ManşetTarım-Gıda

Erdoğan Kartal, “İstanbul Balık Hali’nin balıkçısına, Türkiye’ye hizmet verme şansı yok”

0
Balıkçılar için, av yasağı 31 Ağustos (bugün) itibariyle kalkıyor

Yenikapı Su Ürünleri Hali Mart ayında boşaltılmaya başlandı. İstanbul’un toptan balık alış ve satışı bundan böyle, 2014 yılında devreye girmesi planlanan ancak geciken ve halen eksik, Gürpınar Su Ürünleri Hali’nde yapılacak.

Balıkçı, av yasağının 31 Ağustos itibariyle kalkmasıyla, yeni sezona, yeni halde, yeni düzenle girmeyi bekliyordu. Yeni hal büyük bir tesis olarak kapasitesinden, sunacağı imkanlara, teknik altyapısından, balıkçılık adına getireceği birçok yeniliğe, iddialı bir proje ile lanse edilmişti.

Yeni su ürünleri halinin geçtiğimiz hafta sessiz sedasız açılışının ardından, yeni av sezonunu da vesile edip, konunun asıl muhattabına, balıkçıya son durumu ve beklentilerini sormak istedim. İstanbul Su ürünleri Kooperatifler Birliği Başkanı Erdoğan Kartal‘la bu ‘yeni’ durumu ve gelişmeleri konuştuk.

İstanbul Su ürünleri Kooperatifler Birliği Başkanı Erdoğan Kartal

İstanbul Su ürünleri Kooperatifler Birliği Başkanı Erdoğan Kartal

Erdoğan Kartal, tesisin bu haliyle, Istanbul Balık Hali’nin balıkçısına, Türkiye’ye hizmet verme şansı yok diyor.

Balıkçı kuruluşlarıyla istişare edilmediğini, dolayısıyla süreci takip edemediğini söylüyor ve en son bir ay öncesi dilekçe vermek üzere yaptığı ziyaret ile aldığı duyumlara dayanarak açıklıyor eksiklikleri. Yollar, mezat alanları, hal içerisindeki düzenlemeler henüz tamamlanmamış. Son ziyaretinden bu yana inşaat elbette ilerlemiştir ancak Kartal’ın ve temsil ettiği balıkçıların ortak kaygısı, balık halinin bir sosyal tesis olarak hazırlığından daha öte. Tesisin bir Su Ürünleri Hali olarak, balıkçısına vermesi gereken hizmet üzerinden ifade ediyor kaygısını. Sezonun açılışına saatler kala hala sordukları sorulara, bilgilenmek adına gönderdikleri dilekçelere cevap alamamaktan balıkçılar birliği, öfkeli.

Balıkçılar için, av yasağı 31 Ağustos (bugün) itibariyle kalkıyor

Balıkçılar için, av yasağı 31 Ağustos (bugün) itibariyle kalkıyor

Erdoğan Kartal‘dan, durumu daha iyi anlayabilmek için, yeni hal ile birlikte balık satış alanlarına, satış kayıtlarına ve balıkçılığın muhasebeleştirilmesine yönelik getirilmesi beklenen düzenlemeyi de dinledim.

Avrupa’da da yaygın olan, Elektronik Müzayede sistemiymiş konuşulan. Bu sisteme göre, balıkçı şirketleşmiş ise kendi şirketi üzerinden, değil ise bağlı olduğu kooperatifi üzerinden Belediye’nin işletmesi ile bir sözleşme imzalayacak ve balığını belirlenmiş ‘balık kabul alanlarına’ teslim edecek. Bu alanda sadece su ürünleri mühendisleri ve veterinerler bulunacak, balıkçı ve kabzımal girmeyecek. Ölçüm ve tür sınıflandırmasının arkasından mezat alanına, satışa geçilecek. Bütün bu aşamaları balıkçı bir salondan takip edebilecek. Balığın kime satıldığı, ne kadara satıldığı da hem balıkçının, hem diğer birimlerin bilgisinde ilerleyecek. Satış gerçekleştikten sonra, balıkçının daha önce üzerinden sözleşmesini düzenlediği banka hesabına yatacak para. Belediye’nin işletmesi de aldığı %8 komisyonla faturasını düzenlecek ve herşey resmi olarak kayda alınmış olarak işlem tamamlanacak.

Röportajı Yeşil Gazete için Ayşenur Arslanoğlu gerçekleştirdi

Röportajı, Yeşil Gazete için Ayşenur Arslanoğlu gerçekleştirdi

Süregelen düzenin aksine, özellikle resmi satış kanallarını kullanamayan, doğrudan satış imkanı olmayan balıkçı için kabzımallık sistemine olan mecburiyeti ortadan kaldıracak bu yeni düzen, Kartal’ın deyimiyle hayaldi yalan oldu.

Mevcut durumda balıkçı için tahsis edilen bir alan yok. Şirketleşmiş balıkçı için durum daha farklı, onlar kendi yerlerini kiralamış, iştirakle doğrudan ticari ilişki kurabiliyor. Kooperatiflerle ise sözleşmelerin tamamlanmış ve balıkçıya tahsis edilen alanların beyan edilmiş olması da beklenirken sezon açılışına saatler kala balıkçıya yapılan bir bilgilendirme yok. Her koşulda tuttuğu balığı, satışı için, bu hale getirmek zorunda olan balıkçı için bütün yollar yine kabzımallık sistemine çıkıyor.

Erdoğan Kartal, balıkçının zaten elini kolunu bağlayan bu düzenden yılmışlıklarını, yeni hal düzenlemeleri üzerinden yaşadıklarıyla beraber, “Balıkçı zaten zarar ediyordu. şimdi de bu düzen oturana kadar derken, çok daha fazla zarar edilecek.  24 Ağustos‘ta bir açılış yapıldı ama açılış için de İl Müdürlüğü’nden, Belediye’den katılan kimse yok. Gelen balıkları, yine kabzımallar satmış. Evrak yok. Gelen giden belirsiz. Demek ki Kumkapı’yı kapatmak zorunda değildik. Hiç olmazsa insanların alışık olduğu düzende devam ederdi. Burayı da hazırlardınız, bu sene açmazdınız. yavaş yavaş önümüzdeki seneye hazırlanırdınız. Test sürüşü yapmadan atlayıverdik arabalara. Bu zararı şimdi kim çekecek?! Yine, balıkçı çekecek.” diye açıklıyor.

Vaziyet bu iken, avlanacak balığın denetimini sormak anlamsız kalıyor kalmasına da, onu da sordum. Erdoğan Kartal, “eski hal müdürünün talimatıyla, nakil belgesi toplantıları yapacaktık, kontroller daha da arttıralacaktı bu sene. Müdür de değişti, süreç de bambaşka gelişti. Hiç canımızı sıkmaya gerek yok, ne kontrol bu şekilde olur, ne bir şey. Maden firması o kadar yapar zaten. Belediye’nin hali yönetecek şirketi, ÖZİDAŞ, daha önce maden çıkarsın diye kurduğu bir şirket,şimdi balık çıkaracak. Artık siz değerlendirin.” diye cevapladı.

Erdoğan Kartal, İstanbul Su Ürünleri Kooperatifler Birliği olarak, hukuki yollarla bu yeni düzenlemenin aslı ve olası sonuçlarını takip etmek üzere çalıştıklarını da ekliyor. Bize de takipçisi olmak düşüyor.

 

Röportaj: Ayşenur Arslanoğlu

(Yeşil Gazete)

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.