İklim adaleti ve emek mücadelesi ortak: Bu oyunu bozmak için örgütlenmeliyiz

COP26 Uluslararası Koalisyonu 1 Mayıs öncesi iklim adaleti ve emek mücadelesinin ortak olduğunu söyleyerek örgütlenme çağrısında bulundu: Adalet bize hükümetler tarafından veya şirketler tarafından sağlanmayacak. Krizi çözmek için işçi liderliğinde bir Adil Dönüşüm'e ihtiyaç var.

Metinde işaret edilen COP26‘nın “İklim Adaleti= İktisadi Adalet ve İşçi Haklarıdır” başlıklı açıklaması İklim Adaleti Koalisyonu adına Hilmi Ölmez tarafından çevrilmiştir. 

*

COP26 Uluslararası Koalisyonu, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kapsamında yaptığı açıklamada iklim adaletini işaret etti. COP26’nın açıklamasında iklim adaletinin iktisadi adalet ve işçi hakları olduğu vurgulandı.

Öncelikle dünyanın her yerinde yoksulluk, iklim ve enerji krizinin nedeninin ortak olduğunun belirtildiği açıklamada, “Zengin iktidarlar ve şirketler, insanları ve gezegeni kâr için sömürüyor” denildi.

‘Dört aileden biri sonbaharda enerji faturalarını ödeyemeyecek’

Birleşik Krallık’taki enerji faturalarının neredeyse iki bin poundu çıkacak şekilde ayarlandığına dikkat çekilen açıklamada İngiltere’deki her dört aileden birinin bu sonbaharda enerji faturalarını ödeyemeyeceğine dikkat çekiliyor. İki bin pound mevcut kur tutarıyla 37 bin 217 küsur Türk Lirası’na karşılık geliyor.

Türkiye’de asgari ücretlinin mücadelesi

Türkiye’de de durum bundan farksız değil. Türk Lirası’nın döviz karşısında değerinin düşmesi, enerji tüketimlerini son derece etkilemiş durumda.

Vatandaşlar 2022 başından itibaren elektrik, doğalgaz ve akaryakıta gelen zamlar karşısında eriyen gelirlerini idare etmeye çalışırken işsizlik rakamları da ayrıca büyük bir sorun.

Dört bin 253 TL’lik asgari ücret ile gıda masrafını, üç bin liranın üzerindeki kiraları, yüzlerce liranın üzerinde gelen elektrik ve doğalgaz faturalarını, toplu taşımaya gelen zamları karşılamak için ek işler yapmaya mecbur bırakılan vatandaşlar da bulunuyor.

İlgili haber: TÜİK’ten şubat ayı işsizlik rakamları: Genç işsizlik yüzde 20’yi geçti

IPCC raporları bile hükümetlerin hala çok az şeyi çok geç yaptıklarını doğruluyor’

COP26 da İngiltere ölçeğinden enerji tüketimindeki adaletsizliğe dikkat çekiyor:

“Bu esnada, BP geçen yıl iklim krizini şiddetlendirirken ve acilen ihtiyacımız olan Adil Dönüşüm‘e engeller dizerken dakikada 18 bin pound kazandı. Birleşik Krallık (İngiltere) hükümeti, Birleşik Krallık’taki insanların faturalarını ödemelerine yardım edecek denk bir vergi uygulaması yerine, Paris Anlaşması‘ndan bu yana petrol ve gaz şirketlerine 13,6 milyar poundluk teşvik verdi.  Şimdi Birleşik Krallık hükümeti, Ukrayna‘daki savaşı ve enerji krizini, Uluslararası Enerji Ajansı‘nın 1,5⁰C dereceyi muhafaza etmek istiyorsak daha fazla fosil yakıt projemiz olamayacağını söylemesine rağmen Kuzey Denizi‘nde petrol ve gaz için daha fazla sondaj yapılmasına zorlamak için kullanıyor. Son IPCC raporları bile hükümetlerin hala çok az şeyi çok geç yaptıklarını doğruluyor.”

İlgili haber: IPCC 3’üncü Çalışma Grubu’nun raporu açıklandı: 1.5C sınırı için ‘fırsat penceresi’ kapanmak üzere

‘Milyonlarca kişi göklere çıkan kiraları ve faturaları ödemek için mücadele ediyor’

1 Mayıs Uluslararası İşçi Günü için ise COP26 “İklim adaleti mücadelesinin emekçilerin mücadelesiyle bir ve aynı olduğunu göstermek için bölgenizdeki 1 Mayıs gösterilerine katılın” çağrısında bulunuyor ve şunları aktarıyor:

“Dünyanın her yerinde, çalışan insanlar ki özellikle en düşük gelirli ve beyaz olmayan topluluklar, çoklu krizlerin yükünü sırtlanıyor. Sendikal haklarımız, ücret ve çalışma koşullarımız arta gelen güvencesizliğin sürekli saldırısı altındayken, milyonlarca kişi göklere çıkan kiraları ve faturaları ödemek için mücadele ediyor.”

Bu sorunların çözülmesi için birlikte hareket edilmesi gerektiğinin yinelendiği COP26’nın açıklamasında, “İklim adaleti, tüm mücadelelerimizin yönünün aynı adaletsiz sistemin kapısına çıktığını görüyor.  Sadece cebinde en çok parası olan insanlar için değil, hepimiz için işe yarayan iklim eylemine ihtiyacımız var.  Çözümlerimiz yalnızca karbon emisyonlarını azaltmakla kalamaz, aynı zamanda tüm ihtiyaçlarımızın karşılandığı daha dürüst ve daha adil bir dünya yaratır” sözlerine yer veriliyor.

‘Krizi çözmek için işçi liderliğinde bir Adil Dönüşüm’e ihtiyaç var’

İklim krizini kökünden çözmek için  işçi liderliğindeki bir Adil Dönüşüm‘e ihtiyaç olduğunun belirtildiği açıklamada bunun fosil yakıt endüstrisinden uzaklaşmak ve düzgün sendikalı yeşil işler ve hizmetler yaratmak için yenilenebilir enerjiye yatırım anlamına geldiği ifade ediliyor ve şunlar aktarılıyor:

İbreyi ancak birleşirsek hareket ettirebiliriz. Mücadelelerimizi birleştirmek ve iklim adaletinin ekonomik adalet ve çalışanların hakları anlamına geldiğini yüksek sesle ve açık bir şekilde söylemek için bu 1 Mayıs Günü sokaklarda olalım.”

‘Yüz binlerce insanı harekete geçiren bir kesişim hareketi’

Son iki yılda koalisyonların ve kolektif örgütlenmenin gücü hakkında çok şey öğrendiklerinin belirtildiği açıklamada “Birlikte, iklim krizine acil ve adil çözümler için radikal talepler altında dünya çapında yüz binlerce insanı harekete geçiren bir kesişim hareketi inşa ettik” deniyor.

Fotoğraf: Cansu Acar

‘Adalet bize hükümetler tarafından veya şirketler tarafından sağlanmayacak’

Hala yapılacak çok işin olduğunun vurgulandığı açıkalamada şunlara yer veriliyor:

“Yaşanabilir bir gezegende yaşamamız için gerekli olan eylem penceresi hızla kapanıyor.  Yine de COP26 başından beri bildiğimiz şeyi gösterdi: Adalet bize hükümetler tarafından veya şirketler tarafından sağlanmayacak.  Son IPCC raporları bile hükümetlerin halen çok az şey ve çok geciktirerek yaptığını doğruladı.”

Fotoğraf Cansu Acar

‘Bu oyunu bozmak için örgütlenmeliyiz’

İklim adaleti hareketinin her zamankinden daha güçlü olduğunun ifade edildiği açıklamada “Ancak, ihtiyaç duyduğumuz sistem değişikliğini meydana getirmek için yeterince büyüyebilmesi için sizin hırsınıza, umudunuza ve kolektif eyleminize ihtiyacı var.  Hükümetlerin ve şirketlerin yalanlarını ve eylemsizliklerini haykırmak ve sesimizi duyurmak yeterli değildir.  Sadece baskıyı sürdürmekle kalmayıp, üzerine çözüm inşa etmemiz de gerekiyor” deniyor. Açıklamada ayrıca örgütlenme çağrısı yapılıyor:

“Şimdi, ekonomilerin hızlı bir şekilde karbondan arındırılması ve adalete dayalı çözümler için baskı yapmak ‘böyle gelmiş böyle gider’ anlayışına karşı aktif olarak meydan okumak ve bu oyunu bozmak için örgütlenmeliyiz. Hepimiz için geleceği sadece biz hayal edebilir ve inşa edebiliriz.”

Adalet için seferberlik planları

“İklim krizinin yıkıcı etkileri genişleyip yoğunlaştıkça, bizim yanıt vermemiz gereken ihtiyaç ve yollar da artıyor – ister yerel bir koalisyon merkezi kurmak, sendikanızda örgütlenmek, fosil yakıt projelerine karşı harekete geçmek, okulunuzda bir iklim adaleti etkinliğine ev sahipliği yapmak olsun veya mücadelenin ön saflarındaki topluluklarla pratik dayanışma için bağış toplama” denen açıklamada İklim Adaleti Koalisyonu’nun bu çalışmayı kolaylaştırıcı olarak destekleyip yardımcı olmayı ve mücadele alanları arasında koordinasyon sağlamayı amaçladığı da yineleniyor.

COP26 Koalisyonu’ndan yeni İklim Adaleti Koalisyonu’na geçiş yaparken ilk Bütün Koalisyon toplantısının gerçekleştirileceğinin duyurulduğu açıklamada toplantıya katılım çağrısı da yapılıyor:

“Kolektif vizyonumuzu, Koalisyon yapılarını (Yerel Düğümler ‘ağlar arasındaki bağlantı noktası’ Ağı, grup toplantıları ‘müzakereler’ ve çalışma grupları dahil), karar alma süreçlerini, stratejik amaçları ve daha fazlasını yeniden inşa etmenin ve yenilemenin ilk adımlarını atacağız.  Ayrıca önümüzdeki yıl iklim adaleti için ufukta ne olduğunu tartışacağız ve seferberlik planları yapmaya başlayacağız.”

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

[İklim Masası] Kritik mineral ve hammaddelerde tedarik riski büyük

Yeşil dönüşüm için ihtiyaç duyulan kritik mineral ve hammaddelerde bir tedarik riski yaşanmaması için  yüzyıl ortasına kadar 2,1 trilyon dolarlık yeni yatırım gerekiyor.

[COP16] Biyoçeşitliliği korumak için taahhüt edilen fon 200 milyon Euro’yu buldu

Kolombiya'nın Cali kentinde süren biyoçeşitlilik zirvesi COP16'da Avrupa ülkeleri, biyoçeşitliliği korumak için ellerini cebine attı ancak yeşil gruplar fazlasına ihtiyaç olduğunu söylüyor.

Hatay’daki ‘kaçak beton santrali’ mühürlenmesine rağmen zehir saçmaya devam ediyor

6 Şubat depremlerinde yerle bir olan Hatay'daki inşaat furyasında, ucuza mal olduğu gerekçesiyle mahallelerin ortasına, su kaynaklarının yanına kurulu beton santrallerine tepki büyüyor.

Prof. Kurnaz: Emisyon azaltım çağrıları karşılık bulmuyor

'Atmosfere salınan toplam emisyonda her geçen gün yeni bir rekor kırılırken, Türkiye'nin olası felaketlere karşı önlem almaya başlaması daha acil bir gereklilik.'

Türkiye, fosil yakıt ve vahşi madencilik politikasını Afrika’ya ihraç ediyor

Fosil yakıtlardan uzaklaşma planı olmayan ve ülke içinde vahşi madencilik uygulamalarına devam eden Türkiye, Afrika ülkeleriyle ardı ardına petrol, doğal gaz ve ve maden arama anlaşmaları yapıyor.

EN ÇOK OKUNANLAR