Anadilde Kürtçe okul geliyor

Çözüm sürecinin önemli bir ayağı olan anadilde eğitim tartışmaları sürerken, aralarında Diyarbakır’ında bulunduğu üç merkezde Kürtçe eğitim veren üç okul açılıyor. HDP’li belediyeler ile DTK, Kurdi-Der, Eğitim Sen gibi bazı sivil toplum kuruluşlarının (STK) girişimiyle açılacak okullar, Diyarbakır, Cizre ve Yüksekova’da olacak. Okulların açılması girişiminde bulunan STK’lar, “Kürt sorunu çözülecekse anadilde eğitim muhakkak olmalı. Çözüm sürecini provoke ediyor diyorlar. Aksine biz sürece yardımcı olmak istiyoruz” diyor.

kürtçe

Kürtçe eğitim verecek okullarla ilgili Taraf’a konuşan Kürt Dili Araştırma ve Geliştirme Derneği (Kurdi-Der) Başkanı Sabahattin Gültekin, “İlk okulda görülecek olan bütün dersler Kürtçe olarak verilecek. Okulda beş sınıf olacak. Altı yaşında olan öğrencilerin kaydı alınacak. Yüz öğrenci alıyoruz ilk etapta. Şu anda birinci sınıftan başlıyoruz. 20 kişilik sınıflar düşünüyoruz. Beş öğretmen görev alacak. Bunun yanında branş öğretmenleri ile birlikte sekiz öğretmen görev yapacak. 15 Eylül’de Bağlar Belediyesi Ferzat Kemanger Eğitim Destek Evi’nde eğitime başlayacağız” diye konuştu.

2014-2015 öğretim yılında hazır

Diyarbakır Eğitim-Sen Şubesi Eşbaşkanı Yıldırım Arslan, anadilde eğitim okulunun 2014-2015 eğitim öğretim yılında hayata geçirileceğini söyledi. Bu adımın provokasyon olarak ifade edilmesinin kendilerini incittiğini belirten Arslan, “Yeni bir hükümet kuruldu, anayasanın yeniden yapılması tartışmaları sürüyor. Bu süreçte en önemli konu dil ve kendini ifade etme konusudur. Diğer bir önemli nokta çözüm süreci ile ilgili açıklamalar. Hem hükümet hem de diğer taraf Eylül ayının önemine dikkat çeken açıklamalar yaptı. Buyurun mademki Eylül ayı çok önemli, buyurun anadilde eğitim ile ilgili bir adım atılmış durumda. Bu girişimi de bu temelde ele almak lazım. Bu kesinlikle üniter yapıya, Türkçeye yönelik tavır olarak algılanmamalı. Demokratik ve meşru bir talep olarak görülmeli” ifadelerini kullandı.

İlkokul düzeyinde olan okulun yapısı ile ilgili konuşan Arslan, “İlkokul formatında, anadilin öğretildiği bir okul olacak. Bundan sonraki yıllarda Türkçe dili de olacak ancak şu an için sadece Kürtçe eğitim-öğretim verilecek. Okulda pedagojik açıdan uzmanlardan kabul gören kaynaklar kullanılacak. Irkçı-şovenist kaynaklar olmayacak” dedi.

Bu adımın özerliğe hazırlık olup olmadığına ilişkin ise Arslan, şu ifadeleri kullandı: “Ankara’nın merkezi yönetim sistemi sıkıntılı. Diyarbakır’daki bir problemi Ankara çözemiyor. Aksine daha sıkıntılı yöntem uyguluyor. Eğitimde AB yerel yönetim şartlarının esas alınması gerekiyor. Eğitimin yerel ağlara bağlanması gerekiyor. Bu yönetim şekli esas alınırsa özerlik veya başka bir isim olabilir. Ancak sistem bu olmalı” dedi.

(Taraf)

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Şirketlerin toplumsal sorumluluğu

Türk şirketleri kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik uygulamalarında batılı benzerleri kadar başarılı değil. Ancak bu sadece şirketlerden kaynaklanmıyor, 'öngörülemezlik ortamı' ve toplumsal baskının eksikliği de bunda etkili. 

‘Qou vadis-2’: Ülke nüfusu

Geleceği ile ilgili derin kaygılar duymakta olan nüfus kesimlerinin, Türkiye’nin her yerinde giderek artmakta olduğu bir ortamdayız. Ne kent nüfusu kentte kalabilecek uzun erimli bir gelecek görüyor, ne de kır nüfusu kırda kalabilecek bir durum algılıyor.

[Bir şarkının hikayesi] San Francisco/ Scott McKenzie

Scott McKenzie’nin Hippi kültürünü konu alan 'San Francisco (Saçınıza Çiçek Taktığınızdan Emin Olun)' şarkısı, Beatles’ın 'All You Need is Love'ı ile beraber, 'Summer of Love'ın belirleyici şarkılarından biri olarak kabul edilir.

Yandı Çukurova yandı

Türkiye’de tarımın geldiği yer içler acısı. Ülkenin dört bir yanındaki çiftçiler isyan halinde. Diğer taraftan en fazla artış gıda fiyatlarında. Dikkate alınması gereken ciddi bir dengesizlik var.

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Bir güvercini sevmekle başlayacak her şey

Maalesef sorun yarattığı var sayılanlara karşı empati yoksunu, sadece kendi refahını gözeten adaletsiz çözümler üretmek yalnızca 'Güvercin Kakası' kitabındaki kasaba halkına mahsus değil. Katliam Yasası'nı unutmadınız değil mi?

EN ÇOK OKUNANLAR