Real Madrid, UEFA Şampiyonlar Ligi son 16 turu rövanş maçında Ajax’ı konuk etti. Cezalı Ramos’suz sahaya çıkan Real Madrid herkesi şaşırtarak sahadan 4-1‘lik skorla mağlup ayrılarak Şampiyonlar Ligi’ne veda etti.
Devler Ligi’in son şampiyonu olan ve bu kupayı üst üste üç kez kazanan İspanyol devi Real Madrid, son 16 Turu rövanşında deplasmanda 2-1 yendiği Hollanda temsilcisi Ajax’ı, Bernabeu’da ağırladı.
İstediği futbolu sahaya yansıtamayan Real Madrid, Ajax’ta Ziyech, Neres , Lasse ve Tadic’in gollerine engel olamayarak karşılaşmadan 4-1’lik skorla mağlup ayrıldı ve Şampiyonlar Ligi’ne veda etti.
2019’da 137. yılını kutlayan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin Güzel Sanatlar Fakültesi Araştırma Görevlileri, bu yıl 6.’sı düzenlenecek olan ‘’Bir Arada’’ sergilerinin devamı niteliğindeki ‘Kenar Etkisi / Ekoton’ ile farklı sanatsal disiplinlerle, bir konu altında, bir arada üretmenin örneğini sergiliyor.
9 farklı bölümden toplam 30 araştırma görevlisi sanatçı ve tasarımcının işlerinin sergileneceği Kenar Etkisi / Ekoton sergisi 5 – 23 Mart 2019 tarihleri arasında MSGSÜ Tophane-i Amire KSM Tek Kubbe Salonu’nda görülebilir.
Fransızca ‘‘Ekoloji’’ (Çevrebilim) ve Yunanca ‘’Tonos’’ (Gerginlik) kelimelerinin kaynaştırılmasıyla oluşan Ekoton terimi, koşulları farklı ekolojik sistemlerin karşılaştığı, kenarların (sınırların) birbirine yaklaştığı gerilimli ara geçiş bölgeleri, karşılaşma alanları anlamına gelir. “Kenar Etkisi” olarak da adlandırılan bu durumun ortaya çıktığı geçiş alanlarında farklı bölgelerin özellikleri bir arada var olduğundan oldukça zengin biyolojik çeşitlilik gözlemlenir.
Kenarlar yani karşılaşma alanları aynı zamanda oluş halindeki mekânlardır. Öznelerin ve hallerin bir arada dönüşeceği, buluşların filizleneceği, kurulu kimliklerin tehdit veya yeniden inşa edilebileceği bu mekânlar, yeni bir anlayışa göre kurgulanır. Nasıl ki her bir birey bağlı olduğu toplumu dönüştürüyorsa karşılaşma mekânları da bölünmüş ve düzenlenmiş ilişkilerinin yeniden tasarlanmasını sağlama potansiyeli taşır.
Doğu ve batının kesişim noktasındaki İstanbul’un sosyo ekonomik ve kültürel yapılarının, üyesi oldukları okulun gelenekçi ve aynı zamanda çağdaş eğitim prensiplerinin, farklı bölüm disiplinlerinin, öğrenci, akademisyen ve sanatçı kimliklerinin, fikirlerin, biçimlerin ve renklerin kenar etkileri arasında var olan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin Araştırma Görevlileri tarafından; hem kendilerini hem üretimlerini hem de konuyu başlı başına yorumlamaları için serginin teması ‘‘Kenar Etkisi’’ olarak belirlendi.
Sanatçılar: Elçin Acun, Agâh Barış Can Aksakal, Leyla Aksoy, Fulya Asyalı, Ahmet Aydın Atmaca, Sinan Avinal, Ebru Aytoğ, Esen Baydemir, Zeynep Bingöl Çiftçi, Özlem Demircan, Gülay Doğan, Burcu Erden, Gülce Nur Ertopuz, Semra Güler, Hüsna Kılıç, Volkan Kızıltunç, Begüm Mütevellioğlu, Tuğçe İşçi Özen, Reyhan Polat, Ezgi Sandıkçı, Yusuf Şengür, Önder Terzi, Atilla Turgut, Mert Çağıl Türkay, Ayça Uğur, Derya Ülker, Murat Benan Yıldız, Tolga Yurtözveri, Damla Yücebaş, Gizem Yükseler
212 Photography Festival’in hikâyesi, uluslararası bir şekilde 212 Studio tarafından yayınlanan ve dağıtılan İstanbul merkezli iki yıllık bir dergi olan 212 dergi ile başlar. Dergide kısa kurgu ve uzun biçim röportaj içeren; kendine özgü fotoğraf kompozisyonları ve röportajlar yer alıyor. Doğunun batı ile birleştiği şehirde doğmuş olmasına rağmen (aşkı klişeleşen klişe giderken), dergi, İstanbul’un en sevdiği metaforun yüklü ikiliklerini aşmayı ve bakışlarını bölgenin çok ötesine uzatmayı hedefliyor.
Mayıs 2018’de 212 Studio’nun ilk büyük fotoğraf etkinliği olarak düzenlenen festival, bu yıl da yeteneklerini sergilemek için çeşitli sanatsal beyinleri bir araya getirmeye devam ediyor.
Geçtiğimiz yıl ilk kez düzenlenen 212 Photography Festival’in ikincisi bu yıl 3 – 12 Mayıs2019 tarihleri arasında bomontiada’da düzenleniyor. Ortak dil olarak fotoğrafı kullanan ve kutlayan festival, yerel ve uluslararası bir platform yaratmak adına bir fotoğraf yarışmasına da ev sahipliği yapıyor.
Festival, fotoğraf dilini konuşarak hem yerel hem de uluslararası olarak daha güçlü topluluklar oluşturmaya doğru bir adım. Festival, ikinci baskısında, farklı milletlerden ünlü fotoğrafçıları, atölyeleri ve davetkâr bir yarışmayı kapsayan çeşitli yönleri içerecek.
Yarışma, her yaştan ve her milletten profesyonel ve amatör fotoğrafçıların her türlü kamerayla çekilmiş fotoğraflarını kabul ediyor. Girişimin amacı, dahil olduğu festival kadar yarışmayı da İstanbul kaynaklı kültürel ve sanatsal bir geleneğe dönüştürmek.
Jüride önemli isimlerin yer alacağı yarışmanın birincisi ise 212 Fotoğraf Festivali sırasında açıklanacak. Yarışmaya katılmak için festival web sitesinden başvuru yapmak yeterli.
Dünyaca ünlü fotoğraf sanatçılarının yanı sıra yerel yeteneklerin sergilerine de yer veren festivalde çeşitli atölyeler, konuşmalar, portfolyo değerlendirmeleri ve bir film programı bulunuyor.
Uluslararası 212 Fotoğraf Yarışması, 212 Studio tarafından düzenlenen, ülkeden, bölgeden ve dünyadan iddialı yetenekleri öne çıkarmayı amaçlayan bağımsız bir girişim. Ödülü 5000 Euro Yarışma için son başvuru tarihi 19 Nisan 2019.
Sharjah Bienali’nin 14. edisyonu Leaving the Echo Chamber, 7 Mart – 10 Haziran 2019 tarihleri arasında gerçekleşiyor. Bienalin küratörlüğünü Zoe Butt, Omar Kholeif ve Claire Tancons üstleniyor.
Bu yıl Sharjah Bienali’nde Semiha Berksoy’un eserleri de sergilenecek. Semiha Berksoy, Omar Kholeif’in küratörlüğünü yaptığı Making New Time başlıklı sergide yer alıyor. Leaving the Echo Chamber’ın genel temasına cevap veren Making New Time, siyasi gündemi, aktivizmi ve zekice gözlemleri bizi inancın sınırlarının dışına çıkarmaya teşvik eden bir grup sanatçı objektifiyle maddi kültürün yeniden yaratılmasının bir provokasyonu.
Sharjah Bienali, dünyanın dört bir yanından 80’in üzerinde tanınmış ve gelişmekte olan sanatçı, 60’tan fazla yeni komite ve daha önce hiç görülmemiş birçok eserden oluşacak. Bienalin açılışıyla eşzamanlı olarak SB14 küratörleri, yıllık sanat alanındaki güncel konuları araştırmak üzere yerel ve uluslararası sanatçıları, küratörleri, akademisyenleri ve diğer sanat pratisyenlerini bir araya getiren March Meeting’i de sunacak.
“Dünya Yunan Dili Günü” kutlaması 7 Mart Perşembe günü 19.00’da, İstiklal Caddesi’nde yer alan Yunan Kültür Merkezi Sismanoglu Megaro‘da gerçekleştirilecek.
9 Şubat, Dionysios Solomos’u anma günü 2017’den itibaren Dünya Yunan Dili Günü olarak resmileştirildi. Bu kutlama Yunan Dilinin, tarihselliği ve zaman ötesi olmasıyla ispatlandığı üzere çağlar boyunca oynadığı temel rolü ortaya çıkarmaya amaçlıyor. Söz edilen dil, 4.000 senedir kesintisiz konuşulmakta, aynı yazıyla ve aynı alfabeyle 2.800 yıldır yazılmakta ve 2.400 yıldır aynı imlayı kullanmaktadır.
İstanbul Yunanistan Başkonsolosluğu ve Eğitim Ataşeliği Ofisi tarafından düzenlenen kutlama etkinliğinde “Senin Gözünden Yunanistan” temalı video ve yazı yarışmasına katılanlara ödülleri düzenlenen bir resepsiyonla takdim edilecek.
Kutlama etkinliğinde Özel Rum Okulları koroları da bir konser verecekler.
İklim krizine dikkat çekmek isteyen çocuklar ve gençler için #İkliminResmi sergisi Açık Radyo’nun internet sayfasında!
Dün sabahki Açık Gazete programına 9 yaşındaki Rüya Aygüneş’in katılımıyla duyurulan online “İklimin Resmi” sergi kampanyası bu haftadan itibaren Açık Radyo’nun internet sitesinde başlıyor. Çocuklar ve gençler yaptıkları resimlerle iklim krizine diledikleri gibi dikkat çekebilecekler. Resimleri sergilenen çocukların resimleri her Perşembe ve Cuma, yine Açık Gazete programında anlatılacak.
16 yaşındaki Greta Thumberg’in iklim için yaptığı okul bırakma eylemine farklı ülkelerden binlerce genç, şiddetsiz ve doğrudan eylemlerle destek vermeye devam ediyor. Katıldığı programda Greta’yı duymadan önce de çevre kirliği, iklim krizi üzerine çok düşündüğünü söyleyen Rüya #İkliminResmi kampanyasının ona ne ifade ettiğini Ömer Madra ve Murat Can Tonbil’a şöyle anlattı, “Ben küçükken Greta bu konuları açmadan önce çok kafama takıyordum iklim krizini ve başkan olmak istiyordum. Çünkü o zaman çözebilirim diyordum ama hiç gerek yokmuş. Onu bana Greta Thunberg düşündürdü. Büyümeyi beklemeye ve başkan olmaya gerek yokmuş.”
Resimlerini İklimin Resmi sergisinde görmek isteyen çocuklar ve gençler, yaptıkları resimlerin fotoğrafını [email protected] adresine gönderebilirler.
6 yıldır, çocuklarla müzik temelli çalışmalar yürüten Şubadap Çocuk müzik grubunun tüm şarkıları çocukların seslendirdiği ‘Hayal Et’ albümü, internet üzerinden yayına girdi.
Çocukların ilgilerinden, düşüncelerinden, sorularından ve sorunlarından yola çıkılarak yazılmış şarkılarla oluşturdukları albümlerine bir yenisini daha ekleyen Şubadap Çocuk, yeni albümü ‘Hayal Et’i de ‘gökyüzü lisansı’ ile yayınladığını duyurdu. Yani, albümdeki şarkılar, ticari amaçlı olmadığı sürece, dinlemek ve paylaşmak isteyen herkesin kullanımına açık.
‘Hayal Et’ albümü de, Şubadap Çocuk’un önceki albümleri gibi, tematik şarkılardan oluşuyor:
Fasa Fiso, toplumsal cinsiyet safsatalarını listeliyor;
Makine Çocuk, makineleşmek istemeyen çocuklardan yetişkinlere bir sitem şarkısı;
Serçe, 9/8’lik bir hayvan özgürlüğü şarkısı;
Çocuk Hakları, varlığını duyduğumuz ancak günlük hayatımızda pek de göremediğimiz çocuk haklarının şarkısı;
Hayal Et, içinde yaşamak istediğimiz dünyanın şarkısı;
Albüm, www.subadapcocuk.org’dan ve Şubadap Çocuk’un sosyal medya hesaplarından ücretsiz dinlenebilir ve istenirse bit.ly/subadaphayalet bağlantısı kullanılarak ücretsiz indirilebilir.
Şubadap Çocuk kimdir?
6 yıldır, çocuklarla müzik temelli çalışmalar yürüten Şubadap Çocuk müzik grubu, şimdiye kadar, ‘Bilmiş Çocuğun Şarkıları’, ‘Dino’nun Şarkıları’, ‘Gökyüzü Kimin’ ve ‘Dersler Uzun Teneffüsler Kısa’ adlı 4 albüm çıkardı. Bu albümlerde bulunan dostluk, barış, bilim, sorgulamak, birlik olmak, doğa, ekoloji, farklılıklar gibi konulardaki şarkıların hepsi çocuklar tarafından seslendirildi. Özellikle Çekirdeksiz Domates, Neşeli Bi’ Gün, Gökyüzü Kimin, Özgürlük, Her Yer Park Olsa gibi şarkılarıyla birlikte, çocukların ve hatta yetişkinlerin dilinden düşmeyen Şubadap Çocuk, Türkiye, Kıbrıs, Almanya ve Hollanda’nın pek çok yerinde yaptığı turnelerde, on binlerce çocukla buluştu. Bu turneler boyunca okullarda, köylerde, kültür merkezlerinde, parklarda, sokaklarda konserler verdi; çocuklarla ve yetişkinlerle söyleşiler yaptı.
Şarkılarını, tüm dünya çocuklarıyla tanıştırmak için Arapça, İngilizce, İspanyolca ve Kürtçe dillerine çevirdi. Ayrıca şarkıların içeriklerini daha bütünlüklü hale getirmek için, hikayelerinden hareketle, şimdiye kadar 5 çocuk kitabı çıkardı ve çok sayıda klip yayınladı. Ekip hala İzmir’in çeşitli ilçelerinde çocuklarla çalışmalarını sürdürüyor ve Türkiye’nin her yerinde, öncelikli olarak kültür-sanat etkinliklerinin pek uğramadığı yerlerde konserler vermeye devam ediyor.
CHP’nin Beyoğlu Belediye Başkan adayı Alper Taş, TV5 kanalında gazetecinin Çağlar Cilara‘nın programında “LGBT konusunda onların kendi meclislerinde aldıkları kararları ve sorunlarının takipçisi olacağım. Biz LGBT için söylediklerimizin her zaman arkasındayız. Dün de böyle düşünüyorduk. Bugün de böyle düşünüyoruz. Biz onların insanca yaşamalarını sağlayacağız” dedi.
Hükümete yakın birçok kanal tarafından “LGBT propagandası yapılıyor” ifadesiyle hedef gösterilen TV5 söz konusu programı kaldırdıklarını açıkladı. TV5 konu hakkında yaptığı açıklamada “Toplumsal hassasiyetleri ve ahlaki değerlerimizi önceleyerek yayınlarını sürdürececeğiz” dedi.
Farklı kesimlerden kişileri programına çıkaran Çağlar Cilara da TV5’in şu mesajı paylaştı:
“TV5 macerası da bitti. Türkiye’de gazeteciler siyasi kutuplaşmanın, kavganın, gürültünün arasında kalıyor. Ben sorumu sorarım, haber çıkarırım, 8 yılda 3 binin üzerinde program yaptım. On binin üzerinde programlarımdan haber çıktı. Soru sormaya devam edeceğim merak etmeyin.”
Kremlin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ABD ile imzalanan Orta Menzilli Nükleer Güçler (INF) anlaşmasını askıya aldığını duyurdu. Açıklamada “(Putin) Rusya’nın SSCB ile ABD arasında imzalanan anlaşmaya olan katılımını askıya alan kararnameyi imzaladı” denildi. “ABD’nin anlaşma yükümlülüklerini ihlal etmesiyle bağlantılı olarak” böyle bir adımın atıldığı belirtildi.
Moskova ile Washington, birbirlerini ABD ile Sovyetler Birliği arasında 1987 yılında imzalanan anlaşmayı ihlal etmekle suçluyor. ABD Başkanı Donald Trump şubat ayında yaptığı açıklamada Washington’un altı ay içinde anlaşmadan çekilmek üzere süreç başlatacağını söylemişti. Putin’in kararı bu açıklamaya bir tepki niteliği taşıyor. Rus lider, ABD’deki benzer projeler olduğunu belirterek ülkesinin orta menzilli füzeler geliştireceğini söylemişti.
Ronald Reagan ile Mihail Gorbaçov tarafından hazırlanan INF anlaşması süper güçlerin savaş başlıkları geliştirmesinin önüne geçmişti. Anlaşma karadan fırlatılan 500 ila 5 bin 500 kilometre menzilli füzeleri yasaklıyor. Sovyetlerin Batı başkentlerini nükleer başlıklı balistik füze ile hedef almasını kısıtlayan anlaşmaya Çin gibi başka büyük askeri aktörler ise dahil değil.
Holywood’un önde gelen yönetmenlerinden Steven Spielberg’in Netflix yapımı filmlerin televizyon için üretilen eserler katagorisinde değerlendirilmesi için girişimlerde bulunacağı iddiasına Netflix’ten yanıt geldi.
Netflix sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada “Sinemayı seviyoruz. Bununla birlikte sevdiğimiz bazı şeyler de şunlar: Sinemaya gidecek parası olmayan ya da sinema salonu bulunmayan yerlerde yaşayan insanların da filmlere ulaşması. Her yerde, herkesin aynı anda filmlerin ilk yayınlanış keyfine varabilmesi. Sinemacılara sanatlarını paylaşabilecekleri daha fazla yol sunmak.” dedi. Netflix bu gibi durumların kimseye özel olmadığını ifade etti.
İnternet üzerinden abonelerine film, dizi ya da televizyon programı içeriği sunan Netflix’in en son ürettiği yapımlardan Roma en iyi film dahil 10 dalda Oscar’a aday gösterilince tartışmalar alevlendi. En iyi film ödülünü Green Book’a kaptırırken törenden 3 Oscar’la dönen Roma 125 bağımsız sinemada sadece üç hafta gösterildikten sonra Netflix sitesi üzerinden abonelerle paylaşıldı.
Spielberg: Netflix filmleri Emmy Ödülü hak ediyor, Oscar değil
Amerikalı sinema haber sitesi Indie Wire geçen hafta, Oscarları dağıtan akademide yönetmenleri temsilen “idareci” sıfatı olan Spielberg’in “Sinema salonunda film izlenmesi ve internet platformları üzerinden film izlenmesi arasında çok ciddi fark olduğunu düşündüğünü” yazdı.
Haberde, Spielberg’in prodüksiyon şirketi Amblin’den bir sözcünün Nisan ayında gerçekleştirilecek Akademi toplantısını kastederek “Zamanı geldiğinde diğerleri de onun kampanyasına katılırsa çok mutlu olacak.” dediği aktarıldı.
Akademi ise konu ile ilgili açıklamasında “Ödül verme kuralları tartışılmaya devam ediyor. Akademi bu konuyu Nisan ayındaki toplantıda değerlendirecek.” dedi.
Spielberg geçtiğimiz yıl verdiği bir röportajında “Netflix filmleri Emmy Ödülü (televizyon yapımları için Amerika Birleşik Devletleri’nde verilen ödül) hak ediyor ama kesinlikle Oscar değil.” ifadelerini kullanmıştı.
Organize İşler Sazan Sarmalı da Netflix’te
Netflix filmlerinden bazıları festivallerde yarışabilmek ve prestijli sinema ödüllerine aday gösterilebilmek için bir hafta ila üç hafta boyunca, sınırlı sayıdaki sinemalarda gösteriliyor. Netflix filmlerinin sinema ile aynı anda internette de yayına girdiği oluyor.
Türkiye’de Yılmaz Erdoğan’ın son filmi Organize İşler Sazan Sarmalı da sinemaya girdikten iki hafta sonra Netflix üzerinden internette de yayınlanınca tartışmalara yol açmıştı.
Oscarlı yönetmen Martin Scorsese’nin Netflix yapımı 150 milyon dolar bütçeli “Irish Man” filmi, bu yıl internet platformu üzerinden izlenebilecekken Al Pacino ve Robert De Niro’yu bir araya getirecek eserin sinemalarda gösterime girip girmeyeceği merak konusu.