Ekolojiİklim KriziManşet

‘Hayvanların yeniden yabanileştirilmesi iklim için anahtar çözüm olabilir’

0
hayvan
Fotoğraf: Michiel van Noppen

Her ne kadar iklim çözümleri söz konusu olduğunda, ilk akla gelen antiloplar olmasa da, Afrika’nın güneydoğusunda, Tanzanya sınırları içerisindeki Serengeti koruma alanında yaşayan bufalo görünümlü antiloplar karbon yakalamanın anahtarı olabilir.

Mongabay‘den Liz Kimbrough‘un aktardığına göre, antiloplar muazzam miktarlarda ot yiyor ve onu gübre olarak toprağa geri dönüştürüyor. 1900’lerin başında evcil sığırlardan bulaşan bir hastalık nedeniyle antilop nüfusunda azalma görüldüğünde, doğal otlamanın kayboluşu sonucunda daha sık ve yoğun orman yangınlarına meydana gelmeye başladı ve Serengeti bir karbon kaynağına dönüştü.

Hastalık yönetimi sayesinde antilop popülasyonunun eski haline getirilmesi veya “yeniden yabanileştirme” çabaları oldukça büyük bir başarıydı ve orman yangınlarının sıklığının ve yoğunluğunun azaltılmasında ve Serengeti’nin yeniden bir karbon yutağına dönüşmesinde önemli bir rol oynadı.

Nature Climate Change dergisinde bu hafta yayımlanan raporda, trofik yeniden yabanileştirme veya diğer bir ifadeyle ekosistemlerdeki hayvanların işlevsel rollerini eski haline getirme ve korumanın, iklim değişikliği için genellikle gözden kaçan bir çözüm olduğuna dikkat çekiliyor.

Fotoğraf: Robin Moore / Re:wild

‣ Araştırma: Ormanlar iklim kriziyle mücadelede sanıldığından daha büyük rol oynuyor

Karbon temizleme teknolojisinin adı ‘doğa’

Koruma odaklı bir sivil toplum kuruluşu olan Re:wild’ın tür koruma koordinatörü ve raporun ortak yazarı Andrew Tilker “Yaban hayatının korunması – türlerin ekosistemlerdeki işlevsel rollerini oynamalarına izin verilmesi – iklim değişikliği için el değmemiş bir çözüm potansiyeli sunuyor” diyor.

Rapora göre, Afrika orman filleri, Amerikan bizonu, balıklar, gri kurtlar, misk öküzleri, su samurları, köpek balıkları, balinalar ve antiloplar olmak üzere sadece dokuz yaban hayatı türünün veya tür grubunun yeniden yabanileştirilmesi, 2100 yılına kadar atmosferden yıllık 500 milyar metrik ton karbondioksitin çıkarılmasına yönelik küresel hedefe yüzde 95’in üzerinde katkıda bulunabilir.

Fotoğraf: Robin Moore / Re:wild

Bu da, Paris Anlaşmasında öngörüldüğü üzere, küresel sıcaklık artışının sanayi öncesi seviyelerin 1,5°C altında tutulmasına yardımcı olabilir.

‣ Paris iklim taahhütlerini gerçekleştirmek için karbonu toprağa gömmek

Karbon emisyonlarının azaltımı, insan kaynaklı iklim kriziyle başa çıkmak için tartışılmaz bir çözüm. Ancak dünya fosil yakıt kullanımından derhal vazgeçse bile, atmosferde halihazırda hapsolmuş durumdaki fazladan karbon nedeniyle gezegenimiz ısınmaya devam edecek.

Yale Çevre Okulu profesörlerinden Oswald Schmitz, “Neyse ki, elimizde CO2’yi atmosferden temizleyecek teknoloji mevcut” diyor: “Adı, doğa.”

Fotoğraf: Esteban Brenes-Mora / Re:wild

‣ Karbon aklama: Hiçbir şeyi değiştirmeden iklim dostu olmanın 1001 yolu

Hayvan popülasyonu arttıkça, ağaçlar ve toprak daha fazla karbon depoluyor

Pek çok doğa temelli iklim çözümü, bitkilerin ve toprağın karbon yutağı olarak rolüne haklı vurgu yaparken, bu yutakların ne kadar etkili olabileceği konusunda ise hayvanlar oldukça belirleyici bir rol oynuyor.

Hayvanlar hareket ve davranışlarıyla tohumları ve besinleri dağıtıyorlar ve kazarak, üzerine basarak ve yuva yaparak toprağı bozuyorlar. Tüm bu davranışlar, bitkilerin büyümesine ve daha fazla karbon depolamasına yardımcı oluyor ve hatta orman yangınlarını önleyebiliyor.

‣ Açık denizlerde biyoçeşitliliğin korunması konusunda anlaşma sağlandı

Hayvanlar ayrıca bu sistemlerdeki mikropların ve kimyasalların çalışma şeklini değiştirerek karbonun toprakta ve tortuda kalmasını sağlayabiliyor.

Örneğin, Guyana’da tropik bir ormanda yürütülen deneysel bir çalışma, ağaç türlerinin sayısının 10’dan 70’e çıkmasıyla ağaçlar ve toprakta depolanan karbonun önemli ölçüde artarak 3,5 ila dört katına çıktığı kaydedildi. Aynı bölgedeki memeli türü sayısı beşten 35’e yükseldiğinde ağaçlar ve toprakta depolanan karbon dört ila beş kat artış gösterdi.

Fotoğraf: Michiel van Noppen

‣ WWF: İklim değişikliği karşısında sulak alanlarımızı korumak zorundayız

‘Hayvanların rolü göz ardı ediliyor’

Paris Anlaşması’nın koyduğu hedeflere ulaşmada ve biyolojik çeşitliliğin korunmasında doğal iklim çözümlerinin önemi geniş ölçüde kabul görüyor. Öte yandan, mevcut doğal iklim çözümleri, öncelikle ormanlar ve otlaklar gibi ekosistemleri korumaya ve restore etmeye odaklanırken, hayvanların besin sağlama, yangın risklerini azaltma ve bitkilerin büyümesine yardımcı olma konusunda oynadığı rolü göz ardı ediyor.

Schmitz, “Elbette, sadece hayvanlar başlı başına iklim sorunumuzu çözmeyecekler” fakat iklimi ve biyoçeşitliliği birlikte ele alarak “olası çözümler yelpazemizi genişletmemiz mümkün” diyor.

Schmitz’e göre yeniden yabanileştirme çözümünün güçlü yönlerinden biri, insanlarla hayvanlarla arasındaki bağ:

Bir kişi [iklim değişikliği] hakkında bir şeyler okuduğunda, ‘Bireysel olarak ne yapabilirim? diye merak etmeye başlıyor. İşte hayvanlar bu noktada devreye giriyor, çünkü arka bahçenizde hayvanlar var ve insanlar onlara karşı bir yakınlık hissi besliyor. Ve bence bu, arka bahçelerinde aşina oldukları hayvanlar olan insanların bu gezegende bir fark yaratmaya yardımcı olduklarını hissetmelerini sağlamanın bir yolu.

More in Ekoloji

You may also like

Comments

Comments are closed.