Editörün SeçtikleriEkolojiManşetRöportajVideo

[Kömür kokusunda kamp-2] Zonguldak sokaklarında dolaşan hayalet: Kanser

0

ZONGULDAK – 17 Ağustos’ta katıldığımız İklim Adaleti Koalisyonu’ndan ve Yeşil Sol Parti’den üyelerin, çeşitli ekoloji derneklerinden aktivistlerin ve vatandaşların katıldığı ekoloji kampında, yağmur geçirmiş çadırımızda yeni bir güne uyanıyoruz. 

[Kömür kokusunda kamp-1] Çaycuma yolunda: Kirlilik turizmi

Gündemde Filyos’a yapılacak gezi var. Ancak Filyos’un öncesinde pazarda, kahvehanelerde ve marketlerde konuşulanlara dikkat kesiliyoruz. Çaycuma kadınlarını dinliyoruz:

2700 yıllık geçmişi olan Tios Antik Kenti’ne çıkmadan evvel kampçılar GBT testinden geçiriliyor. Eksiksiz devam edilen yokuşun sonunda antik kent var. Yol boyunca kuraklığın ve kirliliğin yansıdığı su kaynaklarıyla yüzleşen kampçılar Tios’tan Karadeniz’e bakıyor. 12,5 yaşındaki kampçı Elif’in sözleriyle:

“Okyanus gibi!”

Filyos – Fotoğraf: Cansu Acar

Filyos’a bakınca karşılaşacağınız kirliliğin ve çekilmenin ötesinde ve/veya gerisinde bulunan faaliyetler ise yıllardır gündemde.

Tios antik kentine doğru… – Fotoğraf: Cansu Acar

Filyos Vadisi, resmi kaynaklarda Kızılırmak’tan Sakarya’ya kadar bölgenin en değerli ekosistemi şeklinde ifade ediliyor. “Türkiye’nin ilk mega endüstri bölgesi”… Şöyle de denebilirdi: Termik santrallerin, çimento fabrikasının, petrokimyanın, kömür-cevher depolama tesislerinin mekanı… Ancak yıllardır buna karşı mücadele yürütülüyor.

Bayram Sarı (solda), Önder Öner (sağda) – Fotoğraf: Cansu Acar

Bu konuyu sürekli gündemlerinde tutan ekoloji aktivistleri, Ereğlili Yazar Bayram Sarı‘ya binevi mücadele üzerine yazılmış bir kitap olan Kağıt Gemi üzerinden mücadeleye ilişkin sorular yöneltiyor. Yurt içi ve dışında birçok farklı alanda çalışmış olan yazar, 12 Eylül’ü ve devrimi anlatıyor; parçalanan yaşamları, işkenceleri ve açlık grevlerini aktarıyor. Aktivizme ve mücadeleye dair değerlendirmelerde bulunan Sarı, günümüzdeki hak mücadelelerine geçmişten ışık tutuyor. 

Gaz gaz, nereye kadar? Cennet Filyos’ta sona doğru…

Kirlilik akan bir ırmak

Filyos Çayı veya Yenice Irmağı’yla karşılaştığımız herhangi bir nokta aslında bir manzaraya bakmanın hazzını vermiyor. Daha çok bir yokluğa bakıyormuşsunuz hissi hakim. Akan ırmak duran toprağı ve kirliliği işaret ediyor. 

Yenice/Filyos Irmağı – Fotoğraf: Cansu Acar

Şehirde sudan çok iş makinalarıyla karşılaşıyoruz. Kamyonlar, vinçler her bir yanda… Bir yandan 2023’te tamamlanması planlanan Filyos Vadisi Projesi, bir yandan milyonlarca liralık devlet desteğiyle yüzde yüz vergisiz çalışmasına onay verilmiş gübre üretim fabrikası, yüzlerce hektarlık alanları kaplayan projeler yapılıyor. 

Ayrıca Zonguldak’ta gözlemlediğimiz çevre tahribatlarına ek Ereğli’deki sorunları da Karadeniz Ereğli Çevre Platformu koordinatörlerinden Önder Öner’den dinliyoruz. 

Sümerbank Filyos ateş tuğlası fabrikası – Fotoğraf: Cansu Acar

Öner, Çatalağzı termik santralleriyle Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarından biri olan Erdemir’in yarattığı hava kirliliğinden, son dönemde artan ağaç kesimlerine; borcam tesisindeki silisyumun etkilerinden, demir çelik fabrikalarından çıkan cürufların yarattığı tahribata ve geçmiş yıllara göre 3-4 kat artan ağaç kesimine kadar birçok soruna değiniyor:

“Ereğli’de ciddi bir hava kirliliği problemi yaşıyoruz. Bu İl Çevre, Şehircilik ve İklim değişikliği Müdürlüğü’nün ortaya koymuş olduğu verilerle de örtüşen bir sonuç.”

Çatalağzı: Kömürün nefesi

Öner, bir ay önce düzenlenen Sevgi, Barış ve Dostluk Festivali’nde yaptıkları bir ankete işaret ediyor: Sonuçlar bölgede ankete katılan kişilerin yüzde 60’ında solunum yolu hastalığı olduğunu gösteriyor.  

Çaycuma pazarı – Fotoğraf: Cansu Acar

Zonguldak’tan yükselen acı: Kanser

Bunu Çaycuma’daki vatandaşlara da soruyoruz. Kadınlar seralarında ürettikleri sebze ve meyveleri Çaycuma pazarında satıyorlar… 

Hayatları boyunca Zonguldak’ta yaşamış emekçi kadınlara hava kirliliğinden kaynaklı solunum yolu sorunları, hastalıkları olup olmadığını soruyoruz. 

Çaycuma pazarı – Fotoğraf: Cansu Acar

Neredeyse her kadından kanser kelimesini duyuyoruz. Bazılarında ciğer bazılarında kalp bazılarında solunum yolu rahatsızlıkları olduğunu dinliyoruz. Bölgedeki yaygın kanser sorunu ise herhangi bir konuyla ve/veya sorunla ilişkilendirilmiyor. Memleketlerinin çok iyi olduğunu, sanayinin şehri geliştirdiğini söylüyorlar.  

Fakat Zonguldak’tan yükselen ortak sesin kanser olduğunu söyleyebiliriz. Bir sokaktan geçtiğinizde muhakkak duyduğunuz bir kelime. 

İnsanların selamlaşmasının ardından bir ölüme dair söylenen bir kelime. 

Eşe dosta markette bildirilen bir kayıptan yükselen bir kelime:

Kanser.

You may also like

Comments

Comments are closed.