İliç’e bir dava daha açıldı: ‘Parça parça ÇED raporu alınmıştı’

Avukat Barış Yıldırım, İliç’teki altın madeni için verilen ÇED gerekli değildir kararının iptali için dava açtığını açıkladı, ‘Şirket, ruhsat sahalarını parça parça bölerek ÇED başvuruları yapmakta ve hukuka aykırı ÇED kararları almaktadır’ dedi.

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu üyesi, avukat Barış Yıldırım, Erzincan İliç‘te yer alan Çöpler Altın Madeni projesi için verilen “Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) gerekli değildir” kararına karşı hukuki mücadele başlattı.

DHA’ya konuşan Barış Yıldırım, bu kararın hem dava açmadan önce hem de dava sürecinde şirket tarafından bütünsel bir ÇED raporu bulunmadan alındığını ifade ederek şirketin, maden ruhsat sahalarını bölerek parça parça ÇED başvurusu yaptığını ve bu şekilde hukuka aykırı ÇED kararları aldığını belirtti.

Çöpler Altın Madeni’nin, biyolojik çeşitlilik açısından zengin Munzur Havzası‘nda yer aldığı ve kimyasal işlemlerle altın ayrıştırmanın devam etmesi halinde, bölgenin yaban hayatı ve ekosisteminin ciddi tehlike altında olacağı ifade ediliyor.

Daha önce de İliç’te ÇED kararına itiraz edilmişti

Yıldırım, Erzurum 1. İdare Mahkemesi‘nin, projeye dair verilen “ÇED gerekli değildir” kararını iptal etmesinin, bu hukuka aykırılığa karşı önemli bir adım olduğunu belirtti. Yıldırım, projenin ikinci kapasite artışına ilişkin 2021’de verilen ÇED olumlu kararına karşı açılan iptal davasında da yer almıştı. 13 Nisan 2022’de yapılan saha keşfinde, Türkiye Barolar Birliği Kent ve Çevre Hukuku Komisyonu Üyesi olarak katılarak, hukuka aykırılıkları belgelediğini belirten Yıldırım, Türkiye Barolar Birliği‘nin, projenin Munzur ekosistemine zarar verdiğini ve faaliyetlerin durdurulması gerektiğini belirten bir rapor hazırladığını da hatırlattı.

Bağımsız Maden İşçileri Sendikası’ndan İliç raporu: Burada işçi güvenliği yok
Çevre Bakanlığı’nın İliç’te ‘çevre izin ve lisans belgesinin iptali’ ne anlama geliyor?
[İklim Masası] İliç’teki facia, kuralsızlığın ve kontrolsüzlüğün sonucu

Avukat Barış Yıldırım’ın açıkladığına göre proje sahasında 2 bin 250 bitki türü bulunuyor ve bölge, bölgenin en önemli doğa alanlarından biri olan Fırat Nehri havzasının merkezinde yer alıyor. Projenin devam etmesi hem Türkiye Cumhuriyeti‘nin ulusal mevzuatına hem de insanların çevre sağlığına aykırı. Yıldırım, Anayasamızın ve Çevre Kanunu’nun ilgili maddelerine atıfta bulunarak, projenin derhal durdurulması ve madenin kapatılması gerektiğini ifade ediyor.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim krizi ve su stresi uluslararası çatışmaların çıkması riskini artırıyor

Su stresi ülke içi gerginliklere ve sınırları aşan su kaynaklarını paylaşan ülkeler arasında çatışmalara yol açıyor.

Cebeci’deki taş ocağı protestosuna polis müdahalesi: Beş kişi gözaltına alındı

Sultangazi'de yaşayanlar için sağlık tehdidi oluşturan Cebeci Taş Ocağı'nın kapatılmasını isteyen yurttaşlara polis müdahale etti. Yurttaşlar 'Tozdan ölmek istemiyoruz' diyerek madene doğru yürürken polis engeliyle karşılaştı. Beş kişinin gözaltına alındığı bildirildi.

Malatya’daki tarihi taş köprü için yıkma tehdidi: ‘Cinayetle eşdeğer’

Malatya'daki taş köprünün tek ayağının hasar görmesi sonrası yıkılmasının gündeme alınması bölgede tepki çekti. Yurttaşlar köprünün yıkılması yerine korunarak restore edilmesi gerektiğini savunuyor.

Karaburun’da depolamalı güneş enerji santraline tepki: Zeytin ve naranciye ağaçlarımız tehdit altında

Karaburun, Küçükbahçe'de yapılması planlanan depolamalı güneş enerji santrali projesinin 3 Eylül'de yapılacak halkın katılımı toplantısı öncesinde, bölge sakinleri değerli habitatlarını, meralarını, zeytin ve narenciye ağaçlarını göstererek projeyi istemediklerini söyledi.

‘Avrupa’da sıcaklık kaynaklı ölümler 70 yıl içinde üç katına çıkabilir’

Yeni bir araştırmaya göre, küresel sıcaklık artışı 3 derece ile sınırlandırılsa dahi önlemler alınmazsa yüzyıl sonuna kadar 55 bin ek can kaybı meydana gelebilir. Güney Avrupa en büyük risk altında.

EN ÇOK OKUNANLAR