Ana Sayfa Blog Sayfa 2854

BM Genel Sekreteri Guterres: “İklim değişikliği insanlık için en büyük tehdit”

BM Genel Merkezi’nde iklim değişikliği konusunda açıklamada bulunan BM Genel Sekreteri António  Guterres, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

İklim Haber’de yer alan habere göre ABD’nin yaklaşık bir sene önce aldığı Paris Anlaşması’ndan çekilme kararını yorumlayan Guterres, bu kararın çok önemli olmadığını belirtirken ABD vatandaşlarının bu konuda bolca çalıştığını ifade etti:

“Yönetimin pozisyonundan bağımsız bir şekilde, ABD ülke olarak Paris’te verdiği taahhütleri yerine getirebilir. Hepinizin bildiği gibi, dünya genelinde de hükümetlerin rolü gitgide azalıyor”.

ABD, Paris Anlaşması’ndan çekilme niyetini açıklamasına rağmen, anlaşmaya göre çekilme 2020’den önce zaten gerçekleşemeyecek.

Genel Sekreter António Guterres, Güney Asya’daki sellerin 41 milyon kişiyi etkilediğini söylerken, Afrika’daki 900 bin kişinin kuraklık nedeniyle göç etmek zorunda kaldığını vurguladı.

Guterres, “Dünyanın iklim değişikliğiyle mücadelesini artırmasından önce daha kaç adet alarmın çalması gerekiyor, merak ediyorum” diyor ve ekliyor:

“On yıllardır algılanan problemleri ele almanın zor olabileceğini biliyoruz. Ancak iklim etkilerini zaten yaşıyoruz”.

Guterres yaptığı açıklamada, insanlık için en büyük tehdidin iklim değişikliği olduğunu ifade ederken, dünya liderlerine ülkelerinin seragazı emisyonlarını durdurma çağrısında da bulundu.

BM Genel Sekreteri, dünya liderlerinin emisyon azaltma hedeflerini yükseltmelerini teşvik etmek adına önümüzdeki yıl bir konferans organize etmeyi planlıyor.

Bağımsız analizlere göre, bazı ülkeler 2015 yılının Kasım ve Aralık ayında hazırlanan Paris Anlaşması doğrultusunda belirledikleri hedefleri yakalamaya çok yaklaştı.

 

(İklim Haber)

Coca Cola’nın Türkiye’deki ürünlerinde 2 kat daha fazla şeker var

İngiltere’de bugün yürürlüğe girecek şeker vergisi öncesinde Coca-Cola şirketi, Sprite ve Fanta’daki şeker miktarını 100 mililitrede 5 gramın altına indirdi.

Türkiye’de ise şeker kullanımının normalden daha fazla olduğu ortaya çıktı.

Coca-Cola Türkiye’nin internet sayfasındaki bilgilere göre, Türkiye’de satışa sunulan Sprite’ın 100 mililitresi 10 gram, Fanta’nın 100 mililitresi ise 11,5 gram şeker ihtiva ediyor.

Uygulamada meşrubatların içerdiği şeker miktarına göre içecek üreticilerinden vergi alınacak.

İngiliz kamuoyunda “şeker vergisi” olarak adlandırılan yasa, 100 mililitre meşrubatın içerdiği şekerin 5 gramı aşması halinde, litre başına 18 peni vergi alınmasını öngörüyor.

100 mililitre meşrubatta kullanılan şeker miktarının 8 gramı aşması halinde ise litre başına 24 peni vergi alınacak.

İngiliz hükümeti şeker vergisi kararını 2016 yılının Mart ayında almış, ancak üreticilere gereken değişikliğin yapılması için iki yıl süre tanımıştı.

Şeker vergisi, meşrubatlardaki şeker miktarının azaltılmasını, böylelikle şişmanlık ve obezite ile mücadele edilmesini hedefliyor.

 

(CNN Türk)

Google çalışanlarından Pentagon’a teknoloji satılmasına karşı kampanya

Teknoloji devi Google’ın binlerce çalışanı, şirketin ABD Savunma Bakanlığı Pentagon ile beraber yürüteceği projeye karşı çıkan bir kampanya başlattı.

New York Times gazetesinin haberine göre içlerinde yüksek mühendislerin de bulunduğu 3.100 Google çalışanı, Google’ın CEO’su Sundar Pichai’ya hitaben yazdıkları mektupta Pentagon ile işbirliği yapılan Project Maven’da çalışmak istemediklerini belirtti.

Project Maven, insansız hava aracı dronelara yönelik bir yapay zeka programı.

Google ve Pentagon’un beraber giriştiği bu projede insansız hava araçları için daha etkin bir görüntüleme teknolojisinin geliştirilmesi amaçlanıyor.

Bu projeye karşı kaygıların dile getirildiği mektupta ise “Google’ın savaş işinde olmaması gerektiğini düşünüyoruz” ifadesi kullanıldı.

Mektupta Project Maven’ın Google’ın şirket değerleriyle çeliştiği söylenirken, “Amerikan hükümetine askeri keşif teknolojisi geliştirmenin ölümcül sonuçları olabilir ve bu kabul edilemez bir şey” ifadesi yer aldı. 

“Silah geliştirilmeyecek”

Google, geçen yıl Nisan ayında başlayan projenin özünde saldırgan olmadığını öne sürüyor.

Ancak Pentagon’un video analiz sisteminin geliştirilmesinin terörizmle mücadele operasyonlarında kullanılabileceği endişesi uzun zamandır dile getiriliyor.

 

(BBC Türkçe)

Portekiz’de yenilenebilir enerji üretimi toplam enerji talebinin üzerinde gerçekleşti

Portekiz’de yenilenebilir enerji kaynaklarından toplam tüketimden daha fazla elektrik üretimi gerçekleştirildi.

Yenilenebilir Enerji Birliği’nin yaptığı açıklamaya göre, Mart 2018’de ülkede %100 enerji konusunda çok önemli bir mihenk taşına ulaşıldı. Yenilenebilir enerji üretimi ülkede 21. Yy’de ilk defa toplam enerji talebini aştı. REN (Portekizli İletim Sistemi Operatörü) verilerine göre, Mart 2018 ayında üretilen (4.812 GWh – Gigavat-saat) yenilenebilir enerji, ülkenin aylık elektrik tüketimini (4.647 GWh – Gigavat-saat) aştı.

Ülkenin yenilenebilir elektrik üretimi, tüketimi yüzde 3.6 oranında aşarken, son 40 yılda ilk defa böyle bir durumla karşılaşıldı. Ana yenilenebilir enerji kaynakları hidro ve rüzgârdı; bu iki kaynak, aylık tüketimin sırasıyla % 55 ve% 42’sini oluşturdu. Böylelikle yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanan elektrik üretimi, toplam tüketimin yüzde 103,6’sı oranında gerçekleşmiş oldu. Bu oran 2017’nin Mart ayında yüzde 62, tamamında ise yüzde 44 olmuştu.

Gün bazında ise en düşük oran 7 Mart 2018’de yüzde 86, en yüksek oran 11 Mart tarihinde yüzde 143 olarak gerçekleşti. Bununla birlikte 9 Mart tarihinde başlamak üzere 70 saat, 12 Mart tarihinde de başlamak üzere 69 saat boyunca ülkenin tüm elektrik ihtiyacı yalnızca yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanabildi.

Portekiz Yenilenebilir Enerji Derneği tarafından yapılan açıklamaya göre termik santrallere ise bazı dönemlerde tüketimi tamamlamak için ihtiyaç duyuldu. Derneğe göre Mart ayındaki durum, yakın gelecekte çok daha sık yaşanmaya başlanacak.

 

(Yeşil Ekonomi, Yeşil Gazete)

Katalonya’nın Almanya’da gözaltına alınan eski lideri Puigdemont serbest bırakıldı

Almanya’da mahkeme eski Katalonya lideri Carles Puigdemont’un “isyan” suçlaması temelinde sınırdışı edilmesini reddetti ve kefaletle serbest bırakılmasına karar verdi. Shcleswig-Holstein eyaletindeki mahkeme, İspanya’da hala Puigdemont hakkında yolsuzluk iddiaları bulunduğu için sınırdışı edilme işleminin sadece askıya alındığını ve bu ihtimalin dışlanmadığını vurguladı.

Puignemont, İspanya’nın Avrupa çapında tutuklama emri yayımlamasının ardından Almanya’nın kuzeyindeki eyalette gözaltına alınmış İspanya da ayrılıkçı Katalan lider kadrosuna, geçen Ekim’de yapılan bağımsızlık referandumu nedeniyle suçlamalar yöneltmişti.

Alman Mahkemesi, İspanya’nın Puigdemont için yaptığı iade talebi konusunda ne yapılacağını bir haftadır tartışıyordu. İspanya eski Katalan liderini isyanla suçlamıştı, Mahkeme Alman hukukunda bu suçlamaya en yakın olanın vatana ihanet olduğuna hükmetti. Mahkeme tarafından Puigdemont vakasında şiddet olmadığına karar verildi ve suçlama kabul edilmedi.

Schleswig kentinde görülen davada, izinsiz referandum düzenlemek için devlet kaynaklarının kullanılması suçlamasının geçerli olabileceğine karar verdi. Bu suçlamayla ilgili ek bilgiler istenirken, kefalet bedeli 75 bin euro olarak belirlendi.

 

(BBC Türkçe)

Osmangazi Üniversitesi’nde silahlı saldırı: 4 kişi araştırma görevlisi tarafından öldürüldü

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde Volkan Bayer isimli araştırma görevlisinin silahlı saldırısı sonucu Dekan Yardımcısı Mikail Yalçın, Fakülte Sekreteri Fatih Özmutlu, araştırma görevlisi Yasir Armağan ile öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Serdar Çağlakhayatını kaybetti.

Silahıyla birlikte yakalanan saldırgan, gözaltına alındı. Saldırıdan kıl payı kurtulduğunu söyleyen Prof. Dr. Ayşe Aypay, Bayer hakkında defalarca şikâyette bulunduklarını, yetkililerin hiçbir işlem yapmadığını ileri sürdü. Aypay, “Volkan Bayer’i bir buçuk yıl boyunca korumanın hesabını kim verecek” dedi.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan Gönen, saldırganın hedefinde Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemil Yücel’in olduğunu ve hakkında soruşturma yürütüldüğünü ifade etti. Gönen, saldırıya ilişkin olarak şunları söyledi:

“Volkan ismindeki bir araştırma görevlimiz, dekan beyin odasına giriyor. Dekan bey orada tesadüfen yokmuş. Fatih Bey varmış, onu vurmuş. Daha sonra dekan yardımcımız ve üst katta 2 araştırma görevlimizi de vurmuş. Daha sonra elinde tabanca ile binayı terk ettikten sonra güvenlikçilerimiz takip etmişler. Biraz ileride polis derdest etmiş. Kendisi hakkında soruşturmamız sürüyor idi. Savcılık tarafından bize soruşturması aktarılmıştı. Bu araştırma görevlimiz, diğer şikayet eden personelimizi FETÖ’cü olmakla suçluyormuş. kendileri de böyle bir şey olmadığı için şikayette bulundular. Biz de bunu soruşturma konusu yapmıştık. Daha önce dekan bey ile aralarında sözlü tartışmaları olmuş olabilir. Yani o konuda çok emin değiliz”

Dekan’dan açıklama

Olay anında üniversitede bulunmadığı için saldırıdan kurtulan Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Cemil Yücel olayın olay sonrası Twitter’dan paylaştığı videoda, “Arkadaşlar ben iyiyim, saldırgan Volan Bayer isimli araştırma görevlisi. Akli dengesi yerinde değil, pek çok kişiyi şikâyet eden bir insan. Önce benim odama geliyor, beni bulamayınca diğer odalara giriyor. 4 arkadaşımızın görev başında şehit düştüğünü öğrendik. Okula henüz ulaşamadım, bir program için dışarıdaydım. Ancak korkulan bir insandı” dedi.

 

(T24)

Büyükçekmece’de hidrojen siyanür alarmı: Hayvanlar öldü, toprak imha edilecek!

Büyükçekmece’deki araziye önceki gece kimliği belirsiz kişilerce hidrojen siyanür döküldüğü ortaya çıktı.

Olaya AFAD ekipleri ile İstanbul Valiliği Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü ekipleri müdahale etti.

Hidrojen siyanürün döküldüğü alan ve çevresinde dün başlayan temizleme çalışmaları bugün de devam etti.

Büyükçekmece Belediyesi Çevre Koruma Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı çalışmalarda bölgede hidrojen siyanürün yayıldığı alandaki toprak, kepçelerle kazıyarak imha edilmek üzere kamyonlara yüklendi.

Boğaz yanması şikayetiyle hastaneye başvurdular

Büyükçekmece Belediyesi ekipleri ile haber amaçlı alanda bulunan basın mensupları da dün ‘Boğaz yanması’ şikayetiyle Beylikdüzü Devlet Hastanesi’ne başvurdu.

Belediye görevlileri ve basın mensupları kontrol amaçlı olarak hastaneye yatırıldı.

Geceyi hastanede geçiren 11 kişinin yapılan tahlilleri ve tetkikleri temiz çıktı.

Hayvanlar da öldü

Doğan Haber Ajansı’nın haberine göre,  TEM kenarındaki bölgeye yayılan sıvı madde nedeniyle bölgede otlayan 9 koyun ve 10’un üzerinde tavuk zehirlenerek öldü.

Hayvanlarının öldüğünü gören Halim Binici durumu Büyükçekmece Belediyesi’ne bildirdi.

Haber için giden basın mensupları da etkilendi

Geceyi hastanede geçiren gazetecilerden DHA muhabiri İhsan Yalçın, geceyi geçirdiği hastanede yaptığı açıklamada, “Önceki gün Kamiloba Mevkii’nde bir tankerden kimyasal madde boşaltıldığını öğrendik ve dün de onun haber takibi için olay yerine gittik. Biz, direk aracımızla girdik, çünkü bir güvenlik şeridi yoktu. Öyle bir şey olsaydı girmezdik. Girdikten sonra da nefes yoluyla kimyasal madde ile bir temas oldu. Boğazda yanma hissi nedeniyle hastaneye geldik. 24 saatlik müşahede altında kaldık. Tahlillerimiz temiz çıktı, birazdan taburcu olacağız” dedi.

AFAD’ın yaptığı incelemelerde kimyasal maddenin hidrojen siyanür olduğu tespit edildi

“Çok yoğun bir koku vardı”

Hastanede bulunan gazetecilerden STAR Ana Haber kameramanı Zafer Karakaş ise “Biz de olay yerine gittiğimizde çok yoğun bir koku vardı. Çok rahatsız olduk. Sonra güvenli bir bölgeye çıktık. Biraz boğaz yanması oldu. Muhabir arkadaşımızın ayağına da ayrıca bir çivi battı. Bunun üzerine hastaneye başvurduk. Bizi müşahede altına aldılar. Çok şükür temiz çıktık. Ancak keşke bölge bir güvenlik çemberine alınsaydı” ifadelerini kullandı.

Araziye yakın bölgede bulunan bir evde yaşayanların da hastanede gerekli kontrollerinin yapıldığı belirtildi.

Polis mobese kameralarını takibe aldı

Öte yandan polisin olayla ilgili soruşturması devam ediyor.

Deri veya plastik yapımında da kullanılabilen hidrojen siyanürün bu sektörde faaliyet gösteren bir fabrikadan çıktığı, bu atığı taşıyan tankerin de zehirli maddeyi yol kenarına döktüğü değerlendiriliyor.

Polis ekipleri ise yol üzerindeki MOBESE kameralarını da inceliyor.

 

(Posta, Hürriyet)

Vegan mahkum Osman Evcan yeniden süresiz açlık grevinde

Cezaevinde vegan yemek hakkı için daha önce dört kez süresiz açlık grevine giren,  2012 yılında hükümlü ve tutukluların iaşe yönetmeliğine vegan-vejetaryen yemek maddesinin eklenmesinde de büyük rol oynayan Osman Evcan, kalp ve astım rahatsızlıklarına rağmen Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda kendisine psikolojik baskı uygulandığını ve yiyeceklerine zararlı madde katıldığını beyan ettiği birçok yazılı şikâyetin de karşılıksız kaldığını belirterek 26 Mart’tan beri yeniden süresiz açlık grevinde olduğunu duyurdu.

Evcan açlık grevini sonlandırmak için kendisine psikolojik yıldırma yöntemleri uyguladıklarını belirttiği cezaevi çalışanlarına karşı soruşturma başlatılmasını, içine zararlı madde katılmamış sağlıklı vegan yemekleri düzenli alabilmeyi ve diğer mahkûmlarla spor yapma, sohbete çıkma, atölyelere katılma gibi yasal haklarının geri verilmesini talep ediyor. Evcan, ayrıca eyleminde sokak hayvanlarına, kadınlara ve trans bireylere yönelik saldırıları protesto ettiğini de belirtti.

Osman Evcan Yeryüzüne Özgürlük Derneği’ne geçtiğimiz yılın Eylül ve Ekim aylarında gönderdiği mektupta, kurban bayramını protesto ettiğini açıkladığından beri kimi zaman etli yemeklerin kimi zaman da bulaşık suyu gibi ne idüğü belirsiz şeylerin getirildiğini aktarmış; ayrıca gardiyanlar tarafından sözlü tacizlerine maruz kaldığını yazmıştı.

Yeryüzüne Özgürlük Derneği’nin sosyal medyadan yaptığı çağrı üzerine Şubat ayında yüzlerce kişi BİMER üzerinden Adalet Bakanlığı’na bu sözlü tacizlerin ve getirilen yemeklerdeki yabancı maddelerin akıbetini sordu. Gelen resmi cevaplarda ise delil yetersizliği sebebiyle idari personele soruşturma açılmadığı yazıyordu.

“26 Mart 2018’den beri süresiz açlık grevindeyim”

Osman Evcan yaşadığı son süreçle ilgili ise şunları kaydetti:

“Şubat ayının sonlarında cezaevi mutfağından gelen yemeklerin çeşitli ve sağlıklı olmaya başladığını görünce tekrar yemeye başladım. Ancak Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan elime ulaşan cezaevi personeline soruşturma açılmayacağını belirten 2018/1274 no’lu yazıya 13 Mart’ta itiraz etmemle birlikte bana getirilen yemekler tekrardan yarım patates gibi şeylere döndü ve hatta 18-19 Mart’ta şiddetli mide ağrılarım yine başladı. Bu işte bir kasıt var!

Hiçbir kötü muameleye itiraz etmememiz için bizi terbiye etmeye çalışıyorlar. Kanıt, belge olmadığını söyleyerek suçluları korumuş oluyorlar. 26 Mart 2018’den beri süresiz açlık grevindeyim. Başka seçeneğim kalmadı çünkü. Yakında 60 yaşıma basacağım. Henüz grevin ilk haftasında nefes zorlukları ve kalp sıkışmaları yaşıyorum; ancak bu eylem benim için varoluşsaldır. İfşa etmeseydim kendime olan saygımı yitirirdim. Sonu ölümle sonuçlansa bile taleplerimin arkasındayım.”

Konuyla ilgili ulaşılan Osman Evcan’ın avukatları, cezaevi yönetiminin tavrının olumlu olduğunu ancak konuyla ilgili yeterli soruşturma yapılmadığının altını çizdi.

Osman’ın kardeşi Asiye Evcan ise, “Abimin istediği, 2012’de beri yönetmelikte olan vegan yemeklerle beslenmek ve insan haklarına uygun olarak aşağılanmamak, alay edilmemek.” diye konuştu.

Yeryüzüne Özgürlük Derneği’nden çağrı

Osman Evcan’ın yaşadığı sorunları başından beri takip eden Yeryüzüne Özgürlük Derneği, tüm hak savunucularını Osman Evcan’a mektup göndererek destek olmaya ve onun meşru taleplerini faksla cezaevi yönetimine iletmeye çağırdı.

1992’de yasadışı örgüt suçlamasıyla müebbet hapse mahkûm edilen ve daha sonra cezaevinde anarşist ve vegan görüşleri benimseyen Osman Evcan, disiplin cezaları onanmazsa 2022’de tahliye olacak.

 

(Yeşil Gazete)

AKP, CHP, MHP ve İYİ Parti’den HES’e karşı ortak bildiri

Yaklaşan seçimler öncesinde siyaset arenasında çok sert tartışmalar sürerken, AKP, CHP, MHP ve İyi Parti Rize’de HES projesine karşı birleşti.

Rize’nin Hemşin İlçesi’nde yapımı planlanan baraj tipi Hidroelektrik Santral (HES) projesine karşı 4 siyasi parti, 9 meclis üyesi ve 12 muhtar ortak bildiriye imza attı.

Bildiride, “Devletimize sağlayacağı ufacık faydanın karşısında yöremize vereceği çok büyük zararlar ve geri dönülmez tahribatlar nedeniyle bu HES projesinin derelerimizden, Hemşin’imizden uzak olmasını istemekteyiz” denildi.

 

(Birgün)

Facebook: Veri skandalından 87 milyon kullanıcı etkilenmiş olabilir

Facebook yönetimi tarafından yaptığı açıklamada, Cambridge Analytica veri skandalından 87 milyon kişinin etkilendiğinin düşünüldüğü belirtildi.

Skandalın daha önce hem ABD’de 2016’da yapılan başkanlık seçimlerinde hem de Brexit referandumunda 50 milyondan fazla Facebook kullanıcısının verilerini usulsüz şekilde toplandığı tahmin ediliyordu.

Digitalage’de yer alan habere göre, Facebook’un açıkladığı bu rakam, kullanıcı verilerine erişimini kısıtlamak için attığı yeni adımları özetleyen bildirisinde yer alıyor.

Facebook’un kullanıcı bilgilerini daha iyi korumak için yaptığı en önemli dokuz değişikliğin detayları şu şekilde:

Etkinlik API’leri: Bugüne kadar kullanıcılar bir uygulamaya – özel etkinlikler de dâhil olmak üzere – katıldıkları ya da düzenledikleri etkinliklerle ilgili bilgi alma izni verebiliyordu. Bu Facebook etkinliklerini takvime, biletleme veya diğer uygulamalara eklemeyi kolaylaştırıyordu. Ancak Facebook etkinlikleri, diğer kullancıların katılımları ve etkinlik duvarında yapılan paylaşımlar ile ilgili bilgiler de içerdiğinden, uygulamaların bu erişimi doğru kullandıklarından emin olmak oldukça önemli. Bugünden itibaren API’yi kullanan uygulamalar, davetli listesine ya da etkinlik duvarındaki paylaşımlara erişemeyecek. Gelecekte de sadece Facebook’un onayladığı ve sıkı şartları yerine getirmeyi taahhüt eden uygulamalar Etkinlik API’lerini kullanabilecek.

Grup API’leri: Hâlihazırda uygulamalar, grup içeriklerine erişebilmek için kapalı gruplarda grup yöneticisinin ya da bir üyenin, gizli gruplarda ise yöneticinin iznine ihtiyaç duyuyor. Bu uygulamalar yöneticilerin gruplarında kolayca paylaşım yapmalarına ve içeriklere cevap vermelerine yardımcı oluyor. Ancak gruplarda kullanıcılar ve sohbetlerle ilgili Facebook’un daha iyi korunduğundan emin olmak istediği bilgiler olduğundan artık Grup API’lerini kullanan tüm üçüncü parti uygulamaların, grubun yararına olduklarından emin olmak için Facebook ve bir yönetici tarafından onaylanması gerekecek. Uygulamalar artık bir grubun üye listesine erişemeyecek. Onaylanmış uygulamaların erişebildiği, paylaşımlarda ya da yorumlarda bulunan isim ve profil fotoğrafı gibi kişisel bilgiler de kaldırılacak.

Sayfa API’leri: Bugüne kadar herhangi bir uygulama, herhangi bir sayfadaki paylaşımları ya da yorumları okumak için Sayfa API’lerini kullanabiliyordu. Bu geliştiricilerin, paylaşımları düzenleme ya da yorum ve mesajlara cevap verme gibi konularda sayfa sahiplerine yardımcı olacak araçlar geliştirmelerine olanak sağlıyordu. Ancak bu aynı zamanda uygulamaların gerektiğinden fazla veriye ulaşmasına da neden oldu. Sayfa bilgilerinden sadece topluluğa faydalı servisler sağlayan uygulamaların yararlandığından emin olmak adına artık gelecekteki tüm Sayfa API’lerine erişimin Facebook tarafından onaylanması gerekecek.

Facebook ile giriş: İki hafta önce Facebook, Facebook ile Giriş ile ilgili önemli değişiklikler duyurmuştu. Bugünden itibaren yer bildirimi, beğeni, fotoğraflar, paylaşımlar, videolar, etkinlikler ve gruplar gibi bilgilere erişim talep eden tüm uygulamaların Facebook tarafından onaylanması gerekecek. Bu izinler 2014 yılında onaylanmaya başlamıştı; ancak şimdi Facebook değerlendirme sürecini daha da sıkılaştırıyor ve uygulamaların bu verilere erişmeden önce sıkı şartları kabul etmelerini şart koşuyor. Buna ek olarak artık uygulamaların dini inanç, siyasi görüş, ilişki durumu ve detayları, özel arkadaş listeleri, eğitim ve iş geçmişi, spor aktivitesi, kitap okuma aktivitesi, müzik dinleme aktivitesi, haber okuma, video izleme aktivitesi ve oyun aktivitesi gibi kişisel bilgileri talep etmesine izin verilmiyor. Gelecek hafta içinde eğer kişi bir uygulamayı son üç ay içinde kullanmadıysa, o geliştiricinin kişinin bilgilerine erişimi de engellenecek.

Instagram platform API’si: Bugünden itibaren, Instagram Platform API’sinde yakın zamanda duyurulan değişiklikler da uygulamaya konuluyor.

Arama ve hesap kurtarma: Bugüne kadar, kullanıcılar başka bir kişiyi bulmak için o kişinin telefon numarasını ya da e-posta adresini Facebook’ta aratabiliyordu. Bu, özellikle çok karmaşık dillere sahip olan ve tüm ismi yazmanın zor olduğu, ya da birçok kullanıcının aynı adı taşıdığı ülkelerdeki arkadaşlarını bulmak konusunda kullanıcılara oldukça yardımcı oluyordu. Ancak kötü niyetli aktörler, ellerindeki telefon numaralarını ve e-posta adreslerini arama kısmına yazarak ve hesap kurtarma özelliğini kullanarak halka açık profillerin bilgilerini alıp bu özelliği suistimal ettiler. Bu yüzden Facebook bu özelliği etkisiz hale getiriyor ve bilgilerin bu şekilde alınması riskini azaltmak adına hesap kurtarma özelliğinde de değişiklikler yapıyor.

Arama ve Mesaj Geçmişi: Arama ve mesaj geçmişi, Android’de Messenger ya da Facebook Lite kullanan kullanıcılar için sunulan onaylı bir özelliğin bir parçası. Bu, Facebook’un en sık etkileşimde bulunduğunuz kullanıcıları kişi listenizin en üstünde gösterebilmesi anlamına geliyor. Facebook bu özelliği, Facebook’un mesajların içeriğini toplamadığını teyit etmek üzere yeniden gözden geçirdi. Bir yıldan eski tüm kayıtlar silinecek ve gelecekte de müşteri, arama süreleri gibi daha geniş verileri değil, sadece bu özelliği sunmak için gerekli bilgileri Facebook’un sunucularına yükleyebilecek.

Veri Sağlayıcıları ve iş ortağı kategorileri (Partner Categories): Facebook geçtiğimiz hafta, üçüncü taraf veri sağlayıcılarının direkt Facebook üzerinden hedeflemelerini sunmalarını sağlayan bir ürün olan Ortak Kategorileri’ni kaldırma planlarını duyurdu.

Uygulama kontrolleri: Son olarak Facebook, 9 Nisan Pazartesi gününden başlayarak, kullanıcılara haber akışının en üstünde hangi uygulamaları kullandıklarını — ve o uygulamalarla paylaştıkları bilgileri — görebilecekleri bir link gösterecek. Kullanıcılar artık istemedikleri uygulamaları da kaldırabilecekler.

 

(Digitalage)