Enerjiİklim KriziManşet

‘Akkuyu’yu neresinden tutsak elimizde kalıyor: Koşar adım felakete gidiyoruz’

0

Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri’nde gönüllü çalışmalar yapan Avukat İsmail Hakkı Atal, Mersin‘in Büyükeceli ilçesinde inşaatı devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali‘nin (NGS) Akdeniz‘in insan kaynaklı iklim değişikliğine bağlı olarak artan su sıcaklıkları nedeniyle yaşamsal tehdit oluşturduğuna dikkati çekti.

Nükleer santrallerin reaktörlerini soğutmakta kullanılacak olan suların sıcaklığının 28°C‘yi aşmaması gerekiyor. Öte yandan Atal, Akkuyu NGS’ye soğutma suyu sağlayacak olan Akdeniz’de geçen yıl ağustos ayında deniz suyu sıcaklığının 30,5°C‘ye, bu yıl ise 31,9°C‘ye kadar çıktığını belirtti.

Kömür, petrol ve gaz gibi fosil yakıt kullanımları başta olmak üzere insan faaliyetlerinden kaynaklanan iklim değişikliği nedeniyle deniz suyu sıcaklığının yükseldiğini ifade eden Atal, bu nedenle Akkuyu Nükleer Santralinin reaktörlerini soğutmanın imkânsız hale geldiğini aktardı.

Av. Atal, Mersin 2’nci İdare Mahkemesi‘nde konuya ilişkin açtıkları yürütmeyi durdurma davasının reddedildiğini, kararı istinafa taşıdıklarını belirtti.

‘Santraller 28°C’nin üzerinde büyük risk yaşamakta’

Bu yıl temmuzda Akkuyu’ya soğutma suyu sağlanacak bölgelerde ortalama deniz suyu sıcaklığının 28,4°C‘yi bulduğunu belirten Atal, “Nükleer santrallerin soğutma suyunun sıcaklığının 28°C‘nin üzerine çıkmaması gerekmekte. Soğutma suyu 28°C‘nin üzerine çıktığında gezegendeki nükleer santraller büyük risk yaşamakta” dedi.

İsmail Hakkı Atal, enerji üretiminin yaklaşık yüzde 62,6‘sını nükleer enerjiden karşılayan Fransa’da üç yıldır nükleer santrallerin iklim değişikliğine bağlı sıcak dalgaları nedeniyle soğutulamadığını ve risk altında elektrik üretiminin durdurulmak zorunda kalındığını hatırlattı.

Benzer bir durumun 1 Ağustos 2018’de Kuzey Avrupa ülkelerinden İsveç‘te yaşandığına değinen Av. Atal, dünyanın en soğuk denizlerinden biri olan Baltık Denizi‘nde su sıcaklığının 25°C‘yi geçmesi üzerine Ringhal Nükleer Santralini durdurmak zorunda kaldığını kaydetti.

‘Bakanlık, soğutma suyu yeterliliğiyle ilgili tek bir inceleme sunamadı’

Atal, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının konuya ilişkin yeterli inceleme yapmadığını vurgulayarak şunları söyledi:

“Mersin 2’nci İdare Mahkemesi 22 Haziran 2023 tarihli ara kararıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) kapsamında soğutma suyu yeterliliği açısından yapılan teknik bir incelemenin bulunup bulunmadığını sormuştur. Ancak dosyaya 24 Temmuz 2023’te sunulan 23 sayfalık cevap dilekçesinde bakanlık soğutma suyu yeterliliği ile ilgili tek bir inceleme dahi sunamamıştır. İdare, sadece deşarj suyunun deniz suyunu ne kadar ısıtacağına ilişkin modellemeler sunmakta, gezegendeki somut tehlikeleri soyut olarak inkâr yoluna gitmektedir. Akkuyu Nükleer Santrali inşaatının ne kadar çürük temeller üzerinde inşa edilmiş olduğu, Türkiye’nin geleceğini büyük riske soktuğu ortaya çıkmıştır.”

‘Koşar adım felakete’

Bilim insanlarının araştırmalarına göre iklim kriziyle birlikte gezegenin her köşesinde denizlerin ısındığını, Akkuyu sahasının bulunduğu Doğu Akdeniz’in ise dünya ortalamasından iki kat daha hızlı ısındığını hatırlatan Atal şunları söyledi:

“Akkuyu Nükleer Santral Sahası, ortalama denizel sıcaklığın, ortalama karasal sıcaklıktan daha fazla olduğu gezegendeki tek nükleer sahasıdır. İdare, Akkuyu’da nükleer santral yapmaktan vazgeçmek yerine, 28°C‘nin üzerindeki su sıcaklığında da Akkuyu’nun çalıştırılmasına izin verileceğine ilişkin Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliğinde değişiklik yapmıştır. Akkuyu Nükleer Projesi nereden tutsak elimizde kalmaktadır. Akkuyu’nun her an 7’den büyük yıkıcı bir deprem beklenen Kuzey Anadolu Ecemiş Fay Hattı üzerinde olması, Fukuşima Nükleer Santral faciasının Japonya‘ya maliyetinin 1 trilyon dolar olmasına rağmen santralin sahibi ve işletmecisi Rusya‘nın sadece 700 milyon euro sorumluluk üstlenmesi, yönetimi ve mülkiyeti Rusya’ya ait olan Akkuyu’nun ulusal güvenlik sorunu olmasına, Akdeniz’in Akkuyu Nükleeri soğutamayacak olması sorunu eklenmiştir. Bilimin ve bilimsel öngörülerin bypass edildiği [es geçildiği] Yeni Türkiye Yüzyılı‘nda Türkiye, Akkuyu’yla koşar adım felakete götürülürken, Akkuyu’ya karşı haklı mücadelemizin sürdüğünü bildiriyoruz.”

Akkuyu NGS, Uluslararası Ceza Mahkemesine şikayet edilmişti

Atal mayıs ayında, iklim krizi nedeniyle suları ısınan Akdeniz’in Akkuyu NGS’ye soğutma suyu sağlamasının ve santralin her an 7’den büyük bir depremin beklendiği bir fay hattı üzerinde bulunmasının doğuracağı risklerden dolayı santralin sınıraşan kirlilik ve ekolojik yıkım (ekokırım) riskleri barındırdığını ifade ederek, yetkilileri “insanlığa karşı suç” işlemekten Uluslararası Ceza Mahkemesine şikayet etmişti.

‣ Akkuyu nükleer santrali Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taşındı: İnsanlığa karşı suç işleniyor

More in Enerji

You may also like

Comments

Comments are closed.