Bisiklet sürmeyi bilmeyen bir bisiklet aktivisti: Remziye Günay Eryılmaz – Ful Uğurhan

Kırk yıla varan nükleer karşıtı mücadelenin yılmaz aktivistlerinden Remziye Günay Eryılmaz’ı kaybettik.

Remziye Hanım da tıpkı yakın geçmişte yitirdiğimiz Prof.Dr.Leziz Onaran, Av.Noyan Özkan, Savaş Emek gibi kendi yaşam süresi içinde nükleer santral yapılmayanlardan olduğundan bir bakıma nükleer karşıtı mücadeleden zaferle çıkanlardan! Yeri doldurulamayacak olanlardan.

Nükleer Santral Karşıtı Akkuyu Şenliği'nde (9.8.1997). (Soldan üçüncü Remziye Eryılmaz). (Foto: Umur Gürsoy Arşivi)
Nükleer Santral Karşıtı Akkuyu Şenliği’nde (9.8.1997). (Soldan üçüncü Remziye Eryılmaz). (Foto: Umur Gürsoy Arşivi)

Avukat Noyan Özkan’ın 2013 yılındaki ani vefatından sonra Yeşil Gazete’ye yazdığı yazıda “Neden bizleri terk edip gittin… Senin gibi güçlü birisi, kalbine yenik düşer mi? Çirkinlikler arttıysa artsın, atacaktın hepsini arkandaki torbaya… Torbanın da ağzını büzecektin, sıkı sıkı, dışarı çıkıp da önüne düşmesin diye… İnsanlık var oldukça sorun biter mi? Seninle daha çok işimiz vardı çoooook”demiş. Ardından “Ama beni çağırmayın, ben sizin gibi olmak istemiyorum. Daha öyle çok işim var ki..! Haydi git güle güle” diye eklemiş, giden mücadele arkadaşına sitem ederek.

Şimdi sitem etme sırası bize gelmiş oldu. Daha yapacakları vardı. En büyük tutkusu bisikletli yaşamın yaygınlaşması ve Mersin’e bisiklet yollarının yapılmasıydı. Oysa kendisi bisiklete binmeyi bile bilmiyordu.

Adana'da ÇETKO evsahipliğinde yapılan bir DAÇE (Doğu Akdeniz Çevrecileri) toplantısının sosyal yemeğinde Umur Gürsoy ile birlikte (Foto: Umur Gürsoy arşivi)
Adana’da ÇETKO evsahipliğinde yapılan bir DAÇE (Doğu Akdeniz Çevrecileri) toplantısının sosyal yemeğinde Umur Gürsoy ile birlikte (2.5.1995) (Foto: Umur Gürsoy arşivi)

Onu, gündüz vakti elinde lambasıyla dürüst insan arayan Sinop’lu Diyojen gibi elinde tuttuğu gaz lambası ile, yerel ürünlerle süslediği şapkalarıyla, üzerine bisiklet resmi çizilmiş giysileri ile ve daima gülen yüzü ile anımsayacağız.

Gittiği yerde, mücadele arkadaşları ile birlikte düşlediği gibi bir mekan bulur dilerim.

45-Ful-Uğurhan

 

 

Dr. Ful Uğurhan

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Otoban

Otoban yapılmaya başlanmasıyla birlikte şehrin küçük nüfusunu oluşturan otomobil sahipleri yayalara değil, yayalar onlara tabi kılınmaya başlandı.

Kazdağlarını savunmak ve kurumların sessizliği: Yeni toplumsallık

'Üzerinde düşünülmesi gereken, neoliberal pratiklerle frenlenmiş toplumsal dinamik ve mekanizmaların baskı ve zor araçlarıyla kuşatıldığı şartlarda nasıl bir direnişin örülebileceğidir.'

Tanrı ve şiddet

İlahi şiddetin amacı hukuksal bir yaptırım ya da düzen değil, aksine kurbandır.

Açık Radyo’dan mesaj var: Buradayız, hazırız, neşemiz daim!

'Kainatın tüm seslerine açık' Açık Radyo,, sesini kesmek isteyenlerine inat cıvıl cıvıl, hareketli, ziyaretçi akınından başını kaldıramadan 30. yaş gününe ve dinleyicisiyle buluşmaya hazırlanıyor.

Kazdağları, yeniçeriler, madenler: Enter! – Gizem Kastamonulu

Cengiz Holding, hukuku da yanına alarak bakır madeni için Kazdağları'nda ağaç kıyımına başladı. Bu talanı durdurmak için Kirazlı'daki sesi yeniden yükseltmekten başka çaremiz yok.

EN ÇOK OKUNANLAR