ManşetHafta SonuKöşe YazılarıYazarlar

Bir kadın dayanışması örneği olarak mahalle mutfakları

0

Türkiye’de özellikle büyük kentlerde, sağlıklı gıdaya erişim büyük bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle yoğun çalışma temposu nedeniyle evde yemek yapmaya vakit bulamayanlar ister istemez piyasanın sunduğu endüstriyel ve sağlıksız yemeklerle yöneliyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) sağlık istatistikleri 2020 yılı itibariyle Türkiye’de obezite oranının yüzde 28 düzeyinde olduğunu gösteriyor. Yüzde 40’lık obezite oranıyla ABD’nin başı çektiği listede Türkiye 7’nci sırada yer alıyor.

Öte yandan, yine OECD verilerine göre, Türkiye’de kadınların istihdama katılım oranı üye ülkeler içerisinde en son sıralarda yer almakta. İzlanda’da yüzde 77, Almanya’da yüzde 73 ve OECD ortalaması da yüzde 59 düzeylerindeyken, Türkiye’de bu oran sadece yüzde 29 civarında (OECD, 2021). Kadınlar işgücüne katılımda zorlanırken, çoğu zaman geçim sıkıntısı çeken kadınların tek alternatifi evlerde temizliğe gitmek oluyor. Bu noktada kadınların beceri kazanarak katma değeri yüksek alanlara yönlendirilmesi kadın istihdamını desteklemek için çok önemli bir politika aracı haline geliyor.

Sağlıklı gıdaya erişimin öneminin ortaya çıktığı pandemi dönemde gönüllülerce geliştirilen ve Şişli Belediyesi tarafından desteklenen mahalle mutfakları bu iki temel soruna çözüm getirmeyi amaçlıyor.  Mahalle mutfaklarının “fikir sahibi” olduğunu belirten Halit Konanç, ‘kentlerde sağlıklı ve güvenilir gıdaya süreklilik esasında erişebilme örnek olacak bir yerel yönetim inisiyatifi oluşturmayı hedeflediklerini’ belirtiyor.

Projenin yürütücüleri öncelikli amacın sağlıklı ve güvenilir gıdaya erişmede mahalle bazında bilinç yaratılmak ve mahallede yaşayanlara endüstriyel gıdaya bir alternatif sunulmak olduğunu belirtiyor. Hızlı tüketilen sağlıksız gıdaya alternatif olarak yerel tohumdan mümkün olduğunca doğal ve geleneksel yöntemlerle üretilen  girdilerle hazırlanan yiyecekler mahalle mutfaklarında satışa sunuluyor. Çeşitli sebeplerle işgücüne katılmayan kadınlara da bu yolla istihdam olanağı sağlanıyor.

Uzun vadede mahalle mutfakları kentlilik, komşuluk ve dayanışma bilincini harekete geçirerek bir taban örgütlenmesi yaratmayı kendisine misyon edinmiş.  Bu kapsamda her mahallenin kendi mutfağını kurması için Türk vatandaşları ve Suriyeli çalışanların birlikte istihdama katılması yoluyla bir arada yaşama kültürüne katkı sunulması da proje hedefleri arasında yer alıyor. Proje yürütücüleri uzun dönemde Şişli ilçesinin kültürel çeşitliliğine uygun farklı milletlerden ve etnik kökenlerden katılımcıların sürece dahil ederek ilerlemeyi düşünüyorlar. Katılımcılar farklı kimlik ve profilden kişilerden oluştuğu için ötekileştirici dil ve davranışlardan uzak durulmasını sağlamak amacıyla personele eğitim verilmiş.

Meslek örgütleri de destekliyor

Şişli Belediyesi’nin Komşu Dayanışma Gıda ve İşletme Kooperatifi işbirliğiyle yürüttüğü proje, Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı ve Gesellschaft für Internationale Zusammenarbeit- GmbH (GIZ) tarafından hassas grupların kendi kendine yeterliliklerinin arttırılması ve Türkiyeli-Suriyeli bireyler arasındaki sosyal uyumunun güçlendirilmesi amacıyla destekleniyor ve fonlanıyor. Kurulum ve uygulama sürecinde meslek odaları/örgütleri de deneyimlerini paylaşarak sürece rehberlik etmişler. Projeye Şişli Kent Konseyi, muhtarlar, kanaat önderleri ve sivil inisiyatifler katılım ve örgütlenme aşamasında katkıda bulunuyor.

Mahalle mutfaklarının uygulama paydaşı olan Komşu Dayanışma Gıda ve İşletme Kooperatifi​ ortaklarından Birsen Kement, kooperatifin kuruluşunu şu şekilde anlatıyor: “İki arkadaşım önce kendileri satışlar yapıyordu. Sonra neden biz de yapmayalım diyerek başladık”

İş modellerinin gönüllülük temelli olduğunu belirten Kement çalışanlara saat başı ücret ödendiğini ve ihtiyaç duyulduğunda günlük olarak istihdam sağlandığını anlatıyor.  

Katılımcılık ve temsiliyet

Şu an için iki ilçenin merkez mahallesinde kurulan mutfakların Şişli’nin 25 mahallesinde kurulması ve bu mutfaklarda “ekşi maya ekmek, yoğurt, turşu, tarhana, salça” gibi ürünlerin üretilmesi düşünülüyor. Proje yürütücüleri üretimlerin salamura, füme, kurutma, marine gibi geleneksel yöntemlerle yapılmasını planlıyorlar.  Mahalle mutfaklarında hali hazırda bir Suriyeli, bir LGBTİ+ birey olmak üzere toplam dört kişi istihdam ediliyor. Hibe desteği ve paydaşlarla hayata geçen proje, profesyonel aşçıların eğitim süreçlerine katıldığı bir “okul” görevini de üstlenmiş. Yerel yönetimler açısından Suriyelileri sürece dahil eden öncü “mutfak” olma özelliği gösteren projeyle hassas grupların güçlendirilmesi hedefleniyor.

​Proje yürütücüleri kuruluş sürecindeki katılımcı yapısı ve insanları salt bir tüketici konumundan “üreten tüketiciye” dönüştürmesi bağlamında özgün bir model olduğunu belirtiyorlar.  Mahalle mutfakları  temiz ve sağlıklı gıdaya erişimi hedeflerken aynı zamanda “meslek edindirme” misyonu da taşıyor. Mahalle Mutfağı’ndaki eğitimlerde kullanılacak malzemeleri maddi yetersizliklerden dolayı karşılayamayacak katılımcılar, sosyal hizmet uzmanı  tarafından tespit edilerek yapılan sosyal inceleme sonucunda Şişli Belediyesi tarafından destekleniyorlar.​

Merkez Mahalle Mutfağı’nda ilk uygulamalı eğitimler Mart 2021 yılında ‘Geleneksel Türk Mutfağı’ ve ‘Aşçı Çırağı’ adı altında başlamış. Bu eğitim Halk Eğitim tarafından merkez mahalledeki mekânda gerçekleştirilmiş. İlk aşamada 48 faydalanıcı Milli Eğitim Bakanlığı onaylı sertifika almaya hak kazanmış. Kendi mekândaki mutfağın olanaklarının kısıtlı olması belediyeyi üniversitelerle iş birliği yapmaya sevk etmiş.  Şişli belediyesi şimdiye kadar üniversitelerle iş birliği yaparak sosyal hizmetler birimi tarafından belirlenen kadınların profesyonel aşçılık ve pastacılık eğitimi almalarını sağlamış. Şimdiye kadar Nişantaşı, Ayvansaray ve Kent üniversitelerinde düzenlenen eğitimler sonrasında toplam 48 kişi sertifika almaya hak kazanmış. Benzer bir çalışmayı Altınbaş Üniversitesi’nde de yapmak için belediye ve üniversite yetkileri görüşerek anlaşma sağlamışlar. Diğer eğitimlerden farklı olarak Gastronomi eğitimini tamamlayan katılımcılara Altınbaş Üniversitesi İşletme Bölümü öğretim üyeleri temel işletmecilik eğitimi de sağlayacaklar.

Gastronomi eğitimi alan kadınların tamamını doğrudan istihdam etmek gibi bir hedeflerinin olmadığını söyleyen Şişli Belediyesi Sosyal Hizmet Uzmanı Sultan Ercüment eğitimi alan kadınları kooperatif kurmaya teşvik ederek asgari ücret standardındaki gelirin de üzerinde bir kazanç sağlamalarını desteklediklerini söylüyor:

“… biz istiyoruz ki onlar kendileri öğrensin mücadele edip girişimde bulunsunlar, kooperatifi öğrensinler. Kursiyerlerimizin sosyal medya hesapları da var ve bu hesaplarda satış yapıyorlar ama gıda sektörünün fiyat artışından ötürü de satışlarında zorlanıyorlar…”

Yoksulluk ve gıda krizine karşı önlem niteliğinde

Sonuç olarak proje kapsamında mahalle mutfaklarının gastronomi eğitimi alan kadınların girişimiyle farklı mahallerde kurulan kooperatifler aracılığıyla örgütlenerek yaygınlaşması bekleniyor. Verilen eğitimlerle istihdamda olmayan kadınlar kendi ürünlerini üretip satabildikleri için süreç boyunca kalıcı bir gelir modelinin de oluşması amaçlanmış. Proje kapsamında eğitimlerin sürekliliği ve sertifikasyon sistemi sayesinde Mahalle Mutfakları verimli ve proaktif bir çalışma modeliyle yaygınlaşacağı öngörülüyor. ​

Şişli Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürü Öznur Sarıahmetoğlu ise uluslararası kuruluşlar, sivil toplum örgütleri, üniversiteler, kadın kooperatifleri ve Şişlili kadın komşular ile katılımcı bir anlayış çerçevesinde bir kadın ve istihdam projesi olarak gördükleri mahalle mutfaklarının aynı zamanda yoksulluğun ve gıda krizinin getirebileceği risklere karşı da koruyucu-önlem niteliğinde bir tedbir olacağını düşündüklerini söylüyor.

Mahalle mutfakları gelişmekte olan bir proje. Projenin yaygınlaşması ancak mutfakların bulunduğu mahallede yaşayan vatandaşların benimseyip sahip çıkmaları ve karar süreçlerine katılmasıyla mümkün olabilir. Ezcümle; bu tür projelerin yaygınlaşması için kentlerde yaşayan her bireye sorumluluk düşüyor. Gönüllü olarak mahalle mutfaklarını destekleyebilir, alış-veriş yaparak onlara sahip çıkabiliriz. Mahalle mutfaklarını merkez mahallesi ve Komşu Dayanışma Gıda ve İşletme Kooperatifi​ kafesinde öğlen yemek servisi yapmanın yanı sıra toplu siparişlerimizi bekliyor. Sadece tek bir gün ve bir anma çerçevesinde değil, her zaman emekçi kadınların yanında olmak için bu tür girişimlere dahil olmalı, destekleyeli ve yaygınlaştırmalıyız. Dünya emekçi kadınlar günü kutlu olsun…

*

OECD (2021), OECD Data
OECD (2021), Health at Glance

 

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.