Doğa MücadelesiEditörün SeçtikleriEkolojiManşet

Ceyport Limanı’nın kapasite artışı için ÇED başvurusu: İmara aykırı, sağlığa zararlı

0

Haber: Serap CÖMERTOĞLU İŞCAN

*

Yürütmeyi durdurma kararına uyulmadan gerçekleştirilen Tekirdağ Ceyport Limanı kapasite artış projesine ilişkin yeniden Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) başvurusunda bulunuldu. Yargı kararlarına uyulmadan bir kısmı tamamlanan projeye ait ÇED başvurusunun Çevre, Şehircilik ve İklim Değişiklik Bakanlığı tarafından değerlendirilmeye alınmasına ise STK’lar tepki gösterdi.

‘ÇED Olumlu’ kararı iptal edilen Tekirdağ Ceyport Limanı kapasite artışı için yeniden ÇED başvurusu yapılmasına yönelik basın açıklamasında bulunan TMMOB Tekirdağ İl Koordinasyon Kurulu,  çevre katliamına dur demek için mücadele edeceklerini bildirdi.

Beyrut Limanı‘ndaki patlamaya dikkat çekilen açıklamada, projenin Bakanlık tarafından yeniden değerlendirilmeye alınmasını anlamakta zorluk çekildiği kaydedildi.

Süleymanpaşa ilçesi Hasan Ali Yücel Meydanı‘nda gerçekleşen basın açıklamasını grup adına TMMOB Tekirdağ İl Koordinasyon Temsilcisi Cemal Polat yaptı.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ‘ÇED Olumlu’ kararına ilişkin, Tekirdağ İdare Mahkemesi’nin “Yürütmenin durdurulması” kararı verdiğini hatırlatan Polat, mahkeme kararına rağmen Bakanlığın ÇED’i nasıl yeniden değerlendirmeye aldığını anlamakta zorluk çektiklerini söyledi.

Liman kapasite artışı projesi kapsamında yapılması planlanan rıhtım alanı, kazıklı iskele, dolfen iskele ve dolgu alanı ile toplam 71 bin 200 m² denizden alan kazanılması ve 338 bin 929,49 m² alanda dip tarama yapılması planlandığını ifade eden Polat, “Ceyport Limanı’na yanaşacak olan gemilerden tahliye (boşaltım), kara tankerleri üzerinden de satış gerçekleştirilecek. Gemi tahliye sistemi, ilgili kimyasallara dayanıklı malzemeden imal edilmiş esnek hortumlar ile yapılacak. Kimyasalların satışı, kara dolum tesisi üzerinden olacak. Satış için ilk etapta tek ada 2 peron öngörülecek ve kara tankerlerine satış alttan/üstten dolum ile dolum kolları üzerinden yapılacak. Kara dolum tesisi için kolların ve pompaların çalışmasına yönelik minimal seviyede otomasyon sistemi kurulacak olup ürün bilgisine göre ilgili pompa çalışacak ve dolum gerçekleşecek” dedi.

‘200 bin ton dolgu malzemesi dökülecek’

Limanın genişletilmesi durumunda çevrenin katledileceğini aktaran Polat,  Ceyport Tekirdağ Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. tarafından atık kabul tesisi için 4 adet 107 m³ kapasiteli, 4 adet 52 m³ kapasiteli olacak şekilde  toplam 636 m³ kapasiteli sekiz adet tank yapılması planlanlandığını kaydetti.

Atık kabul tesisinde yapılacak bu tanklarda sintine, slop, slaç, atık yağ alımı gerçekleştirilecek. Söz konusu atık kabul tesisi için 10 Eylül 2014 tarih 29115 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevre İzin ve Lisans Yönetmeliği kapsamında gerekli izinlerin alınacağı bilgisini paylaşan Polat, şunları aktardı:

“Proje kapsamında hammadde, arazi, enerji, su vb. gibi doğal kaynakların kullanımı söz konusu olacak. Proje kapsamında yapılacak olan 71 bin 200 m²’lik dolgu alanı için tahmini 200 bin ton dolgu malzemesinin kullanılacağı hesaplanmış. Dip taraması çalışması ile toplam 1.220.146,164 ton tarama malzemesi oluşacak ve bu malzemeler ‘Dip Tarama Malzemesinin Çevresel Yönetimi Yönetmeliği‘ gereğince Şarköy açıklarındaki alana dökülecek. Tesiste evsel ve endüstriyel amaçlı su kullanımı söz konusu olacaktır.

Evsel amaçlı su ihtiyacı; tesislerde çalışanların günlük ihtiyaçlarından kaynaklanacak. Projenin işletme aşamasında tanklarının temizliği için su kullanımı söz konusu olacak. Tank temizlikleri periyodu müşteri talebine bağlı olarak şekillenecek olup tank temizliğinde kimyasal madde kullanılması planlanmıyor, basınçlı su ile temizlik yapılması planlanıyor. Oluşacak atık suların ise kimyasal atık su arıtma tesisinde arıtılması sağlanacak. Limanda çalışan personellerden kaynaklı evsel atık sular Tekirdağ Su ve Kanalizasyon İdaresi (TESKİ) kanalizasyon sistemine verilecek.”

Endüstriyel atık sular TESKİ’de deşarj olacak

Tesiste işletme aşamasında tanklarının temizliğinde ise endüstriyel atık su oluşmasının söz konusu olacağını belirten Polat, oluşacak endüstriyel atık suların arıtma tesisi dengeleme tankına alınacağını ve kimyasal atık su arıtma tesisinde arıtımı sağlandıktan sonra TESKİ kanalizasyon sistemine deşarjının sağlanacağını dile getirdi.

Tehlikeli atıklara da dikkat çeken Polat, gemilerden alınan atıklar sintine suyu slaç atık yağ, zehirli sıvı madde atıkları, pis su, çöp, egzos gazı temizleme kalıntıları oluşmakta ve atıkların Süleymanpaşa Belediyesi ve TESKİ Kanalizasyon hattına verileceği belirtiliyor. Bunlarla ilgili herhangi bir sözleşme ya da anlaşma bulunmuyor.

Belirtilen alanın etki alanında; Yavuz mahallesi, 100. Yıl mahallesi, Namık Kemal Stadı, TMO Liman Silosu ve İskelesi, Tekirdağ Adalet Sarayı, Süleymanpaşa Kaymakamlık Binası, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü Hizmet Binası, Tekirdağ İl Sağlık Müdürlüğü Hizmet Binası, Meteroloji Müdürlüğü Hizmet Binası ve İstasyonu, Mutlukent Konut Sitesi, Tekirdağ Yelken İhtisas Kulübü, Turizm Otelcilik Lisesi, Tredaş Hizmet Binası, Tekirdağ Büyükşehir Balık Hali vb. yapılar yer alıyor” ifadelerini kullandı.

Polat, proje uygulandığı takdirde oluşabilecek ekolojik tahribatları ise şu şekilde sıraladı:

  • “Tesisin yapım aşamasında ve işletme aşamasında ekolojik etkilerin olacağı anlaşılmaktadır. 71 bin 200 m²’lik dolgu alanı yapım aşamasında bölgeden temini düşünülen dolgu malzemesi temini  ile dolgu alanı dışında da olumsuz etkilerin olacağı görülmektedir.
  • Kent yerleşim alanlarının yakınında planlanan bu proje aynı zamanda ‘kimyasal depolama’ amaçlı olması nedeni ile canlı yaşamını etkileyeceği kabul edilmelidir.
  • İşletme aşamasında kimyasal madde tanklarının temizliği işlemlerinden kaynaklanacak atık suların ‘Kimyasal Arıtma Sisteminde’ arıtılacağı ÇED raporunda belirtilmektedir. Kirlilik yükü değişken ve yüksek olan bu tesis atık suların arıtımı yüksek teknoloji gerektirirken, raporda bu konuda yeterli açıklama yapılmamış olup çözüm/çözümsüzlük işletmeye alma aşamasında belirleneceği anlaşılmaktadır.
  • Projenin gerçekleşmesi ile proje alanı ve çevresinde Deniz ekosistemi etkilenecek, deniz canlıları yok olacaktır.
  • Projenin inşaat aşamasında ve sonrasında alet ve ekipmanların oluşturduğu gürültü kirliği insan sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olacaktır.
  • Kimyasal maddelerin koku etkisi yakın bölgede insan yaşamını olumsuz etkileyecek, Kimyasal madde gazlarının hava ile taşınması ile kent sağlığı her zaman tehdit altında olacaktır.
  • Denizde yapılacak dolgu ile Süleymanpaşa sahil alanı tamamen kapanacağından kentin silüeti ve panoramasının olumsuz etkilenmesine,
  • 1/100.000 ölçekli Trakya Alt Bölgesi Ergen Havzası Revizyon Çevre Düzeni Planına ve 1/25.000 ‘lik Tekirdağ Çevre Düzen Planına aykırılık oluşturması,
  • 3194 Sayılı İmar yasasına aykırılık göstermektedir.
  • Trakya Jeolojik olarak 1. Derece ‘Deprem Risk Alanı’ içinde olması nedeni ile söz konusu proje bölge için büyük risk oluşturmaktadır. Yaratacağı olumsuzluklar ile bölge ve deniz büyük bir felaketle karşı karşıya kalacağı muhtemeldir.
  • Herhangi bir teknik arıza ya da sabotaj durumunda patlamasıyla bir atom bombasının yaratacağı tehlike ve olumsuzluklar oluşturacağı bu yıl Beyrut Limanında Likit Depolama tanklarının patlamasıyla oluşan durum gayet açık bir şekilde tehlikeyi gözler önüne sermektedir.
  • ÇED Raporunda çok sayıda planlama ile ilgili aykırılıklarda söz konusudur.
  • Kent yaşam alanı içinde bulunan bu projenin iptal edilerek, kent halkının kullanabileceği sağlıklı yaşam alanına dönüştürülmelidir.”

You may also like

Comments

Comments are closed.