Ayışığı Manastırı halka açık mı, değil mi?

Nisan ayının ortalarında medyada yer alan "Ayışığı Manastırı'nın restorasyonunun tamamlanarak ziyaretçilere açıldığı" haberlerinin üzerinden bir ay geçti. Ancak görünen o ki, manastır an itibariyle halka kapalı. Bu konuda gazetemize gönderilen bir okuyucu mektubunu değiştirmeden sizlerle paylaşıyoruz.
Nisan ayının ortalarında medyada yer alan “Ayışığı Manastırı’nın restorasyonunun tamamlanarak ziyaretçilere açıldığı” haberlerinin üzerinden bir ay geçti. Ancak görünen o ki, manastır an itibariyle halka kapalı. Bu konuda gazetemize gönderilen bir okuyucu mektubunu değiştirmeden sizlerle paylaşıyoruz. Fotoğrafları ve söz konusu haberlerden ikisinin bağlantısını biz ekledik. (Yeşil Gazete)

Konu hakkında Milliyet gazetesinin haberi ve  Gila Benmayor’un köşe yazısı

***

Sayın Yeşil Gazete Yayıncıları,

29 Nisan Pazar günü eşimle birlikte Ayvalık’a gittik. Bu geziyi hemen hemen tüm gazetelerde Sabancı-Dinçer ailesi tarafından restore edildiği haberleri yapılan Ay Işığı Manastırını görmek için planlamıştık.

Cunda adasına geldiğimizde Pateriça köyleri ve Ay Işığı Manastırı yolunu gösteren yönlendirici tabela doğrultusunda ilerledik. Yol boyunca üç tabela daha bizi manastıra yönlendirdi. Yol çok bozuk olduğu için saatte on km. hız ile ilerleyebildik ve manastıra varmamız bir saati buldu.

Ancak kapıya vardığımızda bir güvenlik görevlisi buranın bir “özel mülk” olduğunu ve gezilemeyeceğini bildirdi. Böyle zorlu bir yoldan geldikten sonra tarihi yapıyı gezebilmek için biraz ısrarkar olduk ancak genç görevli buranın halka kapalı olduğunu, bizim gibi pek çok ziyaretçinin geri çevrildiğini üzgün bir ifade ile adete utana sıkıla anlattı.

Bu genç görevlinin yüzündeki sıkıntının, mahcubiyetin acaba onda birini bu tarihi eseri restore ettiklerini adeta davul zurna ile kamuya duyuran, sonra da bu
kültür mirasını halka kapatan ailenin bireyleri hissetmişler midir?

Bizi tek mutlu eden şey ise bu mirası görebilmek için gelen beş arabayı yoldan çevirmemiz idi, hiç olmazsa bu insanlar bizim gibi bu zorlu yolda eziyet çekmediler.

Pateriça köyünden geçerken başımıza gelenleri köylülerle paylaştık ve köy ahalisinin de burayı alan kişilerden hoşlanmadığını anladık, hepsi insanların geri çevrilmesinden çok rahatsızdılar. Köylüler bize bir şeyler ikram ederek üzüntümüzü kendilerince hafifletmeye çalıştılar.

Aynı gün öğleden sonra Aşıklar Tepesinde Koç ailesi tarafından restore edilen tarihi değirmene çıktık. Yapıyı mükemmel bir minik kütüphane haline getirmişler, her biri insanı mutlu eden zarif detaylar, Koç ailesi tarafından adı kütüphaneye verilen diplomat Necdet Kent ve ailesini tanıtan broşürler, Cunda’yı tepeden seyredeceğiniz nefis bir teras, ufak tefek atıştırmalıkların makul fiyata sunulduğu bir kafeterya ve mis gibi tuvaletler. Kent kütüphanesi her ziyaretçinin son derece mutlu ve Koç ailesine müteşekkir kalarak ayrıldığı bir tarih/kültür yapısı olmuş. Koç’ların gönüllerine sağlık, Allah razı olsun.

Şimdi bizim anlamadığımız konular şunlardır;

1. Ay Işığı Manastırı özel ve kapalı bir mülk ise yol boyunca ne için tabelalar konmuştur? Bu tabelalar eski ise neden kaldırılmamıştır?

2. Burası halka açık değil ise hangi sebeple Sabancı-Dinçer ailesinin alicenaplığını gözümüze sokan çarşaf çarşaf restorasyon haberleri yapılmıştır? Üstelik bu haberler yanıltıcıdır, okuyan kişilere buranın bir müze-ev olarak kullanılacağı mesajı verilmiştir. Bu haberlerde buranın özel mülk olduğu ve halka açık olmadığı uyarısı neden yapılmamıştır?

3. Buckingham Sarayı bile belli bir parkur çerçevesinde gezdirilirken manastırı restore ederek güya tarih ve kültür mirasımıza sahip çıkan bu ailenin tutumu nasıl açıklanır?

Beyefendi, yaz sezonunun gelmesi ile bizler ve bizim yoldan çevirdiğimiz vatandaşlar gibi pek çok tarih sevdalısı burayı ziyaret etmek için manastırın bozuk yoluna düşecek ve eziyet çekeceklerdir. Sabancı mülkünün kapısından gönlü kırık insanların dönmemesi, daha fazla vatandaşın mağdur olmaması için bu yapının ziyarete kapalı olduğu haberini yapabilirseniz çok yararlı olacağı kanaatindeyim.

Akşam Taş Kahvede yan masada manastırın kapısından çevrilen iki aile aynı konuyu konuşuyorlardı, “zenginlik ne kadar kazandığınla değil kazandığını nasıl harcadığın ile ilgili bir şey” dedi beylerden biri. Sanırım Sabancı-Dinçer ailesi bu anlamda henüz yeterince zengin değil.

Saygılarımla
Dr. Ender Selçuk
Durukan Dudu
Durukan Dudu

Ekoloji editörü, haberci.

Olduğundan yaşlı gösterir (Sakalı var, ondan). Blues’a aşık. İsveç’te Kırsal Kalkınma yüksek lisansının ardından TEMA ve Buğday gibi STK’larda çalıştı, bu süreç içinde Ormanevi Kolektifi’yle kırsala göçtü, bi’ ekoköy kurmaya çabalıyorlar. Çiftçilik, marangozluk ve ekolojik restorasyon denemelerinden kalan boş zamanlarında koordinatörlük, eğitmenlik, proje yönetimi falan yapıyor. Yaşlanıp emekli olunca bir şehre yerleşmeyi düşünüyor. Mektep, 136.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Kaş’ta Likya Yolu üzerinde, orman içine tesis ihalesine isyan: Akıl tutulması

Kaş'ta Likya Yolu güzergahı ve Phellos Antik kenti yakınına 'orman parkı' adı altında turistik tesis için ihale açıldı. Halk ayakta: Mangal yasak, tesis serbest.

Batı Karadeniz ‘vahşi madenciliğe’ direniyor: Zulüm varsa direniş de var

Zonguldak'ın Alaplı, Devrek, Akçakoca ilçelerinde onlarca köyü etkileyecek altın madeni ruhsatına karşı bölge halkı direnişini sürdürürken, dava açmaya da hazırlanıyor.

AB için ‘küresel net sıfır’ yarışında Çin ve ABD hakimiyeti uyarısı

Uzmanlar, AB ülkeleri 2023'te net sıfır yatırımlarını artırsa da Çin ve ABD rekabetine yenilmemesi için Temiz Sanayi Anlaşması'nın önemine vurgu yapıyor.

Ümraniye barınağında vahşet: Görüntü alan gönüllülere bıçak çekildi

Hekimbaşı Barınağı'na giden hak savunucuları çok sayıda ölü kedi, hasta ve dışkısı içinde yaşayan hayvan buldu. Bir kişi gönüllülere bıçak çekti, barınak 'izinsiz görüntü alanlara yasal işlem başlatacağız' dedi.

BİFED’de büyük ödül yerlilerin mücadelesini anlatan Twice Colonized’ın

11. Bozcaada Ekolojik Belgesel Festivali'nde ödüller sahiplerini buldu. İlk kez mansiyon ve müzik ödülleri verilen festivalde Açık Radyo ve Gebze'de katledilen hayvanlar unutulmadı.

EN ÇOK OKUNANLAR