlü hizmet okullarımızda, öğretmenevlerimizde vatandaşlarımıza 7/24 kesintisiz bir şekilde intikal ettirilecek.”

Deprem sonrası yangın tehdidi

Depremin yol açtığı hasar ve artçı depremlerin oluşturduğu riskler nedeniyle yangın tehlikesi devam ediyor. Olası yangınların oluşumunu engellemek için birçok kentin doğalgazı kesilirken, çoğu bölgede elektrik şebekeleri de kapatılmış durumda. Tedbirlere rağmen çeşitli kentlerde çıkan yangınlara ekipler müdahale ediyor.

Bunlardan bir tanesi İskenderun Limanı. Hatay’ın İskenderun ilçesindeki liman sahasında bulunan konteynerler deprem sırasında devrildi. Konteynerlerde daha sonra henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı.

İhbar üzerine yangının söndürülmesi için bölgeye ekiplerin yönlendirildiği öğrenildi.

Hatay’ın Kırıkhan ilçesi Topboğazı köyündeki doğal gaz boru hattında patlama ve yangın yaşandı.

Topboğazı Köyü Muhtarı Bilal Alpdoğan, köyün 200 metre altında ve 3 kilometre mesafede iki ayrı noktada depremle birlikte patlama ve sonrasında yangın çıktığını kaydetti.

Yangının devam ettiği, BOTAŞ yetkililerinin de devrede olduğu öğrenildi.

Habertürk muhabiri Oğuzhan Obuz‘un aktardığına göre, Kahramanmaraş Uluslararası Havalimanı yakınındaki çelik konstrüksiyon fabrikada, depremle birlikte büyük hasar oluştu. Büyük bölümünde meydana gelen göçükle birlikte yangın çıktı.

Çatının çöktüğü, çelik kolon ve sütunları zarar gören fabrikadaki yangın saatlerdir sürüyor. İçerisindeki malzeme ve ürünlerinde küle döndüğü yangının çevreye sıçrama ihtimali bulunmazken, hemen yanından geçen anayol üzerindeki trafiği de etkilemiyor.