Doğa MücadelesiGünün ManşetiManşet

Sivil Toplum Örgütleri’nden zeytinlik ve meraları ranta açacak yasa tasarısına “Hayır” açıklaması

0

Zeytinlik Yasası’yla gündeme gelen Üretim Reformu Paketinin TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesinden bir gün önce Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikası (KESK), Adana Tabip Odası, Adana Eczacı Odası, Adana Barosu ve Doğu Akdeniz Çevre Platformu Başkanları, TMMOB’ye bağlı Adana Şube Başkanları, sivil toplum örgütleri ve CHP Adana İl Başkanı Ayhan Barut, zeytinliklerin ve meraların ranta ve talana açılmasına karşı basın açıklaması yaparak hep birlikte ‘Hayır’ dedi.

Sivil toplum örgütleri adına  Basın açıklamasını yapan TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Ali Kuzu zeytinliklerin  ve meraların maden ve enerji sermayedarlarına, inşaat devlerine kurban edildiğini söyledi. Bu şekilde zeytinin ana vatanı olan Türkiye, binlerce yıllık bir üretim ve inanç kültürünün de kaynağı olan zeytin ağaçlarının ölüm fermanını da imzalayan ilk ülke olarak tarihe geçmek üzere olduğunun altını çizdi.

“Zeytincilikte Dördüncü sıradayız, yazıktır !”

Dünya genelindeki toplam 900 milyon civarındaki zeytin ağacının 300 milyonunun İspanya’da bulunduğunu, zeytin ve zeytinyağı üretiminde dünya lideri olan İspanya’yı İtalya ve Yunanistan takip ettiğini söyleyen Kuzu Türkiye’nin toplam tarım alanının %3’ünü oluşturan 172 milyon zeytin ağacıyla dördüncü sırada olduğunu kaydetti.

“500 bin zeytin üreticisi aile işsiz kalacak!”

“Zeytin iklim seçiciliği en yüksek meyvedir. Eksi 8 derecede donar. Bu nedenle sadece Akdeniz iklim kuşağında yetişir. Yetiştirme alanı bu kadar sınırlı ve yüzlerce yıl ürün verebilen, kutsal, bilge, barış sembolü, sağlık iksiri ölmez ağaç Zeytin ranta kurban edilemez. Dünyada ve Türkiye’de zeytin ve zeytinyağı tüketimi hızla artarken 500.000 zeytin üreticisi aile işsizler ordusuna katılması kabul edilemez.”

“Zeytin sağlıktır!”

Zeytinyağı tüketiminde ilk sırayı AB ülkeleri alırken iken Ülkemizin yıllık zeytinyağı tüketimi 2 litredir. Bu çok düşük bir rakamdır. Zeytin’in, kutsallığının yanı sıra sağlık açısından da yararlı bir besin ürünüdür. Zeytin de bolca bulunan E vitamini nedeniyle Kalp ve Kemik sağlığı için, sindirim sistemi için, Diyabette kandaki şeker oranını azaltıcı ve kanseri önleyici özelliği vardır. Türkiye’de her yıl 160 bin kişi kalp-damar hastalıkları nedeniyle ölüyor! Kötü huylu tümör nedeniyle gerçekleşen ölümlerin toplam sayısı 2014 yılında 76 bin 2015 yılında 77 bin,2016 yılında 80.bin kişidir.

“Meralarla birlikte hayvancılık da yok olacaktır!”

Tehdit altında olan sadece Zeytinciliğimiz mi? Tabi ki hayır. Tasarıyla meralarımızda tehdit altında. Tasarının 30.maddesi ile 4342 sayılı Mera Kanunu‘nun 14. maddesinin birinci fıkrasına (i) bendi eklenmektedir. Bu değişiklikle, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının talebi ile OSB‘ler, Endüstri Bölgeleri, Teknoloji Geliştirme Bölgeleri ile yerleşim yerleri içinde bulanan sanayi siteleri ve münferit işletmelerin yerleşim yeri dışına çıkarılması için, meralarda tahsis amacı değişikliği yapılır hükmü getirilmektedir. Ayrıca bu kapsamda tahsis amacı değiştirilen meralar için ödenmesi gereken 20 yıllık ot bedeline de muafiyet getirilmektedir. Meralara ilişkin yapılan bu değişiklikler, son yıllarda krizden bir türlü çıkamayan hayvancılığımız için büyük bir tehdittir.

“Çocuklarımız ve gelecek nesiller doğa felaketleri ile acı bir şekilde ödemek zorunda kalacaklardır!”

“Yasa kabul edilip yürürlüğe girerse binlerce zeytin ağacı kesilme tehlikesi ile karşı karşıya kalacaktır. Zaten bu yasanın amacı, sermayeye peşkeş ve zeytin üretimi ile meraların bitirilmesi amaçlanmaktadır.Ülkemizde sanayi yatırımları elbette olmalıdır. Ancak bunu yaparken doğaya saygılı olmalı ve sürdürülebilirliğe önem verilmelidir. Aksi takdirde yapılan yanlışların bedellerini çocuklarımız ve gelecek nesiller doğa felaketleri ile acı bir şekilde ödemek zorunda kalacaklardır.”

“Yasa tasarısı geçerse uluslararası gıda ve tarım tekelleri ile kazanacak!

Bu yasa tasarısı geçerse hiç şüphesiz en büyük kazancı uluslararası gıda ve tarım tekelleri ile kazanacak.Parlamentoda görev yapan tüm milletvekillerimizi ve kamuoyunu zeytinimiz- meralarımıza sahip çıkmaya davet ediyoruz.

“Biz aşağıda imzası olan dost örgütler olarak, üreticilerimiz tüketicilerimiz ve tüm halkımızla birlikte zeytinimize, meralarımıza yaşama sahip çımaya devam edeceğiz.”

 

(Yeşil Gazete)

 

 

 

You may also like

Comments

Comments are closed.