Manşetİfade ÖzgürlüğüTürkiye

Türkiye, Osman Kavala ile ilgili görüşünü Avrupa Konseyi’ne gönderdi: Başka suçlardan tutuklu

0

Türkiye, iş insanı Osman Kavala‘nın Gezi davasında tutuklu yargılanmasına ilişkin resmi görüşünü Avrupa Konseyi‘ne gönderdi.

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Türkiye’nin AİHM‘in Osman Kavala kararına uyup uymadığının tespit edilmesi amacıyla AİHM’e başvuracağını bildirmişti. 2 Aralık’ta alınan ara kararla Türkiye’den 19 Ocak’a kadar konuya ilişkin görüşünü bildirmesi istenmişti. Bu talebe dair hükümet görüşü Avrupa Konseyi’ne gönderildi.

Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan yazıda, “Türkiye AİHM’nin verdiği ihlal kararını Kavala’yı serbest bırakarak tüm sonuçlarıyla ortadan kaldırmıştır ancak Kavala başka suçlardan tutukludur” denildi.

Bakanlar Komitesi toplantıda Türkiye’nin cevabi yazısındaki değerlendirmeleri ele alacak, ardından da Kavala dosyasıyla ilgili AİHM’e başvurup yapılıp yapılmayacağını oylayacak.

Ne olmuştu?

Çarşı davasıyla birleştirilerek tekrar açılan Gezi Davası’nın 17 Ocak 2022 tarihinde görülen üçüncü duruşmada Osman Kavala’nın tutukluluğunun devamına oy çokluğuyla karar verilmişti. 

2013’te Taksim Gezi Parkı’nda başlayan ve Türkiye geneline yayılan olaylarla ilgili dava, 8 yıl sonra sil baştan, üstelik torba dava halinde yeniden görülüyor. Gezi’yi organize ettikleri iddia edilen aralarında tutuklu Anadolu Kültür Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala’nın da bulunduğu 16 sanık hakkındaki beraat kararının bozulmasından sonra dava torba davaya dönüştü.

Kavala’nın serbest kalmasını engellemek amacıyla daha önce tahliye edildiği, Türkiye’nin AİHM’de mahkum edilmesine yol açan iddialar, Türk Ceza Kanunu’ndaki farklı maddelerden yeniden dava konusu yapıldı. Bu dava, Gezi davası ile birleştirildi. Altı yıl önce beraatle biten Çarşı davası da Yargıtay tarafından bozuldu ve bu dosya da Gezi davasına eklendi. Böylece, Gezi davası, her biri daha önce yargılama konusu yapılan, iddiaları defalarca tartışılan ayrı dosyaların birleştiği bir torba dava haline geldi. Mahkeme heyeti avukatların dosyaların ayrılması talebi dahil tüm taleplerini reddetti. Bunun üzerine Çarşı avukatları duruşmadan çekilme kararı alarak salonu terk etti. Salonda bulunan seyirciler de avukatlara alkışlarla destek verdi.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın kendisi hakkında “Soros artığı” ifadesini kullanmasının ardından duruşmalara katılmayacağını duyuran Osman Kavala 17 Ocak’ta yapılan duruşmaya da katılmadı.

Avrupa Komisyonu 19 Ocak’a kadar süre tanımıştı

Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Osman Kavala kararını yerine getirmediği için yaptırımlarla karşı karşıya. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, ‘ihlal prosedürü’nü başlatma kararı almıştı.

Üçte iki çoğunluk sağlanması halinde Türkiye’ye yaptırıma varacak bir süreç başlamış olacak. Bu durumda Türkiye, Azerbaycan’dan sonra bu prosedüre tabi tutulan ikinci ülke olacak.

Birleştirilmiş Gezi Davası’nın dördüncü duruşması 21 Şubat 2022 tarihinde görülecek.

ABD ve AB’den Kavala kararına tepkiler

Almanya hükümeti insan hakları ve insani yardım sorumlusu Barbel Kofler, Dışişleri Bakanlığı’nın internet sitesinde yayımlanan açıklamasında, şunları söylemişti: “İstanbul’daki mahkemenin bugünkü kararıyla maalesef Türkiye Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Osman Kavala’nın derhal serbest bırakılması için neredeyse iki yıldır yanıtsız bırakılan talebini yerine getirmedi. Bunu esefle karşılıyorum.”

Euronews Türkçe‘nin haberine göre, Türkiye’nin kurucu üyesi olduğu Avrupa Konseyi’nin önümüzdeki günlerde konuyla ilgili nasıl bir işlem yürütüleceği konusunda karar alacağını belirten Kofler, bu davanın yalnızca Osman Kavala ya da Türkiye’yle değil, Avrupa’da ‘bir bütün olarak insan haklarının korunmasıyla ilgili olduğunun’ altını çizerek AİHM kararlarının ‘Avrupa Konseyi’nin kurulduğundan bu yana inşa etmekte olduğu insan haklarının korunması sisteminin yapı taşı’ olduğunu kaydetti.

Avrupa Parlamentosu Türkiye Karma Parlamento Komisyonu Eş-Başkanı Sergey Lagodinsky, de sosyal medyadan paylaştığı basın açıklamasında şu ifadelere yer vermişti:

“Osman Kavala hapiste kalmaya devam edecek. Bu Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri, özellikle de yeni Alman hükümeti açısından yeni bir başlangıç için kaçırılmış bir fırsattır.”

Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor ise, şunları kaydetti: “Mesut Özdemir’in başkanı olduğu İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi, AİHM kararlarına uymayarak, Osman Kavala’yı ‘demir parmaklıkların arkasında tutmaya karar verdi. Türkiye’deki yetkililer gönülsüzce Avrupa Konseyi ihlal sürecini kabul etmek zorunda mı bırakılıyorlar? Başka bir yol görünmüyor.”

‘Hukukun üstünlüğü ve demokrasinin altını oyuyor’

ABD Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında ise şu ifadeler yer almıştı:

“Özgürlüklere saygı gösterme ve bu davayı en kısa sürede sonuçlandırma konusunda Türkiye’ye çağrı yapmaya devam ediyoruz. Türkiye’yi ayrıca, AİHM kararlarına uymaya çağırıyoruz. Osman Kavala’nın bir an önce serbest bırakılması çağrısında bulunuyoruz. Kavala’ya yönelik kuşkulu suçlamalar, devam eden tutukluluğu hukukun üstünlüğü ve demokrasinin altını oyuyor. Türkiye’deki sivil toplum, medya, siyaset ve iş dünyası liderlerine yönelik devam eden suçlamalar ve uzun tutukluluk sürelerinden ciddi endişe duyuyoruz. İfade özgürlüğü, barışçıl toplanma ve örgütlenme hakkı her sağlıklı demokrasinin temel direğidir.”

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.