Ana Sayfa Blog Sayfa 1962

YKS sonuçları açıklandı

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) yerleştirme sonuçları açıklandı. Bilgiyi, Ölçme Seçme Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Halis Aygün, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla duyurdu. Sonuçlara sonuc.osym.gov.tr adresinden ulaşılabilecek.

Aygün yaptığı paylaşımda “Ülkemizin yarınları olan değerli gençlerimiz, üniversite hayatına attığınız bu ilk adımda sizlere başarılar diliyorum. Tercihlerine yerleşemeyen gençlerimiz de eminim ki isteklerine azim ve gayretleriyle mutlaka ulaşacaklardır. 6-14 Ağustos 2020 tarihleri arasında tercihlerini aldığımız 2020-YKS tercih sonuçları açıklanmıştır. Adaylarımıza ve ailelerine hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

Yatağan’daki kömür madeni projesine Danıştay da ‘dur’ dedi

Danıştay, Muğla Yatağan’daki kömür madeni projesinin iptalini onadı. Muğla 2’nci İdare Mahkemesi’nin “ÇED Gerekli Değildir” kararına Valilik ve Bakanlığın yaptığı itirazı reddeden Danıştay böylece böylece kömür işletmesinin açılmasının iptalini kesinleştirmiş oldu.

Davanın avukatı Bora Sarıca Danıştay’ın kararını Evrensel‘den Özer Akdemir‘e yorumladı ve Yatağan termik santral mücadelesini 30 yıllık bir geçmişi olduğunu belirtti:

Buradaki termik santral ve kömür işletmeleri Yatağan ve etrafını adeta kuruttu. Yatağan zeytini, tarımı ve tarihi ile anılması gereken bir yer iken, şimdi termik santralin yıkıcı etkilerine karşı ayakta tutunmaya çalışıyor. Danıştay’ın bu karı kömür işletmelerinin pervasızca ilerlemesine bariyer koydu. Bu karar sonrası termik santral şirketi yeni kömür sahaları için ÇED olumlu kararı almak zorunda kalacak.

Zaten bu dava açıldığında dava devam ederken ÇED sürecine başlamışlardı. Danıştay, bilirkişi keşfi yapılmalı diye yerel mahkeme kararını yozunda ÇED sürecini ilerletmediler. Bu son karardan sonra tekrar ÇED süreci başlatıp, olumlu karar almaya çalışacaklar. Ancak bu dava için verilen bilirkişi raporu ve ona yapılan itirazlar üzerine hazırlanan ek bilirkişi raporları çok sağlam. Bu nedenle ÇED olumlu kararı almalarının zor olduğunu düşünüyorum.

Uluslararası Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi’ne atıf

Sarıca’nın “çok güçlü bir rapor” olarak bahsettiği bilirkişi raporu, mahkemece atanan bilirkişi heyetinin 12 Haziran 2019 tarihinde yaptığı keşiften sonra hazırlandı.

Keşifte bilirkişi heyeti, projenin, imar planları ile planlama ilke ve esasları, tarım alanlarına etkileri, flora ve fauna, su kaynaklarına etkileri, çevresel etki, jeolojik, çevre jeolojisi ve madencilik açısından değerlendirmelerde bulundu.

‘Mutlak tarım alanı olarak geçiyor’

Bilirkişi raporunda kömür işletmesi yapılmak istenen alanın “mutlak tarım alanı” olarak belirtildiği, tarım dışı kullanımın uygun olmadığının altını çiziliyordu. Ayrıca “tarım ve sulama alanı içerisinde kalan dava konusu proje alanının, bu haliyle hassas nitelikte bir alanda yer almasının şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına aykırı olacağı” değerlendirilmesinde bulunuldu.

Bilirkişi raporu projenin tarım alanlarına etkilerine ilişkin değerlendirmede, Toprakların yapay olarak oluşturulmayacağı, toprağın kendi yasa ve kuralları içinde şekillenerek ortaya çıkacağına vurgu yaptı. Bilirkişiler kömür işletmesi yapılmak istenen arazinin doğu, batı, kuzey ve güney yönlerinde ve çok yakın mesafede çok sayıda zeytin bahçelerinin bulunduğu ifade edilerek, bu durumun zeytincilik yayasına da aykırı olduğu sonucuna varmışlardı.

Uluslararası sözleşmeye aykırı

Projenin, Türkiye’nin de taraf olduğu Uluslararası Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi’ne aykırı olduğu saptamasında da bulunulurken, projenin su kaynaklarına olan etkisinin tartışıldığı rapor bölümünde ayrıca şu tespitlerde bulunuldu:

Dava konusu kapalı kömür işletmesinde gerçekleşecek su atımı sonucunda yeraltı suyu seviyesi azalarak tarımsal ve yaşamsal faaliyetlere zarar verecek, proje sahası ve çevresindeki yüzeysel kuyular kuruyacak, Yatağan çayındaki su kalitesi kötüleşecektir.

Bilirkişi raporunun jeolojik açıdan yapılan değerlendirmesinde ise Yatağan Havzası’ndaki kömürlü tortul kayalar ile yan kayaların metal ve radyoaktif elementler içerdiğinin altı çizildi.

Fotoğraf: Sıfır Gelecek

Yatağan Yeşil Yaşam Derneği: Mücadelemiz sürecek

Yatağan Yeşil Yaşam Derneği kararın ardından yaptığı açıklamada termik enerji ve fosil yakıtlara karşı kazanılan bu mücadelenin yanında olduklarını belirtti:

Yatağan Hisarardı Yeraltı Kömür işletme projesi bölgenin su kaynaklarını yok ederek tarımı yok edecek ve bölge çölleşecekti. Hukuk işledi halkın yaşam alanı ve kaynaklarına yapılan bu saldırıyı hukuka aykırıdır diyerek güzel bir cevap vermiştir. Mücadelemiz sürecektir. Yaşam alanlarımız için haklı davamızda sermayeye karşı direneceğiz.

Danıştay kararı ile ilgili Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) da yazılı açıklama yaparak, “30 yılı aşkındır süren, nefes alınabilir Yatağan için, mevcut termik santrale karşı yapılan mücadelelerde birçok hukuki kazanıma karşın, Anayasa’ya ve yasalara aykırı bir şekilde işletilmeye devam edilen santralin, çevre mevzuatını, doğal yaşamı ve insan sağlığını hiçe sayar hali bir kez daha mahkemece hüküm altına alınmıştır” dedi.

ÇED Gerekli Değildir kararı alınmıştı

Yatağan’a bağlı Turgut mahallesi yakınlarındaki Hacıbayramlar mevkiinde Yatağan Termik Enerji Üretim A.Ş. tarafından yapılması planlanan “yeraltı kömür işletmesi” projesine Muğla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nce verilen ÇED Gerekli Değildir kararına karşı bölgede zeytinlikleri olan Turgut Mahallesinden Tayyibe Demirel tarafından dava açılmıştı.

Muğla 2. İdare mahkemesinin ÇED Gerekli Değildir kararını iptal etmesinin ardından Muğla Valiliği ve Yatağan Termik Üretim A.Ş. bu kararı temyiz etmişlerdi. Temyiz talebini inceleyen Danıştay 6. Dairesi yerel mahkemenin verdiği kararın hukuka uygun olduğunu belirterek temyiz talebini reddetti. Böylece şirkete verilen ÇED Gerekli değildir kararının iptali kesinleşmiş oldu.

Urfa’da ceylan avı ihalesine dava

Urfa’da Bilgem Avukatlık Ofisi, dokuz ceylanın öldürülmesine ilişkin “Şanlıurfa İli Kızılkuyu Yaban Hayatı Geliştirme Sahası Eyyübiye Altınbaşak Genel Avlağı” ihalesinin iptali ve yürütmesinin durdurulması talebiyle Şanlıurfa İdare Mahkemesi’ne başvurdu.

Bianet’in aktardığına göre başvuruda nesli tehlike altındaki ceylanların öldürülmesinin paraya çevrilmesi işlemi kamu düzenine aykırı bir işlem olarak nitelendirildi ve “Kamumun zorlayıcı gücü öldürme eylemini kapsamamaktadır” denildi. Başvuruda ayrıca ihale usulü yönünden de hukuka aykırılık olduğu ifade edildi.

‘İnsanlık adına utanç’

İhale kararı ile idari işlemin uygulanmaya konulması halinde önlenemez ve telafi edilemez zararların meydana geleceği belirtilerek, ihalenin iptali ve yürütmenin durdurulması talep edildi.

Dava dilekçesinden öne çıkan ifadeler şu şekilde:

Anayasa‘nın temel haklarından olan yaşam hakkının her canlı için uygulanabilmesi, özellikle kamu gücünün kullanılarak yapılan idari işlemlerin neticede insanlığa, doğaya, çevreye ve en önemlisi can sahibi olan her varlığın yaşam hakkının ihlaline yönelik işlemin özellikle yasal kılıf bulunarak ihaleye çıkarılması, ekonomik ve turizm kaygısıyla yapılan hukuka aykırı bu işlem için yasal yollara müracaat etme görevi en başta vatandaşlık ve en önemlisi insanlık görevidir.

Bir canlının, özellikle nesli tükenmekte olan ve uzun süredir koruma altında tutulan ceylanların, “Ceylan Kotasının Avlattırılması” adı altında öldürülmesi eyleminin ihaleye açılması hem insanlık adına utanç verici bir eylem, hem de hukuka aykırı bir işlemdir.

Başvuruda ayrıca kamunun görevinin doğal yaşamı korumak ve yaban hayatını desteklemek olduğu belirtildi ve bozulan ekolojik dengenin korunması için acil olarak önlem ve tedbirler alınması gerektiği ifade edildi:

Halen Yaban hayatında, doğal yaşam alanlarında, hayvanların gerçek yuvalarında yaşayan yaban hayvanlarını katletmek için ihaleler açmak kamu hizmeti değildir. Hele ki; korunmasız yaban hayata tüfekle son verme kararı bir kamu hizmeti değildir.

Başvuruda Eskişehir 1. İdare Mahkemesi, Bursa 2. İdare Mahkemesi ve Kastamonu İdare Mahkemesi tarafından av ihaleleri hususunda verilen yürütmeyi durdurma kararlarına da atıf yapıldı.

Tehlike altındaki türlerin avlanmasa da izin verilmişti

12 Ağustos 2020’de Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, Merkez Av Komisyonu kararları doğrultusunda, 22 Ağustos’ta başlayan 2020-2021 av sezonunda bu yıl da birçok nadir ve tehlike altındaki canlının avına izin verildi.

Avına izin verilen türler arasında Anadolu yaban koyunu, ceylan, çengel boynuzlu dağ keçisi, karaca, melez yaban keçisi, kızıl geyik, yaban keçisi, yaban domuzu gibi memeli türlerinin yanı sıra, nesli dünya ölçeğinde tehlike altında olan üveyik ve elmabaş patka kuş türleri de yer alıyor.

Karar doğrultusunda 798 canlının yaşamı “av turizmi” adı altına para karşılığında ihaleye açılacak.

ABD’de Blake’in öldürülmesine karşı başlayan protestolarda iki kişi öldürüldü

ABD‘nin Wisconsin eyaletindeki Kenosha kentinde Jacob Blake isimli siyah vatandaşın polis tarafından vurulmasının ardından başlayan protestolar sırasında polis, üç kişinin vurulduğunu ikisinin hayatını kaybettiğini duyurdu.

Kenosha şerifi David Bech, New York Times’a yaptığı açıklamada, protestoların gerçekleştiği bölgede bir kişinin başından, diğerininse göğsünden vurulduğunu söyledi.

Vurulanlardan ikisi  hayatını kaybetti. Aynı bölgede vurulan başka bir kişinin ise hayati tehlikesi bulunmadığı belirtildi. Polis, vurulan ve vuran kişilerin kimliğini açıklamadı.

Vurulma anı görüntüleri yayınlandı

BBC’nin aktardığına göre yerel medya olayın göstericilerle petrol istasyonunu silahla koruyan bir adam arasında çıkan tartışma sonucunda yaşandığını söyledi.

Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde elinde silah olan beyaz erkeğin kalabalığa doğru koştuğu ve arkadan silahını ateşlediği gözüküyor.

https://twitter.com/tuanstpatrick/status/1298512486820274176

Gösteriler üçüncü gecesinde

Blake’in polis tarafından arkası dönük halde arabaya binmeye çalışırken yedi kez vurulması üzerine başlayan protestolar eyalet geneline yayılmıştı.

Vali Tony Evers‘in acil durum ilan etmesi ve sokağa çıkma yasağını uzatmasına rağmen gösteriler üçüncü gecesinde de devam ediyor. Kalabalığı dağıtmak isteyen polis göstericilere karşı plastik mermi, göz yaşartıcı bomba kullanıyor.

Neler yaşandı?

29 yaşındaki Jacob Blake’in vurulma anına ait görüntüler Pazar günü yayınlandı. Sosyal medyada hızlı bir şekilde yayınlanan videoda polisin Blake’i arabasına binmeye çalışırken çekiştirdiği ve arkasından yedi el ateş ettiği görüntüleniyordu.

Komşuları, bu sırada Blake’in üç çocuğunun da arabada olduğunu açıkladı. Ailesi ve avukatları, kurşunlardan dördünün Blake’e isabet ettiğini ve felç geçiren Blake’in yeniden yürümesinin “mucize” olacağını açıkladı.

Başlayan gösterilerin ardından eyalette olağanüstü hal ilan edilirken Wisconsin Valisi Tony Evers kente daha fazla Ulusal Muhafız yollayacağını açıkladı.

 

 

Doğru olmayan haber nasıl yayınlatılır?

Basında çok fazla “Apple’ın açığını bulan gence ödül teklif edildi” temalı doğruluktan uzak olan haberin yer almasına dikkat çekmek isteyen bilgisayar programcısı Utku Şen, youtube hesabı üzerinden bir video yayınladı.

Güvenlik açığı bulma sektöründe çalışan birçok kişi olduğunu belirten Şen’e göre basına yansıyan haberler ise gerçeklikten uzak ve para karşılığında yayınlatılan haberlerden oluşuyor.

‘Haberlerde yer alan paralar gerçekçi değil’

Şen’in aktardığına göre güvenlik açığı bulma sektöründe işler şu şekilde yürütülüyor. Önce açığı bulan kişi ilgili kuruma bir rapor yazıyor. Açığın derecesine ve ortaya çıkardığı etkiye göre ise şirketler kişiye 300 dolardan başlayan ve maksimum 50 bin dolara kadar çıkan paralar teklif ediyor.

Yani basında yer alan “Apple’ın açığını bulan gence sadece 1,5 TL teklif edildi” veya “200 bin dolar teklif edildi ama kabul etmedi” başlıklarıyla yayınlanan haberler çoğunlukla PR şirketleri aracılığıyla ortaya atılıyor.

https://www.youtube.com/watch?v=dzJslQa1LZs

‘Apple’ın açığını bulan görme engelli genç’

İddiasını desteklemek isteyen Şen, uydurma bir metin kaleme alarak “görme engelli bir gencin” gerçekte olmayan “Apple Video” isimli bir uygulamada açık bulduğunu yazıyor.

Şen, daha da ileriye giderek gencin “Bulduğu açıkla, Youtube üzerindeki bütün video başlıklarını değiştirebileceğini farkettiğini”, durumu Apple’a ve Microsoft’a bildiren kişinin hesabına “10 bin dolarlık hediye çeki tanımlandığını” belirtiyor.

Sahte haber ertesi gün yayınlandı

PR şirketleri aracılığıyla İhlas Haber Ajansı’na gönderdiği “Apple’ın açığını bulan görme engelli genç 10 bin dolar kazandı” başlıklı sahte haber ise ertesi gün hiçbir doğruluk kontrolünden geçirilmeden yayınlanıyor.

11 Ağustos tarihinde haberi yayınlayan İHA, haberi sonrasında siteden kaldırıyor. Ancak haberi doğrudan ajanstan alan birçok haber sitesinde haber yer almaya devam ediyor.

Dünya basınında siber güvenlik ile ilgili bir gelişme olduğunda gazetelerin siber güvenlik muhabirlerinin konuyla ilgilendiğini ve kontrol ettiğini belirten Şen, Türkiye’de ise bu konularda tecrübeli gazeteci olmadığı için sıklıkla teknoloji ile ilgili sahte haberlerin hiçbir kontrolden geçmeden yayınlandığını belirtiyor.

 

 

Türkiye’de son sekiz ayda çıkan 1.944 orman yangınında 6 bin 492 hektar alan kül oldu

Orman Genel Müdürlüğü Türkiye’de 2020 yılının başından 24 Ağustos tarihine kadarki sürede çıkan orman yangınları hakkında yazılı bir açıklama yaptı.

Paylaşılan verilere göre bu sürede 1.944 orman yangını çıktı. Yangınlarda 6 bin 492 hektar alan kül oldu. 2019 yılının aynı dönemine ise bu sayı 1.432 olmuştu. Bu yangınlarda 8 bin 524 hektarlık alan kül olmuştu.

Orman Genel Müdürlüğü verilerine göre, yangına ilk müdahale süresi ortalama 12 dakika olarak gerçekleşti. Bu yıl orman yangınlarında toplam 4 bin 640 teknik eleman, 4 bin 844 memur, 23 bin 996 işçi olmak üzere 33 bin 480 personel görev yaptı.

Toplam 9 bin 40 araç müdahaleye katıldı

1903 adet ilk müdahale aracı, 5 bin 256 arazöz, 364 dozer, 79 greyder, 283 traktör, 10 kamyon ve 1136 adet diğer araçlarla birlikte 9 bin 40 adet araç yangın söndürme faaliyetlerine katıldı.

Yangın söndürmede etkili olan hava araçlarından Mİ-8 ve KA-32 tipi 25 helikopter 3 bin saat uçuş yaparak 30 bin sortide 75 bin ton suyla yangınlara müdahale etti.

Mİ-26 tipi helikopter ise 90 saat uçuş yaparak 900 sortiyle 13 bin 500 ton su, 2 adet BE-200 amfibik uçak 228 saat uçuş yaparak 568 sortiyle 4 bin 676 ton su olmak üzere tüm hava araçları 3 bin 318 saat uçuş yaparak, 31 bin 468 sortiyle 93 bin 176 ton suyla yangınlara müdahale etti.

Resmi Gazete’de yayınlandı: Kamu çalışanlarına esnek çalışma geri döndü

Resmi Gazete‘nin bugünkü sayısında, Kamu Çalışanlarına Yönelik Tedbirler konulu genelge yayımlandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın imzasıyla yayınlanan genelgeye göre, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanlara uzaktan çalışma, dönüşümlü çalışma gibi esnek çalışma yöntemleri uygulanacak.

Koronavirüs salgının yayılımının en aza indirilmesi amacıyla yayınlandığı belirtilen genelgede salgınla mücadeleyi salgının etkilerinin azaltılmasına yönelik faaliyetleri zaafiyete uğratmama ve kamu hizmetlerini aksatmama şartı koşuldu.

İdari izinli sayılacaklar

Bu kapsamda dönüşümlü çalışanların fiilen göreve gelmedikleri süre zarfında idari izinli sayılacağı aktarılan genelgenin devamında şu ifadelere yer verildi:

Bu genelge kapsamında esnek çalışma yöntemlerinden faydalanan çalışanlar ile idari izinli sayılanlar bu sürede istihdamlarına esas görevlerini fiilen yerine getirmiş sayılırlar. Uzaktan veya dönüşümlü çalışanlar ile görev yerinde çalışanlar hizmetin yürütülmesi sorumluluğu açısından eşittir. Uzaktan veya dönüşümlü çalışanlar ile idari izinli sayılanların mali ve sosyal hak ve yardımları ile diğer özlük hakları saklıdır. İdari izinliler, uzaktan veya dönüşümlü çalışanlar amirlerinin izni dışında görev mahallerinden ayrılamazlar ve hizmetine ihtiyaç duyulanlar çağrıldıkları anda görevlerine dönmek zorundadır.

İki ay sürmüştü

Esnek çalışma yöntemlerine ilişkin usul ve esasların Cumhurbaşkanlığı, bağlı, ilgili kurum ve kuruluşları için üst yönetici; bakanlıklar bağlı, ilgili kurum ve kuruluşları için bakan; bakanlıklarca belirlenmemiş taşra teşkilatları ile mahalli idareler, bağlı kuruluşları ile mahalli idare birlikleri için ilgisine göre vali veya belediye başkanı; diğer kurum ve kuruluşları için ise üst düzey yönetici tarafından belirlenecek.

Bu yetki devredilebilecek.

Memurların esnek çalışmasıyla ilgili genelge geçen Mart’ta Resmi Gazete‘de yayınlanarak yürürlüğe girmiş, 27 Mayıs’ta esnek çalışma dönemi sona ermişti.

İspanya’da bir akvaryumda aynı cinsiyetten penguenler aile kurdu

İspanya‘da bir akvaryumda yaşayan iki dişi Gentoo pengueni birlikte çocuk bakmaya başladı.

CNN‘in İspanyol basınından aktardığına göre, Oceanogràfic València isimli akvaryumdaki penguenlerin bakıcıları, penguenlerin birlikte taşlardan bir yuva kurup, penguenlerin çiftleşme öncesi yaptığı hareketleri yaptığını fark etti.

Bunun üzerine akvaryum yetkilileri, Electra ve Violet ismini verdikleri çifte bir penguen yumurtası vererek “evlat edinmelerini” sağladı. Çift yavruya birlikte bakmaya başladı.

Dünyada örnekleri var

Akvaryumda çalışanlar, aynı cinsiyetteki penguenlerin ortak penguen büyütmesinin rastlanan bir durum olduğunu, ancak kendileri için ilk olduğunu belirtti.

Londra, Berlin ve Sydney’deki hayvanat bahçelerinde de aynı cinsiyetten penguen aileleri bulunuyor.

Ankara Valiliği: Sünnet düğünü, kına gecesi ve nişan bugünden itibaren yasak

İçişleri Bakanlığı‘nın dün akşam yayınladığı genelgeyle 14 şehirde sünnet düğünü, kına gecesi, nişan gibi etkinliklerin yasaklanacağını duyurmasının ardından Ankara Valiliği açıklama yayınladı.

Valilik koronavirüs tedbirleri kapsamında söz konusu etkinliklere bugünden itibaren izin verilmeyeceğini, düğün ve nikahların ise en fazla bir saat içerisinde tamamlanacağını duyurdu.

Düğünde dans edilmeyecek

Alınan tedbirler kapsamında Sünnet düğünü, kına gecesi, nişan vb. etkinliklere izin verilmeyecek. Düğün ve nikahlar en fazla 1 saat içinde tamamlanacak.

Düğün ve nikahlarda toplu yemek verilmeyecek, paketli su hariç her türlü yiyecek-­içecek servisi yapılmayacak. Düğünlerde oyun oynanmayacak, dans edilmeyecek.

Düğün öncesi karakola başvuru

Gelinle damadın birinci ve ikinci derece yakını olmayan 65 yaş ve üzeri vatandaşları ile 15 yaş altı çocuklar düğün ve nikahlara katılamayacak.
Düğün ve nikah yapacak kişiler 48 saat öncesinden en yakın polis veya jandarma karakoluna yazılı başvuruda bulunacak.

Sünnet düğünü, kına gecesi, nişan gibi etkinliklerin yasaklandığı diğer iller ise şu şekilde: Adana, Ankara, Ağrı, Bursa, Çorum, Diyarbakır, Erzurum, Gaziantep, Kayseri, Konya, Mardin, Şanlıurfa, Van ve Yozgat.

Norveç merkezli yatırım şirketi petrol şirketlerinin yatırımından çekildi

Norveç merkezli yatırım şirketi Storebrand, yeşil politikaları engellemek için lobicilik faaliyetleri yürüten şirketlerin yatırımlarını çekme kararı aldı.

90 milyar dolarlık bir fona sahip olan şirket, iklim politikasının bir parçası olarak madenci Rip Tinto ile ABD merkezli petrol şirketleri ExxonMobil ve Chevron yatırımlarından çekildiğini duyurdu.

Guardian’ın aktardığına göre şirketin CEO’su Jan Erik Saugestad yaptığı açıklamada “insanlığın karşı karşıya olduğu en büyük risklere yönelik çözümleri baltalamak için tasarlanmış kurumsal lobi faaliyetleri kesinlikle kabul edilemez” dedi.

Lobiciliğe gelirlerinin yüzde 5’inden fazlasını harcayan şirketler hedefte

Yatırım şirketi ayrıca aralarında Almanya merkezli kimya şirketleri BASF ve ABD elektrik tedarikçisi Southern Company’nin bulunduğu ve gelirlerinin yüzde 5’ten fazlasını iklim düzenlemelerine karşı lobicilik için harcayan şirketlerle ilişkisini de kesecek.

Saugestad açıklamasının devamında “Karbon dengeleme, karbon yakalama ve depolama ile dikkatleri başka yöne çevirmeden petrolden ve gazdan hemen uzaklaşmamız gerekiyor. Güneş ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynakları kolayca bulunabilen alternatifler” ifadelerini kullandı.

Lobicilik faaliyetleri iklim eylemini engelliyor

Birçok fosil yakıt şirketi iklim krizine sebep olan fosil yakıtların üretimi ve tüketimine sebep olmanın yanı sıra iklim değişikliğine yönelik düzenleme faaliyetlerine de lobicilik yoluyla engel oluyor.

Lobicilik izleme örgütü InfluenceMap Exxon, Chevron, Shell, BP, ve Total gibi en büyük petrol şirketlerinin yıllık olarak 200 milyon dolarlarını iklim değişikliğine karşı atılan adımları yavaşlatmak için yaptığı lobicilik faaliyetlerine harcadığını ortaya çıkarmıştı.