Alternatif turizm çeşitliliği ile dünya çapında bir çok kayda değer turizm listesine girmeye hak kazanan Kaş ilçesi ne yazık ki yıllar içerisinde hak ettiği değer oranında korunamadı. Şu günlerde Kaş için planlanan havaalanı projesi ile alternatif turizm adına var olan değerlerden en önemlisi olan doğal güzellikleri ve tarihi dokusu bir daha onarılamayacak şekilde tahrip edilecek hatta yok edilecek.
Kaş sadece sualtı dalış turizmi, trekking, yamaç paraşütü turizmi gibi doğa sporları ve antik şehirleri ile sınırlanmamalı. Son yıllarda artan doğaya dönme isteği ve ihtiyacı ile Kaş’ın kırsal bölgeleri keşfedildi.
Batı Antalya Havaalanı olarak isimlendirilen ve planlanan havaalanı Kaş’ın Çukurbağ- Pınarbaşı- Çomucak-Ağullu bölgelerini kapsıyor ve İstanbul Atatürk Havaalanı’nın yaklaşık iki katı bir alan olan 20 milyon m² üzerine kurulması planlanmakta.
Bu kadar büyük bir alan üzerine planlanan havaalanının 4 büyük yerleşim alanını kapsamasından dolayı vereceği zararları şöyle sıralayabiliriz:
– Endemik bitki örtüsü bakımından değerli bir alan.Türü yok olma tehlikesi altında olan ve Dünya Doğal Bitkileri Koruma Birliği’nin(IUCN) kırmızı listesinde bulunan Likya Orkidesi havaalanı projesinden doğrudan etkilenmektedir.
Likya Orkidesi için “Koruma Alanı” ilan edilen 10 dekarlık bölge havaalanı projesinin içinde bulunmaktadır.Bölge oldukça zengin bir bitki örtüsüne sahiptir.400-500 yıllık anıt ağaç olabilecek Palamut ve Pıynar ağaçları ile bölge halkının geçimine katkıda bulunan zeytin ve badem ağaçlarını sayabiliriz. Havaalanı projesi ile bu ağaçların çok büyük kısmı kesilerek büyük bir doğa yıkımı yaşanacak.
– Uzun ve antik bir yürüyüş parkuru olan Likya yolu havaalanı ve çevre yolları nedeni ile göreceği tahripten dolayı trekking sporuna gönül vermiş yürüyüşçüler tarafından tercih edilmeyecektir. Bu tahrip sadece Kaş’ın geçimine katkıda bulunması açısından değil antik bir yol olan Likya Yürüyüş Yolunun üzerindeki antik değerlerinde tahrip ve yok olması anlamına geliyor.
–Bölge halkının en önemli geçim kaynaklarından olan hayvancılık ve arıcılık havaalanı projesinden azami şekilde etkilenecektir. Her yıl yaklaşık 500 kadar arıcının bu bölgeye geldiği biliniyor. Havaalanı olarak düşünülen alanda uçakların uçuş sırasında salacağı zehirli gazlar nedeni ile bitki örtüsünün ve dolayısı ile arıların etkilenmesinden dolayı arıcılık ve hayvancılık yapılamayacaktır.
–Havaalanı için planlanan bölgede korumaya alınmış dört sit alanı bulunmaktadır.Sit alanlarının havaalanı projesinden direkt ya da dolaylı olarak etkileneceği arkeologlar tarafından da bilimsel bir görüş ile tespit ettirilmiştir.Bu etkiler inşaat, uçuş sırasında oluşacak ses ve titreşimler , uçak yakıtlarının oluşturacağı kimyasal nedenler olarak özetlenebilir.
Kaş Turizm Ve Tanıtma Derneği, Kaş- Kalkan- Patara Otelciler Birliği,Kaş Sualtı Derneği (KASAD),ÇEKÜL Vakfı Kaş temsilciliği,Kaş Çevre Platformu ve Kaş Koruma Platformu ‘nun ortaklaşa hazırladığı rapor havaalanı projesinin bölgeye vereceği zararları açık bir şekilde kamuoyuna sunmuştur.
Kaş; sivil toplum kuruluşları, Kaş Kolektiv ve tüm Kaş halkı olarak havaalanı istemediğimizi açık bir şekilde ifade ediyoruz.
Kaş’ın kitle turizmine açılarak küçük ölçek esnafın rant uğruna yok edilmesine, antik değerlerin tahrip edilmesine, doğa sporları ile arıcılık ve hayvancılığın yapılamayacak şekilde doğanın katledilmesine karşıyız.
2015 yılında gezilip görülmesi gereken 52 muhteşem yer listesini hazırlayan New York Times gazetesi Türkiye’den sadece Antalya’nın Kaş ilçesini listeye eklemiştir.
Biz Kaş Kolektiv olarak doğanın ticaretleştirilmesine hayır diyoruz. Başka Kaş yok…..!
Neşe Fettahlıgil
Kaş Kolektiv Üyesi