Köprü barajı felaketi neden yaşandı – Metin Münir

Baraj inşa etmek için akarsuyun yatağında kuru bir alan yaratılması gerekir.
Bunun için, ırmak veya nehir, yatağından bir tünele kaydırılır ve bir süre tünelde gittikten sonra, aşağıda, akarsu yatağına bırakılır.
Yuvarlak veya at nalı şeklinde olan bu geçidin adı derivasyon tünelidir.
Baraj inşaatı tamamlandıktan sonra derivasyon tüneline kapak takılır ve kapatılır. Su, yeniden eski yatağında akmaya başlayarak barajın arkasında birikmeye başlar.
Eğer, şu veya bu nedenle, kapak sağlam değilse, yerinden fırlar ve barajda tutulan su kontrolsüz bir şekilde boşalmaya başlar.
Adana’nın Kozan ilçesinde, inşaatı Özaltın-Cengiz Ortaklığı firması tarafından Adana Gökçe Nehri üzerinde yapılmakta olan Köprü Barajı’nda, 24 Şubat 2012 tarihinde, saat 13:30 sularında olduğu gibi.
Barajı yaptıran EnerjiSa şirketi resmi açıklamasında on kişinin öldüğü olayı “talihsiz bir kaza” olarak tarif etti.
Talihsiz olduğu kesin.
Ama kaza olmadığı da.
Kapakların görevini yerine getirmeyip patlaması kaza değil hatadır veya bir hatalar zincirinin son halkasıdır. Ya mühendislikte ya tünel inşaatında ya da kapakların yapım veya montajında yahut her üçünde hata var. En önemlisi, denetimde hata var.
Denetimden sorumlu olanların hataları fark edip felaketi meydana gelmeden önce önlemesi gerekirdi. Ama, öyle anlaşılıyor ki, denetim mekanizması çalışmadı.
EnerjiSa Orta Doğu Teknik Üniversitesi akademisyenlerinden bir heyet oluşturup felaketin nedenlerini bulmaya çalışmak üzere Adana’ya yolladı. Devlet de kendi araştırmasını yapıyor.
Kabahatin kimde olduğu bulunacak mı?
Hiç sanmıyorum. Bizde, özellikle dişli oyuncular söz konusu olduğunda, bu gibi olayları zamana yayıp unutturmak kuraldır.
Ama gene de itham eden parmağın işaret edebileceği birisi var. Bu Orman ve Su İşleri BakanıVeysel Eroğlu’dur.
Eroğlu 13 Mayıs 2001’de çıkardığı Su Yapıları Denetim Hizmetleri Yönetmenliği ile baraj inşaatlarının denetimini devlet kurumlarından alıp özel sektöre devretti. Baraj inşa eden şirketler para ile kendilerini denetleyecek şirket tutar oldular. Parayı veren düdüğü çaldığı için uygulamada bu sistem çalışmadı. Barajı inşa eden ile barajın inşaatını kontrol eden aynı irade oluverdi. Bu Eroğlu’nun ağır bir kusurudur.
Bu sistemin çalışmayacağı konusunda üst düzey bürokratlar, odalar, sektör temsilcileri ve akademisyenler uyarılarda bulundu. Ama Eroğlu bütün bunları kulak ardı etti.
Ve 24 Şubat 2012 tarihinde, saat 13:30 sularında Adana Gökçe Nehri üzerinde yapılmakta olan Köprü Barajı’nda kaderle kaçınılmaz randevu gerçekleşti.

 

Metin Münir – Milliyet

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Balık ekmek yemekle olmaz, Marmara’nın suyunu için!-Mehveş Evin

Ne yazık ki müsilaj felaketini balık yemek, denize girmek, denizin yüzeyini temiz görmeye indirgemek, bu büyük ekolojik krizi durdurmanın önündeki en büyük engel.

Marmara Denizi’ndeki kirlilik sorununa bir çözüm: Agroekoloji – Bülent Şık

Agroekolojik yöntemler sulardaki nitrat kirliliğini azaltıcı bir sonuç doğurur ve bu da içme suyu kaynaklarının korunması anlamına gelir.

Örgütlü sessizlik – Arat Dink

Zeki Tekiner, dört ay önce başka bir silahlı saldırıdan şans eseri ölümcül bir yara almadan kurtulmuştu. Vali’yi olayın siyasi boyutu olduğuna ikna edememişlerdi. Dostları Nevşehir’den bir süre uzaklaşmasını istediler. O, “Bana Nevşehirliden zarar gelmez” dedi, kaldı. Su, tanıdık akıyor, değil mi?

Marmara Denizi’ndeki müsilaj kirliliğinde kömürlü termik santrallerin etkisi incelenmeli- Pelin Cengiz

İstediğiniz kadar yüzey temizliği yapın, bir yeri temizlerken diğer taraftan atık devam ediyorsa buna temizlik denir mi?

Marmara’nın ölümü: İstanbul kolera salgınına hazır mı – Bülent Şık

Denizdeki müsilajin kolera salgını getirmesi mümkün. Ama her şeye rağmen devam etmekten ziyade durmayı, onarmayı öne çıkarmalıyız. İnsan, bitki, hayvan ve çevre sağlığını bir bütünün birbiriyle ilişkili parçaları olarak görmeye çalışarak çözümler arayacağız.

EN ÇOK OKUNANLAR