DİSK’e bağlı Genel-İş raporuna göre engelli işçi istihdamında kotaya uyulmuyor. 2016 yılında çalıştırmakla yükümlü olunan engelli işçi sayısı 113 bin 172 iken, çalışan engelli sayısı 103 bin 225. Yani 9 bin 937 kişilik kota boş kaldı.
Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 15’i engellilerden oluşuyor Türkiye’de bu oran 2011 yılında TÜİK tarafından yayınlanan istatistiklerde yüzde 6,6. TUİK’e göre Türkiye’de toplam engelli sayısı 4 milyon 882 bin 841.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Türkiye Genel hizmetler İşçileri Sendikası (Genel-İş) 3 Aralık Uluslararası Engelliler Günü için engellilerin sorunlarını görünür kılmak amacıyla istihdam sorununa dair bir rapor hazırladı.
Genel-İş raporunda Türkiye İş Kurumu, Devlet Personel Başkanlığı, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan verileri kullandı. Raporun genel sonucu ise şöyle: “Engelli istihdamı yetersiz”.
2016 verilerine göre Türkiye’de çalışan toplam engelli sayısı; kamu işyerlerinde 10 bin 822 kişi, özel sektörde 92 bin 413 kişi.
İşyerlerinin yalnızca yüzde 2’sinde engelli istihdamı zorunlu
Türkiye’de engellilerin istihdama katılımını artırmak için kota sistemi, korumalı işyerleri, kişisel çalışma yöntemi, işverenlerin zorunluluk olmadan engelli istihdamı, evde çalışma, kooperatif çalışma yöntemi gibi yöntemler uygulanıyor.
Kota uygulaması 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 30. Maddesinde düzenleniyor. Bu düzenlemeye göre; 50 ve daha fazla işçi çalıştıran özel sektör işyerlerinde yüzde üç, kamu işyerlerinde ise yüzde dört engelli çalıştırılması zorunludur. Tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerleri için bu sayı 51 ve daha fazla işçi çalıştırılan kamu ve özel sektör işyerleri olarak düzenleniyor.
2016 yılında İŞKUR’a başvuran engellilerin sadece yüzde 19’u iş bulabildi.
İşe yerleştirilen engellilerin yüzde 98’i özel sektör, yüzde 2’si ise kamu sektöründeki işyerlerinde istihdam edildi.
9 maddede yapılması gerekenler
Genel-İş raporunu şu değerlendirmeyle bitiriyor:
“Engellilerin çalışma hayatında eşit biçimde yer almaları için gerekli düzenlemeler öncelikli olarak devlet tarafından yapılmalı, engellilerin istihdam edilecekleri alanlar başta olmak üzere toplumun her kesimi bu konuda sorumlu davranmalıdır. Engellilerin ekonomik ve sosyal refahlarının sağlanması sorumluluğu başta sosyal devlet ilkesinin gereği devlete ait olup hepimizindir. Türkiye’nin de imzaladığı ILO 159 No’lu Mesleki Rehabilitasyon ve İstihdam (Sakatlar) Sözleşmesi’ni göz önünde bulundurarak düzenlemeler yapılmalıdır.
Bununla birlikte ilgili kurumlarca,
- Engelli istihdamını artırmak için daha fazla bütçe ayrılmalıdır.
- Engellilerin istihdamını teşvik eden kota uygulamasına uyulmalı ve denetimler yapılmalıdır.
- Engellilerin eğitim imkanlarına ulaşımlarının önündeki engeller kaldırılmalı ve engel durumlarına göre eğitim müfredatı düzenlenmelidir.
- İşgücüne hazırlama amaçlı mesleki eğitimleri tamamlanmalıdır.
- Engellilerin istihdamını teşvik etmek için ücretlerde ayrımcılık yapılmamalı, ücret eşitliği sağlanmalıdır.
- İstihdam edildikleri alanlarda rahat hareket edebilecekleri imkanlar sunulmalıdır.
- Teknolojiye uygun alet ve cihazlarla engellilerin istihdamı ve çalışma alanları kolaylaştırılmalıdır.
- Eğitimden ekonomik ve sosyal alanlara kadar engellilere yönelik yapılacak düzenlemeler engellilerin görüşleri alınarak gerçekleştirilmelidir.
- Engelli istihdamını arttırmak ve istihdam edildikleri alanlarda bağımsız çalışabilmeleri için mesleki rehabilitasyon ve eğitimleri sağlanmalı ve ülke genelinde yaygınlaştırılmalıdır.”
(Bianet)