Hafta SonuKitapKöşe YazılarıKültür-SanatManşet

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için: Dünyayı kurtaran öfke

0

Unus pro omnibus, omnes pro uno!

“Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için” anlamına gelen bu Latince özdeyişi duymayan yoktur herhalde! Hele ünlü yazar Alexandre Dumas‘ın Üç Silahşörler romanını okuduktan sonra… Dumas, bu dünyaca ünlü eserinde, bu Latince özdeyişin Fransızca karşılığını kullanıyor: Un pour tous, tous pour un! Eserde bu özdeyiş, Athos, Portos, Aremis ve d’Artagnan adlı Fransız silahşörler grubunun sadakat sloganı! Muhtemel komplolara karşı Fransa Kralı’nı korumaya and içen bu grup, bu zorlu mücadelede, bu sloganda ifadesini bulan, birbirlerine karşı ettikleri sadakat yeminine sırtlarını dayıyorlar.

Peki, ya bizler? Yani, biz, insan türü… Bizi de Fransa Kralı’nı korumaktan çok daha zorlu bir mücadele beklemiyor mu? Fransa Kralı’nın  karşı karşıya kaldığı tehditlerden çok daha büyük bir tehditle biz yuvamızı, Dünya’yı, karşı karşıya bırakmadık mı?

İklim değişikliğinden söz ediyorum…

İklim değişikliğinin yarattığı tehditleri, verdiği zararları anlatmaya gerek yok… Sorum şu: Bizler, doğanın yardım çığlıklarına daha ne kadar sessiz kalacağız? Neyse ki bu sesi duyan, duyuranlar da var… Neyse ki ve iyi ki…

Bu sesi duyanlardan biri de Megan Herbert & Michael E. Mann‘ın yazdığı, yine Megan Herbert’ın resimlediği Dünyayı Kurtaran Öfke kitabının kahramanı küçük Sophia... Kahramanımızın bu sese kulak verişi, aslında Sophia’yı çok şaşırtan bir sürprizle, davetsiz misafirlerle başlıyor. Peki, kim mi bu davetsiz misafirler? Türlü türlü iklim mültecileri… Kimi iklim değişikliğinden ötürü deniz sularının yükselmesinden yuvasını kaybetmiş; kimi ormansızlaşmadan, kimi kuraklıktan dolayı artık yiyecek bulamayan insanlar, hayvanlar… Küçük bir kız çocuğu bunca derde nasıl derman olabilir ki! Onlara nasıl yardım edebilir ki! Böylesi düşünceler içinde çaresizlikten kıvranan Sophia, neyden yardım alıyor dersiniz? Elbette duygularından, özellikle yetkililerin sağır kulakları karşısında gittikçe kabaran öfkesinden! Sophia’nın en sonunda artık bir volkan gibi patlayan öfkesi, ta buzullara dek, herkese ulaşıyor, koca bir çığlık olup büyüyor!

Peki, Sophia mücadelesinde yalnız mı? Tabii ki hayır! Sophia, bu yola iklim mültecisi dostlarıyla koyuluyor. Kâh iklim değişikliğinin deniz sularının kimyasını değiştirmesinden dolayı yuvası tehdit altında olan deniz kaplumbağasının sırtı bir pankartın yazılacağı masa oluyor; kâh yine iklim değişikliğinden ötürü yiyecek sıkıntısı çeken flamingonun gagası pankartın boyasını taşıyor! Dayanışma henüz gezegeni kurtarmasa da, bir sese ses oluyor; umudu büyütüyor!

Sorunu sadece tasvir etmeyen, en küçük adımlarla bile bir yerden başlayabileceğimizi anlatan bu kitap okura umut oluyor! Kitabın sonunda yer alan Eylem Planı, büyük, küçük, her okura “Benim de yapabileceğim bir şeyler var” hissi veriyor. Tabii bilgisiz eylem de olmaz! O nedenle kitabın son sayfalarına bir nevi iklim değişikliği ansiklopedisi eklenmiş…

“Tüm bunlar, bir kitabı çocuk dilinden uzaklaştırıp didaktik yapar!” mı dediniz? Kitabın melodik dili, gülümseten, komik tasvir ve resimlemeleri bu sorunu ortadan çoktan kaldırıyor!

Yazının sonunda başındaki özlü söze dönelim mi, ne dersiniz? Evet, birimizin hepimiz, hepimizin birimiz için olduğu gibi tüm evrende her şey birbirine bağlı… Adı üstünde, doğanın kendine ait bir döngüsü var… En ufak bir değişiklik, kelebek etkisi misali tüm canlıların, hepimizin canını yakıyor. O zaman Sophia gibi haykıralım mı: “Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için!”

Künye

Yazan: Megan Herbert & Michael E. Mann

Resimleyen: Megan Herbert

Çeviren: Gülfer Kırbaş

Yayınevi: NotaBene Yayınları

 

 

 

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.