Mahkeme faturayı çevreyi korumak için dava açan yurttaşlara kesti

Muğla 3. İdare Mahkemesi, DSİ’nin Bozburun içme suyu temini amaçlı desalinasyon projesi için verdiği ‘ÇED gerekli değildir’ iptal kararının faturasını yurttaşlara kesti.

Muğla Valiliğince, DSİ’nin Bozburun içme suyu temini amaçlı desalinasyon (deniz suyunu tuzdan arındırma) projesi için verilen “ÇED gerekli değildir” kararına Muğla 3. İdare Mahkemesi’nin verdiği iptal kararının ayrıntıları ortaya çıktı. Kararda davacı olan dört vatandaşın müdahilliği ehliyet yönünden reddedildi ve bu kişiler mahkeme masraflarını ödemekle yükümlü tutuldu. Marmaris Kent Konseyi ve Marmaris Ekolojik Mücadele Komitesi yönetim kurulunca yapılan ortak açıklamada “Bir idari kararın iptali sonucu mahkeme masraflarını, davayı kaybeden idare yerine, davacılar arasında yer alan ve menfaat yönünden reddedilen davacılara bırakılması tanımlamakta zorlandığımız bir vaka olarak karşımızda duruyor” denildi.

Valiliğin kararının iptali talebiyle Marmaris Kent Konseyi, MUÇEP ve Marmarisliler tarafından dava açılmıştı. Muğla 3. İdare Mahkemesi’nde görülen dava için proje alanında keşif yapılmış ve bilirkişi raporu başvurucuların lehine düzenlenmiş; raporun ardından mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermişti.

Yapılan bilirkişi keşfi sonucu hazırlanan raporda projenin vereceği ekolojik zararlar ortaya konmuştu ve mahkemenin kamu yararı içermediği görüşü yer almıştı.

Dava sürecinde Muğla Büyükşehir Belediyesi Bozburun Yarımadası’nın içme suyu sorununu çözecek bir çalışmayı hayata geçirdi. Bu çözümle proje, kendiliğinden kadük hale gelmişti.

Muğla 3. İdare Mahkemesi’nde yürüyen davanın kararında şu ifadelere yer verildi:

  1. “Ali Güç, İbrahim Aydın Bodur, Mert Yamaç ve Burçak Kıvanç yönünden, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15/1-b maddesi uyarınca davanın ehliyet yönünden reddine,
  2. Diğer davacılar yönünden ise dava konusu işlemin iptaline,
  3. Dava “kısmen iptal , kısmen ehliyet ret” kararı ile sonuçlandığından, aşağıda dökümü yapılan 1.201,90-TL yargılama giderinin, haklılık durumu dikkate alınarak takdir edilen 600,95-TL’lik kısmının davalı idare tarafından, dava konusu işlemin iptaline yönelik karar verilen davacılara verilmesine, söz konusu yargılama giderinin kalan kısmı olan 600,95-TL’nin ise davanın ehliyet yönünden reddine yönelik karar verilen davacılar üzerinde bırakılmasına,
  4. Mahkememizce mahallinde yapılmasına karar verilen keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya çıkan keşif harcı, bilirkişi ücreti ve keşif yol giderinin Hazineden karşılanması nedeniyle bu tutara karşılık gelen toplam 17.174,90-TL (1.274,90-TL+15.000.00-TL+900,00-TL) yargılama giderinin, 8.935,95-TL’sinin, davanın ehliyet yönünden reddine yönelik karar verilen davacılardan (Ali Güç, İbrahim Aydın Bodur, Mert Yamaç ve Burak Kıvanç’tan) alınarak Hazineye irat kaydedilmesine ve davacılardan tahsili için müzekkere yazılmasına, kalan kısmın ise davalı idarenin genel bütçeye dahil olması nedeniyle Hazine üzerinde bırakılmasına,
  5. İşbu karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi uyarınca duruşmalı işleri için takdir olunan 20.900,00-TL maktu vekâlet ücretinin, davalı idare tarafından, davacı vekillerine eşit oranda verilmesine, verilmesine,
  6. Davalı idare yanında müdahil şirket tarafından harcanan 10,00-TL (posta gideri) yargılama giderinin müdahil üzerinde bırakılmasına,
  7. Artan gider avansının talep edilmesi hâlinde derhâl, talep edilmemesi hâlindeyse hükmün kesinleşmesinden sonra re’sen davacılara ve müdahile iadesine,
  8. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesi uyarınca kararın tebliğini izleyen günden itibaren 15 gün içerisinde Danıştay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere, 03/11/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”

‘Anayasamızın çevreyi korumakla ödevlendirdiği yurttaşlık kavramı bu kararla askıya alınıyor’

Kararla ilgili açıklamada bulunan Marmaris Kent Konseyi ve Marmaris Ekolojik Mücadele Komitesi yönetim kurulunca yapılan ortak açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:

“Haklılığımızın tespiti anlamına gelen iptal kararı, içeriği bağlamında kazanç mı ceza mı ikilemini yaşamamıza neden oldu.

Anayasamızın çevreyi korumakla ödevlendirdiği yurttaşlık kavramı bu kararla askıya alınıyor. Karar ne bilimsel ne de hukuki yönden kabul edilemeyecek bir durum olarak ülke hukuk tarihinde yer alacaktır. Şimdi haklılığımızın onandığı karar içeriğinde tarafımıza yaratılan mağduriyeti çözmek için bir üst mahkemeye giderek yeni bir mücadele vermek zorunda kalacağız.”

DSİ’nin Bozburun’da deniz suyunu tuzdan arındırma projesi yargıda

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

[COP29] Nihai anlaşma sağlandı: Yılda 300 milyar dolar iklim finansmanı

Bakü'deki COP29 uzun tartışmaların ardından ve protestolar eşliğinde gelişmekte olan ülkelere yönelik iklim finansmanı için yılda 300 milyar dolar taahhüdüyle sona erdi. Hedef 2035'e kadar 1,3 trilyon dolar.

[COP29] Başkanlığın yeni finansman teklifine eleştiri yağdı: Şaka ile hakaret arasında bir şey!

Nihai metin taslağında gelişmiş ülkelere yönelik iklim finansmanı için 250 milyar dolar teklif edilmesi bu ülke temsilcileri ve sivil toplumu ayağa kaldırdı: Sorumsuz ve ahlaksızca!

[COP29] Yeni taslak metin yayımlandı: 2035’e kadar 250 milyar dolar iklim finansmanı

COP29 Başkanlığı'nın yeni nihai taslak metninde gelişmekte olan ülkelere 2035'e kadar 250 milyar iklim finansmanı öngörülüyor. Ayrıca 1,3 trilyon dolar toplama yönünde daha geniş bir hedef belirleniyor.

[COP29] BAE’den Suudilere uyarı: ‘Fosil yakıtlarda uzaklaşma’ya itirazı sonlandırın

Bakü'de Suudi Arabistan'ın COP28'de mutabakat altına alınan 'fosil yakıtlardan uzaklaşma' taahhüdünün geri alınması çabaları, komşusu ve müttefiki, petrol ülkesi Birleşik Arap Emirliklerini bile kızdırdı.

ABD, zürafaları ‘tehlike altındaki türler yasası’ kapsamına alıyor

İklim krizi ve vücut parçalarından yapılan süs eşyalarına yoğun talep nedeniyle sayıları yüzde 77 oranında azalan zürafalarla ilgili girişimin kaçak avlanmayı azalması umuluyor.

EN ÇOK OKUNANLAR