Ana Sayfa Blog Sayfa 1333

Batı Karadeniz’deki şiddetli selde altı kişi hayatını kaybetti, bir kişi kayıp

Batı Karadeniz’de şiddetli yağışlar sel ve heyelanlara neden olurken, yaşanan felaket nedeniyle Kastamonu’da altı kişi hayatını kaybetti.

AFET ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, (AFAD) Bartın’da bir kişinin kaybolduğunu, arama çalışmalarının AFAD, İtfaiye, UMKE ve Jandarma ekipleriyle sürdüğünü kaydetti.

Tahliye çalışmaları

AFAD, Bartın’ın Ulus İlçesi Zaferköy Ağdacı Mahallesinde 300 kişinin bölgeden tahliye edildiğini duyurdu. Kastamonu’nun Cide İlçesi Çayüstü köyü Güzel ve Merkez mahallelerinden 210 kişinin tahliye edildiği, Bozkurt ve Abana ilçelerinde de tahliye çalışmalarının devam ettiği bilgisi paylaşıldı.

Sinop’ta ise Ayancık ilçesi Babaçay, Zaviye, Söküçayırı ve Yenikonak köylerinden 106 kişinin tahliye edildiği, Ayancık ilçesinde de tahliye çalışmalarının devam ettiği ifade edildi.

Karabük-Bartın yolu Bahçecik mevkiinde yağışlar sonucu bir köprüde göçük meydana geldiği, Kastamonu’da ve Bartın’da iki köprünün yıkıldığı, üç ilde de birçok köprünün hasar gördüğü belirtildi.

‘Yağışlar bugün etkisini kaybedecek’

Bölgeye düşen yağış bilgilerinin de paylaşıldığı açıklamada, yağışların bugün 18.00 civarında etkisini kaybetmesi beklendiği belirtildi:

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden alınan bilgiye göre, 11.08.2021 tarihinde Bartın Ulus’ta 90 mm; Kastamonu Küre’de 198 mm, Pınarbaşı’na 167 mm, Azdavay’a 145 mm, İnebolu’ya 123 mm, Abana’ya 122 mm Bozkurt’a 117 mm; Sinop Merkezde 104,6 kg, Ayancık’ta 301,03 kg, Boyabat’ta 76,6 mm, Dikmen’de 54 mm, Erfelek’te 78,6 mm, Gerze’de 72,4 mm, Merkez’de 83,8 mm, Türkeli’nde 223,23 kg yağış düşmüştür.

Yağışların 12.08.2021 Perşembe günü 18.00 civarında bölgede etkisini kaybetmesi beklenmektedir.”

Cezayir alevler içinde: En az 65 kişi yaşamını yitirdi

İklim krizine bağlı sıcak dalgalarının ve uzun süreli kuraklığın etkili olduğu Cezayir’de çıkan yangınlarda yaşamını yitiren kişi sayısı 65’e yükseldi.

Ülke genelindeki 14 farklı eyalette 31 farklı noktada benzer zamanlarda çıkan yangınla mücadele için ordu ve itfaiye seferber edildi.

28 asker yaşamını yitirdi

Yapılan açıklamada yaşamını yitiren 28 kişinin Kabiliye bölgesinde ve Tizi Vuzu vilayetinde yangın söndürme çalışmalarında görevli askerlerden oluştuğu belirtildi.

Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada yaralanan 12 askerin ise durumunun kritik olduğu aktarıldı.

İçişleri Bakanı ‘kundakçıları’ sorumlu tuttu

Her ne kadar sıcak dalgaları etkisi altındaki Akdeniz’de aralarında Yunanistan, Türkiye ve İspanya’nın da bulunduğu birçok ülkede tarihin en kötü orman yangınları yaşansa da Cezayir İçişleri Bakanı Kamel Beldjoud yangınlardan kundakçıları sorumlu tuttu.

Beldjoud yaptığı açıklamada “Birkaç bölgede aynı anda meydana gelen yaklaşık 50 yangının arkasında sadece suçlu eller olabilir” ifadelerini kullandı.

‘Uçak kiralamak için görüşmeler yapılıyor’

Salı gecesi devlet televizyonuna konuşan Başbakan Ayman Benabderrahmane 25’i ordu mensubu olmak üzere toplam 42 kişinin yaşamını yitirdiğini söylemiş ve önceliklerinin daha fazla can kaybından kaçınmak olacağını belirtmişti.

Başbakan açıklamasında “Hükümet, yabancı ortaklarla uçak kiralamak ve yangınları söndürme sürecini hızlandırmak için görüşmeler yaratıyor” dedi.

RTÜK’ten altı kanala ‘yangın yayınları’ cezası

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) bugünkü toplantısında FOX TV, KRT, Tele 1, HaberTürk, Halk TV ve TR 35 kanallarına toplam 17 dosyadan oy çokluğuyla ceza verdi. Cezaya konu olan ifadelerin çoğunu, orman yangınlarıyla ilgili bazı haberler ve programlarda geçen sözler oluşturdu.

RTÜK Üyesi CHP’li İlhan Taşcı, toplantıya katılımının başkan Ebubekir Şahin‘in teklifi ve AKP ile MHP kontenjanından seçilen üyelerin oylarıyla  engellendiğini açıkladı. Şahin ise Taşcı’nın sadece, “ihsas-ı rey” yaptığı (oyunu belli etttiği) gerekçesiyle bazı televizyonlara yangın haberleri nedeniyle ceza verilmesinin görüşüldüğü sırada toplantıdan çıkarılmasını istediklerini söyledi.

İlhan Taşcı, daha sonra toplantıdan çıkarılmasıyla ilgili olarak yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi:  “Sosyal medya hesabım üzerinden dün yaptığım bilgilendirmede, RTÜK’ün talimatına rağmen yangına ilişkin haber ve görüntüleri paylaşan Fox TV, Habertürk, Halk TV, Tele 1 ve KRT hakkında ceza isteminin karara bağlanacağını duyurmuştum. Ne yönde bir karar çıkacağına, benim nasıl oy kullanacağıma ilişkin en ufak bir imada dahi bulunmadığım yaptığım paylaşımda açıkça görülecektir.”

Müzakerelerin gizliliği kuralına her zaman özen gösterdiğini vurgulayan Taşcı,  RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in bile “müzakerelerin gizliliği” kuralını ihlal ettiğini iddia edemediğini belirterek, “Varsa öyle bir iddiası buyursun kanıtlasın” dedi.

“Hukuktan yoksun, keyfi bu karar benim için yok hükmündedir” ifadelerini kullanan Taşcı, bunu yargıda tescil ettirmek için gerekli girişimlerde bulunacağını da açıkladı.

Şahin: Olayın çarpıtılmamasını rica ediyorum

RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin de İlhan Taşcı’nın iddialarına Twitter hesabından yaptığı açıklamayla yanıt verdi.

@ebekirsahin

İlhan Taşcı, Başkan Ebubekir Şahin’i, orman yangınları yayınlarıyla ilgili olarak televizyon yöneticilerini tehdit etmekle ve onlara “Yangınları göstermeyin yoksa size en ağır cezayı veririm” mesajı göndermekle suçlamış; RTÜK’ten yapılan açıklamada ise Kurul’un yayıncılardan hassas davranılmasını isteme ve ikazda bulunma görevi olduğu belirtilmişti.

İlhan Taşçı.

Cezalar

RTÜK bugünkü toplantısı sonrası, kararıyla ilgili yazılı açıklama yaptı.

Kurul, FOX Ana Haber’in üç farklı gündeki yayınlarını incelediğini ve idari para cezası verdiğini duyurdu. Kurul’un açıklamasında, “Durum vahim” etiketiyle yapılan ve “Türkiye 6 gündür kabusu yaşıyor”, “Türkiye 1 haftadır yanıyor” ve benzeri kuşak bantların kullanıldığı haberlerin kriz zamanı habercilik etiğinden uzak, siyasi iktidar hakkında yanıltıcı, kriz zamanı haber alma hakkını kullanmak isteyen izleyicide endişe, panik, korku ve infial yaratacak şekilde olduğu kanaatine varıldığını” kaydedildi.

RTÜK, KRT’ye de üç ayrı haber ya da program nedeniyle idari para cezası verdi. KRT’de yayımlanan “Şimdiki Zaman” programının yayın konukları Erol Mütercimler, Serdar Akinan, Barış Yarkadaş, Barış Doster ve Uğur Dündar‘ın orman yangınlarına ilişkin olarak “Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile hükümeti hedef alan, hakarete varan” sözlerinin yasada yer alan “Yayın hizmetleri, …. kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez” hükmünü ihlali ettiğine karar verildiğini ve bu nedenle para cezası getirildiğini duyurdu.

KRT’ye ana haber bülteni ve “Haber Aktif” programı nedeniyle de ceza verildi.

Tele 1’de yayımlanan “Gün Başlıyor” programında sunucu Can Ataklı’nın hükümetin yangınlara müdahalesini kastederek “Gerizekalılık yapıyorlar diyorum…yeteneksizlik var, çapsızlık var. İnsanları mahvetmişsin, ülkeyi mahvetmişsin, yakmışsın” şeklindeki ifadelerinin “eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı ve iftira niteliğinde” olduğu gerekçesiyle kanala idari para cezası verildi. Kurul, Tele 1’e, ana haber bülteninde yangın bölgelerinden yapılan canlı bağlantıları ve “4 Soru 4 Cevap” programında Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ‘ın yayıncı kuruluşları uyaran RTÜK Başkanına ve üyelerine yönelik sözleri nedeniyle de ceza verildiğini açıkladı.

HaberTürk’ün orman yangınları ile ilgili canlı bağlantılarda geçen bazı cümlelerin yasa dışı olduğu belirtildi.  RTÜK, Halk TV yayınlarına ilişkin dört farklı raporu da karara bağladı. Konuyla ilgili açıklamada, “Kayda Geçsin” programında bazı konukların iddia ve ithamlarının toplumda infial uyandırabilecek ve korku, panik, endişe yaratabilecek ve gerilimi artırabilecek ifadeler olarak değerlendirildiği belirtildi.

RTÜK, TR 35’e de orman yangınları haberlerinden dolayı “yayın ilkesi ihlali yaptığı” gerekçesiyle yaptırım uyguladığını açıkladı.

Bakan Pakdemirli: Üç ilde yangınlar sürüyor, Burdur yangını tehlikeli

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye’de devam orman yangınlarıyla ilgili Muğla’nın Marmaris ilçesindeki Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Koordinasyon Merkezi’nde açıklamalarda bulundu.

53 ilde 288 orman yangınından 285’inin kontrol altına alındığını duyuran Bakan Pakdemirli, üç ilde üç yangının hala devam ettiğini de kaydetti.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ise, yangından etkilenenlerin elektrik faturalarının üç ay ertelendiğini açıkladı.

’72 bin dekar ekili dikili alan zarar gördü’

Bakan Bekir Pakdemirli yangınlarda 395 büyükbaş, 4 bin 505 küçükbaş, 29 bin 600 kanatlı hayvanla birlikte; 72 bin dekar ekili dikili alan, 928 dekar sera, 7 bin 749 arılı kovan, 6 bin 913 alet-makine, 2 bin 590 ton depolu ürünler, 2 bin 598 tarımsal yapının zarar gördüğünü kaydetti.

Pakdemirli, yangında hayvanlarını kaybeden ve arı kovanları zarar gören kişilere ödemelerin bugünden itibaren yapılmaya başlandığını belirtti.

‘Yangınlarla mücadelenin sonuna geliyoruz’

Pakdemirli, birkaç gün içinde çok büyük yangınlarla mücadelenin sonuna doğru gelineceğini ifade etti:

15. gün… 15. gün diyoruz Köyceğiz yangınını bitirdikten sonra yangınları sıfırlayacağız. Bu sezon içinde başka yangın çıkmayacak mı, elbette çıkar. Ama bunu bir milat olarak kabul edip artık normalize olduk. Günlük çıkan yangınlarla günlük mücadele edilecek, en fazla birkaç gün içinde çözülebilecek yangınlarla karşı karşıya geleceğiz diye düşünüyoruz. Birkaç gün içinde çıkan çok büyük yangınlarla mücadelemizin sonuna doğru geliyoruz.

Milas yangını, çok zor bir alan. Orman mühendislerinin okul ve kitaplarda gördüğü kadar kompleks bir yangın. Makilik alanın alttan yanması ve kanser gibi ilerleyen bir yapıyla ciddi şekilde mücadele ettik. Bu mücadelede belki 50 bin ton üzerinde su atmamıza rağmen yangını havadan söndürmek söz konusu olamadı. İki termik santrale tehlike oluşturan yangını kontrol altına almış olduk. Milas yangını büyük bir emek gayret mücadele ile kontrol altına alındı.

Köyceğiz orman yangınının yerleşim yerlerine tehdidini ortadan kaldırdık. Hava ve kara araçlarıyla müdahale ediyoruz. Sonuna doğru geliyoruz gibi gözüküyor. Sabah saatleri itibarıyla yangındaki alevlenmeler neredeyse yoktu. Bazı tüten noktalar vardı… Şu an çalışmalar sürüyor, olumluya doğru gidiyor.”

‘Burdur Bucak yangını tehlikeli’

Manavgat’ta çıkan yangının yavaşlama eğilimine girdiğini aktaran Tarım ve Orman Bakanı, Burdur’daki yangının ise tehlikeli olduğuna işaret etti:

Manavgat yangını: Sarılar Mahallesi… Maalesef tehlike arz ediyor ama yavaşlama eğilimine girdi.

Burdur Bucak yangını tehlikeli. Yanan evler, boşaltılan evler var. Bu bölgeye bir genel müdür yardımcımızı sevk ettik. Yeterince uçak, helikopter vs. yapılarak mücadeleye başlandı.

Yangından etkilenenlerin elektrik faturaları ertelendi

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ise Yeniköy Termik Santrali‘nin ilk ünitesinin çalışmaya başladığını, ikinci ünitesinin de yarın açılacağını söyledi. Dönmez, yangından etkilenenlerin elektrik faturalarının üç ertelendiğini de kaydetti ve bazı bölgelerde yaşanan elektrik kesintiyle ilgili şu açıklamaları yaptı:

Aşırı yağışlardan dolayı bazı abonelerimizin elektriklerinde kesintiler var. Bunların bir kısmı hasar nedeniyle, bir kısmı da tedbir amaçlı elektriklerin kesilmesi nedeniyle oluştu.”

Pandeminin kaderini aşısızlar belirleyecek

Haber: Serap Cömertoğlu İşcan

*

Yanlış bilgilendirmeler nedeniyle aşıya karşı tereddütün arttığını bildiren Tekirdağ Tabip Odası, oluşan tereddütle delta varyantının daha fazla yayılabileceğine ilişkin uyarıda bulundu.

Tekirdağ Tabip Odası Başkanı Gamze Varol ve İş Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Komisyonu Başkanı Didem Gediz Gelegen tarafından gerçekleştirilen basın açıklamasında, pandeminin kaderini aşısızların belirleyeceği vurgulandı. Açıklamada aş olmama durumunun özgürlükle bir ilişkisi olmadığına dikkat çekildi.

‘Herkes aşı olmadan güvende değiliz’

Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre; ülke genelinde Covid-19 sayılarının ve ölümlerinin arttığını belirten Varol, vaka sayısının 30 binlere yaklaştığını, virüse ise hala inanmayanların olduğuna dikkat çekti.

Sürecin iyi yönetilememesi durumunda dördüncü pik ile karşı karşıya kalınacağını söyleyen Varol, “Aşılama hızını, virüsün dolaşım hızının üzerine çıkarmalıyız. Bunu sağlayamadığımız sürece, ülke genelinde sıkıntılı günler bizi bekliyor olacak. Amacımız, felaket tellallığı yapmak değil. Bir bilim insanı ve meslek odası başkanı olarak, akıl ve bilimin ışığında herkese doğru bilgiyi aktarmakla yükümlüyüz. Hepimizin güvende olması için aşıya dört elle sarılmalıyız. Herkes aşı olmadıkça, hiçbirimiz güvende değiliz. Ayrıca, aşıda patentin kaldırılarak, toplumsal mülkiyete çevrilmesi gerekiyor” dedi.

Fotoğraf: Shutterstock

‘Delta varyantı daha fazla yayılabilir’

Temas arttıkça, virüsün mutasyon geçirme olasılığının arttığını dile getiren Varol, aşılanmaya karşı oluşan tereddütle birlikte delta varyantının daha fazla yayılacağı yönünde endişe duyulduğunu ifade etti.

Aşısız olanların çok yüksek risk altında olduğunu aktaran Varol, “Pandeminin kaderini aşısızlar belirleyecek gibi görünüyor. İlimiz için de tedirginlik duyuyoruz. Aşılananlar, aşısızlara göre daha şanslı, hastalıktan yüzde 100 korumasa bile pek çok bilimsel çalışmada da ortaya konduğu gibi aşılanmak hastalığın ağır seyretmesi, hastanede yatma, yoğun bakım ihtiyacı duyma ve hatta ölüm riskini azaltıyor.

Tekirdağ’da ve ülke genelinde insanlarımızı, ‘kaygı duyma aşı ol’, ‘tedirgin olma, aşı ol”, ‘tereddüt etme aşı ol’ ifadelerini de kullanarak sürekli bilgilendiriyoruz.” dedi.

‘Aşılama beklenilen hızda değil’

Aşılamanın beklenildiği oranda hızlı ilerlemediğini ifade eden Varol, son zamanlarda aşılanma sayısında azalma olduğunu aktardı. Bu durumun birden çok faktörü olduğunu dile getiren Varol şunları söyledi:

“Sosyal medya üzerinden yapılan yanlış bilgilendirmeler, insanların aşıya karşı tereddüdünü artırıyor. İnsanlar bilimi değil; sosyal medyada birinin başına gelen kötü olayı ciddiye alıyor. Öğrenme kanallarımız yanlış. Bu aşılama hızını olumsuz etkiliyor. Aşılamayla ilgili yanlış bilgileri ortadan kaldıracak ve aşılamanın faydalarını anlatacak etkinliklerin yapılması gerektiğini düşünüyorum. Bakanlık, hekimler ve meslek odalarıyla birlikte hareket etmeli.”

‘Aşı yaptıranlar rehavete kapılmamalı’

Aşı yaptıranlara da, uyarılarda bulunan Gamze Varol, aşı yaptıranların fazla rehavete kapılmaması gerektiğini söyledi. Aşı olunduğu takdirde de yine hasta olunabileceğini dile getiren Varol, şöyle konuştu:

“Aşı olunsa da, bunun koruyuculuğu yüzde 100 değildir. Hastalık ağır geçirilmese de, bulaştırma ya da mutasyon geçirmesine sebep olunabilir. Bu yüzden maske, mesafe ve hijyen kurallarına aşılı ya da hastalığı geçirmiş olsak da, dikkat etmeliyiz.”

Fotoğraf: Serap Cömertoğlu İşcan

‘İş yerlerinde aşı tereddütü giderilmeli’

Tekirdağ Tabip Odası İş Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Komisyonu Başkanı Didem Gediz Gelegen ise üretime ara verilmeyen işyerlerinde aşılamaların tamamlanmasının kritik önemde olduğunu belirtti.

Bir hafta içinde 25-30 bin, Ağustos ayında ise 50-60 bin vaka sayısına ulaşacağına ilişkin tahminler olduğunu aktaran Gelegen, Tekirdağ Tabip Odası İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Komisyonu olarak sahada aşı tereddütü ve aşı karşıtlığını aşabilmek için bazı noktaların altını çizerek, önerilerde bulundu.

‘Aşı karşıtlığı kötülük yapmaktır’

Salgının başından bu yana kamusal sorumlulukların şeffaflığında, zamanlamasında ve senkronizasyonunda sorunlar yaşandığını aktaran Gelegen, şunları kaydetti:

  • Aşı tedirginliğinin ardında kamunun salgını yönetme biçiminin önemli bir etkisi var.
  • Aşı tedirginliği ve aşı karşıtlığı birbirinden farklı kavramlardır.
  • Aşılara yönelik tedirginliğin üstesinden bilimsel bilgiyi kamusallaştırarak gelebiliriz.
  •  Aşı karşıtlığı, felsefi anlamda, bilerek ve isteyerek kötülük yapma halidir. Meslektaşlarımızı bu kötülüğe ortak olmamaya davet ediyoruz.

‘Özgürlükle ilişkisi yok’

  • Aşı olmama durumunun özgürlükle bir ilişkisi yoktur, zira özgürlük kavramının içinde bireyin kendisine ve topluma sorumluluğu bulunmaktadır.
  • Her gün literatüre Covid-19 ve aşılar hakkında yeni araştırma sonuçları eklenmektedir. Bu anlamda bilimsel bilginin kamu sağlığı kurumları ve sağlık çalışanları tarafından doğrudan çalışanlara ve halka iletilmesi çok kıymetlidir. Kamunun bu bilginin yaygınlaştırılmasında da sorumluluğu bulunmaktadır.
  • Türk Toraks Derneği’nin kamusal yaptırımlara ilişkin önerisi; aşı olmamış kişilerin çok sayıda insanın bulunduğu tüm kapalı ortamlara girişinde hasta olmadıklarının gösterilmesi, bunun için güvenilirliği yüksek hızlı antijen testlerini zorunlu tutmanın düşünülmesi, en az iki aşısı olanların her yere rahatlıkla girebilmesi, kapalı ortamlarda çalışılan iş yerlerinde havalandırma ve ffp2 maske takılması, semptoma bakılmaksızın periyodik PCR testi yapılmasıdır.

‘İş yerlerinde aşılama hızı artırılmalı’

  • Ağustos ayı içinde işyerlerinde aşılama hızı arttırılmalı, özellikle çift doz aşılama oranı yüzde 70’lere çıkarılmalıdır.
  • İşyeri hekimi tarafından hastalık bulaşının yüksek riskli olarak değerlendirildiği alanlarda tıbbi/cerrahi maske yerine FFP2 tipi maske kullanılabilir. Diğer Kişisel Koruyucu Ekipmanlar gibi standartlara uygun maske temini işveren tarafından sağlanmalı, İşçi Sağlığı ve Güvenliği Kurulları ve sendikalar tarafından denetlenmelidir.
  • Bunun için işyeri hekimlerini etkin bir bilgilendirme kampanyası başlatmaya, çalışanları aşı konusunda ikna etmeye, aşı karşıtı görüşlerin, beyanların yaygınlaşmasına izin vermemeye davet ediyoruz.

Fransa’da üç bin tilki katledilecek

Fransız Le Parisien gazetesi, ülkenin kuzeyinde yer alan Oise şehrinde valiliğin on beş avcıyı “Av teğmeni” olarak atadığı ve her birinin yedi ay içerisinde 200’er tilki öldüreceğini yazdı.

Buna göre, 31 Mart 2022’ye bu avcılar şehrin 15 mahallesinde kişi başı 200’er olmak üzere toplamda üç bin tilkiyi katledecek. Valiliğin kararının gerekçesi ise hayvanların hızlı çoğalması, tavşan, bıldırcın, sülün, keklik, yeşilbaşlar gibi diğer türlere zarar vermesi ve bu nedenle de nüfuslarının “düzenlenmesi.’

Ülkenin en önemli derneklerinden olan Canlı ve Yabani Türleri Koruma Derneği (AVES Fransa), Oise valiliğinin kararını şiddetle kınadığını açıkladı. Daha önce 23 Temmuz’da bin 370 tilkinin vurulması kararı alan Oise valiliğinin kararı için mücadele eden AVES Fransa, kararın iptalini sağlamıştı.

“Bütün emirler yasa dışı”  diyen AVES başkanı Christophe Coret kararı mahkemeye taşıyacaklarını belirtti; istişarenin sonunda Amiens İdare Mahkemesi’ne gideceklerini söyledi.

Yabani hayvan refahı grubu;  Vahşi Hayvanları Koruma Derneği (ASPAS) da valiliğin kararını “inanılmaz” olarak nitelendirerek ve “yeter artık” diyerek kınadı.

Avcılar Federasyonu: Nüfuslarını ‘düzenleyeceğiz’

Oise Avcıları Federasyonu başkanı Guy Harlé ise hayvanların öldürülmesiyle ilgili  “Tilkiler yırtıcı değildir ancak çok hızlı çoğalıyorlar. Her şey dengeyle ilgili. Amacımız onları ortadan kaldırmak değil, nüfuslarını düzenlemek” diye konuştu.

Oise İl Genel Meclisi’ne sunulan kararı mahkemenin 23 Ağustos’a kadar görüşeceği ve bu tarihten itibaren avcıların faaliyete geçeceği bildirildi.

 

Yangınlarda son durum: Antalya, Burdur ve Adana’da yeni yangınlar çıktı

Türkiye’de bir süredir devam eden yangınları söndürme çalışmaları devam ederken, bir yandan yeni yangın haberleri de gelmeye devam ediyor.

Burdur’un Bucak ilçesine bağlı Çobanpınar köyündeki ormanlık alanda, Antalya’nın Manavgat ilçesi Sarılar Mahallesi’nde ormanlık alanda, Kaş’ta ise sazlık alanda yangın çıktı. Adana’nın Kozan ilçesinde çıkan yangını da söndürme çalışmaları devam ediyor.

Burdur’da yangın

Burdur’un Bucak ilçesine bağlı, Çobanpınar köyü Kumyeri Mahallesi’nde, saat 12.00 sıralarında orman yangını başladı. Yangının Kızılca, Narağacı, Gökalan ve Kargı köylerine sıçrama tehlikesine karşı evler tahliye edildi. Yangına helikopter, arazöz ve iş makineleri ile müdahale ediyor.

Manavgat’ta yangın

Antalya’nın Manavgat ilçesi Sarılar Mahallesi Su Deposu mevkisindeki ormanlık alanda saat 13.30 sıralarında orman yangını çıktı. Yangına, Manavgat Orman İşletme Müdürlüğü, Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi ve Manavgat Belediyesi ekipleri tarafından müdahale ediliyor.

Kaş’ta yangın

Öte yandan, Antalya’nın Kaş ilçesindeki Yeşilköy, Ova ve Kınık mahallelerinin kesiştiği Göl mevkisinde bulunan sazlık alanda da yangın çıktı. Yangın rüzgarın da etkisiyle büyürken, ekiplerin yangını kontrol altına almaya çalışmaları devam ediyor.

Köyceğiz’deki yangını söndürme çalışmaları devam ediyor

Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde 14 gün önce başlayan ve dün tekrar alevlenen yangının, Denizli’nin Beyağaç ilçesi sınırına yaklaşık beş kilometre kadar yaklaştığı kaydedildi.

Devam eden söndürme çalışmalarında halk, Büyükşehir Belediyesi ve Beyağaç Belediyesi personeli de yer alıyor.

Köyceğiz’deki yangınla ilgili açıklamalarda bulunan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Köyceğiz yangınında yerleşim yerlerine tehdidi ortadan kaldırdık. Yangının sonuna doğru geliyoruz” dedi.

Kastamonu’da sel felaketi: Araçlar sokaklarda sürüklendi, insanlar mahsur kaldı

Akşam saatlerinden itibaren etkili olan şiddetli sağanak yağış Kastamonu‘nun Azdavay ve Bozkurt ilçelerinde sel felaketine yol açtı.

Azdavay karayolu ulaşıma kapanırken Bozkurt ilçesinde üzerinde hidroelektrik santral (HES) kurulan Ezine Çayı taştı.

Önür: İnsanlar çatılara çıkıyor

Şu anda Bozkurt ilçesinde bulunan Selma Önür, yaşananları Yeşil Gazete’ye anlattı. Sel sularının ikinci kat seviyesine kadar ulaştığını belirten Önür, “Bozkurt’ta şu anda her yer yıkık dökük. Baraj doldu, suları kente aktı. İnsanlar camilerin üst katına, çatılara çıkıyor” ifadelerini kullandı.

Arabaların sular altında kaldığını ve sürüklendiğini belirten Önür, “Herkes selden kaçırabildiğini kaçırmaya çalışıyor. Milletin bütün malları gitti. Büyük bir mal kaybı var” dedi.

Elektrik ve sular kesik

Elektrik ve suyun da sabahtan itibaren kesildiğini anlatan Önür, “Alt katta yaşayanlar üst kata komşularına çıktı. Dışarıda yakalananlar da dışarıda mahsur kaldı, evlerine giremiyor” dedi.

’75 yıldır böyle afet görmedim’

Şiddetli sağanak yağışın hala devam ettiğini aktaran Önür, “Annem 75 yaşında. ‘Burada daha önce böyle afet görmedim’ diyor” ifadelerini kullandı.

Sosyal medya üzerinden paylaşılan videolarda telefonların da çekmediği ve insanların birbirine ulaşmakta zor anlar yaşadığı belirtildi.

https://twitter.com/emrekalayci1/status/1425417733722812417

Araçlar sokaklarda sürüklendi

İlçe merkezinde çok sayıda araç sokaklarda sürüklendi. Mahsur kalan birçok kişinin tahliyesi için ekipler çalışma yürütüyor. Toprak kaymalarının da yaşandığı bölgede önlem alan ekipler geçişe izin vermiyor.

Soylu: Arama-kurtarma çalışmaları devam ediyor

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından yapılan açıklamada “Bartın Ulus; Sinop Ayancık, Türkeli ve Erfelek; Kastamonu Devrekani, Pınarbaşı, Bozkurt, Azdavay ilçelerinde aşırı yağışlarla oluşan sel sonrası tahliye, müdahale, arama-kurtarma çalışmaları, valilerimizin koordinasyonunda AFAD ve tüm kurumlarımızla havadan/yerden devam ediyor” ifadeleri kullanıldı.

Sel felaketi dört ilde etkili oldu

Meteoroloji Genel Müdürlüğü‘nün kuvvetli sağanak yağış uyarısı verdiği Karadeniz‘de akşam saatlerinde etkili olan yağış nedeniyle üç ilde daha sel felaketi ve su baskınları yaşanmıştı.

Bartın‘da heyelan meydana gelirken, evi yıkılan bir kadın selde kayboldu.  Karabük‘te sel felaketi yaşandı. Sinop‘ta ise istinat duvarı çöktü.

Sinop Belediye Başkanı Barış Ayhan “Ayancık’ta bir fabrikada bazı işçiler mahsur. Fabrikadaki personellerimizle iletişim kurduk. Sel bölgesinde bir hastane tedbir amaçlı tahliye edildi. Öğleden sonra yine bir şiddetli yağış bekliyoruz” bilgisini paylaştı.

Türkiye’de artan afetler

Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan “2020 Meteorolojik Afetler” raporuna göre Türkiye’de de iklim krizi sel ve su baskını gibi afetlerin sayısını her geçen yıl artırıyor.

Rapora göre Türkiye’de 2020 yılında 297 sel olayı meydana geldi. Son 10 yılda her yıl yaklaşık olarak 100 ve daha fazla sayıda sel olayı gerçekleşti. 2020 yılı 1940 yılından bu zamana kadar sel afetinin en fazla görüldüğü üçüncü yıl oldu.

 

Anlaşma sağlandı: Kamu işçilerine yüzde 12 zam, taban ücreti 4.100 TL

Çalışma Bakanı Vedat Bilgin, Türk-İş ve Hak-İş temsilcileriyle bir araya geldiği basın toplantısında 2021-2022 yılı için yaklaşık 700 bin kamu işçisini kapsayan toplu sözleşme detaylarını açıkladı. Buna göre; kamu işçilerine 2021- 2022 yılı için ilk 6 ay yüzde 12,  ikinci 6 ay için yüzde 5 zam artı enflasyon farkı verildi.

En düşük ücret alana 500 TL iyileştirme

Bilgin ayrıca, en düşük ücret alan kamu işçisine 500 TL iyileştirme yapıldığını bildirdi. Bu zamla birlikte kamudaki en düşük ücretli işçinin maaşı 4100 liraya yükselmiş oldu.

Daha önce bu rakam 3 bin 577 TL idi.

Bakan Bilgin, toplu sözleşmeye ilişkin olarak ise şunları söyledi:

“Kamu işçi toplu iş sözleşmesi bence Türkiye’nin toplumsal barışına oldukça hizmet verecek bir sözleşmedir. Tüm işçilere yansıyan oran yüzde 27,10. Bunun kamuya maliyeti vardır ama bu maliyeti dikkate alan bir yaklaşımı türk ekonomisi imkanları içinde gerçekleştirmiş bulunuyoruz.”

Sendikalar yüzde 20 zam, 4.800 TL brüt istemişti

Türk-İş ve Hak-İş, en düşük brüt ücretin 4 bin 800 liraya yükseltilmesi, 2021-2022 döneminde ilk 6 ay yüzde 20, diğer 6 aylar için enflasyon artı yüzde 3 refah payı talebinde bulunmuştu.

Bu teklif üzerine 8 Temmuz’da hükümet, işçilere brüt ücreti 3577-3750 lira arası olanlara 100 lira, brüt ücreti 3750-4000 lira arası olanlara 60 lira seyyanen zam ile yılın ilk 6 ayı için yüzde 9, ikinci 6 ay için yüzde 5 artı enflasyon farkı teklif etmiş ancak sendikalar bu teklifi geri çevirmişti.

Eda Nur Kaplan’a cinsel saldırıda bulunan fail tutuklandı

Ankara’da Eda Nur Kaplan‘a cinsel saldırıda bulunan failin, savcılığın itirazı üzerine “nitelikli cinsel saldırı” suçundan tutuklandığı açıklandı.

Fail, Kaplan’a cinsel saldırıda bulunduğu gerekçesiyle gözaltına alınmış, ancak daha sonra serbest bırakılmıştı. Eda Nur Kaplan’ın cinsel saldırı failinin serbest bırakılması üzerine intihar ettiği öne sürülmüştü.

Diğer failin sorgusu devam ediyor

Genç kadına, cinsel saldırıda bulunduğu gerekçesiyle gözaltına alınan kişi, çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliği tarafından konutu terk etmeme adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.

Ancak, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın konuya itirazı üzerine fail, nitelikli cinsel saldırı suçundan tutuklandı.

Kaplan’a cinsel saldırı suçundan aranan diğer fail de Ankara Asayiş Şube ekipleri tarafından gözaltına alınırken, emniyetteki sorgusuna devam edildiği öğrenildi.