Hafta SonuKöşe YazılarıManşetYazarlar

Rüzgar ve güneş, 2022’de AB ülkelerinin en büyük elektrik kaynağı oldu

0

2022 yılı sonunda yapılan analizlere göre Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde ilk kez rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinden üretilen elektrik diğer tüm kaynaklardan üretimin önüne geçti.

2000 yılında birlik ülkelerinde üretilen elektriğin sadece yüzde 0.81’i güneş ve rüzgar enerjisi santrallerinden sağlanırken; bu oran 2022’de yüzde 22.28’e ulaşarak başta kömür, nükleer ve doğal gaz olmak üzere diğer kaynakları AB tarihinde ilk kez geride bıraktı. Aslında bunun ilk işaretleri 2022 yılı içinde gelmişti, bazı AB ülkeleri 2022 yılı içinde zaman zaman yaptıkları açıklamalarla elektrik üretimi içinde rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinin payının arttığını, hatta üretim kaynakları içinde birinci sıraya yükseldiğini belirtmişlerdi.

Sera gazı emisyonlarını azaltma stratejileri dışında, tabii bunun bazı ek nedenleri de var. 2022 yılı içinde gelişen üçlü enerji krizi denebilecek bir tablo, COP toplantılarının yapamadığı etkiyi AB ülkeleri üzerinde oluşturarak rüzgar ve güneş enerjisi santrallerine yatırımı artırdı, geçişi hızlandırdı.

Üçlü krize yenilenebilir yanıt

İlk kriz Ukrayna-Rusya Savaşı nedeniyle ortaya çıkan doğal gaz kıtlığıydı. Elektrik üretimleri önemli ölçüde doğal gaz çevrim santrallerine bağlı olan çok sayıda AB ülkesi gerek doğal gazın bulunmaması, gerekse bulunanın da çok pahalanması sonucu ister istemez güneş ve rüzgar santrallerine yöneldiler. İkinci kriz ise hidroelektrik santralleri alanında yaşandı. Son üç yıldır Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde yaşanan kuraklık barajlardaki su seviyelerini elektrik üretimini imkansız kılacak düzeylere düşürdü. 2000 yılında AB ülkeleri elektriğinin yüzde 13.32’ni hidroelektrik santrallerden üretebilirken bu oran 2022’de yüzde 10.12’ye kadar düştü. Üçüncü kriz ise nükleer santraller alanında yaşandı. Küresel iklim değişikliğinin etkisi ile Avrupa 2022 yılında en sıcak yaz mevsimini yaşayınca özellikle Fransa ve Belçika’daki nükleer güç santrallerinin çalışmaları soğutma suyu sorunu nedeniyle durduruldu. Yapılan analizlere göre nükleer ve hidroelektrik santrallerinde yaşanan elektrik üretimi kayıplarının yüzde 83’ü rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinden karşılandı.

Sonuç olarak AB tarihinde ilk kez rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinin elektrik üretimi içindeki payı diğer kaynakları geçerek birinci sıraya yükseldi. 2022 yılında AB ülkeleri elektrik üretimlerinin yüzde 22.3’nü rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinden, yüzde 21.9’nu nükleer santrallerden, yüzde 19.9 doğaz gaz çevrim santrallerinden karşıladı. 2022’de içlerinde komşumuz Yunanistan’ın da olduğu 20 AB ülkesinde özellikle güneş enerjisi santrallerine yatırım arttı. Bir iklim düşünce kuruluşu olan Ember’e göre AB ülkelerinde güneş enerjisi santrallerinden elektrik üretimi bir yıl önceye göre yüzde 24 arttı ve sera gazı emisyonlarının önlenmesi dışında 10 milyar euroluk bir tasarruf da sağladı. 20 AB ülkesi güneş enerjisi santrallerine, 2021’de yaptıkları yatırımları 2022 yılında yaklaşık yüzde 50 oranında artırarak 41 gigawatt’lık yeni güneş enerjisi santrali kurulumu yaptı. Mayıs-Ağustos 2022 arasında sadece güneş enerjisi santralleri AB ülkelerinin elektrik gereksiniminin tek başına yüzde 12’sini sağladı.

Kömür kullanımı da yıllar sonra ilk kez yükseldi

Ancak burada gözden kaçırılmaması gereken bir diğer konu ise uzun bir aradan sonra AB ülkelerinde kömür kullanımının artması… 2000 yılından itibaren yavaş da olsa AB ülkelerinde elektrik üretimi için sürekli düşen kömür kullanımı 2022 yılında ilk kez yükselişe geçti. 2020 yılında elektrik üretiminin yüzde 12.79’u kömürlü termik santrallerden karşılanırken bu oran 2022 yılında yüzde 15.99’a çıktı. AB bölgesinde birçok ülke son iki yıllık dönem içinde daha önce kapattıkları kömürlü termik santrallerini tekrar kullanıma açtı. Özellikle elektrik talebinin arttığı kış aylarında Avrupa ülkelerinde kömür son iki yıl içinde daha önceki yıllara göre ciddi boyutta arttı. Üstelik bu artış eğilimi halen sürüyor. Ember’in analistlerinden Dave Johnson’a göre doğal gaz çevrim santrallerinden kömürlü termik santrallere kaçış 2023’de de sürebilir…

2022 yılı içinde başta komşumuz Yunanistan olmak üzere 20 AB ülkesi güneş enerjisi santrallerinden rekor düzeyde elektrik üretimi yaptı. 

AB ülkelerinde 2022 yılı içinde yaşanan tek gelişme enerji alanındaki elektrik üretimindeki kaynakların değişimi ile sınırlı da değildi. AB ülkelerinde 2022 yılı içinde benzinli ve dizel araç satışları düşerken tamamen elektrikli araçlar ile hibrit araçların satışı yükseldi. 2022’de hibrit araçların satışı yüzde 22.6, tamamen elektrikli araçların satışı yüzde 12.1’e, fişli elektrikli araçların ise yüzde 9.4’e yükseldi. Böylece elektrikli, fişli elektrikli ve hibrit araçların AB ülkelerinde pazar payı yüzde 44.1’e ulaştı. Birlik üye tüm üye ülkelerde 2035 yılında birinci elden benzinli ve dizel araçların satışını yasaklamaya hazırlanıyor.

Türkiye ne durumda?

Peki, 2022 yılı içinde AB ülkelerinde bu gelişmeler yaşanırken, ülkemizde elektrik üretimi hangi kaynaklardan yapıldı? Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın resmi rakamlarına göre 2022 yılında elektrik üretiminin, yüzde 34,6’sı kömürden, yüzde 22,2’si doğal gazdan, yüzde 20,6’sı hidrolik enerjiden, yüzde 10,8’i rüzgardan, yüzde 4,7’si güneşten, yüzde 3,3’ü jeotermal enerjiden ve yüzde 3,7’si diğer kaynaklardan elde edildi.

Görüldüğü gibi kömürlü termik santraller ağırlıklı yerini koruyor. Rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinin üretimdeki yeri AB ülkelerinin çok gerisinde; toplam yüzde 15,5 düzeylerinde. Özellikle güneş enerjisinde AB ile karşılaştırılamayacak ölçüde gerideyiz. AB ülkeleri toplam elektrik üretimlerinin neredeyse yüzde 15’ini güneş enerjisi santrallerinden karşılarken bir güneş ülkesi olan ülkemizde ise bu oran AB ülkelerinin üçte biri bile değil; sadece yüzde 4.7.

Üstelik ülkemiz hala AB ülkelerinde elektrik üretimindeki payı giderek azaltılan ve küresel iklim değişikliği sonucu artan sıcaklıklarda soğutma suyu problemleri yaşayan nükleer santralleri inatla kurmaya çalışıyor. Akkuyu Nükleer Santrali’nin inşaatı hızla ilerlerken, bir taraftan da 35 adet modüller, küçük nükleer santraller alınması için gizli görüşmeler yürütülüyor. Elektrikli ve hibrit araçlara gelince üzerlerinde o kadar büyük bir vergi yükü var ki, bu araçları almak isteyen az sayıdaki tüketici bile bu fikrinden hemen vazgeçiyor…

İnsanın aklına eskilerde söylenen bir söz geliyor: “El giderken Mersin’e, biz gideriz tersine.”  Ülkemiz enerji politikalarının düzeltilebilmesi için 2023’de de umutlar neredeyse Kaf Dağı‘nın arkasında.

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.