Hafta SonuKöşe YazılarıManşetYazarlar

Doğal tarımdan yangınla mücadeleye, yeryüzü farkındalığına iyi bir örnek

0

İnsan bütünsel bir eylemlilik ve diğerkâmlık içerisindeyken gerçekten var olduğunu, gerçekten özgür olduğunu hisseder. Ve bu diğerkâmlık, sadece insan için değil hayvanlar ve bitkiler için de gerçekleşiyorsa asıl kıymetini bulur. Şimdi anlatacağım hikaye de başka bölgelerde benzerlerinin yaşandığını tahmin edebileceğimiz bir hikaye… Bir yandan Elazığ’da doğal tarım yapmaya çalışırken bir yandan da Dersim yangınlarındaki gönüllülüğün hikayesi…

Doğal Tarım Kooperatifi

Dersim yangınlarının 17’inci gününde (3 Eylül ) alandan yeni dönmüş olan Gürkan Bektaş’ı kurdukları kooperatif hakkında bilgi almak için arıyorum. Neyse ki Bektaş, yangının büyük oranda kontrol altına alındığını ve sadece insan ulaşımının zor olduğu Pülümür eteklerinde bir yerde devam ettiğini, oraya da helikopterle müdahale edildiğini söylüyor da biraz olsun rahatlamış olarak söyleşimizi yapıyoruz.

Elazığ’ın, Dersim sınırındaki köylerinden üçü yakın geçmişte bir araya gelerek Koruk, Dambüyük ve Esenkent Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ni kurmuşlar. Kooperatif Elazığ’da doğal üretimi hedefleme anlamında ilk olma özelliğini taşıyor. Kooperatifin amacı ve ilkelerini sorduğumda Gürkan şunları söyledi:

“Bölgede ve dünyada tarım büyük ölçekli yapılıyor. Bu büyük bir sorun. Küçük üreticinin ürünleri ya yerde kalıyor ya da tüccar çok ucuza alıyor. Biz bölgede hem üretim hem de tüketim anlamında, toprağı iyileştirici ve onarıcı bir tarım yapmak istiyoruz. Toprağı ve suyu kirletmeden doğal tarım yaparak geçimimizi sağlamak amacındayız. Kooperatifin misyonu, ekolojik dengeyi gözeterek küçük üreticinin çıkarlarını korumaktır. Çağın problemlerine elimizden geldiğince çözüm oluşturmaya çalışıyoruz.”

Kooperatif olarak, bölgede en kaliteli üzüm çeşitleri olan öküzgözü, kösetevek ve boğazkere üzümleri olduğu için üzümden yapılan ürünlerin türevlerine yönelmişler. Bağışıklık sistemini güçlendiren ve üzüm yeşil haldeyken sıkılarak yapılan koruk suyu, ilk üretimleri olmuş ve epeyce de ilgi görmüş. Sonrasında buna pekmez, sirke, yaprak, üzüm suyu, pestil ve orcik eklenmiş. Orcik, merak edenler için söyleyelim; cevizli tatlı sucuk yapımında kullanılıyor ve tamamen doğal üzüm ürünü.

Kooperatifin üyeleri, üzümleri şarapçılıkta çok ilgi gördüğü için bir şarap fabrikası kurmayı düşünüyorlar ancak bunun için desteğe ihtiyaçları var. Kooperatif, ekolojik farkındalık yaratmak amacıyla eylülün ikinci haftası, Dersim Belediye Başkanı Mehmet Fatih Maçoğlu’nun da katılımıyla bağbozumu şenlikleri düzenleyecekmiş. Şenlikte söyleşilere de yer verilecekmiş.

Gönüllülük ve örgütlülük

Antalya ve Marmaris yangınlarında gıda toplulukları ve kooperatiflerin üyelerinin söndürme süreçlerinde aktif gönüllülüğüne tanık olduk. Daha önceki yazılarımda değindiğim için ayrıntılara yer vermeyeceğim. Ancak şunu söylemeliyim ki Elazığ örneğinde de gördüğümüz gibi gezegenin sağlığı için topluluklar aracılığıyla buluşan bireyler, sahada oldukça aktif yer alıp, ciddi bir sorumluluk bilinciyle hareket ediyorlar. Şimdi ise gerekli eğitimleri alıp, daha sonraki süreçlere iyi hazırlanmak amaçlanıyor.

Yangında coğrafi duyarsızlık ve duyarlılık

Gürkan’ın ifadesiyle, Dersim yangınlarında Orman İşletme “güvenlik” gerekçesiyle baştan beri hiç aktif olmamış veya olamamış. Sadece gitmelerine izin verilen yerler yanmasın diye alan çevirmekle yetinmişler. Gönüllülerin alana girmesine yangın ancak 14’üncü günündeyken izin verilmiş. Bundan sonra ise uçak ve helikopterle destek verilmiş söndürme çalışmalarına…

Bu desteğin de hepimiz, kamuoyu ve sosyal medya baskısıyla oluştuğunu biliyoruz. Şahan Gökbakar’ın “Tunceli kalbimiz sizinle ülkemizin her yeri kıymetli” içerikli ve yetkililere seslen paylaşımı ile Tarkan’ın “Kalbim ve dualarım Dersimle” paylaşımı da bunda etkili olmuştur sanırım. Bu duyarlılığın diğer sanatçılara örnek olmasını diliyorum. Bir de yangınlar devam ederken sosyal medya paylaşımlarına gelen tepkiler var ki evlere şenlik. “Dersim yanıyor ses ver” çağrılarına birçok insan orası Dersim değil, Tunceli tepkisi verdi ve bunun üzerinden bir tartışma koptu. Yine Tarkan’ın paylaşımına MHP Genel Başkanı Başdanışmanı Hüseyin Sözlü, Dersim denmesine tepkiyle “ Ne çukur bir adamsın sen sözde Tarkan” diyerek MHP tarihinin en “yaratıcı” başka bir evlere şenlik teşbihini yaptı.

Üzerinde önemle durmamız gereken bir konu bu. Gerçekten Türkiye toplumunun hiç de azımsanmayacak bir kısmı – buna kimi ekoloji aktivistleri de dahil – bir özeleştiri yapmak zorunda. Türkiye coğrafyasının batısında olan bir ekokıyım ya da yangın olayına verilen tepki ile doğusunda olana verilen tepki arasında büyük fark var. Haber kanallarının ilgisizliği de yine aynı boyutta… Beyaz Türk bakış açısı, burada da kendini gösteriyor. Kendi yaşadığı yere Dersim diyen insana, hayır orası Tunceli denerek ayar veriliyor. Dersimse yansın Tunceliyse sönsün mü yangın? Nasıl bir tartışmadır bu? Hadi diyelim ki tartışacaksın ya da diğer bir deyimle dayatacaksın bu söylemini, yeri midir yangın devam ederken “Hayır orası Tunceli” nidasının?

Ekolojik konularda bile egemen ulus milliyetçiliği ve bölgecilik yapmak, doğuda yaşayan birçok yurttaşın hislerinde ciddi bir kırılma yaratacaktır. Bir bölgenin, bir habitatın ulusal saiklerle sahiplenilmesi ve korumaya bu düşünceyle alınması bireyi ekofaşizme kadar götürebilir. Örneğin Hitler, en sert doğa koruma yasalarını çıkarmasına rağmen, Alman kanı ve terleriyle sulanmış Alman toprağını Yahudilerin kirlettiğini düşünüyordu. İleride onları öldürmeye götürecek kadar da ilerletti bu düşüncesini.

Başta da söylediğim gibi hayat bir bütündür. Dünyanın her yerinde meydana gelen bir ekolojik yıkım veya bir insan hakları ihlali, hayvanlara yapılan eziyetler hepimizi ilgilendirir ve ilgilendirmelidir. Ben bu konuda umutluyum. Çünkü Fridays For Future ( Gelecek İçin Cumalar ) olarak dünya çapında örgütlü genç iklim aktivistleri, bu konulardaki bütünsel bakışı, yetişkinlerden çok daha iyi hayata geçiriyorlar. İklim adaletsizliğinde ve sosyal ekolojik konularda  müthiş bir öngörüleri var.

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.