Dış Köşe

OHAL düzeninde seçimler ve yasanın gücü – Fikret İlkiz

0

Bu yazı bianet.org/ dan alınmıştır

Anayasa değişikliğinin ömrü çok kısa oldu. Anayasa, siyasete dayanamadı.

Meclis önce olağanüstü hali uzattı, sonra erken seçim kararı verdi.

Erken seçim kararı TBMM kararıdır. Erken seçim için kabul edilmiş bir yasa yoktur.

Yasanın gücü nedir? OHAL düzeninde yasaların gücü var mıdır?

Aslında kendisi de bir yasa olan Anayasaları değiştiren yasalara biçilen ömürler çok kısaldı.

Anayasa, 21 Ocak 2017 kabul tarihli 6771 sayılı Kanunla değiştirildi. “Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” 11 Şubat 2017 tarihli Resmî Gazetede yayımlandı. 6771 sayılı Anayasa değişiklikleri hakkındaki Kanun 16 Nisan 2017 Pazar günü halkoyuna sunuldu.

Yüksek Seçim kurulu tarafından kayıtlı 58 milyon 291 bin 898 seçmenden 49 milyon 798 bin 855’i oy kullandığı ve kullanılan oylardan 48 milyon 936 bin 604 oy geçerli sayıldığı, geçerli oylardan 25 milyon 157 bin 463 oyun “Evet” oyu, 23 milyon 779 milyon 141 oyun “Hayır” oyu olduğu tespit edildi ve bu sonuçlar 27 Nisan 2017 tarihli Resmî gazetede yayımlandı.

Anayasayı değiştiren 6771 sayılı Kanunla Anayasaya Geçici 21. Madde eklenmişti.

Eklenen 21. Maddenin (A) bendine göre; “Türkiye Büyük Millet Meclisinin 27’nci Yasama Dönemi milletvekili genel seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçimi 3/11/2019 tarihinde birlikte yapılır. Seçimin yapılacağı tarihe kadar Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri ve Cumhurbaşkanının görevi devam eder. Meclisin seçim kararı alması halinde, 27’nci Yasama Dönemi milletvekili genel seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.” 

Cumhurbaşkanı tarafından 18 Nisan 2018 tarihinde yapılan açıklamayla Anayasa ile belirlenmiş “seçim” tarihi 24 Haziran 2018 olarak değiştirilerek kamuoyuna duyuruldu.

Oysa Anayasa Geçici Madde 21’e göre “genel seçim ve Cumhurbaşkanı seçimi” 3 Kasım 2019 tarihinde yapılacaktı. Anayasada böyle bir hükmü vardı!

Ardından seçim düzenlemesinin “Türkiye Büyük Millet Meclisi kararı”biçiminde yapılmasını öngören (4/147) sayılı önerge Meclis Genel Kurul gündemine alındı.

TBMM; AKP Grup Başkanı İzmir Milletvekili Binali Yıldırım ve MHP Grup Başkanı Osmaniye Milletvekili Devlet Bahçeli ile 7 Milletvekilinin Milletvekili Genel Seçiminin Yenilenmesi ve Seçimin 24 Haziran 2018 Tarihinde Yapılması Hakkındaki Önergesi ve Anayasa Komisyonu Raporu’nu Meclis Gene Kuruluna katılan 386 milletvekilinin oyuyla kabul edildi (26 Dönem. Genel Kurul 89. Birleşim. 20.04.2018). TBMM’nin 1183 Nolu Kararı 20 Nisan 2018 Cuma günlü Resmî Gazetenin mükerrer 30397 sayılı nüshasında yayımlandı.

Anayasayı değiştiren 6771 sayılı Kanunun Geçici 21. Maddesinin (A) fıkrasının son cümlesinde yazılı olan yetki düzenlemesine uygun olarak Meclis karar almış oldu.

Böylece Meclis kendi kabul etmiş olduğu Anayasayı değiştiren kanundaki yetkiye dayanarak kanunen halk oylaması ile kabul edilen seçim tarihini “kararla” değiştirdi, yasa ile değil…

Anayasadaki seçim tarihi Cumhurbaşkanı ve sonra Meclis kararı ile değiştirilmiş oldu.

Ama önce Meclis, 18 Nisan 2018 tarihli 1182 sayılı kararıyla Olağanüstü Hal uzatıldı.

Ülke genelinde devam etmekte olan olağanüstü halin, 19 Nisan 2018 den geçerli olmak üzere 3 ay süre ile uzatılması hakkında Bakanlar Kurulunca 17 Nisan 2018 tarihinde alınan kararı, TBMM 18 Nisan 2018 tarihli 87’nci Birleşiminde onayladı.

Olağanüstü Halin uzatılması hakkındaki kararının onaylandığı gün seçim tarihi değiştirildi.

TBMM, 20 Nisan 2018 tarihli 1183 sayılı kararıyla seçimlerin 24 Haziran 2018’de yapılmasına karar verdi.

Anayasayı değiştiren 6771 sayılı Kanunun 11 Şubat 2017 tarihinde Resmî Gazetede yayınlanmasından 1 yıl 2 ay 11 gün sonra ve halk oylamasının yapıldığı 16 Nisan 2017 tarihinden itibaren 1 yıl 2 gün sonra Anayasanın Geçici Madde 21 inci maddesinde belirlenmiş olan seçim tarihi “karar” verilerek değiştirilmiş oldu.

Acaba yasaların gücü, yasalar yüzünden mi güçsüzleşir?

Özellikle “düzenlerin egemen hukukunu” egemen olmak isteyenler için kuramsal hale getirmekle ünlü Alman hukukçu Carl Schmitt “Siyasal İlahiyat” adlı eserinde olağanüstü hâl ile “egemenlik” arasında temel bir yakınlık olduğu fikrindedir. Olağanüstü hâli, gerçek bir “hukuksal sorun” olmaktan çok, olgusal ve siyasal bir sorun olarak görür. Carl Schmitt’in meşhur “egemen” tanımı; “olağanüstü hâl ilan edebilen kişi”dir.

Olağanüstü hâl tanımı karmaşıktır. Hukukla siyasetin sınırındadır. Kamu hukuku ile siyasal olgular arasında “dengesizlik” oluşturur. İşin aslı olağanüstü hâl kendisini “yasal bir” halde sürdürmek için yasalara gereksinim duyar.

Herkes tarafından pekâlâ bilinmektedir ki; olağanüstü hâl nedeniyle “yasalar askıya alındığı oranda”, her türlü yasal düzenlemeden kaçınılmaktadır. Bu olgulara rağmen olağanüstü hâl kendi içinde yasal anlamda bir düzenbarındırır, her ne kadar yasal bir düzen olmasa da…

Bu nedenle C. Schmitt “Siyasal İlahiyat” eserinde açıkladığı gibi; olağanüstü hâl yasalara bir “kuralsızlık alanı” sokar ve böylece siyasal olguların gerçekliğinin etkili bir şekilde düzenlenmesini mümkün kılar. Bu yüzden C. Schmitt olağanüstü hâl kuramını aslında egemenlik öğretisi olarak sunar (Agamben, Giorgio. Olağanüstü Hal. Şiddetin Eleştirisi Üzerine. Metis yay. Ekim 2019. Sayfa 165 vd).

Gelelim yasaların gücüne ve/veyayasaların yok edilemez olarak nitelendirilen gücünün ne olduğuna… Fransız 1791 Anayasasına göre halkı temsil eden bir meclisin ifade ettiği yasaların yok edilemez niteliği demek, yasaların; hükmedenin ne ortadan kaldırabileceği ne de değiştirebileceği niteliği demektir.

Yasanın gücünü elinden alan kararlar alınabilir mi? Olağanüstü hâl düzeninde sık rastlanır.

Sonradan Parlamentonun onayladığı hükümet kararnameleri ile yasalar oluşturmak Parlamentoların rutin faaliyetine dönüşebilir. Alışılır ve içselleşir.

Yürütme organı olağanüstü hâl düzeninde vermeye yetkili olduğu kararlarla yasanın gücünü elinden alabilir ve yasaların gücünü azaltır. Olağanüstü hâl; normun geçerli olduğu ama gücü olmadığı için uygulanamadığı ve yasa değerine sahip olmayan kararların yasa gücünü elde ettiği hukuki rejimdir (Age).

Olağanüstü hâl kural haline gelmemeli ve olağanlaştırılmamalıdır.

TBMM’nin birinci kararı Olağanüstü halin uzatılmasıdır, ikinci kararı erken seçimdir.

24 Haziran 2018 seçimleri Olağanüstü Hal düzeninde gerçekleşecek.

Erken seçim kararının yasa gücünden yoksun olduğu bilinmelidir. Kararların, yasa gücünü elde ettiği OHAL düzeninde; var olan ve üretilen yasaların gücü yanıltıcıdır.

Belki şu anlatım daha uygun olabilir; olağanüstü hâl yasasız bir yasa gücünün söz konusu olduğu kuralsız bir alandır.

Bu yazı bianet.org/ dan alınmıştır

 

Fikret İlkiz

More in Dış Köşe

You may also like

Comments

Comments are closed.