Ana Sayfa Blog Sayfa 2096

5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde Kazdağları ile dayanışma çağrısı

Kazdağları’nda yapılması istenen maden projelerine karşı mücadele yürüten Su ve Vicdan Nöbeti Koordinasyonu 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısıyla tüm haftaya yayılacak eylemlerin çağrısını yaptı.  Koronavirüs sebebiyle ilk dört günde yalnızca sosyal medya üzerinden bir araya gelinecek.

5 Haziran Cuma günü ise “Kazdağları İçin Adalet” sloganıyla bir araya gelecek eylemciler Çanakkale Adalet Heykeli önünde saat 14:30’da basın açıklaması gerçekleştirecek. Eylem, koronavirüs salgını sebebiyle sosyal mesafe kuralları gözetilerek ve koruyucu maskeler eşliğinde düzenlenecek.

‘Salgın süresince tedbirlere uyduk’

Koordinasyon tarafından yapılan açıklamada koronavirüs salgını sırasında tedbirleri sekteye uğratacak şekilde değil tersine destekleyici ve birlikteliğe özen göstererek hareket ettikleri belirtildi.

Açıklamada “Çünkü bizler Su ve Vicdan Nöbetinin başladığı ilk günde de dile getirdiğimiz gibi ‘yaşam savunucusuyuz’. Öncelikle insan sağlığını, yaşamı korumaya çalışmakta ve doğa ile bütünlüğümüzü kabul etmekteyiz” denildi.

Salgının çevre tahribatına yönelik önemli mesajlar içerdiği belirtilen metinde  “Süreç gösterdi ki doğanın bize ihtiyacı yok ancak bizim nefes alabilmemiz için ona ihtiyacımız var” ifadeleri kullanıldı.

İngiltere’nin en büyük güneş santraline onay çıktı

İngiltere’nin en büyük güneş enerjisi santrali unvanını taşıyacak olan Cleve Hill Solar Park projesi, geçtiğimiz hafta İngiltere Planlama Denetim Kurulu tarafından onaylandı. Londra’nın 96 kilometre güneydoğusunda bulunan Faversham bölgesinde kurulması planlanan Cleve Hill Solar Park, 880.000 güneş paneline ev sahipliği yapacak ve 350 MW enerji üretebilecek. Güneş enerjisi santralinin internet sitesindeki bilgilere göre bu enerji, 91.000 evin elektrik ihtiyacını karşılayabilecek.
 
64 hektarlık alanda kurulacak olan Cleve Hill GES için 450 milyon sterlin yatırım yapılacak ve santral herhangi bir devlet teşviki almayacak. Cleve Hill GES’in inşa çalışmalarına önümüzdeki yılın başlarında başlanması ve 2023 yılına kadar elektrik üretimine başlaması planlanıyor. Santralin ülkenin karbon emisyonunu yılda 68,000 ton azaltacağı öngörülüyor.

Helen Whatley: Proje, bütün bir bölgenin doğasını yok edecek’

Cleve Hill Solar Park geliştiricilerinin söylediklerine göre bu santral, panelleri ve enerji depolama alanını içerisinde bulunduracak. Santralin İngiltere’nin 2050 yılına kadar karbon emisyonlarını sıfıra indirme hedefine ulaşabilmesi yolunda da büyük bir adım olacağı belirtiliyor. Proje, 50 MW sınırını bir hayli aştığı için Ulusal Önemli Altyapı Projeleri’ne dâhil olacak ve sıkı bir denetimden geçecek fakat bu santral hakkında parlamentodan farklı sesler de yükseliyor.

Parlamento üyesi Helen Whatley, bu güneş enerjisi santralinin inşa edileceği kırsal kesimi ‘sanayileştireceğini’ savunuyor. Whatley, konuyla ilgili şunları söyledi: “Burada sadece birkaç kırsal alandan bahsetmiyoruz; bu santral, kurulacağı alandaki bütün tabiatı yok edebilir. 2050 yılında sıfır karbon emisyonuna ulaşmamızı ben de istiyorum fakat yine de bu, ne pahasına olursa olsun düşüncesiyle yapılmamalı.” 

Cleve Hill temsilcisi Emily Marshall ise kaygılara karşılık“Santral, yoğun olarak tarımsal alan olarak kullanılan bölgedeki biyolojik çeşitliliği yine aynı alanda bulunan çayırlar ve ormanlık bölgeler ile birlikte artıracak” açıklamasında bulundu.
 
Ülkenin güneşte kurulu gücü 9.68GW’a ulaşmış durumda. Kapasitenin 2030 yılına kadar 27 GW’a ulaşması bekleniyor. 

Meryemana Tabiat Parkı’nın koruma statüsünün değiştirilmesi yargıya taşınıyor

Şehir Plancıları Odası (ŞPO) İzmir Şubesi, İzmir‘in Selçuk ilçesinde, 12’nci Grup Doğal Sit alanlarının koruma statülerinin değiştirilmesinden etkilenen Meryemana Tabiat Parkı için yargı yoluna gideceklerini açıkladı.

Meryemana Tabiat Parkı’nı içine alan bölge, 1’inci Derece Doğal Sit Alanı statüsündeydi. 4 Mart’ta Cumhurbaşkanlığı tarafından bölgenin bir bölümünün tamamen doğal sit dışına çıkarılmasına, daha önce 1’inci Derece Doğal Sit Alanı statüsünde olan bölgelerin ise “nitelikli doğal koruma alanı” olarak yeniden belirlenmesine karar verilmişti.

Derecesi düşürüldü

ŞPO İzmir’den yapılan açıklamada, sit statüsü değişikliklerinin; kamu yararına, koruma mevzuatına, şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına aykırı olduğu belirtildi:

Uygulanması halinde ileride doğada telafisi mümkün olmayan yıkımlara neden olacağını dikkate alınarak, TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi olarak söz konusu işlemi yargıya taşıyacağımızı belirtiyor ve başta Selçuk halkı olmak üzere tüm halkımızı ve ilgili kurumları sürece dahil olmaya davet ediyoruz.

‘Telafisi mümkün olmayacak tahribata açacak’

Açıklamada bölgenin, farklı koruma statüleriyle parçalanarak değerlendirilmesinin ve koruma derecesinin değiştirilmesinin burayı “telafisi mümkün olmayacak şekilde tahribata açık ve savunmasız hale getireceği” savunuldu. Yapılanın hukuka aykırı olduğu belirtilen açıklamanın devamında şunlar söylendi:

Koruma statülerini değiştirerek bütüncül koruma yaklaşımını ve geçmişte belirlenmiş süreklilik arz eden koruma statülerini ortadan kaldırmak, yasal boşluklar ve mevzuat eksiklikleri yaratarak karar verici olarak tarif edilen Bakanlık aracılığı ile milyonlarca hektar koruma alanında çeşitli yatırımlar yapılmasının önünü açmak; özellikle dünya genelinde iklim değişikliğinden kaynaklı bir ekolojik hassasiyet süreci yaşanırken, gelecek kuşakların, sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını tehlikeye atmak olacaktır.

Açıklamada daha önce Sit dereceleri değişikliklerine maruz kalan Çamlık Köyü, Zeytinköy, Selçuk – Seferihisar yolu, Göller Bölgesi gibi bölgelerde görülen tahribatlardan örneklere yer verildi.

Japonya’da Kürt gencin polis tarafından darp edilmesi protesto edildi

Japonya’nın başkenti Tokyo’nun Shibuya bölgesinde bir Kürt gencinin gözaltına alınırken polis tarafından darp edilmesi protestolara sebep oldu.

Gencin darp edildiği anların bir arkadaşı tarafından videosunun çekilerek sosyal medyada yayınlanması kısa sürede internet üzerinden yayıldı. Olayın duyulmasının ardından 200 kişi Şhibuya polis karakolunun önüne gelerek “Yabancılara ayrımcılık yapma” şeklinde sloganlar attı.

Arabadan zorla indirildi

Mainichi gazetesinin aktardığına göre 22 Mayıs günü yaklaşık 17 yıldır Japonya’da yaşayan gencin aracı trafik kurallarına uymadığı gerekçesiyle durduruldu. Genç adamın dişçi randevusuna yetişmeye çalıştığını söyleyerek arabadan inmek istemediğini söyledi.

Bunun üzerine polis memurları sürücüyü arabadan indirdi. Boynundan bastırarak yere itti. Bu esnada genç adam boynundan ve bacaklarından pek çok darbe aldı.

‘Nefes alamıyorum’

Arkadaşı tarafından çekilen videoda adamın “Ben bir şey yapmadım” ve “Nefes alamıyorum” diye bağırmasına rağmen polisin şiddet uygulamaya devam ettiği görüntüleniyor.

ABD’nin Minnesota eyaletinde elleri kelepçelenerek yüz üstü yere yatırılan siyah ABD vatandaşı George Floyd‘un, polisin sert müdahalesi sonucu nefessiz kalarak öldürülmesi tüm dünyada büyük bir tepki yaratmıştı.

Floyd’un ölmeden önceki son sözleri olan ‘Nefes alamıyorum’ kısa sürede siyahların haklarını savunan kişilerin bir sloganı haline geldi ve ülke genelindeki protestolar hafta boyunca devam etti.  Uygulanan sokağa çıkma yasaklarına rağmen devam eden gösteriler sonucunda dört binden fazla gösterici gözaltına alındı.

 

 

 

 

Yasaklar kalktı, ‘yeni normal’ başladı

Koronavirüs salgınına karşı alınan tedbirler kapsamında, Türkiye‘deki ilk vakanın açıklandığı mart ayından bu yana aşamalı olarak uygulanan kısıtlamalar bugün itibarıyla büyük ölçüde kalktı.

Bu çerçevede idari izinde bulunan veya esnek çalışma sistemine dahil olan kamu personeli normal mesaiye başladı, şehirlerarası seyahat kısıtlaması kaldırıldı, lokanta, restoran, spor salonu, kıraathane, pastane, çay bahçesi gibi umumi mekanlar ile park ve bahçeler açıldı.

65 yaş üstüne yönelik sokağa çıkma kısıtlamaları ise istisna kapsamındakiler hariç olmak üzere şimdilik devam ediyor. Ancak esnaf ve sanatkar olarak işletme sahibi 65 yaş üstü vatandaşlar maske, mesafe, temizlik şartına riayet şartıyla işlerinin başında durabilecek. Bu gruptan olmayan 65 yaş üstü vatandaşlar ise pazar günleri 14.00-20.00 saatleri arasında dışarı çıkabilecek.

20 yaş altına yönelik sokağa çıkma yasağı uygulaması ise 18 yaşa indirildi. 0-18 yaş grubu, çarşamba ve cuma günleri, 14.00-20.00 saatleri arasında sokağa çıkabilecek.

‘Temaslı’ oyunlar yasak

İçişleri Bakanlığı‘nca 81 il valiliğine gönderilen genelgeye göre, normalleşme kapsamında geçerli olacak kararlar şöyle sıralandı:

  • Faaliyetleri geçici süreliğine durdurulan/kısıtlanan lokanta, restoran, kafe, pastane, kıraathane, kahvehane, çay bahçesi, dernek lokalleri saat 22.00’ye kadar hizmet vermeye başlayacak.
  • Faaliyetleri geçici süreliğine durdurulan yüzme havuzu, kaplıca, hamam, sauna, SPA merkezleri gibi işletmeler, bugün itibarıyla, belirlenen kurallar dahilinde saat 22.00’ye kadar, spor merkezleri ve tesisleri ise 24.00’e kadar hizmet vermeye başlayacak.

  • Kısıtlanan halka açık alan olan park ve bahçe ile rekreasyon ve piknik alanları, mesire ve ören yerleri ile sahil bantlarında (plajlar) piknik, spor, yürüyüş, gezi, balık tutma faaliyetlerine (yerleşim yeri içi park/bahçelerde mangal yapmak hariç olmak üzere) belirlenen kurallar ve mesafe şartlarına uyularak 1 Haziran’dan itibaren başlanacak.
  • Geçici süreliğine faaliyetleri durdurulan giyim pazarları (sosyete pazarı) olarak adlandırılanlar başta olmak üzere sergi ve tezgahlarda giyim, oyuncak, süs eşyası, çanta gibi zaruri olmayan ihtiyaç maddelerinin satışının yapıldığı tüm pazarlarda belirlenen kurallar ve mesafe şartlarına uyularak yine 1 Haziran Pazartesi gününden itibaren faaliyetlere başlayacak.

‘Tedbirli’ normalleşme

Bununla birlikte normalleşme kapsamında uyulması gereken kurallar bulunuyor.

Şehirler arası seyahat kısıtlamasının, olumsuz bir durum görülmesi halinde yeniden getirilmesi gündemde olacak. İşbaşı yapan memurlar arasında Sağlık Bakanlığı tarafından tanımlanan ve takibi yapılan kronik hastalığı olan kamu personelinin durumları ise kurumlarınca değerlendirilecek.

AA Servet Tümer

Yeniden faaliyete geçen kurumların uyması gereken kurallar çerçevesinde spor salonlarına maskesiz girilemeyecek, restoran ve kafelerdeki masalarda da bir masada en fazla iki kişi oturabilecek. Restoran ve kafe benzeri mekanlarda da iskambil, okey, tavla oyunları ve nargile satışları ile doğrudan temasa neden olacak şekilde dans ve oyun amacıyla yapılan canlı müzik faaliyetler yasak kapsamında olacak.

Sağlık Bakanlığı’nca plaj ve yüzme alanlarında alınması gereken önlemler doğrultusunda, plajda kalabalık oluşmasını engellemek için sosyal mesafe kurallarına uygun kapasite belirlenecek, şezlonglar arası mesafe en az 1.5 metre olacak, tek kişinin kullandığı su etkinlikleri yapılabilecek. Plaj girişlerinde maskesi olmayanlar için maske ve alkol bazlı el antiseptiği veya en az yüzde 70’lik alkol içeren kolonya bulundurulacak.

Seyahat yasağı kalktı

Bir süredir devam eden seyahat izin belgesi uygulamasına seyahat yasağının kaldırılması ile son veren İçişleri Bakanlığı, şehirler arası seyahat yasağı hakkında da detayları yayımladı. 65 yaş üstü vatandaşların almaya devam edeceği seyahat izin belgesi, diğer tüm vatandaşlar için kaldırılmış oldu.

Buna göre şehirler arası seyahat yasağı uygulamasının kaldırılmasıyla birlikte seyahat izin belgesi yerine uçak, otobüs, tren gibi seyahat araçlarında HES kodu kullanılmaya devam edilecek.

Kapalıçarşı’ya dualı açılış

Pazarların açılmasıyla birlikte, 23 Mart tarihinden bu yana kapalı olan Tarihi Kapalıçarşı ve Mısır Çarşısı da kapılarını açtı. Törenle yapılan İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da katıldı. Çarşı’nın Nuruosmaniye kapısında düzenlenen törende İstanbul İl Prof. Dr. Müftüsü Mehmet Emin Maşalı, Yerlikaya‘nın konuşmasının ardından dua okudu. 

Yerlikaya törendeki konuşmasında, kontrollü sosyal hayat diye tanımlanan yeni normal döneminin başladığını belirterek, “Üretim, hizmet sektörü, Kapalıçarşımız, Mısır Çarşımız, esnafımız kuralara riayet ederek işimize döneceğiz. 3 aya yakın zamandır ekonomik olarak yavaşladık ama Allah’ın izni ile yiğit bulunduğu yerden hızla kalkacak ve tekraren ekonomimizi dinamik hale getireceğiz inşallah” dedi.

Enstalasyon sanatçısı Christo hayatını kaybetti

Binaları giydiren adam olarak tanımlanan sanatçı Christo, 84 yaşında New York’taki evinde hayatını kaybetti. Sanatçının resmi Facebook sayfasından yapılan açıklamaya göre sanatçının ölüm nedeni doğal sebepler. Sayfada şu ifadeler kullanıldı: 

Christo 1958’de yazdığı bir mektupta ‘Güzellik, bilim ve sanat her zaman kazanır’ demişti. Bu sözlerine sıkı sıkı sarılıyoruz bugün.”

Paketlenmiş Reichstag / Berlin- 1995

Üretimlerini eşi Jeanne-Claude ile birlikte yapan ve genellikle ünlü yapılar üzerinde yaptığı enstalasyon ile tanınan Christo, Berlin’deki Reichstag ile Paris’teki Pont-Neuf köprüsü üzerinde çalışmıştı. Christo Vladimir Javacheff adıyla Bulgaristan’ın Gabravo kentinde 1935 yılında dünyaya gelen sanatçı Avusturya, İsviçre ve eşi Jeanne-Claude ile tanıştığı Fransa’da yaşadı.

Jeanne-Claude 2009’da 74 yaşında ölene dek de birlikte çalışmaya devam ettiler. O günden bu yana Christo çalışmalarını tek başına sürdürdü. 

‘Geride hiçbir şey bırakmamak cesaret ister’

Birlikte devasa yapıları dönüştüren ikili anıtsal nitelikte işlerini yaparken çevreci gruplarla birlikte hareket ettiler, çevresel etki değerlendirme raporlarını göz önüne alarak, uzmanlarla birlikte çalıştılar. Christo, “Sanatçılar – ve her şeyden önce mimarlar – kalıcılık arıyorlar. Ben yapmıyorum. Hiçbir şey bırakmamayı seviyorum. Bu cesaret ister ” demişti. 

Çevre için yeni bir bakış açısı yaratmayı amaçlayan sanatçı, doğanın bir kısmına ‘geçici olarak müdahale’ ederek bunu sağladığını belirtiyordu.  ‘Çevre Sanatı’  anılan çalışmalarında bir Volkswagen otomobili (1963), binaları (1967-68, 1971-95), bir çeşmeyi (1968), bir ortaçağ kulesini (1968) kıyıyı ve kayaları (1969), adaların etrafını (1980-83) ve ağaçları (1997-98) sentetik kumaş ile kapladılar.

Surrounded Islands.

Söz konusu bütün yapıtlar, bir ila üç hafta gibi sınırlı bir sürenin ardından yeniden eski haline çevrildi, kullanılan malzemenin tümü geri dönüştürüldü. Florida’da adaları çevreledikleri ‘Surrounded Islands’ projesini yerleştirmeden önce, çalışanlar 11 adadan 40 ton çöp toplamıştı. 

Seine Nehri üzerindeki Pont-Neuf ‘paketlemesi’/ 1985

Paris’teki Zafer Anıtı çalışması yarım kalan Christo yaşasaydı bu son eserini Eylül 2021’de gösterime açacaktı. Sanatçının istekleri doğrultusunda bu işin tamamlanıp belirlenen tarihte açılacağı duyuruldu. 

AKP Denizli Milletvekili: Avdan termik santrali durduruldu

AKP Grup Başkanvekili ve Denizli Milletvekili Cahit Özkan, düzenlediği basın toplantısında Denizli’nin Tavas ilçesinde yer alan Avdan Köyü’nde yapılması planlanan 300 MW’lık termik santral projesinin durdurulduğunu açıkladı.

Konuyla ilgili Büyükşehir Belediyesi Başkanı Osman Zolan ile ilgili Enerji Bakanlığı, Çevre Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı ile görüşme yaptıklarını söyleyen Özkan, “Yaptığımız görüşmeler çerçevesinde Tavas Avdan bölgesine yapımı planlanan termik santrali projesi durdurulmuştur” ifadelerini kullandı.

‘Yerleşim yerlerine çok yakın’

Özkan yaptığı konuşmada “Planlanan santralin su havzalarına yakınlığı, su depolarının bulunduğu bölgede olması, yerleşim alanlarına çok yakın mesafede olması yani yasal şartları etkin alan 3 kilometreden daha yakın olması nedeniyle ve özellikle sağlık ve ulaşım altyapısı ile tarım alanları dikkate alındığı zaman ÇED açısından şu anda yapılması uygun değil” dedi.

Zeytinci: Kesin açıklama bakanlıktan gelecek

Avdan Platformu sözcüsü Cüneyt Zeytinci ise Yeşil Gazete’ye yaptığı açıklamada kesin kararın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılacak açıklamayla belli olacağını söyledi.

Bakanlık tarafından herhangi bir açıklama yapılmadığını belirten Zeytinci, “Açıklanan ÇED raporuna halk, kendilerine sunulan 10 günlük süre içerisinde itirazlarını sundu. Şu anda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bu itirazları değerlendirerek ‘ÇED Olumlu’ veya ‘ÇED Olumsuz’ kararı alması gerekiyor” dedi.

‘Açıklamada kamuoyunun çabası etkili oldu’

Milletvekili ve Belediye Başkanı tarafından yapılan açıklamanın olumlu bir gelişme olduğunu belirten Zeytinci, “Uzun süreden bu yana Denizli’deki çok farklı kişi ve kurumlar projeye karşı açıklamalar yapıyor ve yapılmasına itiraz ediyor. Bu açıklamada bütün kamuoyu baskısının etkili olduğunu düşünüyorum. Umarım bu duyarlılık Bakanlık tarafından da dikkate alınır” dedi.

ÇED Raporu Bakanlık önünde

Santralin Avdan’a 772 metre, Adamharmanı’na 1.6 km, Narlı’ya 3, Kayapınar’a 4.5, Tavas’a 24, Kale’ye 15.4, Karacasu’ya 23, Denizli Merkeze ise 28.5 km kuş uçuşu mesafede inşa edilmesi planlanıyordu.

Santralin Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporu hazırlanmış, son şekli İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu’nca yeterli bulunmuş ve rapor nihai kabul edilmiş ve itiraza sunulmuştu. Proje şu anda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın kararını bekliyor.

Avdan Platformu kuruldu

Avdan Madencilik tarafından kurulması planlanan 300 MW’lık termik santralin, çevreye ve sağlığa vereceği zararlardan endişe duyan Denizlililer projeye karşı birlikte mücadele yürütebilmek adına Avdan Platformu’nu kurmuştu.

Platform, bölgede yaptığı incelemeler üzerine projenin oradaki ekosisteme, kültürel varlığa, yaşayan insanların sağlığına olası etkileri üzerine raporlar hazırlamış ve bilgilendirmede bulunmuştu. Platform ayrıca gerekli hukuki mücadeleyi yürüteceklerini belirtmişti.

 

 

 

 

Facebook’tan yeni canlı yayın uygulaması: Venue

Facebook’un Ar-Ge birimi New Product Experimentation (NPE), kullanıcıların çeşitli canlı etkinlikler sırasında düşüncelerini ifade edebilecekleri Venue isimli yeni bir uygulama geliştirdiklerini duyurdu.

Uygulamada yayınlanan canlı etkinliklere yalnızca gazeteciler, mevcut veya eski sporcular ve hayran analistleri gibi tanınmış kişilikler yorumcu olarak katılabiliyor. Ek olarak, bazı sosyal medya fenomenleri de etkinlikler sırasında kullanıcılarla etkileşime girebilecek.

Uygulamanın odağı yorum değil etkinlik

Yorum yapma yetkisi tanınan kişiler etkinlik hakkındaki görüşlerini belirtirken, izleyenler için etkileşimli sorular ve anketler de oluşturabilecek. Etkinlik sahibi ayrıca etkinlik esnasında belirli anlarda kısa ve kısıtlanmış sohbetler açabilecek. Ancak uygulamanın odağı hayran yorumları yerine etkinliklerin kendisi olacak.

Facebook’un paylaştığı yazıda: “Canlı yayınlar milyonlarca insanın aynı anda içerik tüketmesi için nadir bir fırsat sunuyor. Geniş eşzamanlı görüntüleme sağlanmasına rağmen, canlı yayınlar hala çoğunlukla yalnızca görüntüleme deneyimidir” dedi.

Süpermarket Kahramanları 500 yarışı

İlk kez araba yarışında test edildi

Açıklamanın devamında “Facebook Venue, hayranlarla canlı spor etkinlikleri arasında köprü görevi görerek hayranların en sevdikleri etkinliklerin önemli anlarına odaklanan etkileşimli bir ikinci ekran deneyimi sunmayı amaçlıyor” ifadelerine yer verildi.

Webrazzi’nin aktardığına göre Facebook, Venue uygulamasını, ilk kez NASCAR’ın 31 Mayıs 2020 Pazar günü gerçekleşen Food City ile Süpermarket Kahramanları 500 yarışında test etti.

Floyd İçin Adalet: ABD’de göstericiler yasağa rağmen sokaklarda

ABD‘nin Minneapolis kentinde geçen pazartesi George Floyd‘u gözaltına alırken öldüren polis memuru Derek Chauvin bugün hakim karşısına çıkıyor.

Siyahlara uygulanan polis şiddetine karşı ülkenin farklı kentlerinde başlayan protestolar ise devam ediyor. Atlanta, Philadelphia, Denver, Cincinnat, Portland, Chicago, Seattle, Salt Lake City, Cleveland ve Dallas’da da yüzlerce kişi gösteri düzenledi. New York‘ta da hafta sonu yapılan protestolarda 30 polis yaralandı, 300 gösterici gözaltına alındı.

Los Angeles, San Fransisco, Denver, Miami, Orange County, Atalanta, Chicago, Louisville, Detroit ve Minneapolis gibi birçok kentte sokağa çıkma yasağı ilan edildi ancak pek çok bölgede yasağa uyulmadı. Bazı kentlerde polis ve göstericiler çatışırken, araçlar ve binalar kundaklandı, polis göz yaşartıcı gaz ve plastik mermi kullandı. Olaylarda 4 binden fazla gösterici gözaltına alındı, 15 eyalet ve Washington‘da ise Ulusal Muhafız birlikleri görevlendirildi.

Polis telsizleri hack’lendi

Gösterilere uluslararası hacker grubu Anonymous da destek verdi. Grup ABD’deki protestolara desteğini açıklamasının ardından Minneapolis polis teşkilatının telsiz ve internet sitelerini hackledi.

Anonymous, 28 Mayıs’ta gösterilerle ilgili bir video yayınlamış, görüntülerde grubun maskotu olan Guy Fawkes maskesiyle görünen kişi, konuşmasında şu sözlere yer vermişti:

Siz, kontroldeki insanlar için düzeni sağlamaya çalışıyorsunuz, kontrol edilen insanların güvenliği için değil. Öyle ki, siz elitlerin küresel baskı sistemini yürütmek için kullandığı mekanizmanın kendisisiniz. Dünya sonunda bunu fark etmeye başladı ve her seferinde hiçbir sonucu olmadan kan döküldüğünü gördüklerinde daha da sinirleniyorlar.

(…) Yozlaşmış kurumlarınızın adaleti sağlayacağına inanmıyoruz. O yüzden işlediğiniz birçok suçu ifşa edeceğiz. Biz bir orduyuz. Bizi bekleyin.

Trump: Daha güvende hissedemezdim

Washington’da ise Beyaz Saray yakınlarında göstericiler ateş yaktı.

Reuters

ABD Başkanı Donald Trump, neredeyse tüm ülkeyi saran olaylarla ilgili olarak Twitter hesabından yaptığı açıklamada “Daha güvende hissedemezdim” diye yazdı. Eylemcilerin, Beyaz Saray’ın önündeki engeli aşmaya çalışmadığını kaydeden Trump, “Eğer buna yeltenselerdi, gördüğüm en saldırgan köpekler ve en uğursuz silahlarla karşılanacaklardı” dedi.

Trump pazar günü gösterilerle ilgili yaptığı açıklamasında ise protestocuları “suçlu” olarak nitelendirdi ve faşizm karşıtı oluşum Antifa‘yı terör örgütü ilan edeceklerini açıkladı. Trump, Demokratlar tarafından yönetilen eyaletlerdeki belediye başkanlarına ve valilere, Antifa’ya karşı Ulusal Muhafızlar’dan yardım isteme çağrısı yaptı.

Gazeteciler hedefte

Öte yandan polisin, eylemleri takip eden gazetecileri hedef aldığı görüntüler ortaya çıktı. Louisville’de bir yerel televizyon ekibinin canlı yayında doğrudan hedef alındığı ve sosyal medya üzerinden yayılan görüntüler tepki topladı.

Minneapolis’teki eylemlerde de Reuters TV’nin ekibinin plastik mermiyle yaralandığı bildirildi. Kameraman Julio-Cesar Chavez, çekim yaptığı esnada bir polis memurunun silahını doğrudan kendisine doğrultarak ateş ettiğini söyledi. Chavez, ekip arkadaşı Rodney Seward’ın da yüzünden vurulduğunu ve taktığı gaz maskesinin kendisini koruduğunu belirtti.

Almanya ve İngiltere’de dayanışma eylemleri

Uluslararası Af Örgütü, ABD’de polisin protestoculara müdahalesinin orantısız olduğunu söyledi. Örgütün ABD Araştırma Direktörü Rachel Ward, güvenlik güçlerinin uyguladığı aşırı ve gereksiz şiddetin derhal son bulması gerektiğini vurguladı ve yetkililere barışçıl eylem hakkını koruma çağrısında bulundu.

Örgüt Trump’ı da eylemlerin ana nedenlerine eğilmenin yanı sıra ABD’deki ırka dayalı ayrımcılığı da mercek altına alacak bir komisyon kurmaya çağırdı.

Cinayet, dünyanın farklı ülkelerinde yapılan dayanışma eylemleriyle protesto edildi. Cumartesi akşamı Almanya‘nın başkenti Berlin‘deki ABD Büyükelçiliğinin önünde toplanan yüzlerce eylemci “George Floyd için adalet” sloganları atarak ülkedeki ırkçılık ve polis şiddetini protesto etti.

İngiltere‘nin başkenti Londra‘da ise geçen pazar binlerce kişi ABD’li eylemcilere destek için toplandı. Hükümetin salgın nedeniyle getirdiği toplanma yasağına rağmen Trafalgar Meydanı‘nda toplanan göstericiler “Adalet yok, huzur yok!” sloganları attı.

Barış Çakan’ın öldürülmesinde çelişkili iddialar: Aile Kürtçe müzik, valilik ezan tartışması diyor

Ankara Etimesgut ilçesine bağlı Alsancak Mahallesi‘nde dün saat 22.30 sıralarında Barış Çakan üç kişilik bir grubun saldırısı sonucunda hayatını kaybetti.

Mezopotamya Haber Ajansı’nın ailesinin açıklamalarından yola çıkarak yaptığı habere göre 20 yaşındaki Çakan arkadaşlarıyla parkta oturmak için evden çıktı. Burada üç kişilik bir grup Kürtçe müzik dinlediği gerekçesiyle Çakan’a saldırdı ve kalbinden bıçakladı.

Ankara Valiliği ile İçişleri Bakanlığı Bakanlık Sözcüsü İsmail Çataklı ise bir açıklama yayınlayarak Çakar’ın Kürtçe müzik dinlediği için öldürüldüğü iddiasını yalanladı.

Kuzen Çakan: Daha önce de saldırıldı

Saldırı sonucu kalbinden yaralanan Çakan olay yerinde yaşamını yitirirken, saldırıyı gerçekleştiren üç kişi ise olaydan sonra gözaltına alındı.

Özel Etimad Hastanesi’ne kaldırılan Çakan’ın cenazesinin bugün toprağa verilebileceği bilgisini veren kuzeni Doğan Çakan, daha önce Kürtçe müzik dinledikleri için kendilerinin de saldırıya maruz kaldığını belirtti.

Ankara Valiliği’nden açıklama

Konuyla ilgili Ankara Valiliği de bir açıklama yayınlayarak iddiaları yalanladı. Valilik saldırganların Barış Çakan’ı Kürtçe müzik gerekçesiyle öldürmediğini söyledi.

Açıklamada anlatılanın aksine öldürülen gencin arabadaki kişilerin ezan okunurken yüksek sesle müzik dinlemesine itiraz ettiği ve bunun sonucunda çıkan tartışmada bıçaklandığı belirtildi.

Valilik açıklamasının devamında “Konunun başka mecralara çekilerek tahrik unsuru olarak kullanılmasının iyi niyetten uzak olduğu aşikardır” dedi.

Çataklı: Dinlenen müzik Kürtçe değil

Konuyla ilgili bir diğer açıklama da İçişleri Bakanlığı Bakanlık Sözcüsü İsmail Çataklı‘dan geldi. Çataklı “iddiaların aksine dinlenen müzik Kürtçe değildir” dedi. Açıklamada Çakar’ın ezan okunduğu sırada yüksek sesle müzik dinleyenleri uyarması sonucunda öldürüldüğünü söyledi.