Yatağan’da usulsüz yeraltı kömür işletmeciliğine ÇED de gerekli görülmedi

Daha önce Yeşil Gazete'nin ortaya çıkardığı Yatağan Termik Santrali'ndeki kaçak yer altı madenciliği tünellerine kağıt üzerinde izin verildi. Bölgedeki zeytinlik sahalarına, antik kentlere ve zaten tehlikede olan su varlığına rağmen yeraltı işletmeciliği için ÇED'e gerek görülmedi.

Muğla, Yatağan’daki termik santrale Eskihisar Yeraltı İşletmeciliği Kömür Ocağı Projesi için ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Gerekli Değildirkararı verildi. 4 milyar 950 milyon TL değerindeki projeye verilen onayla zaten hukuksuz bir şekilde yeraltı işletmeciliği yapılan santralin şirketine kağıt üzerinde de izin verilmiş oldu.

Turgut mahallesinde zeytinlik alanların hemen yanında bulunan Yatağan Termik Santrali için 8.3 hektar (8340 m2) alanda kömür üretiminin yapılması planlanıyor. Yeraltı işletmeciliğiyle yılda bir milyon tonluk kömür üretilmesi öngörülüyor. Ancak bölgenin yanı başında antik kentler, zeytinlik sahaları ve yerleşim yerleri bulunuyor.

Daha önce Haziran 2023’te de Yeşil Gazete muhabiri Dilan Ela Pamuk termik santral alanını görüntülemiş ve şirketin maden için verilen yargı kararlarını görmezden gelerek kaçak yer altı madenciliği tünelleri açtığını ortaya koymuştu:

Yatağan’da suç üstü: Şirket, maden için verilen yargı kararını görmezden geliyor

Konuyla ilgili daha sonra DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Doğa Hakları ve Çevre Politikaları Başkanı, İstanbul Milletvekili Evrim Rızvanoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın cevaplaması istemiyle soru önergesi vermişti.

Rızvanoğlu, soru önergesinde Bakan Bayraktar’a “Şirket, yeni bir proje mi sundu? Yeni ÇED raporu alındı mı?” diye sormuştu.

Bakan Bayraktar tarafından 4 Eylül 2023’te verilen yanıtta buna cevaben şu ifadeler kullanılmıştı:

“[…] sahada herhangi bir üretim veya üretime hazırlık faaliyeti bulunmamaktadır.

Bununla birlikte maden sahalarında işletme ruhsatı düzenlendikten sonra sahada faaliyetin başlayabilmesi için ruhsat sahipleri tarafından izin alanına yönelik olarak Maden Kanunu’nun 7’nci maddesinde belirtilen; mülkiyet izninin (orman/mera/tapulu arazi vb.) ÇED Belgesi’nin İş Yeri Açma ve Çalışma Ruhsatı’nın ve ilgili Bakanlık/Kurumlardan alınması zorunlu olan diğer tüm izinlerin (Sit, Milli Parklar, Turizm Bölgeleri Alanları ve Merkezleri ile Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgeleri ve duyarlı bölgeler için vb.) tamamlanması gerekmektedir. Bahse konu izinlerin alınması sürecinde de yapılacak olan madencilik faaliyetinin çevreye olan etkileri ilgili kurumlarca etraflıca değerlendirilmekte olup bu izinlerini tamamlayamayan hiçbir ocağın açılmasına Bakanlığımızca müsaade edilmemektedir. Bu bağlamda madencilik faaliyetlerinden kaynaklanan çevresel sorunlara ilişkin hususlar Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın görev alanına girdiğinden konuyla ilgili bu Bakanlıktan bilgi alınması uygun olacaktır.”

Ancak yıllardır termik santrale karşı mücadele veren Tayyibe Demirel, ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararından önce, 21 Mart 2024’te, Yeşil Gazete‘ye zaten halihazırda yeraltı işletmeciliğinin şirket tarafından hukuksuz bir şekilde yapıldığını şöyle aktarmıştı:

Projenin dosyasında yeraltı işletmeciliği yapılacağı için bölgedeki ağaç varlığına herhangi bir zarar verilmeyeceği ısrarla dile getirilse de Tayyibe Demirel’in zeytin bahçesinin yaklaşık 30 metre ilerisinde toprakta derin yarıklar meydana gelmiş durumda. Zeytinlerin yanı sıra bölgede aynı zamanda arıcılık da yapılıyor.

Yatağan Termik Santrali - Fotoğraf: Cansu Acar
Yatağan Termik Santrali – Fotoğraf: Cansu Acar

Yatağan 38 yılda 33 bin 129 erken ölüme neden oldu

Temiz Hava Hakkı Platformu’nun raporuna göre; Yatağan Kömürlü Termik Santrali’nin kurulduğu 1982’den 2020’ye kadar neden olduğu erken ölüm sayısı 33 bin 129. Aynı zamanda termik santral aynı yıllar arasında 21 bin 4 erken doğuma neden oldu.

Öte yandan bu yıllar arasındaki bronşit vakaları ise 223 bin 98’i buldu. Rapora göre termik santrallerin 2030’a kadar kapatılması özellikle Yatağan ve Aydın arasındaki hava kirliliğini azaltacak. Ancak santralin üç ünitesinin de 2063’e kadar çalıştırılması planlanıyor.

Termik santral kullandığı soğutma suyuyla da bölgenin yeraltı su kaynaklarını olumsuz etkileyerek zaten tehlike çanlarının çaldığı Muğla’nın su varlığı üzerinde de tehdit oluşturuyor.

Yatağan
Yatağan’da suç üstü: Şirket, maden için verilen yargı kararını görmezden geliyor

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

ABD, zürafaları ‘tehlike altındaki türler yasası’ kapsamına alıyor

İklim krizi ve vücut parçalarından yapılan süs eşyalarına yoğun talep nedeniyle sayıları yüzde 77 oranında azalan zürafalarla ilgili girişimin kaçak avlanmayı azalması umuluyor.

Uluslararası Ceza Mahkemesi’nden Netanyahu hakkında tutuklama emri

UCM savaş suçu işledikleri gerekçesiyle İsrail Başbakanı Netanyahu, eski Savunma Bakanı Gallant ve Hamas liderlerinden Deyf'in yakalanmasına hükmetti.

Türkiye’de kömür yatırımlardan tamamen çıkan banka sayısı 4

Türkiye’nin en büyük 17 bankasından sadece dördünün kömür yatırımlarından tamamen çıkma kararı aldı. Temiz enerji projelerine yönelmeyi taahhüt eden banka sayısı ise 12.

[COP29] Zirvenin sonuç metni taslağına tepki yağıyor: Boş kağıda imza istiyorlar

Bakü'deki iklim zirvesinde sona yaklaşılırken COP29 Başkanlığı'nın yayımladığı nihai metnin taslağında iklim finansmanı'nın karşısına 'X' ifadesinin konulması büyük tepki topladı.

[İklim Masası] Toplumun yüzde 79’u iklim değişikliği ile daha güçlü mücadele istiyor

Türkiye halkının yüzde 64'ü iklim değişikliğini günümüzün en önemli sorunu olarak tanımlıyor. Toplumun büyük kesimine göre ise Ankara’nın iklim politikaları yetersiz.

EN ÇOK OKUNANLAR