BBC‘den Sarbas Nazari‘nin haberine göre, İran ve Hint altkıtasına yayılmış haldeki “gando”lar geniş burunlu timsahlar ve Uluslararası Doğa Koruma Birliği‘nin(IUCN) “tehdit altında” olarak sınıflandırdığı bir tür.
Ülkede çoğu Bahu-Kalat Nehri’nde olmak üzere, 400 kadar gandonun yaşadığı tahmin ediliyor. İran Çevre Kurumu, hem gandoların hem de bölgede yaşayanların korunması adına dengeyi bulmak için elinden geleni yaptığını söylüyor.
İran hükümetinin herhangi bir önlem almaması üzerine gönüllülerin hayvanların susuzluklarını giderip karınlarını doyurarak, türü kurtarmak için harekete geçtiği bildiriliyor.
İran’da su kıtlığı Sistan-Belucistan‘a has değil. Ülkenin güneybatısındaki petrol zengini Huzistan eyaletinde geçen yaz yapılan protesto gösterileri sırasında çok sayıda kişi ölmüştü. Kasım sonunda da İsfahan’da, Zayende-Roud Nehri‘nin kuruyan yatağında toplanan eylemcilerin üzerine ateş açılmıştı.
İran Meteoroloji Kurumu Kriz Yönetimi Ulusal Merkezi Başkanı Ahad Vazife de ülkede son yılların en kurak dönemlerinden birinin yaşandığını bildirmişti. Vazife, “Geçen yılın ekim ayından bu yana ülke genelinde metrekareye ortalama 113 mililitre yağış düştü. Bu rakam geçen yılların aynı dönemine göre yüzde 43 daha az. Diğer taraftan, baharda düşen yağış miktarı metrekareye 4,7 milimetre ki bu da geçen yıllara kıyasla yüzde 85,5 daha düşük” dedi.
Ancak özellikle Belucustin’daki kuraklığın etkilerinin kötü su yönetimiyle birleştiğinde çok daha ağır olacağı belirtiliyor.
Söz konusu durumun küresel ısınmadan kaynaklandığını dile getiren Vazife, İran’da geçen mart ayında hava sıcaklığının geçen yılların aynı ayına göre 3 derece daha yüksek tespit edildiğini de vurguladı.