“Yıkıcı yaratıcılık”ın kitleselleşerek, örgütlenerek ve yasa ile kendisini güvence altına altına alarak meşrulaştığı bir kırılma noktası da şudur: Otoban yapılmaya başlanmasıyla birlikte şehrin küçük nüfusunu oluşturan otomobil sahipleri yayalara değil, şehrin büyük nüfusunu oluşturan yayalar otomobil sahiplerine tabii kılınmaya başlamıştır.
İlk otobanın 1930’larda Nazi Almanya’sında yapılması tesadüf değildir. [1]
…
Bu yüzden:
Kaldırımların sokak, cadde ve otobanlardan daha dar tasarlanması, tasarlayanların tekrar tekrar ve tekrar seçilmesi Nazizmin şehirlere nüfuz etme, aşağılayan ile aşağılanın birbirini kucaklayarak “aşağılık” bayrağını göndere çekme, seçen ve seçilenin bu bayrağa tapınma biçimlerinden biridir. [2]
*
[1] Stoll, M., Kâr: Kapitalizmin Tarihine Ekolojik Bakış, s. 247, 249.
[2] Yeni İnsan Yayınevi tarafından yayımlanacak olan “Çok Kalpli Asi” adlı deneme kitabından bir bölüm.