Hafta SonuKöşe YazılarıManşetYazarlar

[Ekolojist, Yeşil ve çevrecilere öğütler-4] Güvensizlik ortamının anketlere yansıması

0

Bu yazıyı yazmamın nedenlerinin birincisi, partili cumhurbaşkanına muhalif olduğunu bildiğim bir yakınımın, kendisini telefonla arayan bir kamuoyu şirketinin seçimlerle ilgili anketini cevaplamayı “Ne olur ne olmaz; fişlenirim, filan…” diyerek kabul etmediğini bana anlatması. Yakın çevremde böyle davranan birkaç kişi daha biliyorum. İkincisi, bir kamuoyu anketinde iktidar partisinin oylarını yüzde 3 arttırdığının açıklanması. Üçüncüsü ise, yine aynı günlerde bir TV programında gazeteci Fikret Bila’nın, “6’lı Masa’nın, cumhurbaşkanı adayının ismini 50 bin kişilik geniş bir kamuoyu anketi ile eğilim yokladıktan sonra kesinleştireceği duyumunu aldığını” söylemesi.

“… ‘Güvenilen’, umulduğu ve kendisinden beklenildiği gibi davranmazsa bu belirsizlik durumu başarısızlık veya ‘güvenen’e zarar verme riskini içerir (1).”

“… Dünya Değerler Araştırması’nın 2005-2014 döneminde…Türklerin yalnız yüzde 8’inin diğer insanlara güvendiği” anlaşılıyormuş. Bu güvensizlik artışının en önde gelen nedenleri: Kentleşmenin çok hızlı olması, hukukun üstünlüğünün sağlanamaması, gelir dağılımının nispeten bozuk olması ve dindarlığın fazla olması ile açıklanıyor. Toplum içindeki ilişkilerde dinin rolü ne kadar belirleyiciyse, insanlar arasındaki güven o ölçüde azalabiliyor.”muş (2). Türkiye ayağı 2018 yılında yapılmış Araştırmanın 2017-2020 yıllarını kapsayan yedinci döneminde diğer insanlara güven oranı yüzde 14’e, 2022’de yapılan bir başka araştırmada da diğer insanlara güvenenlerin oranı yüzde 15’e yükselmiş (3).

Türk toplumunun ‘güven’ haritası

Bu güvensizliğin, kurumsal kimlik ve hizmetlere de duyulmaması eşyanın doğasına aykırı. Gerçekten de, Değerler araştırmasının yedinci döneminde, insanımızın (uluslar arası kurumlar ve kişiler hariç)’ insanların çoğuna’ yüzde  84,1; ‘ilk kez karşılaştığı insanlara’ yüzde 74,6 ; ‘bankalara’ yüzde56; ‘basına’ yüzde 55,3; ‘televizyona’ yüzde 50,1; ‘sendikalara’ yüzde 49,1; ‘siyasi partilere yüzde 47,3; ‘büyük şirketlere’ yüzde 47; ‘çevre koruma örgütlerine’ yüzde 41,6; ‘Türkiye Millet Meclisine’ yüzde 38,1; ‘hayırsever veya insani yardım kuruluşlarına’ yüzde 38,0; ‘seçimlere’ yüzde 37,8; ‘seçimlerde oyların adil sayıldığına’ yüzde 27,5; ‘kamu hizmetlerine’ yüzde 36; ‘hükümete’ yüzde 29,6; ‘seçimle ilgili yetkililerin adil olduğuna’ yüzde 28,6; ‘üniversitelere’ yüzde 28,5; ‘dini kurumlara’ yüzde 28,1; ‘mahkemelere’ yüzde 25,2; ‘polise’ yüzde 15,6; ‘silahlı kuvvetlere’ yüzde 13,8; oranında hiç güvenmediği veya çok az güvendiği sonucu çıkıyor (4). Dünya ortalamalarına bakılırsa Türk toplumu siyasi partilerine, parlamentosuna, seçimlere, kamu hizmetlerine, hükümete, mahkemelere, polise ve silahlı kuvvetlere daha fazla güveniyor olsa da; bütün bu güvensizlik oranlarını 18 yaş ve üstü nüfusa yansıtırsak (nüfusun %1’i yaklaşık 800 bin kişi) milyonlarca yurttaş ediyor.

Yukarıdaki veriler ışığında azınsanmayacak kadar sayıda yurttaş  devletin kurumlarına, örn; Yüksek Seçim Kuruluna, TÜİK’e, yazımızın konusu olan kamuoyu şirketlerine ve bazı mesleklere azımsanmayacak  oranlarda güvenmiyor. Örn, İpsos’un Ekim 2018 araştırmasına göre Türkiye’de (güvenmeme oranlarına göre) en az güven duyulan beş meslek grubu;  politikacılar (%67), hükümet bakanları (%57), reklamcılar (%46), din görevlileri (%42) ve bankacılar (%41) çıkmış (3). 2021’de tekrarlanan araştırmada Covid-19 pandemisi oranları azaltsa da sıralama aynı.

Ne halk yöneticilere ne de yöneticiler halka güveniyor

Yönetici kesim de halka güvenmiyor. Dünya ortalamasında en yüksek güven oranına sahip olan yüksek mevki ve karar alıcı pozisyondaki yönetici sınıfı, sadece Türkiye’de topluma karşı büyük bir güven kaybına sahip. Bu anlamda, Türkiye’de yönetici kesimin yalnızca yüzde 9’u topluma karşı güven duyuyormuş (3). Tam bir kısır döngü.

Oysa, “… insanların birbirlerine rahatlıkla güvenebildiği ülkelerde, öngörülebilirlik artıyor, işlem maliyetleri düşüyor, iş yapmak daha kolay oluyor, kurumlar daha iyi çalışıyor, yolsuzluk daha az oluyor, verimlilik yükseliyor.” (2). Bence, bu farklara “yurttaşların kamuoyu araştırma anketlerine güvendikleri için güvenilir eğilim sonuçlarıyla doğru cumhurbaşkanı adayı ismi belirlemek” de eklenmeli.

Yaklaşan seçimlerle ilgili kamuoyu araştırmaları nasıl yapılıyor?

“Anketler kamuoyunun değişik konulardaki görüşlerini ve … belirli konulardaki beklenti ve birikimlerini araştırmak … amacıyla yapılır. Sonuçlar, … bilgi üretir ve … yetkililerin karar verme süreçlerine katkıda bulunur… Türkiye’de yaşayan herkesin ankete katılma şansı birbirine eşittir (araştırma telefon aracılığıyla gerçekleştirilmiyorsa-Y.N.)…yapılan tipik siyasal araştırmalarda yaklaşık 1250 kişiye anket uygulanmaktadır…bir seçmenin siyasal ankete katılma şansı yaklaşık 38 binde birdir. … araştırma telefon aracılığıyla gerçekleştiriliyor ise, telefon numaraları bilgisayar programı yoluyla rastgele belirlenmektedir. Bu nedenle her telefon numarası, aranmak için aynı şansa sahiptir. Bu işlem her anket için ayrı ayrı yapılmaktadır…(ama-Y.N.) telefonla yapılan anketlerde sadece Telekom’a kayıtlı sabit hatlar kullanılmaktadır. Dolayısıyla sadece cep telefonunuz varsa telefon yoluyla yaptığımız araştırmalarda temsil edilmeniz mümkün değildir…” (5).

Anketler ne kadar güvenilir?

2020 sonu verilerine göre ülkemizde 12,4 milyon sabit hat abonesi, 75,3 milyon  mobil telefon aboneliği olduğu düşünülürse, sabit telefon üzerinden yapılan anketlerin güvenilirliği bu yönüyle de çok düşüktür.

Yüzyüze yapılan anketlerde farklı sosyo-ekonomik kesimlerden yaş, cinsiyet, il, ilçe ve kırsal bölge tabakalandırması ile 18 yaş üzerindeki tesadüfi yöntemle seçilmiş; Türkiye nüfusunu belirli bir hata payı ile temsil ettiğine inanılan yaklaşık 2000 ila 7000 (Y.N.) kişiye anketörler tarafından sorular sorulur (6). Anketin güvenilir olması için ister yüzyüze ister telefon görüşmesiyle olsun, kişinin adı soyadı, T.C. kimlik numarası gibi sorular hiçbir zaman sorulmamalı ve anketöre söylenmemelidir. Ancak bu koşulların, özellikle bölge ve nüfusun yaşa ve cinse göre tabakalanmasının doğru yapılıp yapıldığının anlaşılması da bu güvensizlik atmosferinde çok zordur.

Yüzyüze yapılan kamuoyu anketlerinde hanede yaşayanlar temel alınır. Bu nedenle, yüzbinden fazla haneye gidilerek, 18 ve yukarı yaştaki 200 bine yakın kişiyle yapılan TÜİK’in araştırmalarında bile kurumsal nüfus (hanede bulunmayan) kabul edilen fakat seçimin kaderini belirleyecek Y ve Z kuşağının (Z kuşağındaki 18 yaş altı hariç,18-42 yaşındakiler) çokça bulunduğu üniversite veya öğrenci yurtları, huzurevi, bakımevi, ceza ve tutukevi, ıslahevi, yetiştirme yurdu, askeri birlik ve kışla vb. yerlerde yaşayanlar ve yurtdışında yaşayan yurttaşlar anketlerde temsil edilmezler. Çalışma yaşında (18-60 yaş) olup anketör haneye geldiği sırada tarlada, fabrikada, küçük sanayi bölgelerindeki çalışan azımsanmayacak kadar yurttaş, anketlerde ihmal edilir. Çünkü anketler genellikle gündüz çalışma saatlerinde yapılır. Anketörlerin sahte veya yanlı anket doldurup doldurmadıklarının, doğru adreslere gidip gitmediklerinin ikinci bir doğrulama anketi ile sağlamasının yapılması da zordur.

Buna rağmen güvenmeseniz de; genel işleyişte 30-40 binde bir, 6’lı masanın yaptıracağında ise yaklaşık binde bir olasılıkla ‘anket piyangosu’ size çıkarsa (yüz yüze veya telefonda), ankete katılmanın hiçbir zararı yoktur; mutlaka katılın ve korkmadan doğru yanıtlar verin. Çünkü eğer belli kesimi temsil eden çok sayıda insan anketlere katılmayı reddederse ve bilerek yanlış yanıtlar verirse, sonuçlar halkın tamamının görüşlerini temsil etmez.

Anladınız mı neden iktidar partisinin oyları yüzde 3 artıyor veya neden hâlâ muhalefet oylarında beklenen artış olmuyor?…Korkma; korktukların asıl korkunca baş(ın)a gelecek…!

*

  1. Güven (sosyoloji). Wikiwand 06.11.2022 tarihli erişim.
  2. Çağlar, E. Türkler neden birbirine güvenmez? https://www.tepav.org.tr/tr/blog. 06.11.2022 tarihli erişim.
  3. https://www.ipsos.com/tr-tr/kisilerarasi-guven-tuketici-duyarliligi-ve-bireysel-mutluluk; https://www.ipsos.com/tr-tr/en-guvenilen-meslekler;  https://www.ipsos.com/tr-tr/dunyanin-en-guvenilir-meslegi-doktorluk ve https://www.ipsos.com/en/interpersonal-trust-across-the-world 07.11.2022 tarihli erişim.
  4. https://www.worldvaluessurvey.org/WVSDocumentationWV7.jsp 07.11.2022 tarihli erişim.
  5. https://www.metropoll.com.tr/kurumsal/sss-7 6.11.2022 tarihli erişim.
  6. https://sonararastirma.com.tr/mayis-2022/ 6.11.2022 tarihli erişim.

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.