Hafta SonuManşet

[Kedi-Siz] Bülent Develi: Myoue, Akhilleus ve Alemiyya

0

Bir İrlanda Atasözü diyor ki;

Kedilerden hoşlanmayan insanlardan uzak durun.

Oysa yazar da konukları da İrlandalı değil. Onlar sadece kedilere gönül vermişler. Tolga Öztorun her hafta kendi sevdiği kedicileri sizin için misafir ediyor.

[Kedi-Siz] kedisiz yaşayamayanların toplanma noktası. Her cumartesi sizinle…

***

Tanıdığım en değişik adamlardan biri o. Gri saçın benden sonra en yakıştığı, özendiğim pembe sakalların ateş ateş yandığı bir adam.

Zaten hayatta kaç tane mim ustası tanıyabilirsiniz ki? En azından ben başkasını tanımıyorum.

Her şeyin ötesinde hayatını adadığı onca eğitimini gencecik sanat öğrencileri ile paylaşmaktan çekinmeyecek kadar da cömert. Halen Müjdat Gezen Sanat Merkezinde pantomim eğitmeni olarak çalışmaktadır.

Başarıları say say bitmeyecek gibi.  Klasik pantomimden beslenmiş ancak daha performatif çalışmalar yapmaktadır.

Çünkü o Bülent Develi

***

14 – Bülent Develi: Myoue , Akhilleus ve Alemiyya

Tolga Öztorun: Hayatını Alemiyya ve Akhilleus ile paylaşıyorsun, daha önce de Myoue vardı. Hayatına nasıl girdiler? Hikâyelerini dinlemek istiyorum.

Bülent Develi: Myoue ilk aşkım, Akhilleus depresyon yoldaşım, Alemiyya yeni heyecanım.

Beni çocukluğumda evimizin bahçesinde bir kediyi köşeye kıstırmış, dirseğimden elime kadar derin yarık ve kanama ile ilk kedi korkusu ve travması yaşamış biriyim. Yıllar sonra sokakta bir kedinin gelip bana sürtünmesi ile sanki çok yüksek bir yerden aniden boşluğa düşermiş gibi içimi gıcıklayan bir his yaşadım.

Myoue ve Akhilleus ile tanışmama bir arkadaşım vesile oldu. Yıl 2005, arkadaşım evde yeni yıl partisi veriyor ve ısrarla benim de gelmemi istedi. Dışarıdaki kalabalığı oldum olası sevmem, çok ısrar edince kıramadım gittim. Evine girince, 2 oda 1 salon evin her odasını yerlere yapıştırılmış okları takip ederek turladım. Bana yeni yıl hediyesi hazırlamış. Karşımda bir kedi kutusu ve ilk göz göze geldim. Adı bile hazır idi. ’’Myoue’’ diye bir çığlık attım. Biraz sonra kutuda bir çift daha parıldayan göz gördüm. Adını koyabilmek için 10 gün bekledim ve ‘’Akhilleus’’ diye kulağına fısıldadım. 2 kedi beklemiyordum 1 kedi için hazır idim. Sokaktan kurtarılmış 2 kardeşi ayıramadıklarını söyledi arkadaşım, kabul ettim.

Myoue erkek kedi, iri bir sarman. Onunla çok özel bir iletişim dilimiz vardı.birbirimizi kesinlikle anlıyorduk. 6 yıl her fırsatta benimle temas halinde yaşadı. Ya kucağımda kıvrılıp uyuyarak ya geceleri yatağımda bana sarılarak. 6 yıllık ömrünü tamamladıktan sonra içgüdülerine yenik düşüp bir kuş peşinden uçtu gitti.

Akhilleus şimdi 12 yaşında. Evimizin ‘’Valide Sultanı’’. İşlerimden dolayı şehir dışı seyahatlerim fazla, Akhilleus yalnız kalmasın diye ona bir yoldaş edinmek istedim. Bu fikrimi  kedi dostu bir arkadaşımla paylaştım. Yine bir kedi kurtarmak istediğimi söyledim. Bir Kıbrıs seyahatim esnasında arkadaşımdan bir mesaj geldi. Ev ve iş değişikliği yaptığı için kendi kedisi de dâhil yeni yavruladığı yavrularını güvenilir insanlara vermek isteyen bir arkadaşından bahsetti.

Benim kısmetime ‘’Alemiyya’’ düşmüştü. Adı ise dönüş yolunda uçakta konuldu.

Tolga Öztorun: Alemiyya yakın zamanda doğum yaptı. Bir kedici olarak bize bu süreci anlatır mısın? Sence herkes kedisini yavrulatmalı mı? Kısırlaştırma hakkında ne düşünüyorsun?

Bülent Develi: Alemiyya kar beyaz bir Himalayan kedisi. Alemiyya’nın doğum süreci bana söylenenler gibi olmadı. Daha önce bu tecrübeyi yaşamış insanlar çok farklı şeyler söylemişlerdi.

Alemiyya ile bağımız çok güçlenmişti ve bana çok fazla güvendiğini doğum anında ve sonrasındaki süreçte fark ettim. Sessiz sedasız sancısız gündüz vakti salonun ortasında sakince doğum yaptı. Ben hep yanındaydım. Ona masaj yaparak başını okşayarak ve sesimle telkin ederek, gözlerini gözlerimden hiç ayırmadı.

Benim için en özel anlardan biriydi. 5 yavru 45 dakika içinde yavaş yavaş doğdu. Bir yavrunun nefes alamadığını farkettim. Doğasına müdahale etmek istemediğimden Alemiyya’nın müdahalesini bekledim, ancak vakit geçiyordu. Hemen insiyatif kullanıp elime ameliyat eldivenlerini geçirdim nefes alabilmesi için yavrunun zarını yırttım.

Nefes alırken bağırışlarına şahit oldum. Hem gözlerimden yaş geliyor hem alnımdan terler boşalıyordu. Doğum bitmişti (ben öyle sanıyordum)

Alemiyya için hazırladığım kutuya yavruları yerleştirdim. Anne de girdi içeri, artık onun analık içgüdülerine teslim olmuştu her şey. Alemiyya evde toplam 6 defa yer değiştirdi. İlk yer değiştirmesi doğumdan sonraki gün idi. Gördüm ki yavru sayısı 7 olmuştu. 2 yavru da kutuda Dünya’ya gelmişti.

Ancak ertesi gün ilk yavrumuzu kaybettik. Soğuk kaskatı kesmiş küçük bedeni evimin dışındaki toprağa gömdüm, ancak devamı geldi maalesef. 1. gün 2. gün arayla 4 yavruyu da kaybettik.

Önceleri doğal seleksiyon dediğim kayıplar artık beni endişelendirmeye başlamıştı. Veterinerimizle görüştüm. Anne ile yavruları klinikte görmek istedi. Gittik ve gördük ki Alemiyya yavruları işetmiyordu.

O günden sonra bu görev benim olmuştu. yavrular ayaklanıp evi keşfetmeye çıkıncaya dek koruyucu annelik görevimi devam ettirdim. Arkadaşlarım yavrular doğduğunda bana ‘’dede’’ oldun diyorlardı, artık ‘’anne’’ olmuştum.

Neden bu kadar uzun anlattım? Herkes kedi yavrulatabilir mi? Cevabım çok net hayır.

Tolga Öztorun: Bunca zamandır kediler ile yaşayan biri olarak sanatında kedi davranışlarından faydalanıyor musun?

Bülent Develi: Sadece sanatımda değil özel yaşamımda da kedilerin bana kattıkları çok fazla. Müthiş bir ergonomiye sahipler ve çoğu zaman esneme çalışmalarında beni seyredip bir de utanmadan karşımda kusursuz esneklik gösterip kıvrılıp yatıyorlar.

Kendimi yetersiz hissetmemi sağlıyorlar sağ olsunlar, ama şunu düşünüyorum ardından. ’’Zamana bırak, sakin ol, dur, bekle.’’

Bunu bile içselleştirebilip yaşamıma adapte edebiliyorsam çok şanslıyım.

Tolga Öztorun: Teşekkür ediyorum, iyi ki varsın.

 

Röportaj: Tolga Öztorun

(Yeşil Gazete)

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.