Ana Sayfa Blog Sayfa 4537

ABD seçimleri 2012: Kim seçilirse seçilsin değişmeyecek 10 şey

ABD’de başkanlık seçimlerinin sonuna yaklaşılırken, heyecan dorukta. ABD’lilerin Obama’nın ‘büyük hükümeti’ ve Romney’in ‘serbest ticareti’ arasında yapacakları seçimin sonucu bu akşam belli olacak.Adaylar arasında siyasi, sosyal ve ekonomik konularda fikir ayrılıkları görülüyor olsa da, bazı konularda her iki adayın da hemfikir olduğu aşikar.

İşte yarın yeni ABD başkanı kim olursa olsun değişmeyecek olan 10 şey!

1)KÜRESEL ISINMA

İster Obama başkan olsun, ister Romney ipi göğüslesin ABD kişi başına düşen 17.3 ton CO2 salınımı ile dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olmaya devam edecek. Adaylardan hiçbiri ABD’nin Dünyanın tozunu attıran fosil yakıt bağımlılığından kurtacak bir çözüm önerisi dile getirmedi. George Monbiot bugün The Guardian’ Gazetesi’ndeki köşesinden, ‘1984 yılından beri ilk defa, adayların TV önünde tartışması sırasında ilklim değişikliğinin adını dahi anmadıklarını’ yazıyordu

2)CEZAEVLERİ

Dünya üzerindeki hiçbir ülke, ABD ile kişi başına düşen mahkum sayısı konusunda boy ölçüşecek durumda değil. ABD’nin dünya nüfusunun sadece %10’unu oluşturmasına rağmen, dünya üzerindeki tutuklu ve hükümlülerin  dörtte birinin ABD cezaevlerinde ikamet etmesi bu durumun ne kadar trajik olduğunu göstermekte. Bir felaket ile sonuçlanan “Uyuşturucuya karşı savaş” süreci ABD’nin bu rekorunda büyük etkenlerden biri.

3)SİLAHLAR

Amerikalılar dolaşımda olan 270 mliyon silahla, kişi başına düşen silahlı insan sayısında yine dünya birincisi (ABD’yi uzak bir farkla Yemen izlemekte). Yılda 100.000’den fazla Amerikalı bu silahlara hedef olurken, 30.000’den fazla insan yine ateşli silahlar sonucu hayatını kaybetmekte. Ne Obama’nın ikinci şansı, ne de Romney’in ilk seferi bu gerçekliği değiştirebilecek güçte.

4)EŞİTSİZLİK

Ne Obama, ne de Mitt Romney Wall Strett bankerlerinin multi-milyon dolarlık ‘maddi kolaylık’larına dur diyecek! (Obama yönetimi altında %1’lik kesim ekonomik büyüme sırasında ortaya çıkan her yeni bir dolardan 93 centi kendine cebine indirdi). Romney yaptığı seçim konuşmalarından birinde açıkça “aşırı yoksulları umursamadığını” söylerken, gazeteci Gary Younge’ın belirttiğine göre, Obama yaptığı bütün ulusa sesleniş konuşmalarında sadece 3 defa yoksulluktan bahsetti. 1948’den bu yana ilk kez yoksulluk ve fakirlikten bahsedilmeyen ulusa sesleniş konuşmaları geçtiğimiz sene içerisinde gerçekleşti.

5)SİVİL HAKLAR

Hiçbir aday eski başkan G.W.Bush tarafından imzalanan, özel hayatın gizliliği ve korunması hakkını hiçe sayan sebepsiz arama ve alıkonmaların önünü açan ‘Vatanseverlik kanunu’nu (Patriot Act) yürürlükten kaldırmayacak. Bununla birlikte, Başkan Obama tarafından imzalanan ve ABD vatandaşlarını güvenlik gerekçeleri ile süresiz bir biçimde alıkonulmasını sağlayan ‘Ulusal Savunma Yetkisi Yasası’nı (National Defense Authorization Act) da geri çekeceği düşünülmüyor.

6)GITMO (Guantanamo)

Hiçbir adayın Guantanamo Körfezi’nde bulunan esir kampını kapatma gibi bir planı yok. Obama’nın  bir önceki seçim kampanyasında Guantanamo kampını kapatacağı vaadine rağmen, aradan geçen 4 sene içinde bu sözünü yerine getirmedi. Romney ise, kampın iki katına çıkarılacağına dair vaatlerde bulunuyor.

7)İSRAİL

Ne Obama ne de Romney ABD Hükümeti’nin İsrail devletine sağladığı yıllık 3 milyar dolarlık desteğe el sürecek. Filistin toprakları üzerinde süregiden illegal işgale rağmen, her iki aday da katıldıkları son tartışma programında İsrail’i en çok kendilerinin sevdiğini göstermek konusunda birbirleri mücadele ettiler.

8)İRAN

Her iki aday da, eski Ulusal Güvenlik Konseyi Çalışanı ve Columbia Universitesi’nden Uluslarası İlişkiler profesörü Gary Sick’in “bir savaş nedeni” olarak tanımladığı, insanların Tahran sokaklarından yiyecek ve ilaç sıkıntısı çekmesine sebep olan İran üzerindeki ekonomik yaptırımlarından vazgeçmeyecek. Adayların ikisi de İran’ın nükleer silah elde etmesini engellemek için askeri müdahale bulunabileceklerini belrtmekte.

9)DRONE’lar

ABD’nin insansız hava araçları Pakistan sınırları içerisinde 2004’ten bu yana 176’sı çocuk, 885 sivili öldürdü. Hem Obama, hem de Romney bu silahların büyük birer hayranı.

10)AFGANİSTAN

Yarın sabah başkan kim olursa olsun, ABD askerleri 2014 yılının sonuna kadar Afganistan’da savaşmaya ve ölmeye devam edecek.

 

Haber: M Can Tonbil – Yeşil Gazete

(Yeşil Gazete, Huffington Post)

Facebooktan, Arka Pencere’ye, “Slyvia Kristel” sansürü

İnternet üzerinden yayın yapan Arka Pencere sinema dergisinin facebook sayfası derginin bir sayısının kapağında Emmanuelle filmleri ile dünya çapında üne kavuşan ve geçtiğimiz ay hayata gözlerini yuman Slyvia Kristel’in fotoğrafını kullanmaları nedeni ile önce geçici olarak kapatıldı. Site yetkililerinin anlam veremediği bu uygulamanın şoku henüz atlatılamamışken derginin facebook hesabının daimi olarak kapatıldığı bilgisi geldi.

Arka Pencere dergisine buradan ulaşabilirsiniz.

Boğaziçi Mithat Alam Film Merkezi tarafından çıkartılan Altyazı sinema dergisinin facebook sayfasından konu ile ilgili yapılan açıklamada, “Sylvia Kristel’in Emmanuelle filminden bir kareyi kapak yapmasının ardından Arka Pencere’nin facebook hesabı kapatılmıştı. Facebook sonunda beklenen açıklamayı yaptı! Sayfa yöneticilerine sözleşmeyi bir daha okumaları gerektiği söylendi ve derginin facebook sayfası daimi olarak kapatıldı. Facebook’un Arka Pencere’ye yönelik bu çirkin tutumunu ve sansürcülükte gösterdiği ısrarı kınıyoruz.” denildi

(Yeşil Gazete)

 

 

Zihni Göktay için seferberlik

Suna Pekuysal ve Zihni Göktay, Lüküs Hayat operetinin sonunda seyircileri selamlıyor

Türk tiyatrosunun usta oyuncusu Zihni Göktay’ın(66), dün akşam kontrol için gittiği hastanede acil ameliyata alınmasına karar verildi.

Geçirdiği anjiyo sonrası dün Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Araştırma Hastanesi’ne kontrole giden Göktay’ın yapılan kontrollerde 4 damarının birden tıkalı olduğu belirlendi. Doktoru sanatçıya “Sizi acil ameliyata almamız gerek. Böyle yaşamanız mümkün değil, ameliyatla damarları açmazsak sizi kaybederiz” dedi.

Bir saat içinde ameliyata alınmasına karar verilen Göktay için acil 0Rh + kana ihtiyaç olunca da sanatçı dostları seferber oldu ve hemen twitter’da kan duyurusu yapıldı. Kısa süre içinde duyuruya rekor cevap geldi ve Göktay’ın oğlu Ömer Göktay’ın telefonu kilitlendi.

(Tiyatro Dünyası)

Malavi’den tarihi adım. “Eşcinsellik Yasağı” askıya alınıyor

Evleneceklerini söyleyen iki Malavili erkek 2010 yılında "kamu ortamında ahlaksızlık" suçlamasıyla tutuklanmıştı.

Malavi adalet bakanı, ülkesinde geçerli olan eşcinsellik yasağının kaldırılıp kaldırılmamasına karar verilene kadar bu kanunun askıya alındığını açıkladı.

Adalet Bakanı Ralph Kasambara, meclis bu konuda bir karara varana kadar polisin homoseksüelleri tutuklamamasını istedi

Evleneceklerini söyleyen iki Malavili erkek 2010 yılında “kamu ortamında ahlaksızlık” suçlamasıyla tutuklanmıştı.

Uluslararası toplum tutuklamayı kınarken, ülkeye yapılan yardımlarda düşüş görülmüştü. Dünyanın en yoksul ülkelerinden biri olan Malavi’de bu büyük etki yaratmıştı.

Bu olay olduğunda cumhurbaşkanı olan (ve bu sene hayatını kaybeden) Bingu wa Mutharika, her iki erkeği de “insani nedenlerden dolayı” affederken, “[onlar] yine de kültürümüz, dinimiz ve kanunlarımıza karşı suç işlemişlerdir” demişti.

Malavi’de eşcinsellere en fazla 14 yıl hapis cezası verilebiliyor.

Bazı batılı liderler, eşcinsellere haklarını tanımayan Afrika ülkelerine yardımın kesilebileceğini söylemişti.

Eşcinsellik pek çok Afrika ülkesinde yasadışı sayılıyor. Malavi’nin muhafazakar toplumunda da bu oldukça tartışmalı bir konu.

Malavi’nin sözü geçen geleneksel liderlerinden Reis Kaomba, meclisin eşcinsellik kanunlarını değiştirmesine izin vermemesi yönünde hükümete baskı yapıyor. Kendisi “bu bizim kültürümüze aykırı.” dedi.

Malavi’nin en büyük şehri Blantyre’da bulunan BBC muhabiri Raphael Tenthani, nüfusun büyük bölümünün ve kilise liderlerinin kanunun değiştirilmesine sıcak bakmayacağını söylüyor.

Mutharika’dan sonra cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan Joyce Banda, milletvekillerine yaptığı bir konuşmada eşcinsellik yasağını kaldırmak istediğini söylemişti.

Yetkililer eşcinsellik yasağının askıya alınmasının meselenin toplum içinde tartışılıp meclisin bir karara varmasına yardımcı olmasını ümit ediyor.

Reuters haber ajansına konuşan Adalet Bakanı Kasambara “Bu kanunlar doğrultusunda insanlar tutuklanıp mahkemeye çıkarılırken, bu kanunların anayasaya aykırı olduğuna hükmedilmesi hükümetimiz için büyük utanç kaynağı olacaktır.” dedi.

Kasambara ayrıca “Birçok suçsuzu hapse atmaktansa bir suçlunun yaptığının yanına kalması daha iyi.” dedi.

Uluslararası Af Örgütü de bu açıklamanın “tarihi” bir adım olduğunu söyledi.

(BBC Türkçe)

Sevag’ın davası bir kez daha ertelendi

Ermeni soykırımının 96. yıldönümünde zorunlu askerlik yaparken öldürülen Sevag Şahin Balıkçı’yla ilgili dava dokuzuncu kez ertelendi. Adli Tıp Kurumu’ndan gelecek raporun ardından 10. duruşma 25 Ocak 2013’te görülecek.

Zorunlu askerlik yaparken, Ermeni soykırımının 96. yıldönümü olan 24 Nisan 2011’de er Kıvanç Ağaoğlu’nun silahından çıkan kurşunla hayatını kaybeden Sevag Balıkçı’yla ilgili davanın dokuzuncu duruşması dün görüldü.

Diyarbakır 2. Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nde görülen duruşmaya Balıkçı ailesi ve avukatları Cem Halavurt, dokuz yıla kadar hapis cezası istemiyle tutuksuz yargılanan Ağaoğlu ve avukatı İbrahim Gök katıldı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da Balıkçı ailesine destek vermek amacıyla duruşmaya girdi.

Tanık ifadesini yönlendiren Kaya’ya soruşturma

bianet’e konuşan Balıkçı ailesinin avukatı Cem Halavurt, bir sonraki duruşmanın 25 Ocak 2013’e ertelendiğini söyledi.

Sanık Kıvanç Ağaoğlu’nun akrabası Bülent Kaya’nın görgü tanıklarından Halil Ekşi’nin ifadesini yönlendirdiği yönünde iddiaları hatırlatan Halavurt, talepleri doğrultusunda mahkemenin Kaya hakkında soruşturma açılmasına karar verdiğini ifade etti.

Söz konusu suç, Aydın’da işlendiği için soruşturma Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülecek.

Halavurt, olayla ilgili Adli Tıp Kurumu raporunun gelmesi ve dinlenmeyen tanıkların da dinlenebilmesi için 10. duruşmanın 25 Ocak 2013 tarihine ertelendiğini belirtti.

(Bianet)

 

Marmara Üniversitesi öğrencilerine satırlı bıçaklı saldırı

Ali Sarı'nın saldırı sonrasında tedavisi yoğun bakımda devam ediyor

Marmara Üniversitesi Göztepe Kampusu Atatürk Eğitim Fakültesi’nde okuyan Gülsüm Teymuroğlu ve Ali Sarı isimli iki Kürt öğrenci fakültenin içinde ülkücü bir grubun bıçaklı, sopalı saldırısına uğradı.

Ülkücüler tarafından daha önce de tehdit edildiği öğrenilen Teymuroğlu, bugün dersine girmeye hazırlanırken yine aynı grup tarafından tehdit ve küfürlere maruz kaldı. Daha sonra ülkücülerin yumruklamaya başladığı Teymuroğlu ile saldırıyı engellemeye çalışan Ali Sarı ülkücüler tarafından feci biçimde darp edildi.

Vücudunun çeşitli yerlerine bıçak darbeleri alan Sarı, ağır yaralandı. Ağır yaralanan Sarı ve Teymuroğlu, Haydarpaşa Numune Hastanesi’ne kaldırıldı. Olayla ilgili kimse gözaltına alınmazken yaralıların tedavileri devam ediyor.

Ali Sarı Antikapitalist Müslüman Gençlerin  1 Mayıs organizasyonunda yer almıştı. 32. gün programına Antikapitalist Müslüman gençler adına katılan grupta yer almıştı.

Öte yandan son bilgi olarak Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde tedavisi devam eden Ali Sarı’nın çok acil olarak 6 ünite AB negatif kana ihtiyacı olduğu,  AB rh(-) grubu kan verebileceklerin acil olarak  Haydarpaşa Numune Hastane’sine başvurmaları gerektiği sosyal medya üzerinden duyuruldu.

(Adil Medya.com, Yeşil Gazete)

Büyük Ankara Sirkindeki Hayvanlı bölümler gösterimden kaldırılsın

Yeşiller Partisi üyesi Okan Akkın, Ankara ASKİ Spor Salonu’da bir süredir devam eden Büyük Ankara Sirki’ndeki hayvan gösterilerinin iptal edilmesi için change.org sitesinde “Büyük Ankara Sirki’nde hayvanlı bölümler gösterimden kaldırılsın” kampanyası başlattı.

Kanpanya çağrı metninde sirk hayvanlarının gösteriler sırasında yaptıkları hareketlerin işkence sonucunda hayvanlara öğretildiği vurgulanarak tüm dünyada sirklerde hayvanların yer alması yasaklanmışken Büyük Ankara Sirki’nde de aynı uygulamanın geçerli hale getirilmesi için Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’e çağrı yapılıyor.

Kampanya sayfasında yer verilen videoda aktvistlerin sirk önünde halkı bilgilendirme çalışmaları yaptıkları sırada görevliler tarafından rahatsız edildikleri görülüyor. Kampanyay katılmak için web adresi  change.org/tr/kampanyalar/

Kampanyanın çağrı metni şu şekilde:

“Ankara’da ASKİ Spor Salonu’nda gösterimde olan Büyük Ankara Sirki’ndeki hayvanları kurtarmak bizim elimizde. Fakat zaman daralıyor, sirkin son gösteri tarihi 30 Kasım. Bu süre dolmadan elimizden geleni yapmalı, hayvanlı gösterilerin kaldırılmasını sağlamalıyız. Çünkü sirklerde gösteri amaçlı “eğitilen” hayvanların nasıl işkence dolu günler geçirdiği, o şirin mi şirin numaraları eğlenerek değil acı çekme korkusuyla yaptıkları artık bilinen bir gerçek.

Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne konuya duyulan hassasiyeti göstermek için tüm hayvan severlerin destek vermesini ve hayvanlı bölümlerin gösteriden çıkartılması için belediyenin gerekeni yapmasını bekliyorum.

Sirke giden izleyiciler, “Çocuklarımıza hayvan sevgisi aşılamak için getirdiğimiz sirkte hayvanlar adeta kaçacak delik arıyorlar, kaplanların sırtlarındaki kırbaç izleri salonda çok uzaktan bile görülüyor. Bu hayvanlara o hareketleri işkenceyle öğrettikleri o kadar belli ki…” sözleriyle hayvanların durumunu anlatıyor. Üstelik aynı sirkte geçen yıl ayılar yanarak can vermişti!

Gerek eğlence gerekse çocuklara hayvan sevgisi aşılama amaçlı gidilen sirkler aslında doğal ortamından ayrılan hayvanların işkence gördüğü birer hapishane ve dünyanın her yerinde olduğu gibi Büyük Ankara Sirki’nde de sirk hayvanları, dayak, işkence ve korku yoluyla eğitiliyorlar.

Bu nedenle şehrimizde Kasım ayı sonuna kadar gösterimde olan Büyük Ankara Sirkinde sahneye çıkartılan kaplan, at ve köpeklerin şovlarının iptal edilip derhal rehabilitasyon merkezlerine gönderilmelerini ve oradan da doğal yaşam ortamlarına ulaştırılıp, özgürlüklerinin yeniden kazandırılmasını talep ediyoruz.

Bolivya, Yunanistan, İsveç, İrlanda, Finlandiya, Hindistan, Singapur, İngiltere ve daha pek çok ülke geçtiğimiz yıllarda hayvan severlerin sesine kulak verdi ve sirklerde hayvan kullanımını yasakladı. Başlattığım bu kampanya, Türkiye’nin de bu ülkeler arasına katılarak o renkli dünyanın arkasındaki işkencelere son vermesini sağlamak için önemli bir adım.

Yaşam hakkına saygı ve hayvan hakları konusunda duyarlı olan herkesi bu sirkleri boykot ve protesto etmeye davet ediyoruz. Hayvanlı sirklere gitmeyin, gidenleri uyarın ve Büyük Ankara Sirkinin hayvanlı kısımlarının gösterimden kaldırılması için lütfen bu imza kampanyasına katılarak destek verin!”

(Yeşil Gazete)

 

Caretta Caretta’dan İnsanbeşer’e, “Gölge etme başka ihsan istemez”

Antalya'da karaya vuran ‘Caretta Caretta’nın sırtında bir parmak genişliğinde mermi deliği olduğu belirlendi.

Nesli tükenmekte olan deniz kaplumbağaları ‘Caretta Carettalar’ insanoğlu karşısında yaşam mücadelelerine devam ediyorlar.

Yaklaşık 106 milyon yıldır yeryüzünde, 95 milyon yıldır da Türkiye kıyılarında varlıklarını sürdüren Caretta Caretta kaplumbağaları, 1978 yılından beri nesli tükenmekte olan türler listesindeler.

Türkiye’nin Güney sahilleri başta olmak üzere bir çok yerde yumurtlama alanlarına sahip olan Carettta carettalar, bir yandan nesillerini devam ettirmeye çalışırken, bir yandan da insanoğlunun saldırıları karşısında hayatta kalmaya çalışıyorlar.

Son 15 günde kıyı bölgelerinden gelen haberler bu durumun vahşete varan boyutlarını göstermekte.

İlk haber 22 Ekim günü Antalya’nın Gazipaşa ilçe sahiline vuran ‘Caretta caretta’ cinsi deniz kaplumbağası üzerinde yapılan incelemeler sonucunda ortaya çıktı. İncelemeler sonucunda ‘Caretta caretta’nın sırtında bir parmak genişliğinde mermi deliği olduğu belirlendi.

Bu haberden bir hafta sonra, Muğla’nın Ortaca İlçesi’ne bağlı Dalyan Beldesi’nde bir kanalda bulunan Caretta Caretta’nın ise av tüfeği ile öldürülmüş olduğu belirlendi. Olay yerine gelen Deniz Kaplumbağaları Araştırma, Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi (DEKAMER) yetkilileri sırt kabuğunun kırılıp av tüfeğiyle vurulan deniz kaplumbağasının, iç organlarının zarar görmesi nedeniyle hayatını kaybettiğini açıkladı.

Yaşanan son olaydan sadece 1 gün sonra ise, bu sefer Muğla’nın Göcek Beldesi’nde, zıpkınla vurularak yaralandığı belirlenen bir başka Caretta Caretta kaplumbağası daha bulundu. DEKAMER Sorumlusu Erdi Can yaptığı açıklamasında, “30-35 yaşlarında bir dişi. Zıpkın akciğerine saplanmış, paslanmış. Ödem oluşmuş. En az 3-4 ay kadar önce vurulduğunu düşünüyoruz. Elimizden geleni yapacağız ancak yaşama şansı çok az. Anesteziyi kaldırıp kaldıramayacağına bakacağız” dedi.

‘Caretta Caretta’ kaplumbağalarının neslinin tükenmeye başlaması sadece ateşli ve kesici silahlar üzerinden gerçekleşmemekte. Deniz Kaplumbağaları Araştırma, Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’nin websitesinde yeralan bilgilere göre,  Geçen son 500 yıl içinde, deniz kaplumbağalarının eti, yumurtaları, kabukları, yağı ve derisinin insanlar tarafından tüketilmesi, bu  türlerin nesillerinin yok olması tehlikesiyle karşı karşıya bırakmış halde.

Binlerce deniz kaplumbağası her yıl karides ağları, tirol ağları ve çengelli oltalar nedeniyle boğulmakta. Özellikle yarı saydam plastik artıkların deniz anasına benzemesi nedeniyle deniz kaplumbağaları tarafından yenilmesi ölümlere veya yaralanmalara sebep olmakta. Ayrıca bot çarpmaları da ergin ve genç deniz kaplumbağalarının ölümlerine sebep olmaktadır.

Ergin deniz kaplumbağalarının karada yaşadığı problemlerin başında insan geliyor, düzensiz bir şekilde gelişen turizm ve bu turizmle birlikte ortaya çıkan binalaşma ve ışıklı alanların artması sonucu kumsalların yanlış kullanımı geliyor

(Yeşil Gazete, DEKAMER)

İklim Değişikliği beslenme alışkanlıklarımızı da değiştiriyor

İklim Değişikliği tarımı da etkiliyor. Gana'da Mısır'ın yerine artık Darı ve Manyok ekiliyor tarlalara.

Uluslararası tarım araştırmacılarına göre iklim değişikliği ana besin maddelerinin üretimini giderek daha da zorlaştırıyor. Bunun kaçınılmaz sonucu olarak insanbeşer gelecekte beslenme alışkanlıklarının değiştirmek durumunda kalacak.

Uluslararası Tarım Araştırması Danışmanlar Kurulunun raporunda gelecekte yaşanacak üretim düşüşünün önüne geçmek için ana besin maddelerinin yüksek ısıya dayanıklı diğer besin maddeleri ile değiştirilmesi gerekebileceği belirtiliyor. Uluslararası Tarım Araştırması Danışmanlar Kurulunun “İklim Değişikliği ve Besin Sistemleri” başlıklı raporunun ingilizce metnine buradan erişmek mümkün.

Dünya üzerinde en geçerli olan besin maddeleri durumunda bulunan mısır ve buğday, 30 santigrat ısının üzerindeki iklim ortamlarında daha az tohum üretebiliyor.

Uluslararası Tarım Araştırması Danışmanlar Kurulundan Sonja Vermeulen belirtilen 30 santigrat üzeri hava sıcaklığının günümüz dünyasında pek çok ülkenin ortalama ısısı durumuna geldiğini söylüyor.

Vermeulen, iklim değişikliğinin sadece hava sıcaklığını arttırmadığını, düşen yağmur miktarını da etkilediğini belirtiyor. Bu durumun da bazı bölgelerde kuraklığa diğerlerinde ise sel baskınlarına yol açtığını vurguluyor.

İklim değişikliği tarım zararlılarının da hastalıkların da seyrini değiştiriyor Vermeulen, tüm bunların sonucu olarak gelecekte besin zinciri için önemi gözardı edilemeyecek bazı tarım ürünlerinin özelliklerinin değişeğini, farklılaşacağını da belirtmeden geçmiyor. Vermeulen’e göre bu temel besin maddelerinden biri de patates.

Hindistan'ın Sangrur eyaletinde yeni dövülmüş pirinç tanelerini tutan çiftçi. Bölgede tuzlu su oranının artması, kuraklık ve seller pirinç ekimini de etkiliyor
Hindistan'ın Sangrur eyaletinde yeni dövülmüş pirinç tanelerini tutan çiftçi. Bölgede tuzlu su oranının artması, kuraklık ve seller pirinç ekimini de etkiliyor

Pirinç, üzerinde özellikle durulması gereken başka bir besin maddesi. Yüksek hava sıcaklıkları, tuzlu suyun tarımsal alanları basması, artan seller ve artan kuraklıklar bu hayati besin maddesinin de üretim marjını düşürmekte.

Mısır yerine Darı

Bazı besin maddeleri bazı bölgelerdeki değişimlere ayak uydurabiliyor diye devam ediyor Vermeulen ve ekliyor, “Fakat diğerlerinin yerini alabilecek yeni besin maddeleri üzerine eğilmemiz artık zaruri bir hal aldı”

Buna örnek olarak Afrika’nın çok geniş bir coğrafyasında Mısır yetiştirmek söz konusu bile değil, Mısır’ın yerini artık Darı ve Manyok bitkileri ekiliyor bölgede.

Tüm bunları alt alta getirdiğnizde insanın beslenme şeklinin değişmekte olduğunu apaçık görebiliyorsunuz diyor Vermeulen.

Vermeulen ile arkadaşları iklim değişiminin besin üretimi ve besin sağlığına etkileri üzerine iki ayrı rapor hazırlamış durumda. Tarım araştırmacısı Vermeulen sözlerini şu şekilde sone erdiriyor, “Havalar ısındıkça ana besin maddelerimizi kaybetmeye devam edeceğiz”

(Yeşil Gazete, Voanews)

ABD Seçimleri son düzlükte. Obama mı Romney mi?

ABD başkanlık yarışında Barack Obama ve Mitt Romnney seçim kampanyalarının son gününde iki aday son kozlarını oynuyor.

Başa baş görünen yarışta iki lider de kilit eyaletlerin oyunu garantilemek için uzun mesafeler kat edecek.

Başkan Obama, Wisconsin eyaletinde rock yıldızı Bruce Springsteen’in de katılacağı bir miting yaptıktan sonra Iowa ve Ohio’ya geçecek.

Mitt Romney ise anketlerde önde göründüğü Florida’yı, ayrıca Virginia, New Hampshire ve Ohio’yu ziyaret edecek.

Ulusal anketlerde iki lider aynı puanda görünse de, pek çok kilit eyalette Obama az farkla önde gidiyor.

Bir eyaleti kazanan aday, oradaki Seçici Kurul oylarının tümünü aldığı için kilit eyaletler önemli.

Emin değiller

BBC’nin Kuzey Amerika editörü Mark Mardell iki tarafın da kendinden çok emin görünmediğini söylüyor.

Dokuz kilit eyaletteki kampanya özellikle hiçbir Cumhuriyetçi adayın kaybedip de Beyaz Saray’a girmeyi başaramadığı Ohio’da odaklanıyor.

Cumhuriyetçi aday Romney dünü Pensilvanya’da geçirdi.

Demokrat Başkan Obama ise New Hampshire, Florida, Ohio ve Colorado’da seçmenlere hitap etti.

Demokratlar Florida’da oy kullanmak için benzeri görülmemiş bir talep olduğu gerekçesiyle, oylarını erken kullanmak isteyenlere daha fazla zaman tanınması için mahkemeye başvurdu.

Cumhuriyetçi aday Romney ise dün Ohio’da yaptığı konuşmada Başkan Obama’yı “partiler üstü başkan” olma sözünü tutmadığını söyleyerek eleştirdi.

Romney rakibi için “Bölücü oldu, suçladı, saldırdı ve bu arada yalnızca Cumhuriyetçileri değil, bağımsızları da dinlemedi.” diye konuştu.

Obama’nın Ohio’da gece saatlerinde yaptığı mitingi ise şarkıcı Stevie Wonder açtı.

Obama gün boyunca yaptığı konuşmalarda sağlık ve üniversite öğrencilerine maddi yardım gibi konularda taviz vermeyeceğini söyledi.

Mitt Romney beyaz, yaşlı ve koyu Hristiyan çevrelerin oylarını alırken, Obama da kadın, beyaz olmayan ve genç seçmenlerin favorisi.

ABD’de başkanı Seçici Kurul belirliyor. Her eyalete nüfusuna göre Seçici Kurul üyesi veriliyor; 270 üyenin oyunu alan aday başkan oluyor.

(BBC Türkçe)