‘Tuz Gölü bölgesindeki kaçak kuyular geleceği kurutuyor’

Türkiye'nin ikinci büyük gölü olan ve 'flamingo cenneti' olarak bilinen Tuz Gölü civarında açılan kaçak kuyu sayısının arttığına dikkat çeken jeoloji yüksek mühendisi Özdemir, 'Şu anda su alabilmek için 250-300 metreye kadar yer altına iniliyor. 20 yıl sonrasını düşünemiyorum' dedi. 

Aksaray, Ankara ve Konya sınırlarındaki, Türkiye‘nin ikinci büyük gölü olan Tuz Gölü havzasında son iki  ayda Jandarma’ya bağlı Çevre, Doğa ve Hayvanları Koruma Timi, dokuz kaçak sondaj yapan kişileri yakalayıp, para cezası yazarak sondajı sonlandırdı. Tuz Gölü, su çıkışı olmadığı için ‘kapalı göl’ özelliği taşıyor. Ülkenin tuz ihtiyacının büyük oranda karşılandığı gölde, çoğu flamingo olan kuşların göç yolunda bulunmasından dolayı birçok kuş türü ilkbahar ve yaz aylarında konaklıyor.

100 bine yakın kaçak kuyu var

DHA’ya konuşan jeoloji yüksek mühendisi Nurcan Özdemir, baharın gelmesiyle birlikte göl havzasında açılan kaçak kuyuların arttığı uyarısı yaptı. Havzada 12 yıldır kuyu açılmasının yasak olduğunu hatırlatan Özdemir, “Son yağışlarla gölde su seviyesi yükseldi ve flamingolarımız tekrardan geldi. Bu su seviyesini korumamız lazım. Göldeki  su seviyenin düşmemesi için kontrollü sulama yapılması gerekiyor. Aksaray, Konya ile Karaman’da 100 bine yakın kaçak kuyu var. Bunların belgelendirilip, kontrollü su verilmesinin sağlanması gerekir” dedi.

Bölgeden su çıkarılması için 300 metre sondaj yapıldığını belirten Özdemir şöyle konuştu:

“Çiftçiler, kaçak kuyulardan istedikleri kadar ve istedikleri zaman su çekiyor. Burası özel koruma bölgesi, yaz geldiğinde bu nedenle su seviyesi yine düşecek ve göl tekrar kuruyacak. Bölgeden su alabilmek için 250 -300 metreye kadar yer altına iniliyor. 20 yıl önce 70-80 metre idi. 20 yıl sonrasını ise  düşünemiyorum”

Çifçilerin su anda ektiği gibi yonca, ay çekirdeği, şeker pancarı ve mısır yerine az su isteyen, bölgeye uygun arpa, buğday, kanola gibi ürünlere yönlendirilmesi gerektiğini kaydeden Özdemir, “Konya havzası Türkiye’de ilk çölleşmeye başlayacak havzalardan.  Yarınımızı değil, torunlarımızın geleceğini düşünmemiz lazım. Buradaki kaçak kuyular geleceğimizi kurutuyor.  Topraklar şimdiden çatlamaya başlamış” dedi.

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR