Doğa MücadelesiEkolojiManşet

Aydın’da 8,500 yıllık tarihe sahip Latmos’a yapılması istenen iki madene karşı dava açıldı

0
Fotoğraf: Özer Akdemir / Evrensel

Aydın‘ın Söke ilçesi yakınlarındaki Latmos (Beşparmak) Dağı’nda işletilen madenlere karşı iki dava açıldı.

Dağ, dünyanın nadir jeolojik oluşumlarından sayılan gnays kayaları, bu kayalardaki mağaralarda ve kaya diplerinde bulunan 8 bin 500 yıllık kaya resimlerine ev sahipliği yapıyor.

Evrensel‘den Özer Akdemir‘in aktardığına göre, Latmos Dağı aynı zamanda fıstık çamları, zeytinleri ve meyveciliği ile bin yıllardır yörede yaşayanlar için bir yaşam kaynağı. Neolitik Dönem’den günümüze kadar insan yerleşimlerine ait birçok arkeolojik eserin bulunduğu yörenin, jeolojik yapısı, tarımsal önemi ve su varlıkları nedeniyle milli park ve jeopark ilan edilmesi için yıllardır uğraş veriliyor.

‣ 8,500 yıllık hava ve yağmur tanrısının evine maden ocağı: Aydın Latmos’ta ÇED süreci başlatıldı

Arkeolojik Sit Alanı, ÇED raporunda ‘unutuldu’

İlk dava Çavdar Köyü eski muhtarı İhsan Garagöz tarafından açıldı. Söke’ye bağlı Yeşilköy ve Çavdar mahalleleri yakınında işletilen feldspatkuvars madeninin kapasite artışı için verilen “ÇED olumlu” kararına karşı Aydın İdare Mahkemesinde açılan davada maden alanının çevre planında “orman alanı”, “mera alanı”, “tarım arazisi ve sulama alanı” vasıflı olduğu belirtiliyor.

Dava dilekçesinde ÇED raporunda belirtilmese de yörede Çavdar Çatıdındere 1’inci Derece Arkeolojik Sit Alanı ve etkileşim bölgesinin de bulunduğunun altı çiziliyor. Yörenin bu özellikleri nedeniyle madencilik yapılmasına uygun olmadığının belirtildiği dava dilekçesinde, madenin ruhsat alanının 32 bin hektar olduğu ifade edildi.

Dilekçede, maden için ÇED kararı alınan ve çalışılan alanlara ilave olarak üç poligon şeklinde toplam 179 bin 872 hektarlık alan feldspat, kuvars ve kuvarsit üretim alanı olarak belirlendiğine dikkat çekiliyor.

ÇED onayı iptal edilmişti

Dilekçede ayrıca maden için “ÇED olumlu” kararının Aydın 2’nci İdare Mahkemesi tarafından iptal edildiğinin alt çizildi.

İptal gerekçelerini gözden geçiren Kale Madencilik’in 2009/7 Genelgesi’ne dayanarak yeni ÇED süreci başlattığı ve son “ÇED olumlu” kararının bu süreçle birlikte verildiği dile getirildi.

Projenin ömrü 213 yıl olacak

Projenin ömrü ÇED raporundaki hesaba göre 213 yıl olacağına dikkat çekilerek, davanın açılması gerekçeleri şu şekilde aktarıldı:

“Çavdar da yakınlarındaki Yeşilköy de adeta cennetten bir köşeydi. Geçmişte tabiatla iç içe huzurlu ve mesut bir hayatı vardı. Tarla, bağ bahçe işleri, zeytin-meyve ağaçları, fıstık çamları, arıcılık vb. yapıp kimseye muhtaç olmadan hayatını sürdürmekteydi. Ama ne yazık ki son yıllarda etrafındaki madencilik faaliyetleri nedeniyle huzuru kaçmıştır. Söz konusu madencilik faaliyetini açık ocak ve patlatma usulüyle eskiden beri Yeşilköy Mahallesi’nde ve diğer poligonlarda yürütmekte olan Kale Maden A.Ş.; alan ve üretim kapasitesinde artış planlayarak Çavdar ve Yeşilköy mahallelerinin ekosistemini, doğal hayatını, besin ve geçim kaynaklarını, eski haline dönemeyecek şekilde olumsuz etkileyecektir.”

İkinci davada ÇED gerekli değildir kararının iptali istendi

Yine aynı bölgede Kormad Madencilik şirketi tarafından işletilmek istenen ve “ÇED gerekli değildir” kararı verilen projeye de dava açıldı.

Çavdar köylülerinden İhsan Garagöz ve Hüseyin Bilir adına açılan davada gerçekleştirilmek istenen kuvars ocağı alan ve kapasite artış projesinin bölge sakinlerinin sağlığına, tek geçim kaynakları olan fıstık çamlarına, hayvanlarına, bağ bahçe ve zeytinliklerine, ekip biçtikleri tarım alanlarına büyük zara vereceği dile getirildi.

Dava dilekçesinde tamamı orman, fıstık çamı, zeytinlikten oluşan alandaki maden projesinin hukuksuz olduğu ileri sürülerek “ÇED gerekli değildir” kararının iptali istendi.

‘Proje Anayasa’ya ve Çevre Kanunu’na aykırı’

Dava dilekçesinde, yörede gerçekleştirilmek istenen feldspat, kuvars, kuvarsit ocakları alan ve kapasite artış projesinin bölge sakinlerinin, halkın sağlığını, tek geçim kaynakları olan fıstık çamlarını, hayvanlarını, bağ bahçe ve zeytinliklerini, ekip biçtikleri tarım alanlarını önemsemediği ifade edildi.

Dilekçede; “Tamamı orman, fıstık çamı, zeytinlikten oluşan yaşam alanları vahşi madenciliğe kurban edilmektedir. Kale Maden A.Ş.’nin projesi bölge için yanlış, zararlı ve hukuksuz bir projedir. Bu nedenle; Anayasa’nın 17. maddesindeki ‘Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir’ ilkesi ve ‘Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir’ şeklindeki hem devlete hem vatandaşa ödev yükleyen 56’ncı maddesi, ‘Devlet, toprağın verimli olarak işletilmesini korumak ve geliştirmek, erozyonla kaybedilmesini önlemek ve topraksız olan veya yeter toprağı bulunmayan çiftçilikle uğraşan köylüye toprak sağlamak amacıyla gerekli tedbirleri almakla yükümlüdür’ şeklindeki 44’üncü ve 45’inci maddelerine aykırı olduğu ileri sürüldü.

Dilekçede, maden projesinin Çevre Kanunu’na da aykırı olduğu belirtilerek “ÇED olumlu” kararının iptal edilmesi istendi.

You may also like

Comments

Comments are closed.