Hafta SonuKöşe YazılarıManşetYazarlar

Phaselis’e betona izin vermeyeceğiz

0

“Gördüğün her yeşil alan, nefes alan her toprak parçası senin düşmanındır, boğ betona orayı” diye emir gelse ancak bu kadar olurdu. Rantiye şebekesi, her yeri yıka söke ilerleyip en sonunda 1.derece sit alanlarına dayandı. Phaselis Antik Kenti sınırları içerisinde yer alan ve ateş yakmanın, çadır kurmanın bile yasak olduğu, Cennet ve Bostanlık koylarında plaj inşaatına başlandı.

Halk plajı bahane rant şahane

Başlayan inşaatın ihale tutarını gördüğünüzde bu düşünceye kapılmamanız imkansız. Tam  47.737.500.00 TL. İnanılmaz büyük bir rakam. Kıyaslamalı bir örnek verecek olursak 2018 yılında tüm ülkedeki kazılar için ayrılan toplam bütçe 34 milyon TL. İhaleyi kim aldı dersiniz? AKP’li eski Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen’in akrabası ve Sa-Fa Restorasyon ve İnşaat Şirketi’nin sahibi Musab Ergezen. İmza yetkisi bulunan Ali Haydar Ergezen ise Zeki Ergezen’in kardeşi ve 2018-2019 yılları arasının ihale yasaklısı bir isim. İhaleyi alan Sa-Fa Restorasyon, bu güne kadar kamudan 34 proje ile tam 242 milyon kazanmış. Bu ihale, herhalde aldığı ihalelerin en büyüğü olmaya adaydır.

Acele inşaat hızlı tahribat

Rantın büyüklüğünden ve bölgenin 1.derece sit alanı olmasından kaynaklı gelecek tepkilere korkularından olsa gerek ki şirket hummalı bir çalışmanın içerisinde. Öyle ki mesaileri bittiği halde çalışmaya devam ediyorlar. Örneğin 1 Mart akşam 17.15 sularında bile ağaçları sökerek iş makinasıyla yol açmaya devam ederken görüntülendiler. Üstelik Cennet Koyu’na giden bir orman yolu olmasına rağmen açılan bu yol ikinci bir yol olarak devreye girdi. 2 Mart akşamı ise bölgedeki yurttaşlar karanlıkta iş makinalarının farların aydınlatmasıyla amansız bir çalışma içerisinde olduğunu görüntülediler.

Bir diğer ivedi hunharlık ise Bostanlık Koyu’nda yaşanıyor. Bostanlık Koyu’na giden bir orman yolu vardır. Bu yol, yıllar önce bazı arazi araçlarının geçebileceği şeklindeyken, araçların sahilde bozulma yaratmasından kaynaklı ve ekolojistlerin talebiyle Orman Bakanlığı tarafından isabetli bir kararla araçla geçişe çok zorlaştırılarak sahil koruma altına alınmıştı. Oysa şimdi süreç tam tersi yönde işletilerek 27 Şubat pazartesi günü, hiçbir izin alınmadan ve herhangi bir arkeolog eşliği olmadan yol düzeltilip genişletildi. Phaselis Antik Kenti’nin sınırlarını belirleyen ve arkeologların nirengi noktası olarak aldıkları sabit poligon taşları ise iş makinalarıyla yerlerinden sökülüp fırlatılmıştı. Üstelik ihale dosyası 85 bin metrekare içerisinde bir halk plajını işaret ederken her iki koy güzergahındaki bu çalışma neyin nesi?

Bakanlığın çelişkili davranışı

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 2021 yılında Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından özel bir firmaya 20 yıllığına kiralanan Cennet Koyu’ndaki yapılaşmaya karşı çıkarak, “Birinci derece arkeolojik sitlerde yapılaşma mümkün değil. Biz gerekli uyarıları da yapıyoruz şu anda” ifadelerini kullanmıştı. Aynı bakanlık şimdi burayı özel bir şirkete ihaleye verip inşaata açmış oldu. Diğer bir çelişik durum da projeye onay veren Kültür Varlıkları Koruma Kurulu’nun kararında mevcut. Çünkü günübirlik plaj tesisi 1.derece sit alanlarında yapılamaz. Antalya Anıtlar Kurulu’ndan ve Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’ndan alınan faaliyet izninde ise, söz konusu alana otopark, yönetim binası, su deposu, su ve elektrik altyapısı oluşturulması, geniş alanda yapılaşmanın başlatılması gibi çalışmaların izninin olduğu belgeler gösterilmiyor. Alınan izin sadece yolun kıyıya göre düzenlenmesini kapsıyor.

Çelişkiler bunlarla sınırlı değil. Örneğin ihale dosyasında yer alan bilgiye göre 85 bin metrekare içinde tek bir plaj yapılacağı bilgisi olmasına rağmen, hali hazırda iki ayrı plaj yapılacağı görülüyor. Plaj tesisi hem Bostanlık Koyu hem de Cennet Koyu (Alacasu) planlarında mevcut. Toplam metrekare de aynı şekilde muğlak, zira dosyadaki 85 bin metrekarelik alan, sadece Bostanlık Koyu arazisindeki parsellerin toplamına denk geliyor. Yurttaşlar hem Koruma Kurulu kararına hem de projenin durdurulmasına dair iki ayrı dava açmış durumdalar.

Madde madde projeye neden karşı çıkılıyor?

  1. Phaselis antik kenti birinci derece sit alanı olup kültür varlıkları büyük bir hassasiyetle korunmalıdır.
  2. Caretta carettaları , deniz altı canlı çeşitliliği ve ormanıyla bölge ekosistemi büyük zarar görecektir.
  3. Beydağları Sahil Mili Parkı’ndaki çok sayıdaki ağaç ve bitki örtüsüyle birlikte o habitatın diğer canlıları yok olacaktır.
  4. Koylara günübirlik tesisler, yönetim binası, kafeterya, otopark, karşılama merkezi, duş ve tuvaletlerden oluşan çok sayıda yapı inşa edilecek. Bu, sahile çok sayıda insanın akın etmesi anlamına gelir ki 1.derecede sit alanını, büyük bir insan baskısıyla karşı karşıya bırakıp Konyaaltı Plajı’ndan farksız hale getirir.
  5. Sahile gelecek insan yoğunluğu büyük bir çöp ve atık ortaya çıkaracaktır.
  6. İhale sözleşmesinde birden fazla foseptik çukuruna yetecek kadar malzeme bulunması, ileride artabilecek yapılaşmaya dikkat çekmektedir.
  7. Bu proje ile halkın yürüyerek ulaşabildiği ve özgürce faydalanabildiği ücretsiz sahiller tarihe karışacak.
  8. Bakanlık kendisini, “Phaselis Antik Kenti’ndeki yoğunluğu çevreye yaymaya çalışıyoruz” şeklinde savunuyor ancak sürekli bir turizm yoğunluğu olan antik kentte herhangi bir insan ziyareti azalması olmayacaktır. Tam tersine iki doğal koyla beraber tüm bir antik kent bölgesi insan baskısıyla yüz yüze kalacaktır. Çünkü insanlar bu koylara yürüyerek gitmek istemedikleri için gitmiyorlar yoksa halka açık zaten.

Yurttaşlara çağrı

İklim krizinin, kuraklığın kendini bu kadar açıkça hissettirdiği bir zamanda herkes birer iklim aktivisti olmak zorundadır. Bilişimin bu kadar yaygın olduğu bir zamanda her birey bulunduğu yerden bir şeyler yapabilir. Kamuoyu oluşturmaya yardım edebilir, imza kampanyalarına katılabilir, ekokırım yaşanan bölgelere gidip yurttaş olarak hesap sorabilir, gözlemlerinizi paylaşabilir ve kendi habitatını koruma mücadelesi veren insanlarla hemhal olabilirsiniz. Bugün atmadığınız her adım, gelecekte çocuklarınızın ve kendini savunma şansı olmayan tüm canlıların yaşamından gidecektir.

İşte bu nedenle gezegenin en güzel doğal koylarından olan Phaselis Antik Kenti koylarını korumak boynumuzun borcudur. 2014 yılında bahsi geçen Bostanlık Koyu’na Fettah Tamince otel yapmak istemiş ve büyük bir kararlılıkla bunu engellemiştik. Bisiklet grupları, dağcılar, ekolojistler, sanatçılar, oyuncular ve yurttaşların katkısıyla yapmıştık bunu.  Yine yapabiliriz, iş işten geçmeden ve inşaat tamamlanmadan bunu yapmak zorundayız!

 

 

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.