Türkiye, ABD, İran, Güney Afrika, Kanada, Irak, Filistin, İsrail, Lübnan, Bolivya ve Danimarka’dan çevre temalı filmlerin katıldığı birinci Bergama Film Festivali sona erdi. Bu yıl, Türkiye’nin Su sorunları temasıyla düzenlenen Festival, geleneksel hale getirilecek.
Ülkemizde temiz ve sağlıklı bir çevrede yaşama mücadelesinin 80’li yıllarda ilk başlatıldığı yerlerden olan İzmir’in Bergama ilçesinde çevre filmleri festivalinin birincisi 4-6 Ekim tarihlerinde gerçekleştirildi. İlk festivalin ana teması ‘Türkiye’nin Su Sorunları’ydı. Bergama Kültür Merkezi (BerKM), Aşağıkırıklar, Aziziye ve Yukarıbey köylerinde yapılan festivalde film gösterimleri, söyleşiler ve sergilerden oluşan bir program uygulandı.
Organizasyon komitesinin ‘Herkesi dünyamıza, doğamıza, suyumuza, hayata sahip çıkmaya çağırıyoruz’ çağrısı ile başlayan festivalde tamamı su ile ilgili 19 çevre filmi gösterildi. Türkiye, ABD, İran, Güney Afrika ve Kanada yapımlarının yanı sıra ABD-Irak, Filistin-İsrail-Lübnan ve Bolivya-Danimarka ortak yapımlarının da yer aldığı çevre filmleri gösterimleri büyük ilgi çekti. Çok sayıda Bergamalının seyrettiği filmlerde suyun kapitalist üretim ve tüketim ilişkileri içinde nasıl ticari bir meta haline getirildiği, yaratılan pet şişe piyasası ile ilgili gerçekler, tekstil ve kot endüstrisinin aşırı su kullanımı ve su kirliliğine neden olması, dünyanın büyük nehirlerinin günümüzdeki içler açısı durumu anlatıldı. Film gösterimlerinin yanı sıra festival boyunca konu ile ilgili bilim insanları da Bergamalılarla buluştu ve film gösterimleri öncesi yaptıkları sunumlarda günümüzde yaşadığımız su krizinin yerel ve genel boyutları ve çözüm önerileri hakkında Bergamalılar ile birlikte çözümler aradı.
Bergama’nın önemi büyük
Her yıl yapılması ve gelenekselleşmesi planlanan festivalin İzmir’in bu güzel ve tarihi ilçesinde yapılmasının ayrı bir önemi var. Bergamalılar 80’li yılların sonunda ilçelerinin Ovacık köyünde kurulan ülkemizde ilk siyanür liçi yöntemi ile altın madenciliği yapılan madene karşı bilimsel ve hukuksal boyutta çevre direnişini başlatmışlardı. Bugün de sürdürdükleri bu direnişin yanı sıra Ege’nin bu güzel köşesinde tarım arazilerini de susuzluk ve sanayi tehdidine karşı koruma mücadelesi yürütüyorlar.
Günümüzde Bergama’da özellikle gerek altın madeninin gerekse diğer endüstri kuruluşlarının yoğun olarak yeraltı suyu tüketmeleri nedeni ile çiftçiler yüzyıllardan beri bu bölgede yaptıkları sulu tarımı yapamıyor; su çıkarabilmek için her yıl daha derine sondaj yapmak zorunda kalıyorlar. Üstelik Bergama’nın tarım bölgesi olmaktan çıkarılıp verimli topraklar üzerine serbest bölge ve organize sanayi bölgelerinin de kurulacağı konusunda ciddi duyumlar var. Bergamalı bugün Bakırçay bölgesinin; Ergene nehrine ve havzasına benzemesinden korkuyor. İşte bu tehditler altında yapılan ilk ‘Bergama Çevre Filmleri Festivalinin’ ana teması ‘suyuna sahip çık’ oldu. Önümüzdeki yıl ise ana tema belli değil ama ‘enerji’ başlığı olabileceği konuşuluyor.
Festivalin diğer bir özelliği ise bu yıl üç köyün de söyleşi ve film gösterimi programına alınmasıydı. Köylerdeki yoğun ilgi önümüzdeki yıllarda daha çok sayıda köyün festival programına alınması hazırlıklarını şimdiden başlatmış. Organizasyon komitesinin başında bulunan Prof. Dr. Cem Girit, festivalin büyük ilgi gördüğünü; Bergamalılar tarafından sahiplendiğini belirterek gelecek yıllarda da programı daha da genişleterek sürdüreceklerini belirtiyor. Festivalin düzenlenmesi için içlerinde başta Bergama eski belediye başkanı Mehmet Gönenç ve Bergama Çevre Platformu Sözcüsü Erol Engel olmak üzere büyük bir gönüllü grubu emek vermiş. Önümüzdeki yıllarda Bergama’da düzenlenecek Çevre Filmleri Festivalleri için organizasyon komitesi şimdiden meslek odaları, yerel yönetimler ve sağlıklı bir çevrede yaşama mücadelesi yapan tüm sivil toplum örgütlerini desteğe çağırıyor.
Festivalin tek sürprizi ise ikinci günün akşamı bölgede olan aşırı yağışlar nedeni ile Bergama Kültür Merkezi’ni su basması sonucu son gün etkinliklerinin tarihi bir Bergama evinin restore edilmesi ile kazanılan Haluk Elbe Salonu’na alınmasıydı.