Ana Sayfa Blog Sayfa 1686

Boğaziçi öğretim üyeleri: Aşağı bakmıyoruz

Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından rektör olarak atanan Melih Bulu’ya yönelik protestolarını bugün de rektörlük binasına sırtlarını çevirerek sürdürdü.

Bu kez öğrencilerin dün gerçekleştirmek istediği protestoya polisin müdahalede bulunmasına tepki gösteren akademisyenler ellerinde polisin gözaltına aldığı öğrenci sayısını gösteren “159” yazılı pankartlarla katıldı.

‘Aşağı bakmıyoruz’

Buna ek olarak polisin aşağı bak diyerek iteklediği bir öğrencinin videosunun yayılmasının ardından ortaya çıkan #Aşağıbakmayacağız sloganı sahiplenen öğretim üyeleri “Aşağı Bakmıyoruz. Kabul Etmiyoruz. Vazgeçmiyoruz” yazılı pankart açtı.

Rektörlük binasına öğrencilerle birlikte yürüyen akademisyenler hep birlikte “Melih Bulu istifa” sloganları attı. 159 yazılı kağıtlar ise ismi daha sonradan ‘kayyumluk’ olarak değiştirilen rektörlük binası girişine bırakıldı.

Neler yaşandı?

Melih Bulu’nun 1 Ocak tarihinde Boğaziçi Üniversitesi‘ne rektör olarak atanmasının ardından başlayan protestolar bir ayını doldurdu.

Öğrencilerin 1 Şubat tarihinde Güney Kampüs girişinde yapmak istediği eylem önce İstanbul Valiliği salgın gerekçe göstererek yasaklandı, polis ise eylem başlamadan sert bir şekilde müdahalede bulundu.

Özel güvenlik görevlileri öğrencilerin okul dışına çıkmasını engellerken polis ise dışarıda 100 kişiyi gözaltına aldı. İçeride kalan öğrencilerin rektörlük binası önünde oturma eylemi başlatması üzerine akşam saatlerinde okul içerisine giren polis, öğrencileri darp etti ve 59 kişiyi gözaltına aldı.

Sabah saatlerinde gözaltına alınan öğrenciler ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı. Kampüs içerisinden gözaltına alınan öğrencilerin ifade işlemleri devam ediyor.

MEB: Köy okulları da 15 Şubat’ta açılıyor, öğretmenlere de aşı başlıyor

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, yüz yüze eğitime geçiş sürecinin ayrıntılarını açıkladı. Köy okullarını tüm kademelerde 15 Şubat’ta yüz yüze ve tam zamanlı olarak açacaklarını belirten Selçuk, bu tarih itibariyle tüm bağımsız anaokullarını da tam zamanlı olarak açacaklarını duyurdu. Selçuk ayrıca öğretmenlerin bu ay içinde korona aşısı programına alınacağını söyledi.

Selçuk’un okulların durumu ve öğretmenlerin aşılama programına alınmasına ilişkin açıklaması şöyle:

  • 1 Mart’tan itibaren özel gereksinimli öğrencilerimiz için de özel eğitim okullarımız ve sınıflarımız eğitim vermeye başlayacak. 1 Mart tarihinde okullarımız, sınav döneminde olan 8. ve 12. sınıf öğrencilerimiz için de kapılarını açacak. 1 Mart Pazartesi ilkokullarımız tüm sınıf düzeyleriyle açılacak. Öğrencilerimiz eğitimlere seyreltilmiş şekilde haftada 2 gün devam edecek.

Lise sınavı yüz yüze

  • Lise öğrencilerimizin birinci dönemden kalan sınavları, mart ayı içerisinde planlanarak yüz yüze gerçekleştirilecektir.
  • Öğrencilerin okullarda yüz yüze eğitime katılımları geçen dönemde olduğu gibi yine velilerin kararına bağlı olacak. Yüz yüze eğitime başlayan öğretmenlerimiz için şubat ayı içerisinde aşı uygulamasının yapılması planlanmaktadır.
  • Farklı sınıf düzeyleri ve okul kademelerinde de il bazlı olarak yüz yüze eğitime başlanmasıyla ilgili kararlar alınabilecektir. Öğrenme kayıplarının giderilmesi için kapsamlı bir programa başlayacağız. 

Deva Partisi’nden Aygören: BÜ rektör danışmanlığı görevini kabul etmeyeceğim

Cumhurbaşkanlığı kararıyla Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne getirilen Melih Bulu‘nun rektör danışmanlığına atadığı DEVA Partisi Kurucu Üyesi Oğuzhan Aygören, görevi kabul etmeyeceğini açıkladı.

Twitter hesabından paylaştığı açıklamada ‘sürpriz bir şekilde atandığını öğrendiğini’ belirten Aygören, “Bu atamayı kabul etmemin mümkün olmadığını tüm kamuoyu ile paylaşmak isterim dedi.

‘Kabul ederse parti ile yollar ayrılır denmişti’

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı İdris Şahin, Aygören’in görevi kabul etmesi halinde parti ile yollarının ayrılacağını duyurmuştu.

Aygören açıklamasında “Bizim Türkiye’yi koskoca bir Boğaziçi yapmaya ihtiyacımız var.  Boğaziçi’ni küçük Türkiye yaptığımızda hepimiz kaybederiz” dedi. 

 

[Hayvan hakları yasası nerede?] Nevşehir’de 9 köpek ayakları birbirine bağlı halde ölü bulundu

Nevşehir’in Ürgüp İlçesi Sofular Köyü girişindeki bir çöplük alanda ayakları birbirine bağlı dokuz sokak köpeği ölü bulundu. Köpekleri gören vatandaşlar jandarmaya haber verdi.

DHA‘nın haberine göre, Jandarma ekipleri olaya karışan kişi ya da kişilerin yakalanması için çalışma başlattı. İl Özel İdaresi ekipleri tarafından gömülen köpekleri zehirlenerek katledildikleri belirtildi.

‘Konunun takipçisi olacağız’

Yaşanan katliam hayvanseverlerin tepkisini çekerken, Anadolu Hayvan Hakları Federasyonu İl Temsilcisi Sevinç Dörtkol konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:

Köyde yaşayan vatandaşların bize ulaşması üzerine olay yerine geldik. Burada maalesef acı manzara ile karşılaştık. Köpekler ayakları bağlanmış ve zehirlenmişler. Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduk. Konunun takipçisi olacağız.”

Twitter Soylu’nun Boğaziçi paylaşımına ‘nefret söylemi’ uyarısı ekledi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Boğaziçi Üniversitesi‘nde rektör olarak atanan Melih Bulu‘ya yönelik protestolar kapsamıda hazırlanan bir sergide Kâbe fotoğrafının kullanılmasının ardından Twitter hesabından  yaptığı LGBTİ+’ları hedef aldığı paylaşımına Türkiye’de de kısıtlama geldi.

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı: LGBTİ+ hakları insan haklarıdır

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bahadır Erdem, kızlarının fotoğraflarını paylaşarak “Bu kızlar sizin mi, LGBT ne demektir?” ifadelerini kullanan bir kullanıcıya sosyal medya üzerinden yanıt verdi.

Erdem, yanıtında “Evet ben bu muhteşem kızların babasıyım. Her gün Allah’a böyle insan akıllı cesur, aktivist, akıllı kızları nasip ettiği için şükrediyorum. Kızımın Suriye Savaşında tecavüze uğrayan erkek çocuklar, erişkinler ve LGBT’ler için yazdığı rapor bütün dünyada BM’de saygıyla takip izleniyor” ifadelerine yer verdi.

‘Allah’ın bana nimetleri’

Açıklamasının devamında “Allah’ın bana nimetleri üç pırıl pırıl, gözümün nuru Kolej mezunu ikişer dil bilen, Galatasaray Hukuk, Koç Hukuk bitirmiş avukatlar. BM’de çalışan HRW’da çalışan büyük kızım üç ay Lübnan’daki mülteci kamplarında tecavüz edilen erkekleri araştıran kızım” diyen Erdem şu şekilde devam etti:

LGBT hakları insan haklarıdır. İnsan hakları savunucuları, hukukçular senin haklarını savunduğu kadar onların da haklarını savunur. İnsan olarak sen hangi haklara sahipsen onlar da aynı haklara sahiptir. Yiyorsa sen de git de Lübnan’da üç ay mülteci kamplarında çalış benim kızım gibi.”

Boğaziçi öğrencilerine destek

Erdem tarafından yapılan bu açıklama Boğaziçi Üniversitesi’nde rektör atanan Melih Bulu’ya yönelik protestolar kapsamında okuldaki LGBTİ+’lerin hedef gösterildiği ve öğrenci kulüplerinin kapatıldığı bir zamanda geldi.

Öğrencilere yönelik polis müdahalesini de kınayan Erdem, “Boğaziçililerin gözaltıları, polisin caddede yürüyen öğrencilere ‘yere bak’ saldırısı ve eziyeti, AKP tarafından özellikle yapılan, gençleri isyan ederek olaylar çıkmasını sağlamaya yönelik provokasyondur” ifadelerini kullandı.

 

Boğaziçi Rektör Yardımcısı olan Kumbaroğlu, Türkiye’nin başarısız iklim politikalarının mimarı

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne atanan Melih Bulu’nun yardımcılığını üstlenecek kişi belli oldu.

Boğaziçi Endüstri Mühendisliği’nden Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu, öğretim üyelerinin kendilerine gelen teklifleri reddederek bir aydır başarılı bir şekilde yürüttüğü boykotu kırarak Rektör Yardımcısı olarak atandı.

Türkiye’nin enerji merkezi haline gelmesini savunuyor

Bu hareketi sebebiyle birçok tepki toplayan Kumbaroğlu, Türkiye’nin başarısız iklim politikalarının mimarı olarak da tanınıyor. İklim değişikliği müzakerelerinde “Türkiye’ye özgü koşullar” argümanını savunan Kumbaroğlu, yaptığı açıklamalarda da Türkiye’nin bir enerji merkezi haline gelmesi gerektiğini belirtiyordu.

Aynı zamanda Enerji Ekonomisi Derneği (EED) Başkanı olan yeni rektör yardımcısı, ülkelerin karbon emisyonlarını azaltma yönünde adımlar atmasını öngören Paris İklim Anlaşması’nın arifesinde “Ülkemiz yatırımlarıyla enerji üssü olma yolunda ilerliyor. Önümüzdeki dönemde de misyonu artacak. Jeopolitik konumu da Türkiye’nin önemini artırıyor” şeklindeki görüşleriyle ön plana çıkmıştı.

‘AB ile krizin çözümü enerji’

Bu tutumunu sonraki yıllarda da sürdüren Kumbaroğlu, Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye olası yaptırımlarına ilişkin Independent Türkçe’ye verdiği demeçte Brüksel ile Ankara arasındaki krizin çözümünün enerji hatları üzerinden geçtiğini belirtmişti.

Görüşmeler sırasında Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarının ve bunların Avrupa’ya nasıl iletileceğinin gündem maddesi olmasını öneren Kumbaroğlu, şu değerlendirmede bulunmuştu:

Türkiye’nin doğu ile batı arasındaki enerji naklinde ne denli hayati bir rolü olduğunu iyi anlatabilmesi, aslında Avrupa’nın çıkarlarının da bizim üzerimizden geçtiğini karşı tarafa net bir şekilde aktarabilmesi lazım. Mevcut krizin sürmesi halinde her iki taraf da ciddi zararlar görebilir. Eğer enerji bir ‘zeytin dalı’ olarak kabul edilir ve karşılıklı adımlar gelirse hem Ankara’nın hem AB’nin kazanacağı çok şey var.

Doğal gaz müjdecisi

Kumbaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Fatih Sondaj Gemisi‘nin Karadeniz açıklarında yaptığı arama çalışmaları sonucunda 320 milyar metreküp doğal gaz rezervi keşfedildiğini duyurduğu ‘müjdesi’ne de destek vermişti. Sabah Gazetesi’ne konuya ilişkin bir röportaj veren Kumbaroğlu şu ifadeleri kullanmıştı:

Karadeniz’den gelen müjdeyi enerjide yerli ve milli hamlemizin bir ürünü olarak görüyorum. Bu vizyon ülkemizde çıkarılan petrol ve doğalgaz ile; güneşten, rüzgardan ve atıklardan üretilen elektrik ile bizi adım adım enerjide bağımsızlık hedefimize götürecektir.”

Ancak elektrik üretiminde kullanıldığında kömürün yarısı kadar emisyon açığa çıkaran doğal gaz, uzmanlar tarafından iklim krizi sınırlanmak isteniyorsa diğer fosil yakıtlar gibi uzak durulması gereken enerji kaynaklarından biri olarak değerlendiriliyor.

Pelin Cengiz: Türkiye’nin berbat karbon azaltım senaryosundan sorumlu

Rektör yardımcılığı görevine getirilmesine ilişkin karar açıklandıktan sonra sosyal medya üzerinden de Kumbaroğlu’na tepkiler geldi. Yeşiller Partisi kurucularından gazeteci Pelin Cengiz yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

Boğaziçi Üniversitesi’nde kayyım işbirlikçisi rektör yardımcılığına atanan Prof. Dr. Gürkan Kumbaraoğlu’nun iklim değişikliği müzakerelerinde “Türkiye’ye özgü koşullar” argümanına destek çıkan berbat karbon azaltım senaryosu modellemesini yaptığını biliyor muydunuz? Bence bilin.

Nükleer savunucusu

Pelin Cengiz, buna ek olarak yeni rektör yardımcısının Akkuyu Nükleer Güç Santrali’ni savunduğunu hatırlattı.  Kumbaroğlu Sputnik’e yaptığı açıklamada, Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye raporunda Akkuyu NGS projesinden vazgeçmesi çağrısı yapmasını çok ‘şaşırtıcı’ bulduğunu söylemişti.

Reaktörlerin konulacağı zeminin iki kere çökmesi, sızıntı yaşaması ve patlamalarla gündeme gelen Akkuyu NGS hakkında değerlendirmede bulunan yeni rektör yardımcısı, santralin güvenlik standartlarının oldukça yüksek olduğunu ve depreme dayanıklı olduğunu iddia etmişti.

Fahrettin Altun: Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Aday Kulübü kapatıldı

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Boğaziçi Üniversitesi’ne Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından atanan rektör Melih Bulu‘nun üniversitedeki LGBTİ+ Çalışmaları Aday Kulübü‘nü kapattığını duyurdu.

Öğrenci kulübünün kapatılma gerekçesi olarak Bulu’ya yönelik protestolar kapsamında düzenlenen sergide yer alan ve Kabe ve LGBTİ+ bayraklarının bir arada yer aldığı resim sebebiyle açılan soruşturma olduğu duyuruldu.

Altun, “Boğaziçi Üniversitesi’ndeki ‘Rektörlük Ablukası’ suçunu işleyenleri harekete geçiren şey, aşağıdaki karardır. Görüleceği üzere kutsal değerlerimizi ayaklar altına almaya çalışanlara karşı üniversite yönetimi meşru bir tasarrufta bulunmuştur. Olay bundan ibarettir” ifadelerini kullandı.

‘Sergiyi bu kulüp düzenlemedi’

Boğaziçi Üniversitesi Can Candan yaptığı paylaşımda kapatma kararına tepki gösterdi. Candan paylaşımında “Ya sizin ekip iyi çalışmıyor ya da bilerek ve isteyerek gerçekleri çarpıtıyorsunuz. 1. Sergiyi @UniBogazici LGBTİ+ kulübümüz düzenlemedi. 2. Bu açıklamayı bu saatte ilk kez sizden duyduğumuz için bugün öğrencilerin kampüsteki protestosunu ‘harekete geçiren şey’ bu karar değildir” ifadelerini kullandı.

Ayfer Bartu Candan “Bu kararı sizden duyduğumuza göre öğrenciler bunun için harekete geçmiş olamazlar düpedüz yalan söylüyorsunuz! Üstelik yazıya bakılırsa atanan beyefendi kampüste sergiyi kimin düzenlediğini de anlamamış demek ki!” tepkisini gösterdi.

Cem Say ise paylaşımında “Bu kararı bu tweete dek üniversitede kimsenin bilmediğini, o yüzden de zaman makinesi icat edilmediyse saatler önce yaşanan şeylerin sebebinin bu karar olamayacağını düşünüyorum. Hatta bu kararın gerçek olduğundan da kuşkuluyum, çünkü o sergiyi düzenleyen o kulüp değil” ifadelerini kullandı.

İki öğrenci tutuklanmıştı

Resim sebebiyle gözaltına alınan beş öğrenci İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş tarafından hedef gösterilmiş ve iki öğrenci hakkında ise ev hapsi kararı, iki öğrenci hakkında ise ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme veya aşağılama’ suçlamasıyla tutuklama kararı verilmişti.

Rektör Bulu ise öğrenciler hakkında okul içerisinde soruşturma başlatıldığını ifade ederek “Bir grup kendini bilmez tarafından İslamiyet’in kutsallarına saldırı hiçbir şekilde kabul edilebilir değildir. Bunun Boğaziçi değerlerinde asla yeri yoktur. Bu şuursuz saldırıdan sorumlu olanlar hakkında kapsamlı soruşturma başlatılmıştır” demişti.

Tutuklama kararına karşı eylem düzenlemek isteyen öğrencilerin ise okul dışına çıkmaları polis ve güvenlik görevlileri tarafından engellenmiş, okul içerisinde ve dışında yapılan müdahalelerde toplam 159 öğrenci daha gözaltına alınmıştı.

Erdoğan açıkladı: Yeni anayasa çalışmaları yolda

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısının ardından dün açıklamalarda bulundu. Yeni anayasayla ilgili çalışmalarının olduğuna değinen Erdoğan, okulların ne zaman açılacağı ile ilgili de bilgi verdi.

Hukukta ve ekonomide yeni değişiklikler yolda

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hukuk ve ekonomi alanında ülkenin reforma ihtiyacı olduğunu ileri sürerek şu açıklamalarda bulundu:

Bu çerçevede hukuki ve ekonomik reform paketlerinin hazırlıklarını zaten bir süre önce başlatmıştık. Adalet Bakanlığımız hukuki reformlarla Hazine ve Maliye Bakanlığımız ekonomik reformlarla ilgili teknik çalışmaları hamdolsun belirli bir seviyeye getirdi. Bu reform paketleri çalışılırken dünyadaki ve ülkemizdeki gelişmelerin detaylı bir analizi yanında, ilgili tüm bakanlıklarımızla kurumlarla sivil toplum kuruluşları ile görüşmeler yapıldı. Hazırlık çalışmalarında ortaya konulan tespitler ve teklifler çerçevesinde her kesimin ihtiyaçlarını ve beklentilerini karşılayacak taslaklar ortaya çıktı.”

‘Türkiye’nin yeni bir anayasayı tartışmasının vakti geldi’

Erdoğan, hukuk ve ekonomi alanlarında yapılan çalışmaları hem kendi içlerindeki kurullarda hem de Cumhur İttifakı‘ndaki ortaklarla değerlendirmelerde bulunarak son aşamaya geleceklerini belirtti:

İnşallah çok yakında reform paketlerimizin felsefesini, amaçlarını, hedeflerini ve faaliyet başlıklarını içeren kapsamlı bir çalışmayı kamuoyuyla paylaşacağız. Hemen ardından yasamanın alanındaki konularla ilgili Meclis’te, idari alandaki konularla ilgili de Cumhurbaşkanlığımızda gereken müşahhas adımları atmaya başlayacağız. Esasen Türkiye’de sorunların kaynağının 1960’tan beri hep darbeciler tarafından yapılan anayasalar olduğu açıktır. Ne kadar değiştirirsek değiştirelim anayasanın ruhuna dercedilen darbe ve vesayet izini silmek mümkün olmuyor.

Bunun için daha önce yeni bir anayasa girişiminde bulunmuştuk. Mecliste sandalye sayılarına bakmadan tüm partilerden eşit temsilci ile başlatılan çalışmalar, CHP’nin süreci tıkaması ve uzlaşmaz tutumu sebebiyle maalesef neticeye ulaşamamıştır. Ülkemizin bu önemli fırsatı kaçırmış olmasından dolayı üzüntülüyüz. Belki de şimdi Türkiye’nin tekrar yeni bir anayasayı tartışmasının vakti gelmiştir.

Anayasa çalışması öyle gizli saklı mahfillerde terör örgütü ile irtibatlı kesimlerin gölgesinde, ülkesiyle zihni ve kalbi bağlantısı kopuk isimlerle yürütülebilecek bir iş değildir. Bu çalışmanın, milletin gözü önünde ve onun temsilcilerinin tamamının katılımıyla şeffaf bir şekilde gerçekleştirilmesi, ortaya çıkan metnin de mutlaka milletin takdirine sunulması gerekir. Cumhur İttifakı’ndaki ortağımızla bu konuda bir anlayış birliğine varmamız halinde önümüzdeki dönemde yeni anayasa için harekete geçebiliriz.”

Köy okulları 15 Şubat’ta açılacak

Köy okullarında eğitim-öğretime 15 Şubat’ta başlanacağını da açıklayan Erdoğan, köylerde vaka artışı yaşanması halinde ise eğitime yeniden ara verilebileceğini kaydetti. Erdoğan, özel eğitim okullarındaki eğitime de 1 Mart’tan itibaren başlanılacağını açıkladı:

8 ve 12. sınıflar ile ilkokul ve özel eğitim okullarında ki eğitim öğretimin 1 Mart’tan itibaren başlaması için hazırlıklara başlanacak. Vaka sayılarındaki iyileşmeye paralel olarak 1 Mart’tan itibaren il bazında eğitim öğretimin kademeli başlaması için gereken çalışmalar da yürütülecek. Yine vakaların belirli bir sayının altına düşmesiyle birlikte esnafımıza yönelik kısıtlamaların kademeli olarak gevşetilmesiyle ilgili takvimi de başlatmayı planlıyoruz. Bu vesileyle belediyelerden ve organize sanayi bölgeleri yönetimlerinden İl Hıfzıssıhha Kurulu kararlarının uygulanması hususunda hassasiyet göstermelerini beklediğimizi belirtmek istiyorum.”

Esnafa yeni destek

Koronavirüs salgını sırasında esnafa 5 milyar TL’nin üzerinde nakdi destek verildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, lokanta, restoran ve kafe sahibi esnaflara yeni bir hibe desteğinin verileceğini kısa bir süre önce açıkladıklarını belirterek şu ifadeleri kullandı:

Buna göre 2019 yılı cirosu 3 milyon liranın altında olan işletmeler eğer 2020 yılında yüzde 50 ve üzerinde bir ciro kaybı yaşadılarsa azalan cirosunun yüzde 3’ü kadar hibe alabilecekler. Bu hibenin tutarı da en az 2 bin lira, en fazla 40 bin lira olabilecek. İnşallah bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada esnafımızın, sanatkarımızın, üreticimizin, vatandaşımızın yanında olmayı sürdüreceğiz. Uyguladığımız ekonomi politikalarının olumlu etkileri 3’üncü çeyrekten itibaren makro ekonomik verilerimize yansımaya başladı.”

‘Özel sektörün üzerine düşeni yapması şart’

Erdoğan, kuraklığın etkilerini ve gıda fiyatlarındaki artışı da yakından takip ettiklerini vurgulayarak şunları kaydetti:

Öncelikle gıdada piyasa gözetimi ve denetimini kararlılıkla uygulamaya devam edeceğimizin altını çizmek istiyorum. Nitekim gıda komitesi harekete geçerek, üretimden perakendeye kadar zincirin halkalarını değerlendirmeye ve gereken tedbirleri almaya başladı. Erken uyarı sistemi kurarak çok hızlı ve etkin bir karar alma mekanizması oluşturacağız. Rekabet Kurulunu da etkin bir şekilde harekete geçireceğiz.

Tarımsal üretimle ilgili kronik sorunların çözümü hususunda 2019 yılında düzenlediğimiz Tarım Orman Şurası’nda alınan kararların uygulamasına da hız vereceğiz. Bu ancak özel sektörle iş birliği içinde yürüyebilecek bir süreçtir. Elbette piyasa dostu ve kalıcı adımlardan yanayız. Ama özel sektörün de kendi üzerine düşenleri yapması şarttır.”

Ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan Türksat 5B uydusunun yaz başında uzaya fırlatılacağını da duyurdu.

Boğaziçi’nde polis kampüs içine girdi: Toplamda 159 kişi gözaltına alındı

Boğaziçi Üniversitesi’ne kayyım olarak atanan Melih Bulu’ya yönelik protestolarda polis, Güney Kampüs içerisine girerek öğrencilere müdahale etti.

Öğrenciler, dün kampüs girişinde yapmak istedikleri eyleme katılmaları özel güvenlik görevlileri tarafından engellendiğinde rektörlük binası önüne gitmiş ve binanın çevresinde rektörle görüşmek talebiyle oturma eylemi başlatmışlardı.

59 kişi gözaltına alındı

Saat 21.00’da gelen yüzlerce polis, anons olarak sokağa çıkma yasağı olduğunu ve öğrencilerin rektörlük binası önünden ayrılmaları gerektiğini söyledi. Daha sonra öğrencilerin etrafını çevreleyen polis burada canlı yayın yapmaya çalışan kişilere engel oldu.

İstanbul Valiliği daha sonradan yaptığı açıklamada kampüs içerisinde 59 kişinin gözaltına alındığını söyledi. Açıklamada öğrenciler “Rektörlüğü ablukaya almak suretiyle bina içinde bulunanların dışarıya çıkmasını engelleyen ve tüm uyarılara rağmen bu eylemlerden vazgeçmeyen göstericiler” şeklinde nitelendirildi.

Böylece sabah saatlerinde Etiler’de gözaltına alınanlarla birlikte sayının 159’a çıktığı ifade edildi.

İki kişi hastaneye sevk edildi

Meydan Gazetesi tarafından paylaşılan haberde sabah saatlerinde gözaltına alınan iki öğrenciden birinin çenesinin kırıldığı, bir kişinin ise başına aldığı cop darbeleri sebebiyle hastaneye sevk edildiği belirtildi.

98 öğrenci serbest bırakıldı

Avukat Dayanışması tarafından yapılan açıklamada gündüz gözaltına alınan 105 öğrencinin ifade işlemlerinin tamamlandığı ve farklı hastanelere götürülerek serbest bırakıldıkları belirtildi. Ancak 7 kişinin daha sonra yeniden gözaltına alındığı söylendi.

Yapılan açıklamada kampüs içerisinden gözaltına alınan 51 öğrencinin ise akşamı nezarette tutulduğu, ifadelerinin ise bugün alınacağı bilgisi paylaşıldı.

Öğrencilerin kampüs içerisinde polise karşı direnişinin devam ettiği sıralarda Twitter üzerinde #AşağıBakmayacağız ve #BoğaziçiAblukada etiketleri en üst sıralarda yer aldı.

HDP Milletvekilleri Vatan Emniyet Müdürlüğü önünde yaptıkları açıklamada “Bu ülke bir kayyım ülkesine döndü. Biz bu nedenle Boğaziçi Üniversitesi’ne gitmek istedik ancak girişimiz engellendi” ifadeleri kullanıldı.

Babacan: Gençleri rahat bırakın

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan paylaşımında “Yeter artık, inadınızdan vazgeçin. Gözaltına alınan Boğaziçili öğrencileri derhal salın, üniversitelerde de seçimi esas alın. Gençleri rahat bırakın. Duruşumuz budur” ifadelerini kullandı.

Ancak DEVA Partisi kurucularından Oğuzhan Aygören‘in Boğaziçi Üniversitesi Rektör Danışmanlığı görevine getirildiğinin duyurulması yüzünden Babacan da eleştiri aldı. Daha sonradan Aygören görevi kabul etmeyeceğini duyurdu.

Kılıçdaroğlu: Asla Aşağı Bakmayacağız

CHP Gene Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, #AslaAşağıBakmayacağız etiketi üzerinden yaptığı paylaşımda öğrencilere destek oldu. Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı:

Yeşiller Partisi’nden öğrencilere destek

Yeşiller Partisi tarafından yapılan paylaşımda ise “Boğaziçi Üniversitesi’nin meşru direnişi hiçbir şekilde itibarsızlaştırılamaz; polis şiddetiyle, öğrenciler gözaltına alınarak bastırılamaz. Özgür, çoğulcu, demokratik üniversite için #AşağıBakmayacağız!” denildi.

İmamoğlu’ndan gecikmeli destek

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu‘ndan dayanışma mesajı ise saatler sonrasında geldi. Öncesinde birçok kişi sosyal medyada İmamoğlu’nun yerel seçim öncesinde yaptığı çağrıyı hatırlatarak “Belediye başkanıymış, konuşamazmış. Hayır, konuşacak” diyerek İmamoğlu’nu etiketlemişti. İmamoğlu mesajında şunları söyledi: