Doğa MücadelesiEditörün Seçtikleriİklim KriziManşetVideo

Kanadalı iş insanının karbon utancı iklim farkındalığına dönüştü: Bu sistemi değiştirmek zorundayız

0

Kanadalı iş insanı ve iklim aktivisti Craig Cohon, hayatının büyük bir bölümünü dünyanın en büyük kirleticilerinden biri olarak anılan Coca Cola ve Cirque du Soleil gibi büyük şirketlerde üst düzey yönetici pozisyonlarında çalışarak geçirmesinin ardından insan faaliyetlerinden kaynaklanan iklim krizinin gezegen üzerindeki etkisine tanık olmaya başladı.

Dünyada karbon ayak izini hesaplatan ilk sivil vatandaş olan Cohon, yıllar boyunca sürdürdüğü yaşam tarzı ve uçaklarla yaptığı yolculukların iklim üzerinde büyük bir etkisi olduğunun farkına vardı; çünkü Cohon, ortalama bir insandan tam 28 kat fazla (8 bin 400 ton) karbon ayak izi olduğunu öğrendi.

Bunun ardından bir karbon utancı yaşayan ve dünyaya karbon borcunu ödeme fikri bir takıntıya dönüşen Cohon yaşam tarzında dramatik değişikliklere gitti.

13 yıldır Thames Nehri kıyısında bir teknede yaşayan iş insanı, sahip olduğu karbon ayak izini telafi etmek, bir anlamda karbon borcunu ödemek amacıyla iklim krizi konusunda farkındalık uyandırmak amacıyla geldiği yolu geri yürümeyi hedefledi.

iklim

Fotoğraf: Bradley Secker / Walk It Back

Walk It Back’ (Yürüyerek Dönüş) kampanyası ile Cohon, Londra’dan yola çıkarak 13 ülke ve 82 şehir geçti. Amacı, on yıllarca, ya da yüz yıllarca ya da en azından milenyum çocuklarının yaşamı için iklim değişikliğini tersine çevirmek.

Cohon, yol boyunca geçtiği kent ve kasabaların sakinleri, belediye başkanları, şirket CEO’ları, aktivistler, bilim insanları ve karar vericilerle karbon gideriminin olanakları ve zorlukları üzerine sohbet etti.

iklim

Fotoğraf: Bradley Secker / Walk It Back

Doğu Avrupa’nın kıyıda köşede kalmış kırsal bölgelerinde binlerce kilometre yürürken, Cohon iklimle ilgili kaygılar yerine mahvolmuş tarlalar ve tarım ürünleri, borç batağı içinde debelenen ve çocuklarına daha iyi bir eğitim ve gelecek vermemenin altında ezilen insanlara tanık oldu.

İnsanların iklim krizi konusunda yeterince bilgili olmadıklarını gözlemleyen Cohon, farkındalık uyandırmak için günde 25 ila 35 kilometre yürüyerek yolda karşılaştığı insanlarla karbon giderimi üzerine sohbet etti.

iklim

Fotoğraf: Bradley Secker / Walk It Back

Ve Craig Cohon 59 yaşında çıktığı altı aylık yolculuğun ardından 60’ıncı yaş gününde İstanbul’a vardı.

Bitiş çizgisinde Türkiyeli dağcı ve fotoğrafçı Nasuh Mahruki Cohon’u karşıladı. Mahruki, Türkiye’de ve dünyada çevre ve iklim için eyleme geçmenin önemine vurgu yaptı.

Fotoğraf: Bradley Secker / Walk It Back

Cohon, İstanbul’da Yeşil Gazete’nin sorularını yanıtladı.

Yeşil Gazete: Rotanızı belirleyen faktörler nelerdi? Londra’dan yola çıkıp İstanbul’da noktalamanızın sizin için özel bir anlamı var mı?

Craig Cohon: Londra’da yaşadığım için yürüyüşüme başka bir yerden değil, Londra’dan başlamak istedim. İstanbul’da bitirmemin ise birkaç nedeni var. İstanbul’un sembolik bir yanı var; açıkçası Avrupa ile Asya arasında bir köprü. Biz hem iklim sorunlarımız konusunda hem de insan hakları sorunlarımızda Asya ile bağlantı kurmalıyız.

Aynı zamanda İstanbul iklim göçmenlerinin yolunun tersi. Birçok iklim mültecisi İstanbul’dan Londra’ya doğru gidiyor ve buradan geçiyor. Bu yüzden geriye doğru gitmek istedim.

iklim

Ayrıca birçok büyük başkenti ve 82 şehri yürüyerek geçmek istedim. Paris, Brüksel, Amsterdam ve Berlin‘den geçmek ve sonra Viyana‘dan İstanbul’a giden güneydoğu yolunu kullanarak ilerlemek istedim. Çünkü İstanbul Avrupa’nın en büyük şehri. Dünyanın da en büyük şehirlerinden biri.

Emisyonların yüzde 75’i şehirlerden geliyor ve kentler dünyadaki kara kütlesinin sadece yüzde 2,6’sını oluşturuyor. Bu yüzden İstanbul benim için, bir şehrin gelecekte nasıl görünebileceğinin bir simgesi. Ben de bu yüzden buradayım, bu yüzden İstanbul Belediyesi‘nden insanlarla tanıştım ve değişim konusunda ciddi olduklarını düşünüyorum ve bu gerçekten harika.

iklim

Y.G.: Uzun bir yolculuk geçirdiniz; 13 ülke ve tam 82 şehir. Bu yolculukta sizi etkileyen, şaşırtan izlenimleriniz oldu mu?

C.C.: Türkiye ile başlayalım. Çoban köpeklerine bayıldım! Sokaklardaki büyük köpekleriniz. Bütün yol boyunca bana saldıracaklarını düşündüm, oysa yaptıkları şey yol boyunca beni korumaktı. Bulgaristan sınırından buraya kadar 12 gün boyunca yürürken sürekli yanımdalardı. Bu oldukça ilginçti. Bulgaristan’dan İstanbul’un banliyölerinde, köylerdeki insanlar belki de 30 kez bir fincan çay içeyim diye durdurdu beni.

Bulgaristan ve Sırbistan‘daki birçok insan beni evlerine davet etti. Çekya ve Macaristan‘daki insanlar yol boyunca bana yiyecek verdiler. Bu yüzden genel olarak insanların çok nazik olduğunu ve benzerliklerimize kıyasla farklılıklarımızın küçük olduğunu düşünüyorum.

iklim

Y.G.: Sizi bu yolculuğa çıkmaya teşvik eden ne oldu? Size ilham veren, yorulduğunuzda sizi günde 25 ila 35 kilometre yürümeye motive eden ne idi?

C.C.: Size birkaç şey söyleyeyim. 60 yaşındayım, dün doğum günümdü. İstanbul’da kutladım. Hayatımın tam olarak yüzde 0,5’ini bunu yapmak için harcadım ve bu hiçbir şey değil!

Motivasyonum, “Avrupa’yı yürüyerek dolaşabilirim, hayatımın sadece yüzde birinin yarısı” diyerek geldi. Ve bizimle iletişime geçmeye ve temiz bir ekonomiye geçişimizi hızlandırmaya hazır olduklarında başkalarının hayatın belirli bir yüzdesine odaklanmalarına ilham verebilecek dramatik ve etkili bir başlangıç yapmalarını sağlamayı umuyorum.

İklimi ve türlerimizi merkeze alan adil bir ekonomi – işte benim motivasyonum bu.

Yüzde 0,5 hayatımın çok az bir kısmı. Çılgınca, değil mi? Hayatımın yüzde biri bile değil, yarısı. İşte bu kafaya koyduğumuzda neleri başarabileceğimizi gösteriyor. Ve böylece motivasyonum, yol boyunca başkalarının ilhamından geldi. Her gün, yol boyunca bana katılan insanlar vardı. Beni destekleyen inanılmaz bir ekibim vardı. Zordu ama dünyadaki diğer insanların yaşadıklarına kıyasla o kadar da zor değildi. Londra’dan İstanbul’a yürümeyi tamamladığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Ve daha fazla insanı yürümeye teşvik ediyorum; yürümeye ve paylaşmaya, diğer insanlarla bağ kurmaya geri dönelim.

iklim

Y.G.: Bu yolculuktan ne gibi çıkarımlar yaptınız, neler öğrendiğinizi söyleyebilirsiniz?

C.C.: En önemlisi, nerede olurlarsa olsunlar, insanların elini taşın altına koyup bir şeyler yapması. Öylece durmayın. Hayat kısa. Bu sistemin içindeyiz, bunu biz değiştirmek zorundayız ve değiştirebiliriz. Umarım bunu birlikte başarabiliriz.

You may also like

Comments

Comments are closed.