Geçen hafta Alman Yeşiller Partisi bir kadını, eylüldeki seçimler için Başbakan adayı gösterdi. 1980 doğumlu Annalena Baerbock seçilirse, Almanya’yı yöneten “en genç” insan olacak.
Yeşiller‘in 137 sayfalık seçim programını okuduğumda “Ne kadar söz varsa düne ait, yeni şeyler söylemek lazım” diyen Mevlâna‘yı anımsadım.
“Ey Almanya! Bunun İçinde Her Şey Var!” diyen bu program neden farklı? Her siyasal parti, seçimler öncesi bir program hazırlar, usuldendir. Ama “sıfır zemin üstüne yeniyi inşa” çok ender olur.
Almanya’nın 2. Dünya Savaşı sonrası Prof. Müller – Armack‘ın kaleme aldığı Sosyal Piyasa Ekonomisi programı bu türdendi. Sonrasında Prof. Erhard bunu bir “Almanya Mucizesi”ne dönüştürdü.
İddialı ve yepyeni bir program
Yeşiller iddialı: Programlarını ‘’Yemyeşil Sosyal Piyasa Ekonomisi” olarak lanse ediyorlar. Buna göre:
- İklimde hedef, yaşam kalitesinin yenilenebilir enerjiyle yeni bir öz kazanması. Yeni bir karbon vergisi konuyor, nükleer enerjiden 2022‘de, kömürden 2030 ‘da çıkılıyor. Bir içimlik plastik bardaklar ortadan kalkıyor, ücretsiz temiz içme suyu sağlanıyor.
- “Geleceğin Ekonomisinde Yol Almak” başlıklı bölümde, IT sektörünün arsız devlerine % 25 asgari vergi konuyor, öldürme amaçlı şirket satın almaları yasaklanıyor.
- Start-up‘lar ise soluk alacak. Onlar için 25.000 Euro işletme sermayesi, hibe olarak tahsis ediliyor. İçinde yer alacakları “yeni nesil organize sanayi bölgeleri’’ oluşturuluyor. Sosyal girişimcilik ve kooperatifçilik güçlendiriliyor. Algoritmaların saydamlaştırılması esas oluyor. Vergi basamakları arttırılıyor, % 2’lik servet vergisi geliyor.
- Asgari ücret saattte 12 Euro’ya çıkarılıyor. Kadın ve erkek ücretleri eşitleniyor. Konut hakkı, Anayasal bir hak oluyor. (Halen 700 bin insan evsiz-barksız) Kiraların yıllık artış oranı % 2.5 ile sınırlandırılıyor. Otoyolda hız yasağı geliyor, kitle taşımacılığı güçlendiriliyor, bisiklet yolları tüm ülkede yaygınlaştırılıyor. Okul öncesi eğitim için tam gün uygulaması geliyor. Çocuklar için asgari ücret hakkı konuyor.
- “Büyüme’’ kavramı yerini “Yaşam kalitesi”ne bırakıyor.
- Seçme hakkı 16‘ya düşürülüyor. Her türden azınlık topluluğuna ve tüm dinlere koruma güvencesi veriliyor. Din adamlarının Almanya’da eğitilmesi koşulu geliyor. Kilise-devlet ilişkisi daha da laikleştiriliyor.
- Devlet bütün bunların ötesinde “ öğrenen devlet” oluyor.
- Avrupa Parlamentosu güçlendiriliyor, BM Güvenlik Konseyi yapısı yenileniyor.
‘Vitamin iğnesi’
Hiçbir baskı grubu etkisinde kalmadan hazırlandığı anlaşılan bu program, Yeşiller’e 26 Eylül’de iktidar yolunu açarsa, bununla yeni bir Avrupa Sayfası açılacak, bu kesin.
Konu, kanımca bir seçim programı değil. Gündemin, baskı gruplarının etkisi alanında kalmadan, özgürce, yüreğinin seni götürdüğü yere kadar gidip insana geleceğini hep birlikte inşa hakkı vermesi…
“Vitamin İğnesi” adını verdikleri Yeşiller Seçim Programı işte bu cinsten, insan yüreğini pırpırlandırıyor…
Başbakan Adayı Bayan Annalena Baerbock, bu özgür yüreğini koru, “başka ihsan istemem.”