2019’un bazı önemli su haberleri

2019, su hakkı ve hukuku açısından parlak bir yıl olmadı. En dramatik gelişmelerden biri su tutan Ilısu Barajı'nın sularının binlerce yıllık Hasankeyf'e varması, diğeri ise Kanal İstanbul'un ÇED raporuna karşı binlerce kişinin soğukta ve yağmur altında itiraz dilekçesi vermek için beklemesiydi.

5 Mart’taki Avrupa Çevre Konseyi toplantısında İçme Suyu Direktifi’nde suyun bir insan hakkı olarak yasal zorunluluk olması yönünde herhangi bir adım atılmadı. Böylece neredeyse 2 milyon Avrupa Birliği vatandaşı tarafından bu yönde atılan imzalar saf dışı bırakılmış oldu[1]. Ancak mücadele bitmiş değil.

İBB Meclisi’nin 15 Mayıs 2019 tarihli kararı ve Ekrem İmamoğlu’nun belediye başkanlığına gelmesiyle birlikte evsel su tüketimde kişi başına 2,5 tonda bir 500 litrelik su ücretsiz olarak verilmeye başlandı. Bu faturalarda “insani su hakkı” olarak tanımlandı[2].

İstanbul’da metrekarede 110 kg yağışın düştüğü 17 Ağustos’ta yaşanan sel felaketinde Unkapanı altgeçidinde bir insan sel sularında hayatını kaybetti[3].

İstanbul’a 185 km öteden su taşınsın diye inşa edilen Büyük Melen Projesi’nde son aşama olan ve yapımı yıllardır tamamlanamayan Melen Barajı duvarında insan eli girecek kadar büyüklükte çatlaklar tespit edildi. Barajın ne zaman tamamlanacağı bilinmiyor.

Munzur Vadisi Milli Parkı‘nda 10 yıldır devam eden Kaletepe Hidroelektrik Santrali (HES) projesi davasında mahkeme, projenin çevreye verdiği zararları göstererek iptal kararı verdi.[4] Bu karar Munzur Vadisi’nde yapılması planlanan diğer üç barajın da iptal edilmesine emsal karar olabilir.

Tekrar gündeme gelen Kanal İstanbul projesinin nihai ÇED raporu kamuoyuyla paylaşıldı. Projenin yapılmasına karşı çıkan binlerce vatandaş Çevre ve Şehircilik Bakanlığı il müdürlüklerine dilekçe vermek için saatlerce kuyruklarda bekledi.

Yapımı tamamlanan Ilısu Barajı’nın su tutmaya başlamasıyla Siirt, Mardin, Şırnak, Batman kentlerinde bulunan 199 yerleşim yerinin bir kısmı su altında kaldı. Baraj rezervuarının suları 12 bin yıllık kesintisiz tarihli doğa ve kültür mirası Hasankeyf’e vardı[5].

İstanbul’da mevsim normallerine göre yağışlı geçmesi gereken Aralık ayında bile barajlardaki su son on yılın en düşük seviyesinde bulunuyor[6].

***

[1] Right to Water (6 Matt 2019). “Member States deny citizens right2water in Drinking Water Directive – ECI campaigners disappointed”. https://www.right2water.eu/news/member-states-deny-citizens–right2water-in-drinking

[2] Yurt Gazetesi (15 Eylül 2019) “Su faturalarında dikkat çeken mesaj”. https://www.yurtgazetesi.com.tr/gundem/su-faturalarinda-dikkat-ceken-mesaj-h138830.html

[3] BBC Türkçe (18 Ağustos 2019). “İstanbul’da su baskınları: Bir kişinin cansız bedeni bulundu”. https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-49381645

[4] Diken (15 Ekim 2019). “Tunceli Munzur Vadisi’ndeki HES projesine iptal”. http://www.diken.com.tr/tunceli-munzur-vadisindeki-hes-projesine-iptal/

[5] Mezopotamya Ajansı (26 Aralık 2019). “Hasankeyf 3 km sonra su altında kalacak!” http://mezopotamyaajansi22.com/tum-haberler/content/view/80833

[6] İSKİ (31 Aralık 2019). Baraj doluluk oranları. http://www.iski.istanbul/web/tr-TR/baraj-doluluk

Akgün İlhan
Akgün İlhanhttps://akgunilhan.blogspot.com
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı’nı 1996’da bitirdi. Önce Hacettepe Üniversitesi Eğitim Programları bölümünde (2002) ve sonra İsveç Enstitüsü bursu ile Lund Üniversitesi Uluslararası Çevre Bilimi (2005) ana bilim dalında yüksek lisanslarını tamamladı. UNESCO Su Bilimleri Bölümü’nde (Paris) tüm dünyada 100’den fazla büyük nehir havzasını kapsayan su yönetimine halk katılımı temalı “Çevre, Yaşam ve Politika için Hidroloji”(HELP) adlı bir projeyi yürüttü. 2005’te Barselona Otonom Üniversitesi (UAB) Çevre Bilimleri ve Teknolojileri Enstitüsü’nde (ICTA) Politik Ekoloji dalında başladığı doktorasını Katalan Hükümeti bursu ile tamamladı (2010). Aynı dönemde (2005-2008) Avrupa Birliği fonlu Bütünleşik Sürdürülebilirlik Değerlendirme Yöntem ve Araçları (MATISSE) adlı projede araştırma görevlisi olarak çalıştı. İspanya’da Eco-union adlı STK’da profesyonellere yönelik eğitim programları da veren Akgün (2006-2009), 2012-2018 arasında da Su Hakkı Kampanyası’nda (İstanbul) çalıştı. Çeşitli dergi ve kitaplarda yazıları olan Akgün, ”Yeni Bir Su Politikasına Doğru: Türkiye’de Su Yönetimi, Alternatifler ve Öneriler” (2011) adlı kitabın yazarıdır. Ayrıca Açık Radyo’da önce Su Hakkı’nı (2012-2018) hazırlayıp sunmuştur. 2018 yılından bu yana ise Sudan Gelen adlı programın yapımcısıdır. Akgün ayrıca 2016 yılından beri Boğaziçi Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölümü’nde ”Çevre ve Turizm” ile ”Sosyal ve Çevresel Perspektiflerden Sürdürülebilirlik” adlı lisans dersleri vermektedir. Akgün aynı zamanda 2019-2020 Mercator-İPM Araştırmacısı olarak Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi’nde çalışmaktadır.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR