Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İstanbul İl Koordinasyon Kurulu(İKK) bünyesinde, Harita ve Kadastro, Çevre, Jeoloji Mühendisleri ve Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubelerinden oluşan çalışma grubu 3. havaalanı ile ilgili hazırladıkları teknik raporu kamuoyu ile paylaştı.
Raporda”İhalesi sonuçlanan havaalanının proje kotunun 105 metreden 70 metreye indirilmesi, bu havaalanının çalışamaz hale getirecektir. Çünkü 70 metre kotunda yapılacak pistlerden, kara yönünden, uluslararası uçuş güvenlik kriterlerine göre, iniş-kalkış mümkün değildir” görüşü savunuluyor.
3. havaalanı ihalesinde 105 metre olan kot yüksekliğinin, ihale tamamlanıp inşaat başladıktan sonra 70 metreye indirildiğini belirtilerek, ÇED raporunda 105 metre kot için 2 milyar 500 milyon metreküp olarak belirlenen dolgu miktarının 70 metre kotunda 420 milyon metreküpe düştüğünün altını çiziliyor.
Raporda öne çıkan görüşler şöyle:
“Havaalanı pistleri 70 metre kotuna göre yapılırsa, havaalanının güneyinden uçak iniş ve kalkışlarının teorik olarak mümkün olmadığı uçak mühendisleri ve bilim insanlarının similasyon üzerinden yaptıkları değerlendirmelere göre mümkün olmamaktadır. Ya oradaki mevcut tepeler traşlanacak ya da havaalanının, ihale aşamasında söylenildiği gibi 105 metre kotuna göre yapılması gerekmektedir. Ancak traşlanacak tepelerin olduğu yerden 3. köprü otoyolu geçmektedir. Bu durumda yine ihalesi yapılmış olan ve inşaatı devam etmekte olan otoyolun proje kotlarının değişmesi gündeme gelecektir. İhalesi sonuçlanan havaalanının proje kotunun 105 metreden 70 metreye indirilmesi, bu havaalanının çalışamaz hale getirecektir. Çünkü 70 metre kotunda yapılacak pistlerden, kara yönünden, uluslararası uçuş güvenlik kriterlerine göre, iniş-kalkış mümkün değildir.”
Toplantıda Çevre Etki Değerlendirme(ÇED) raporunda yer almasına rağmen 2 yıl süreli kuş gözlem çalışması yapılmadan inşaat çalışmalarına başlandığına değinilerek, kuş-uçak çarpışma risklerinin değerlendirilmediğini, bu durumun uçak kazaları riskini arttıracağı uyarısı yapıldı.
Havalimanı projesinin, İstanbul’a kullanım suyunun büyük bir kısmını sağlayan Terkos Barajı’nın koruma alanları içinde kaldığını belirtilerek inşaat faaliyetlerinin gölde kirlenmeye yol açacağı, proje alanında bulunan akarsuların tahrip edilmesi sonucu gölün su miktarlarında azalmaya ve kirlenmeye yol açacağı vurgulandı.
Toplantıda söz alan Prof. Dr. Zerrin Bayraktar ise 3. havalimanı için İstanbul’un anayasası olarak kabul edilen ‘İstanbul Çevre Düzeni’ planında Silivri bölgesinin gösterildiğini hatırlattı. 3. köprü, 3. havalimanı projelerinin İstanbul için yıkım demek olduğunu söyleyen Bayraktar, “Dayatmacı projelerle önümüze bir şeyler konuluyor. İstanbul’a da ülkeye de yarar getirmeyeceği açık olan bu projenin yapılmaması gerekiyor” dedi.
(Yeşil Gazete)