Finlandiya, 2035 yılına kadar net sıfır, 2040’a kadar negatif emisyona ulaşma hedefini yasalaştırdı. Bu, dünyanın en iddialı iklim hedeflerinden biri. Fin, yetkililer, saldığından daha fazla karbondioksit emen ilk gelişmiş ülke olmayı istediklerini belirtti.
Net Zero Tracker’a göre, yalnızca Güney Sudan‘ın 2035’ten daha iddialı bir net sıfır tarihi var ve gelişmekte olan bir ülke olarak 2030 hedefi büyük ölçüde uluslararası finansa bağlı.
Söz konusu hedef, Finlandiya İklim Değişikliği Paneli‘nden bir grup bağımsız ekonomist tarafından yapılan analize dayalı olarak belirlendi. Uzmanlar ülkenin, dünyanın salabileceği 420 GT karbondioksitten adil payının ne olduğunu ve küresel ısınmayı 1.5C ile sınırlamak için hala üçte iki şansa sahip olduklarını hesapladı. Bu adil pay da Finlandiya’nın küresel nüfustaki payına, emisyonları azaltmak için ödeme yapma kabiliyetine ve iklim değişikliğine neden olma konusundaki tarihsel sorumluluğuna dayandırıldı. Yapılan çalışma ve bu yöntemle belirlenen ilk iklim hedefi olarak da tarihe geçti.
“Karbon nötr” anlamına da gelen net sıfır; mevcut emisyonları azaltarak ve atmosferden karbondioksiti emmeye yönelik yöntemleri uygulayarak, insan faaliyetleri tarafından üretilen sera gazlarının miktarını azalma eylemi eylemi olarak tanımlanıyor. Şimdiye dek pek çok ülke, ağırlıklı olarak karbon emme yöntemlerine ağır verecek şekilde, 2050’ye kadar net sıfıra ulaşma hedefini açıkladı.
Negatif emisyon ise saldığından daha fazla sera gazını emmek anlamına geliyor.
Finlandiya çevre bakanı Emma Kari, Climate Home‘a, hedefin araştırmacılar ve iklim bilimi topluluğundan insanlarla birlikte belirlenmesinin “çok önemli” olduğunu söyledi: “Yüksek gelirli ülkeler, iklim değişikliğiyle mücadele konusunda ilerici ve aktif bir rol üstlenmeli”
‘Diğer ülkeler de hedeflerini yenilemeli’
Avrupa Birliği (AB) ve ABD dahil olmak üzere çoğu gelişmiş ülke, net sıfır için 2050’yi belirlemiş durumda. Finlandiyalı uzmanların analizine göre, Almanya ve AB’nin net sıfıra 2030’da ulaşması gerekiyor.
AB’nin daha erken bir hedef tarih belirlemesi gerekip gerekmediği sorusuna Kari, hedeflerin “iklim bilimine ve Paris anlaşmasına dayanması, hedef Paris Anlaşması ile uyumlu değilse, o zaman onu değiştirmek gerektiği” yanıtını verdi.
Finlandiya’nın hedefini “iddialı ama ulaşılabilir” olarak nitelendiren Kari, partiler arası geniş bir desteğe sahip olduklarını da ekledi. Kari, merkez ve sol partilerden oluşan koalisyon hükümetinde Finlandiya Yeşiller Partisi‘nden bakan olarak görev yapıyor.
Finlandiya’nın iklim hedeflerini karşılayıp karşılamaması, büyük ölçüde topraklarının dörtte üçünü kaplayan ormanlarına bağlı olacak. Geçen hafta ülkenin istatistik kurumu, bu ormanların ilk kez emdiklerinden daha fazla sera gazı saldığını gösteren rakamları yayınlamıştı.

Ormansızlaşmadan kaynaklanan emisyonlar son on yıldır artıyor ve ülke fosil yakıtlardan uzaklaştıkça enerji kaynaklı emisyon azaltımlarının etkisini ortadan kaldırıyor. Finlandiya İstatistik Kurumu, bunun ağaçların daha hızlı kesilmesi ve daha yavaş dikilmesinden kaynaklandığını buldu.
Fin tomruk şirketleri, ağaçlarını kağıt hamuruna ve kağıda dönüştürüyor ve genellikle tartışmalı bir şekilde iklim dostu ve yenilenebilir olarak tanıtılan enerji için yakılmak üzere satıyorlar.

Kari, Climate Home’a tarım ve ormancılık bakanlığının da ilk iklim planı üzerinde çalıştığını söyledi.
Rusya‘nın Ukrayna’yı işgalinin, Fin hükümetinin rüzgar enerjisine ağırlık vermesini; binaları daha enerji verimli ve fosil yakıtlı ısıtmaya daha az bağımlı hale getirmesini sağladığını kaydeden Çevre Bakanı, enerji geçişini hızlandırdıklarını da vurguladı.
Kari, bir ülkenin kendi adına emisyonları azaltmak için diğerine ödeme yaptığı uluslararası karbon denkleştirmelerine güvenmeden hedefe ulaşılacağını da belirtti.