Üç Beş Ağaç Kervanı #YeşilYolaDurDe demek için Samistal’de

Doğanın Talanına Karşı Bir Sanat Siperi şiarı ile bu yıl ikinci kez Anadolu Turu’na çıkan Üç Beş Ağaç Kervanı bugün (4 Eylül Cuma) Fırtına Vadisi’nde. Kervan’a Praksis Müzik Kolektifi adına dahil olan Soner Küçükergüler‘i aradık ve Yeşil Yol Direnişi‘ni sorduk.

Çamlıhemşin'de eylemce de başladı. Samistal'i Soner ile (En solda siyah gitar çalan) ile konuştuk
Çamlıhemşin’de eylemce de başladı. Samistal’i Soner ile (En solda siyah gitar çalan) ile konuştuk

“Şu an Rize Çamlıhenşin’deyiz” diyerek anlatmaya başlıyor Soner, Yeşil Yol talan çalışmalarının şimdilik kaydıyla durduğunu, bunun bir seçim arası olduğunu tahmin ettiğini ekleyerek.

Hopa’ya taziye ziyareti

Kervan, taziye için Hopa'ya da uğradı
Kervan, taziye için Hopa’ya da uğradı

Cerattepe sonrası Hopa’ya taziye ziyaretinde bulunduklarını, demokrasi güçlerinin kurduğunu ifade ettiği Kriz Masası’nda kendilerine ihtiyaç malzemeleri hakkında bilgi de verdildiğini ekleyerek, “Yiyecek ya da giyecek tarzı tarzı malzeme talep etmiyorlar. Şu an için acil olan heyalan sırasında yıkılan yerleşim yerlerini yeniden inşa için inşaat malzemeleri” diyor.

Kendisinin de Artvin Yusufeli’li olduğunu aktarab Ergüler, Cerattepe’deki direnişin kendilerine umut aşıladığını vurgulayarak devam ediyor sözlerine. “Cerattepe çok umutlandırdı bizi. Bütün bir kent uyanmış. Bütün dükkanlarda, “Madene Hayır” dövizleri asılı. Nöbet yerinde o kadar organize durumdalarki şu an yeni bir grup, “Ben nöbet tutacağım” dese en erken 20 – 25 gün sonrasına sıra bulabilir. Bu tabi bireysel olarak nöbete katılmak isteyenler için geçerli değil” derken sesindeki mutlu gururu sezmemek elde değil.

Üç Beş Ağaç’ın alamet-i farikası olan Eylemce

Ali Sesal, Çamlıhenşinli çocuklarla
Ali Sesal, Çamlıhenşinli çocuklarla

“Şu an sesi sana da ulaşıyordur, çocuklarla resim, yüz boyama etkinliğine başladık” bile diyerek iletiyor gittikleri her yerde adına “eylemce” dedikleri sanatsal faaliyetler hakkında bilgi verirken ve ekliyor “Çamlıhemşin’in Konaklar Mahallesi’ndeyiz şu an. Etkinliklere her zaman çocuklarla başlıyoruz. Şu an ben seninle konuşurken, Derya (Sağlam), çocuklarla birlikte resim yapıyor. Sonrasında gene çocuklarla drama çalışmaları, yüz boyama, kağıt katlama etkinlikleri yapıyoruz. Sonrasında pandomim ve müzik etkinliğimiz var çocuklar için. Arkasından Ali (Sesal), çocuklarla interaktif bir oyun şeklinde geliştirdiği, “Doğayı Koruma Yemini”ni gerçekleştiriyor. Çocuklarla soru cevap şeklinde gelişen bir oyun bu. Oyun sonunda çocuklarda ekoloji bilinci oluşturmayı ve onlara doğada herkesin birarada yaşama hakkı bulunduğu algısını yeşertme amacını güdüyor”

Karadeniz’de şahit oldukları çevre talanını ise, “Burda tek sıkıntı Yeşil Yol projesi değil. Bölgede granit ocakları, taş ocakları, bilinçsiz şekilde gelişen turizm faaliyeteleri ve hes’ler de çok büyük bir sorun teşkil ediyor” şeklinde açıklıyor.

Sarayın Savaşı Seyahat Özgürlüğünü de Etkiledi

36
Üç Beş Ağaç Kervanı savaş ortamı nedeniyle planladıkları yerlerden Batman, Şırnak ve Van’a uğrayamadı

Üç Beş Ağaç Kervanı’nın başlangıcında uğrak noktalarını bez bir afiş üzerindeki Türkiye haritasında kırmızı ile işaretleye işaretleye geçtiklerini, Kürdistan coğrafyasında ise Diyarbakır dışındaki noktalara gitme imkanı bulamamaları konusunu, “Haritayı ve kırmızı işaretli yerleri görenler, Kürdistan’ı gösterip, “Burada niye işaret yok?” diye soruyor. Onlara her yerde “Sarayın savaşı uğruna ülkenin yarısını elemek zorunda kaldık”  yanıtını veriyoruz” diyerek açıklıyor.

Karadenizli çocukların mesajı net: "Yeşil Yol'a Dur De!"
Karadenizli çocukların mesajı net: “Yeşil Yol’a Dur De!”

Bu sene özellikle Akdeniz’de daha önce uğrama imkanları olmayan bölgelere de gittiklerini kaydeden Soner Küçükergüler, “Özellikle Burdur çok etkiledi bizi. Mermer ocakları ve Salda Gölü’ndeki talan korkunç boyutlarda. Ama her yerde olduğu gibi Burdur’da da mücadele eden birkaç kişi var. İnsanlar mücadele ettikçe umut da kaybolmuyor. Bizim de gayemiz farklı farklı mücadele noktaları arasında köprü vazifesi görmek” diyerek özetliyor Üç Beş Ağaç Kervanı’nın misyonunu.

Kervan’ın Samistal’den sonraki uğrak noktasının Arhavi olacağını öğrenerek sonlandırıyoruz görüşmemizi. Sohbetimiz biterken arkadan yükselmeye başlayan enstrüman seslerinde aklımız kalmış olarak.

 

Fotoğraflar: Seyri Sokak

Haber: Alper Tolga Akkuş

(Yeşil Gazete)

 

Alper Tolga Akkuş
Alper Tolga Akkuşhttp://acikradyogunlugu.wordpress.com/
Anavarza’da doğdu. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nü bitirdikten sonra ismi lazım değil uluslararası bir bankada 12 yıl çalıştı. Bedensel engelinin kendisine sağladığı SGK imkanlarını kullanarak 2011 Kasım’ında emekli oldu ve asıl mesleğine kesin dönüş yaptı. Yeşil Gazete’yi yemyeşil yapmak gibi bir görevi kendisine misyon edinmiştir. Adanalıdır, Galatasaraylıdır, Türkiye’de yaşamaktadır ve bu üç mucizeyi allahın kendisine bir lütfu saymaktadır. [email protected]

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Malatya’daki tarihi taş köprü için yıkma tehdidi: ‘Cinayetle eşdeğer’

Malatya'daki taş köprünün tek ayağının hasar görmesi sonrası yıkılmasının gündeme alınması bölgede tepki çekti. Yurttaşlar köprünün yıkılması yerine korunarak restore edilmesi gerektiğini savunuyor.

Karaburun’da depolamalı güneş enerji santraline tepki: Zeytin ve naranciye ağaçlarımız tehdit altında

Karaburun, Küçükbahçe'de yapılması planlanan depolamalı güneş enerji santrali projesinin 3 Eylül'de yapılacak halkın katılımı toplantısı öncesinde, bölge sakinleri değerli habitatlarını, meralarını, zeytin ve narenciye ağaçlarını göstererek projeyi istemediklerini söyledi.

‘Avrupa’da sıcaklık kaynaklı ölümler 70 yıl içinde üç katına çıkabilir’

Yeni bir araştırmaya göre, küresel sıcaklık artışı 3 derece ile sınırlandırılsa dahi önlemler alınmazsa yüzyıl sonuna kadar 55 bin ek can kaybı meydana gelebilir. Güney Avrupa en büyük risk altında.

Geri dönüşümün davranışsal ekonomisi-2

Türkiye’nin atık yönetim karnesi ciddi anlamda endişe verici. Henüz kendi atıklarımızla ne yapacağımızı yönetemiyorken, Avrupa’nın atıklarının yarısının ülkemize gönderilmesi bu endişeyi daha da derinleştiriyor.

Şirketlerin toplumsal sorumluluğu

Türk şirketleri kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik uygulamalarında batılı benzerleri kadar başarılı değil. Ancak bu sadece şirketlerden kaynaklanmıyor, 'öngörülemezlik ortamı' ve toplumsal baskının eksikliği de bunda etkili. 

EN ÇOK OKUNANLAR