DünyaManşet

Bradley Manning davası: ABD hükümetinin amacı adalet değil intikam!

0

Slate.com’da Emily Bazelon imzası ile 18 Temmuz’da yayınlanan makaleyi Yeşil Gazete ekibinden Özde Çakmak‘ın çevirisi ile paylaşıyoruz

* * *

ADALET DEĞİL, İNTİKAM

Hükümetin Bradley Manning’i “düşmana yardım etmek”le suçlamasına izin vermek, tehlikeli bir emsal oluşturuyor.

Hükümet, er Bradley Manning’i Wikileaks’e devasa veri gönderdiği için cezalandırırken her suçlamayı gözönüne almalı mı? Cevap, ne yazık ki, evet.

Bugün, Manning duruşmasının askeri hakimi, Manning’e karşı açılan en ciddi ve – en desteksiz suçlama – olan düşmana yardım etme” suçunu düşürmeme kararı aldı. Öncelikle, hükümet bu suçlamayı ortaya bile atmamalıydı. Manning hakkında ne düşünürseniz düşünün, bu suçlama muhbirler için korkunç bir emsal teşkil ediyor. Ve bu suçlama ile elde edilecek olan tek şey, kendisini 20 yıla kadar hapse mahkum edebilecek olan suçlamaları kabul eden 25 yaşındaki bir gencin ömür boyu hapse mahkum olması ihtimali. Buna adalet değil, intikam denir.

Manning’in sızıntıları, elbette, kabarık. 2009 yılında Wikileaks’e diplomatik tegrafları, Irak ve Afganistan savaşlarının jurnallerini, Guantanamo dosyalarını, istihbarat muhtıralarını ve Irak’ta bir Reuters fotoğrafçısı ile şoförünün – “ikincil hasar” – ölümünü gösteren Apachi helikopter saldırısının videosunu verdi. Manning, sızıntıları kabul etti ve kendisine yöneltilen suçlamalardan 10’unda suçunu itiraf etti. Fakat, sızdırılan bilgilerin yayınlanmasının El-Kaide gibi terör gruplarına yardım etmesini amaçlamadığı için düşmana yardım etmekten suçlu olmadığını söylüyor.

Kanuna göre; bu suç, “silahı, cephaneliği, donanımı, parası ya da diğer kaynakları olan düşmana yardım eden ya da yardım etme teşebbüsünde bulunan; veya geçerli yetkisi olmaksızın bilerek doğrudan ya da dolaylı olarak düşmana yataklık eden, koruyan ya da istihbarat veren veya düşmanla iletişim kuran, yazışan ya da herhangi biçimde temasa geçen kişileri” kapsıyor. Tanımlama oldukça geniş – hakim, bunu kendi uydurmadı. Oysa, mahkeme, başka vakalarda, sanığın belirgin biçimde düşmana yardım etmeyi amaçlamasını şart koşuyor. Bu suçlama, düşmanlarımızın kulağına fısıldayan vatan hainleri için ayrılmış. Yochai Benkler’in  – Manning duruşmasında savunma uzmanlarından biri – mart ayında New Republic’de yazdığı gibi, düşmana yardım etme suçlaması eskiden “askeri birliklerin hareketi hakkında işbirlikçinin ‘düşman’ olduğuna inandığı birine, Kuzey Korelilerle işbirliği yapan Amerikan savaş tutsakları ya da 2. Dünya Savaşı sırasında Alman sabotaj takımında yer alan bir Alman-Amerikan vatandaşı gibi, doğrudan bilgi verdiği aşırı durumlarda” kullanılırdı.

Bunların hiçbiri Bradley Manning’i çevreleyen gerçeklerle uyuşmuyor. Manning’in sızdırdıkları, hükümet ve ordu için tahrip edici ve çıldırtıcıydı. Fakat, o, bunu kamuoyunda tartışılması için yaptığını söylüyor. Savaş hakkında giderek artan şüpheleri vardı, halkın olanları bilmesi için Amerika’nın görevini suistimal edişini ifşa etmek istemişti. “Bizimle işbirliği yapmak istemiyor gibi görünen insanlar için o kadar çok şeyi riske atıyorduk ki, bu, her iki tarafta da öfke ve hayalkırıklığına yol açıyordu. Her geçen yıl daha da içine gömüldüğümüz bu durum beni bunalıma sokmaya başladı,” dedi mahkemede Manning bu senenin başlarında. “Aynı zamanda, toplumun farklı kesimlerinin uzun bir süre bu verinin detaylı analizini yapmasının toplumun hergün sözkonusu bölgede yaşayan halkın karmaşık yapısını gözardı eden terörle mücadele ve kontrgerilla harekatı ile uğraşma ihtiyacını ve hatta arzusunu tekrar değerlendirmesine neden olabileceğine inanıyordum.”

Mahkemenin bugünkü kararını haklı çıkarmak için davacılar, “kanıtların, sanığın düşmana bilerek bilgi verdiğini göstereceğini” iddia ettiler. Kanıt dedikleri, internetteyken Usama Bin Ladin’e ulaşan ve bilgisayarında bulunan bazı belgeler. Başka bir deyişle, Manning, bu bilgileri Wikileaks’e vererek teröristlere de vermiş oldu. Bu gereğinden fazla kapsamlı yazılmış olan bir yasanın şaşırtıcı biçimde geniş bir yorumu. ABD’nin yurtdışındaki imajını sarsarak ülke çıkarlarına zarar veren şeyler yayınlayan her kişiyi kapsıyor. Gazeteciler bunu hep yapıyor; sosyal medyadaki bir yığın insan da öyle. Buna, ifade özgürlüğü deniyor. Eleştiride bulunanların çoğunun Manning kadar hasara yol açan türden materyale erişimi yok. Fakat şimdi erişimleri olsa bile, bunları yayınlamanın, teröristlere kasten vermekle yasal anlamda eşit olmasından korkmak zorunda kalacaklar. Benkler’in de altını çizdiği gibi, paylaşma platformunun Wikileaks, New York Times ya da Twitter olması önemli değil. Bu düşmana yardım teorisinin, “modern Amerikan tarihinde eşi benzeri yok.” Manning’in davasının bir benzerini bulmak için İç Savaş dönemine bakmamız gerek.

20’li yaşlardaki Manning itaatsizlik suçlamasıyla ömrünün geri kalanını hapiste geçirirse, bu, hakimin oldukça yetersiz kalan bir ifadeyle “aşırı” bulduğu duruşma öncesi tutukluluk şartlarını devam ettirecektir. Manning, dokuz ay kaldığı askeri hapishanede günde 23 saat boyunca tecrit altında tutuluyordu. Çarşaf ya da yastık olmadan çıplak yatmak zorundaydı. Egzersiz yapması imkansızdı. Bütün bunlar, sözde, intihar riski olduğu içindi; daha çok intikama benziyor.

Gelinen noktada, Manning bile beraatini istemiyor. Onun davası, suçlu ya da masum olmakla ilgili değil. Orantıyla ilgili. Hükümet ve mahkeme, karanlık tarafa giden çizgiyi geçmek üzereler. O tarafa geçmeden de Bradley Manning’i cezalandırmanın birçok yolu var, oradan uzak durmak için ise bir o kadar sebep.”

Makalenin ingilizce orjinali: slate.com/bradley_manning_trial_and_wikileaks_the_government_s_charge_that_he_aided

Çeviren: Özde Çakmak

Makale: Emily Bazelon

(Yeşil Gazete, Slate.com)

More in Dünya

You may also like

Comments

Comments are closed.