Hafta SonuKöşe YazılarıKültür-SanatManşetYazarlar

Ham meyve

0

Öznelerden oluşmuş bir toplumun olgunluğunu hükmedilenlerin hükmedilme (= ya da hamlık) oranı belirler.

Emir vermek ve itaat etmek [1] ile adına konuşmak ve adına konuşulmak arasındaki haysiyetsizlik [2] oranı da geçerli bir ölçüttür.

Düşünce ise her zaman bir yol ayrımındadır: Ya bu gerilim noktalarını dikkate alan yeni kavramlar önererek sorun çözer ya da yok edicilik özelliğini tahkim ederek kendi kendisini de yok eden bir süreci adımlar.

Bir düşünce biçimi olarak savunduklarını istikrarlı bir biçimde gerçekleştirmiş olan insan merkezciliğin yok edicilik oranı ise faşizmden fazladır.

Örgütlenmesinde “hükmeden ve hükmedilen”, “emir veren ve itaat eden” ile “adına konuşan ve adına konuşulan” olduğu sürece toplum kendisini özne ol(a)mayanların toplamı olarak sürdürür, –olgunlaşamaz (Horkheimer&Adorno).

Özne ol(a)mayanların oluşturduğu toplama yakışacak ad önerilerinden birisi ise “insan merkezci toplum” olabilir.

Bir sorunu çözebilmek için ilk düğmeyi doğru iliklemek, ilk adımı doğru atabilmek, ilk tanımı doğru yapabilmek bu yüzden çok önemlidir.

Sonra arkası (belki) gelir. [3]

*

[1] Esin kaynağı için bkz.: Horkheimer, M.,& Adorno, T. W., Aydınlanmanın Diyalektiği: Felsefi Fragmanlar, s. 59, 62.
[2] Faruk, Ö., Başkası Adına Konuşmanın Haysiyetsizliği, s. 64 ve tüm kitap.
[3] Yeni İnsan Yayınevi tarafından yayımlanacak olan Çok Kalpli Asi adlı deneme kitabından bir bölüm.

 

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.