“Oğlumun plastik oyuncaklarının yerine ne koyabilirim?”

1387633617Soru

Pek sevgili Güneşin,

İki yaşında bir oğlum var. Doğumdan önce pek çok konuda idealist ve kararlıydım. Zamanla hayatın akışı içerisinde odaklandığım şeyler değişti, oyuncak konusunda radikal kararlarım varken her ne olduysa ev bir anda plastik, Çin malı oyuncaklarla doldu. Anneanne/babaanne, eş-dost hediyesi, oradan buradan gizlice evimize giren oyuncak kisvesindeki bu ıvır zıvırı yavaş yavaş azaltıyorum. Yerine ne koyabilirim? Çocuk bu, elbet oyuncak da oynayacak. Çocuğum için sağlıklı, güvenilir oyuncakları nereden edinebilirim? Kafayı kırıp kendim dikeyim, öreyim, hatta sadece benim çocuğum değil, bütün çocuklar faydalansın diye seri üretime geçeyim isterim, fakat maalesef el becerim kısıtlı. Bu işlerle meşgul olan birileri var mıdır?

Rumuz: oyun oynamak lazım

Yanıt

Merhabalar,

Gerçekten de bu oyuncak meselesi benim de kafamı kurcalayan bir konu.

Bir kere bu kadar çok oyuncağa ihtiyacımız var mı sorusunu her anneye sormak isterim. Oyuncak olmadan çocuk eğitimi eksik mi kalır?

Benim çocuğum yok ama etrafımda bir çocuk ordusu olmaya başladı. Bakıyorum oyuncak denen şey çocuklar oyalansın da biz de kafamızı dinleyelim kabilinden bir şey. Pek çok oyuncak çocuklara bir şey de öğretiyor değil üstelik. Mesele oyuncak endüstrisi halini almış. Bir tüketim objesinden başka bir şey değil. Bu konuda da anne babalar ve hatta çocuklara oyuncaktan başka hediye almayı akıl edemeyen pek çok kişiyi hedef kitle olarak belirlemiş olan bu endüstri en ucuz malzemeyi, en ucuz işgücüne yaptırarak albenili ve büyük hacimde bir üretimi hedefliyor tahmin edersiniz. Sonucu hepimiz biliyoruz.

Şimdi söylenmeyi bırakalım, çözüme odaklanalım.

1. Bence çocuklar oyuncakla değil, oyunla büyümeli. Üstelik çocuklarla birlikte biz büyükler de oyun oynamalıyız. Böyle herkesin birbiriyle oyun oynadığı bir toplulukta sürekli oyuncaklar yapılır, bozulur, yaşamın içindeki her türlü alet edevat oyuncak olur zaten.

2. İlla ki oyuncaksız yapamam, ben seviyorum bu bağzı oyuncakları diyorsanız, çıkış noktamız doğa olmalı. Doğal malzeme, el yapımı ve hemen etrafımızdaki imkanlarla işe başlamalı. Unutmayalım doğada köşeli hiç birşey yoktur, abartılı renkler vardır, ancak enderdirler. Bir çocuğun en sevdiği şey yumuşak ve yuvarlak olandır. Bez bebek, ayıcık, kuzucuk, tahta at gibi. Bunların doğal malzemeden ve el yapımı olanlarını tercih etmelisiniz. Cilasız ahşaptan yapılmış olanlar, yünden örülmüş ve içi pamuk- paçavra ile doldurulmuş hayvancıklar, bez bebekler en iyisi. Bunları yapanlar var, ayrıca nasıl yapacağınızı öğrenebileceğniz rehber kitaplar da. Ama plastik asla! Cilalı ve boyalı olan herhangi bir oyuncak, ahşap olsa dahi asla.

3. Vallahi yapacak vaktim yok demeye devam ediyorsanız, çocuğunuzla birlikte yapın kendi oyuncağınızı. Böylece hem çocuğunuzla vakit geçirmiş olacaksınız, hem birlikte bir şey üretmiş olacaksınız, hem de oyuncak konusunda dışarıya bağımlı olmayacaksınız.

4. Eve gelirken oyuncak getirenlere karşı tavrınızı net bir şekilde ortaya koyun. Karşımdakini kırmayacağım derken evin içi gereksiz bir sürü plastik kamyonla dokuyor. Oyuncak kabul etmediğinizi dünya aleme yayın, namınız alsın yürüsün. Yukarıdaki kriterlere uymayan Oyuncak hediye getirene ” pardon alerjim var” diyerek, oyuncağını geri vermek kabalık değildir, merak etmeyin.

Göz gezdirmekte sonsuz faydalar gördüğüm siteler:

Eğitim Sanatı Dostları Derneği

Gel Oyna Ahşap Oyuncak

Gel Oyna

 

Sor vatandaş sor! Ekolojik yaşamda her soruya beş cevap kampanyası başlıyor!

GÜNEŞİN’E SOR, CEVABINI AL!

Organik ürünler neden bu kadar pahalı? Organik ürünler gerçekten organik mi?, Köyde canınız sıkılmıyor mu?, Buzdolapsız mutfak olur mu?, Evde çöpleri ayırsam ne işe yarar, gittiği yerde hepsi birbirine karışıyor?, Katkılı gıdalar neden zararlı?, Dünyayı ben mi kurtaracağım? Çocuğun karma aşısı geldi, yaptırayım mı?, Cemreler hala düşüyor mu?, Nasıl çiftçi olurum?, Nereden tohum bulurum? Hem yoga yapıp hem et yiyebilir miyim? Akdeniz Fokları yok olsa ne olacak?, Çobanlık trend olmuş, doğru mu? Ben vejeteryan oldum ama annemler bilmiyor, onlara nasıl söylerim?, Yeşil zeytin ile siyah zeytin ağaçları arasındaki 5 fark? Gönüllü çalışasım var ama nerede? Dolunayda saçımı kestirirsem kel mi kalırım?  Homeopati mi dedin? Buyur?!….

Ve daha nice enteresan sorunun cevaplarını bulup buluşturacağız bu köşede.

Soruları hazırlayın, [email protected] adresine yollayın ve bekleyin, artık ne çıkarsa bahtınıza…

Güneşinesor, verdiği cevaplardan mesul değildir.

(Yeşil Gazete)

Güneşin Aydemir
Güneşin Aydemir
Geçmiş: 1971’de Ankara’da doğdu. Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümünü bitirdi. Öğrenci kolundan, kulübüne; dernekten platforma, mahalle kozasından apartman yöneticiliğine kadar sivil toplumun olduğu her işe burununu soktu. Şimdi: Buğday Ekolojik Yaşam Destekleme Derneği’nde ne iş olsa yapıyor. Yılda bir kere Yeşil Atlas Dergisini hazırlıyor. Kazdağı’nda Yaşam Okulu diye bi projesi var. Orada müdire hanımcılık oynuyor. Yeşil Gazete’ye baygınken getirildi. Birbiriyle alakasız hobileri var: doğal örüntüler, doğa-insan ilişkileri, ekolojik yaşam kültürü, ekolojik kehanetlerde bulunmak, vatandaş bilimi, geleneksel iklim bilgisi, masallar… Gelecek: En büyük hayali, Sarıkamış ormanlarında yaşayan o bozayı gibi güneşin doğuşunu sessizlik ile seyredebilecek saf bir ruh haline gelebilmek…

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Atılmış bir cips paketi, bir mağara ekosistemini nasıl harap eder?

Güney New Mexico'daki Carlsbad Mağaraları Milli Parkı'na atılan bir mısır cipsinin mağarada oluşturduğu küf, bu özel yeraltı ortamında yaşayan minik mikropları ve böcekleri etkiledi.

Türkiye’de iklime ve doğaya verilen zarardan milyonlar etkileniyor

'Güvenli ve Adil Alan'ı tanımlayan bilim insanlarının 25 yıllık gelecek projeksiyonları, dünya halklarının tehlikeli devrilme noktalarını aşma riskiyle karşı karşıya olduğunu gösteriyor.

[Her şey mevsiminde güzel] Eylül ayında hangi sebze ve meyveler tüketilmeli?

Yeşil Düşünce Derneği, eylül ayında hala kışa turşular kurarak, konserveler ve soslar yaparak hazırlanabileceğinizi hatırlatıyor.

Ağustos ayında hangi sebze ve meyveler tüketilmeli?

Yazın son ayı ve yaz bereketini en çok hissettiğimiz ay geldi; Ağustos. Peki bu ayda hangi sebze meyveleri tüketmeliyiz?

Temmuz ayında hangi sebze ve meyveler tüketilmeli?

Yeşil Düşünce Derneği; doğayı ve doğal olanı korumak, zehirsiz gıdaya ulaşmak, sağlıklı olmak, yerel küçük üreticileri desteklemek, ev ekonomisini korumak ve karbon ayak izini düşürmek için mevsiminde yemenin önemini hatırlatıyor.

EN ÇOK OKUNANLAR