İzmir Yerel Tohum Topluluğu: Söke’deki toplu balık ölümlerinin nedeni açıklansın!

Aydın’ın Söke ilçesi Söke Ovası içerisinde yer alan Büyük Menderes Nehri tahliye kanalında geçen hafta toplu balık ölümlerinin yaşanması üzerine İzmir Yerel Tohum Topluluğu konuya dair bir açıklama yayınladı.

İzmir Yerel Tohum Topluluğu Eş Sözcüsü Göknur Yumuşak tarafından yapılan açıklamada, Aydın Gıda Ve Tarım Hayvancılık  İl Müdürü Fuat Fikret Aktaş’ın her yıl buna benzer toplu balık ölümlerinin yaşandığına dair açıklamasına atıfta bulunularak, “İl müdürünün konuşmaları çok önemli. Her yıl bu bölgede böyle toplu balık ölümlerinin yaşandığını belirtmiş acaba bu güne kadar sebebi neden araştırılıp bulunamamış?” denildi.

Söke Kaymakamı Tahsin Kurtbeyoğlu’nun toplu balık ölümlerine dair ekiplerin çalışmaları başlatıldığını ve incelemenin ardından balık ölümlerinin sebebinin belli olacağını söylediği de anımsatılarak araştırma sonuçlarının kamuoyu ile de paylaşılması talep edildi.

İzmir Yerel Tohum Topluluğu tarafından yapılan açıklamanın tam metni şu şekilde;

Aydın Söke’de Büyük Menderes Nehri binlerce balığın canını aldı

Vahşi kapitalizm  rant uğruna tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ekolojik dengeyi geri dönüşümsüz bozuyor ve böylece milyarlarca canlı yok oluyor. Ülkemizde bu sorunların en büyük sebebi bir çok alanda olduğu gibi yine bir çevre politikasının olmaması. Yasalar yönetmenlikler vb. her alanda olduğu gibi  çevre konusunda da çoğu zaman pratik hayatta yaşama geçmiyor ve yaptırımlar yetersiz kalıyor. Denetimler yapılmıyor cezalar uygulanmıyor.

İşletmeler  ulaşım konusunda ekonomik olduğu için yasalarda 1. Sınıf tarım arazisine kurulmaması gerektiği  belirlenmesine rağmen  hep 1. Sınıf verimli tarım arazilerine kuruluyor. Ve o bölgede deniz akarsu nehir hatta küçük dereler varsa mutlaka bu suların kenarlarına kuruluyor. Ve kimyasal atıklar hiçbir arıtma yapılmadan  direkt bu sulara veriliyor. Buna birde tarımsal üretimde  çok aşırı miktarda kullanılan tarım zehirlerinin yer altı suları ve bu sulara karışmasıyla ölüm saçan kimyasal kirlilik katlanıyor. Bu kirlilikle bütün canlılarda kimyasal ve ağır metaller birikiyor. Birde işletmelerin günlük atık deşarzı  nedeniyle  bazen toplu katliamlarda  yaşanıyor.

Geçen hafta Aydın’ın Söke ilçesi Söke ovası içerisinde yer alan  Büyük Menderes nehri tahliye kanalında toplu balık ölümleri yaşandı,  binlerce balık ölerek  nehrin tahliye kanalına doldu. Ölü balıkların  Ege denizine kadar ulaştığı belirtiliyor.

‘Analizler yapıldı mı?’

Aydın Gıda Ve Tarım Hayvancılık  İl Müdürü Fuat Fikret Aktaş her yıl bu bölgede bu tür toplu balık ölümleri yaşanıyor, gerekli incelemeyi başlattık, bölgede çok tarım yapıldığı için tarım zehirlerinden dolayı balıkların öldüğünü düşündüklerini dedi. Yine Söke Kaymakamı Tahsin Kurtbeyoğlu da ekiplerin çalışmaları başlattığını incelemenin ardından balık ölümlerinin sebebinin belli olacağını söyledi.

İl müdürünün konuşmaları çok önemli. Her yıl bu bölgede böyle toplu balık ölümlerinin yaşandığını belirtmiş acaba bu güne kadar sebebi neden araştırılıp bulunamamış? Tarım zehri kalıntılarının toplu balık ölümlerine sebep olabileceğini söylemiş bu çok önemli bir varsayım .Acaba tüm ekolojik döngüyü geri dönüşümsüz bozan ve binlerce  insanın kanser olmasına sebep olan tarım zehirleri kalıntıları konusunda bölgede hiç çalışma yapılmamış mı. Zira bu ölümler her yıl yaşanıyormuş. Toprak ve yer altı yer üstü suları hiç analiz edilmiş mi?

Yine Söke kaymakamı incelemelerin başlatıldığını  balık ölümlerinin sebebinin belli olacağını söylemiş. Bu araştırma sonuçlarının kamuoyuyla paylaşılmasını bekliyoruz.

Tüm dünyada bütün canlıların doğal süreçleri içerisinde yaşama hakkı vardır. Rant uğruna ekolojik döngüyü bozmak bir insanlık suçudur. Biz doğa ve insan dostları buna dur diyoruz.

Öncelikle çevre politikaları oluşturularak bu doğrultuda pratik hayatta çalışmalar yapılmalıdır.

Agro Ekolokik tarım sistemleri teşvik edilmeli

Halen yürürlükte olan kanun ve yönetmelikler yeniden düzenlenerek yaptırımlar artırılmalı ve bütün işletmeler atıklarını arıtmakla hükümlü olmalı ve bunlar mutlaka denetlenmelidir.

Tarımsal üretimde kullanılan zehirler ekolojik döngünün geri dönüşümsüz bozulmasında   çok önemli bir faktördür. Bu alanda derhal bir çok çalışma yapılmalıdır. Öncelikle zehir ithalatına kısıtlama getirilmeli ve çiftçiler sık sık zorunlu eğitimlerden geçirilerek denetlenmelidir. Üretim ve pazarlama aşamalarında limit üstü ilaç kullananlara ceza verilmelidir,  bu kontroller çok yetersizdir. Agro Ekolojik tarım sistemi teşvik edilmelidir ve hastalıklara dayanıklı yerel tohumlar kullanılmalıdır. Ani balık ölümleri sanayide belli dönemlerde zehirli atık bırakılması ile de olabilir. Her fabrika çevresinde atık sular analiz edilmelidir. İşletmelerin mutlaka atık arıtma birimleri olmalı ve bu kontroller yapılarak bu konuda yeniden düzenlemeler yapılarak yaptırım uygulanmalı cezalar artırılmalıdır. Bu konuda onlara arıtma tesisi için ekonomik destek yada başka yöntemlerle teşvik vs. sağlanmalıdır. Tarımsal ürünler, sular , tarımsal üretim yapılan topraklar mutlaka tahlil edilmelidir. Bu konuda bir çok çalışma yapılabilir.

Her gün binlerce insan kimyasal maddeler ve ağır metaller yüzünden kanser oluyor. Bebekler kanserli doğuyor. Balıkların ölmesi son aşamadır. O balıklar ölmeden zaten bünyelerinde bir çok zehir ve ağır metal  kalıntısı taşıyorlar. Balıkları yiyen insanlar zaten düzenli olarak bu zararlı ölümcül maddeleri vücutlarında biriktiriyorlar. Sular ve topraklar sürekli artan oranlarda kirleniyor canlı hayatı yok oluyor buralarda. Bu konuda hiç çalışma yapılmıyor.

Binlerce balığın ölmesi bir katliamdır. Bu katliamı yapanlar derhal tespit edilerek cezalandırılmalıdır. Balıklar kimsesiz değildir. Biz doğa ve insan dostları   bu olayın takipçisi olacağız.

İzmir Yerel Tohum Topluluğu

 

(Yeşil Gazete)

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

[COP29] Nihai anlaşma sağlandı: Yılda 300 milyar dolar iklim finansmanı

Bakü'deki COP29 uzun tartışmaların ardından ve protestolar eşliğinde gelişmekte olan ülkelere yönelik iklim finansmanı için yılda 300 milyar dolar taahhüdüyle sona erdi. Hedef 2035'e kadar 1,3 trilyon dolar.

[COP29] Başkanlığın yeni finansman teklifine eleştiri yağdı: Şaka ile hakaret arasında bir şey!

Nihai metin taslağında gelişmiş ülkelere yönelik iklim finansmanı için 250 milyar dolar teklif edilmesi bu ülke temsilcileri ve sivil toplumu ayağa kaldırdı: Sorumsuz ve ahlaksızca!

[COP29] Yeni taslak metin yayımlandı: 2035’e kadar 250 milyar dolar iklim finansmanı

COP29 Başkanlığı'nın yeni nihai taslak metninde gelişmekte olan ülkelere 2035'e kadar 250 milyar iklim finansmanı öngörülüyor. Ayrıca 1,3 trilyon dolar toplama yönünde daha geniş bir hedef belirleniyor.

[COP29] BAE’den Suudilere uyarı: ‘Fosil yakıtlarda uzaklaşma’ya itirazı sonlandırın

Bakü'de Suudi Arabistan'ın COP28'de mutabakat altına alınan 'fosil yakıtlardan uzaklaşma' taahhüdünün geri alınması çabaları, komşusu ve müttefiki, petrol ülkesi Birleşik Arap Emirliklerini bile kızdırdı.

ABD, zürafaları ‘tehlike altındaki türler yasası’ kapsamına alıyor

İklim krizi ve vücut parçalarından yapılan süs eşyalarına yoğun talep nedeniyle sayıları yüzde 77 oranında azalan zürafalarla ilgili girişimin kaçak avlanmayı azalması umuluyor.

EN ÇOK OKUNANLAR